Medya: İkiye on kala - Bütün İstanbul Biliyo🎶
💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗
Sabah kalktıktan sonra kahvaltımı yapıp Buseyle konuşmuştum. Parti kendi evinde olacağı için yardıma gitmeyi teklif etmiştim o da yetişmez telaşı olduğu için kabul etmişti.
O yüzden şimdi onun evine gidiyordum.
Busenin konum attığı yere geldikten sonra zile bastım ve beklemeye başladım. Bi kadın kapıyı açıp beni içeri aldığında etrafa bi göz attım.
"Buse hanım salonda"
"Tamam teşekkür ederim"
Salona doğru yürüdüm ve Buse'yi gördüm. Beni görünce hemen sarıldı.
"Hoş geldin ve iyi ki geldin ya "
"Hoş buldum. Nasıl geçiyor hazırlık"
"Ya gitmiyor resmen şu hâle bak hâlâ hazır değiliz ve benim daha kendi hazırlığım var. Ya yetişmezse."
"Böyle strese girme ya hallederiz."
"Hellederiz demi"
"Hallederiz tabii. E Berke falan nerede onlar yardım etmiycek mi?"
"Gelirler birazdan onlar da. İnşallah yetişir ya off."
Sonraki saatlerde Savaş,Ateş ve Berke de gelmiş ve vakit geç olmadan hazırlıkları bitirmiştik ve şuan hepimiz bitkin bi şekilde oturuyorduk.
"Çok teşekkür ederim hepinize ya siz olmazsanız napardım."
Diyen Buseye tebessüm ettim ve önüme döndüm o sırada Savaşla göz göze geldik. Beni izliyordu. Bu hafta geldiği gün haricinde benimle hiç konuşmamıştı ama sürekli bana bakarken yakalıyordum ve göz göze geliyorduk.
Biraz daha oturup birer içecek içtikten sonra saatin yaklaştığını fark edip kalktım. Buse hazırlanmak için yukarı çıkmıştı bile.
"Ben artık gidiyim hem daha hazırlanmam gerek."
"O zaman gel bi sarılayım sana çok güzel olma he " diyen Berkeye güldüm ve sarıldım. Buseye de görüp evden çıktığımda Savaş kapının önünde arabasına yaşlanmış bi şekilde sigara içiyordu. Beni görünce ayaklanıp sigarayı yere attı ve ayağıyla ezdi.
Yere attığı sigara izmaritine kaslarımı çatarak bakarken ona doğru yürüyordum.
" Seni evine bırakıyım mı?"
"Sigara izmaritini neden yere attın?"
Dediğime gözlerini devirdi ve büyük ihtimalle benimle tartışmaya girmemek için eğildi ve sigara izmaritini yerden alıp çöp kutusuna attı. Yaptığına içten içe gülerken cevap verdim.
"Olur aslında çünkü geç kalmak istemiyorum."
Bıyık altından gülüp kendi tarafına geçip sürücü koltuğuna oturdu. Bende yolcu koltuğuna yerleştim ve eve doğru yola çıktık.
Evin önüne gelince teşekkür edip arabadan indim. Ben içeri girene kadar arkamdan baktı ve gitmedi.
Eve girdikten sonra kendimi direk banyoya attım ve bi duş aldım. Banyodan çıktıktan sonra hazırlanmaya başladım. Gül desenleri olan ve çizgili olan askılı bir elbise seçtim ve giydim. Saçlarımı kuruttuktan sonra düzleştirdim ve öyle bıraktım. Ayakkabı olarak da lacivert bir stiletto giydim. Yüzüme de hafif bir makyaj yaptım.
(Deniz'in giydiği elbise)
Hazır olduktan sonra Çağanın evde olduğunu bildiğim için odasına doğru adımladım. Çağan'ın odasının kapısını tıklattıltan sonra içeriden gel sesiyle kapıyı açtım. Çağan hazırdı ve çok çok çok yakışıklı duruyordu. Saçıyla uğraşırken bana doğru döndü ve bir ıslık çaldı. Yaptığına gülerken bende ona ıslık çalmaya çalıştım.
"Çok güzel gözüküyosunuz hanımefendi"
"Sizde çok hoş ve yakışıklı gözüküyorsunuz beyefendi"
Birbirimize sırıtıp evden çıktık ve arabaya bindik. Buse'nin evinin adresini söyledim ve yola çıktık.
(Çağan)
Busenin evinin önüne geldikten sonra kapının önünde ben indim. Çağan da arabayı park edeceğini biraz beklememi söylediği için onun arabasını park etmesini bekliyordum.
Arabasını park edip geldikten sonra birlikte kapıya doğru yürüdük. Kapıyı çaldığımızda dünkü kadın güler yüzle bizi karşılayıp içeri aldı.
İçeri girdikten sonra gözüm Buse'yi arıyordu ki Savaş, Ateş ve Berkeyi gördüm. Ama yanımda Çağan olduğu için ve kavgalı oldukları için gitmek istemedim. Berke beni görmüş olmalıydı ki hemen yanıma gelmişti ve sarılmıştı. Sarılışına karşılık verdim ve onu biraz süzdüm o da her zamanki gibi aynı tatlılığı ve yakışıklılığı ile kendini gösteriyordu.
(Berke)
"Sana çok güzel olma demedim mi?" Sahte bi kızgınlıkla söylediği şeye güldüm.
"Buse nerde göremedim"
"Gelenlere hoş geldiniz diyor gelir birazdan hadi sizde gelin bizim masaya"
Tereddütle Çağan'a döndüm kedi gibi baktığımı görünce önce ofladı sonra da mecburen kabul etti. Berkelerin masasına geldiğimizde Savaş ve Çağan birbirlerine kötü kötü bakarken araya girdim.
"E ama Busenin dogum gününde bari tartışmayın "
İkisi de onaylayan sesler çıkardı ve önlerine döndüler. O sırada Savaşı süzdüm cidden her zamanki gibi yakışıklı olmuştu her giydiğini kendine yakıştırıyordu. Baktığımı hissetmiş gibi o da bana döndü ve beni süzmeye başladı. Hemen kafamı başka yöne çevirdim.
(Savaş)
Biraz sonra Busenin gülerek bize doğru geldiğini gördüm. O kadar güzel olmuştu ki tam da doğum günü kızına yaraşır şekilde olmuştu.
(Buse'nin giydiği elbise)
Hepimize tek tek sarıldı ve hoş geldin dedikten sonra yeni misafirler geldiği için müsaade isteyip yanımızdan ayrıldı.
Bi süre sonra Buse tekrar yanımıza geldi ve sohbet etmeye başladık. O sırada arkadan bir müzik sesi geldi. Bu şarkıyı çok seviyordum. Çalan şarkı İkiye on kala grubunun Bütün İstanbul Biliyo şarkısıydı. Çiftler tek tek kalkıp dans etmeye başlamıştı.
O sırada Çağan bana elini uzattı ve dans etmeye başladık. Savaş da Buseyle dans ediyordu. Şarkının ortalarına doğru Çağan Buseyle dans etmek istediğini söyleyince imalı imalı bakıp sırıttım. Böyle yapmama kızsa bile o da güldü. Savaş ve Buse'nin bize yaklaştıklarını gördüm ve bi anda önümdeki kişi değişti.
Karşımda Savaş pişkin pişkin sırıtırken hışımla Çağan'a döndüm o da sırıtıp omzunu silkti ve Buseyle dans etmeye devam etti.
Ben Savaşın yüzüne bile bakmadan devam ederken dans etmeye o bakışlarını benden tek bi an olsun çekmedi.
"Seni bana ayırdım bütün İstanbul biliyo"
Şaşkınlıkla kafamı kaldırmama neden olan şey Savaşın şarkıya eşlik ederek gözlerimin en içine bakıyor oluşuydu.
💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗💗
Eveeettt nasıl buldunuz bakiyim. Umarım beğenirsiniz.
Bu bölüme tepkinizi bi emoji ile anlatın hadi.
Bu arada sanırım yazdığım en uzun bölüm bu oldu.
Seviliyorsunuzzz bi sonraki bölümde görüşmek üzere 💙💙
Bu arada NursenaEsen0 yeni yazmaya başlamış olan bu cancağzımıza biraz destek verelim lütfen . Kitabına bi şans verirseniz çok mutlu olur kendisi.