TUTSAK KADIN

By Esradgn33

13.3K 798 186

O gün bana çok güzel bir söz söyledi "Ne güzel de kokuyorsun" Söylediği şey ile Nutkum tutulmuş, bir şey sö... More

1.BÖLUM: SENDEN NEFRET EDIYORUM
2.BÖLÜM: Lutfen Bana yardım Et
3.BÖLÜM: ESILA KARACA
4.BÖLÜM: YAMAÇ DEMIRKIRAN
5.BÖLÜM: KADIR KARACA
6.BÖLÜM: KADERIME AGLIYORDUM
7.BÖLÜM: INANIYORDUM...
8.BÖLÜM: Hayatım'a Koşuyordum
9.BÖLÜM: Hiç Bir Yere Gitmek Yok
10.BÖLÜM: Yüzleşme Vakti Gelmişti
11.BÖLÜM: Ne Kadar'da Güzel Kokuyorsun
12.BÖLÜM: ÖYLE BIR SEV KI
14. BÖLÜM: SENİ SEVİYORUM..❤
15. BÖLÜM: AŞK'TA GURUR OLMAZ
16.BÖLÜM: KAYBETME KORKUSU
17.BÖLÜM:CEHENNEMİNE HOŞGELDİN BEBEĞİM
18.BÖLÜM: SESSİZLİK
19.BÖLÜM: PARLAK YILDIZ
20.BÖLÜM: HEP BEN OLDUM...
21: BÖLÜM: KISKANÇLIK
22.BÖLÜM: ANKET VARRR!
23.BÖLÜM: DEPO
24.BÖLÜM:BİR OLDUK

13.BÖLÜM: GITMEM LAZIM

342 33 2
By Esradgn33

Gözlerimin içine hayran olmuscasina bakıyordu. Yeşil harelerimi gül cemalinden çekip "hadi binelimmi?" dedim.

Ardından tekrar gözlerine baktım
Gözlerini gözlerinden hiç çekmeden "gidelim" dedi ellerimi ellerinin içine hapsetti ve hız treni için bilet almaya gittik.

Yamaç biletlerimizi aldığında aletin yanında durmuş sıramızın gelmesini bekliyorduk.

5dakika beklemeden sonra sıranın bize geldiğini görevli tarafından öğrendik. Yamaç bana gülümseyerek bakıp "hazirmisin" dedi
"Hazırım" diyip aynı yüz ifadesi ile karşılık verdim.

Trene bindigimizde görevli kemerlerimizi bağladı ve tren hareketlendi, içimde öyle büyük bir heyecan vardiki hep hayal ettiğim şey gerceklesiyordu.
Siz düşünün yıllarca bir şeyi hayal ediyorsunuz ve Birgün o hayali gerçekleştirmek için bir şans geliyor önünüze, nasıl bir ruh haline bürünürdünüz.

Düşüncelerimden trenin iyice hizlanmasiyla sıyrıldım. içimdeki heyecan dalgasınin biraz da olsa korku yerini almıştı. Ellerimi hızla yanımda oturan yamacin elinin üstüne koydum.

Bana dönüp alayla sırıtmaya başladı. şu an ne düşündüğü umrumda bile değildi elimi yamacin elinin üzerinden kaldırdım ve ellerimi iki yana açıp bağırmaya başladım.

Tren hızla gidiyor ve dönüyordu aslında çok korkmaya başlamıştım.
Ve bu korkuyu bağırarak yenmeye calisiyordum. Tam 5dakika sürekli hızla gidip döndük, dönerken sanki içimde kelebekler uçuşuyordu çok güzel hissettiriyordu aslında, sonuna geldiğimizi trenin yavaslamasi ile anladım. Ellerimi indirip derin derin nefesler aldım ve yamaca baktım trende geçirdiğimiz dakikalar boyunca yamacin ne yaptığını hiç görmemiştim, sesi hiç çıkmamıştı sahi yamaç ne yapmıştı.

Düşünceler içerisinde yamaç'a bakıyordum, ellerini gözümün önünde sallarken kendime gelip önüme döndüm "ne oldu hala seviyorsun galiba" dedi alayla, tekrar harelerimi ona çevirip konuşmaya başladım "çok güzeldi tessekur ederim" dedim tebessüm ederek, "daha yeni başlıyoruz şimdi sırada, benin en sevdiğim alet var" dedi "hangisi?" dedim meraklı bir şekilde, "hadi gel benimle" dedi ve kemerini çözdü, benimde kemerini çözmem ile trenden indik, ellerimi ellerinin arasına alıp yürümeye başladı. Beni de hızlı yürüdüğü için farkında olmadan sürüklüyordu.

En sonunda durduğumuzda önümüzde olan alete bakmaya başladım.

Makas'mı!! bu olamazdi dimi?
"Hayır hayır! ben buna binmem" dedim sesimden gerildigim anlaşılıyordu.

Derin bir kahkaha atıp konuşmaya başladı, "aaaa olmaz ama ben seninle bindim itiraz ettimmi, sende itiraz etmiyceksin" dedi aslında haklıydı, ama ben bundan çok korkuyordum insanların korkunç bir şekilde çığlıkları gerilmeme yeterli oluyordu.

Evet şu an duyabiliyorum, hız treninden korkmadin bu aletten mi korkuyorsun diyorsunuz ama korkuyordum işte, yinede yamaç'i kırmamak için gonulsuzce "peki binelim" dedim gidip biletlerimizi aldıktan sonra sıranın bize gelmesini bekledik.

Sıra bize geldiğinde koltuklara binip yan yana oturduk. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu.

Hareket ettiğinde koltukları sıkıca tuttum. Sesimi cikaramiyordum bağırmak istiyordum ama bagiramiyordum sanki, kafamı yavaşça yamaç'a çevirdim gözlerini kapatmış tebessüm ediyordu, sanki rahatliyormus gibi görünüyordu. Ne zaman bitecekti bu korkunç şey nefes alamıyordum sanki, boguluyordum,
Makas birbirine yaklaştıkça sanki heran olecekmisim gibi hissediyordum gözlerimi kapattım ve bitmesi için dua etmeye başladım.

Aletin yavaslamasi ile çilenin bittiğini
Anladım. Hızla yamaç'i beklemeden kemerimi çözüp indim ve derin bir nefes aldım. Arkamdan konuşan yamaç'a döndüm "az kalsın ölüyordum" dedim konuşmasını umursamadan, derin bir kahkaha attı ve "hayırdır güzelim korktunmu" dedi.

Evet gerçekten çok korkmuştum, "artık gidelimmi" dedim konuyu gecistirerek, "peki istersen gideriz tabi" dedi gülümseyip, çıkışa doğru yürümeye başladık.

Arabaya geldiğimizde kapıyı yamaç'i beklemeden açıp oturdum.
Oda bindiğinde hareket etmeye başladık, düşündüğümde yamaç'a haksızlık ettiğimi anladım. "özür dilerim sen beni buralara kadar getiriyorsun, ki buna mecbur değilsin ve ben istemediğim bir şeye bindiğim için sana surat asıyorum tekrardan kusura bakma, ben gerçekten çok korktum bugün yaptıkların için de teşekkür ederim. bunlara yapmaya mecbur değilsin biliyorsun dimi?" diye sordum kafasını bir anlık bana çevirdi, ardından tekrar yola döndü hafif bir tebessum edip konuşmaya başladı. "biliyormusun bende neden böyle bir şey yaptığımı bilmiyorum, normal de herhangi birine kim olduğu hiç farketmez, umursamazdim, evet o kişinin adına üzülürdüm ama yardım etmezdim, o yüzden sana şimdi kim olsa aynı şeyi yapardım diyemiycegim, çünkü yapmazdım ama o gün o davette" dedi ve gözlerimin için sanki en derinini görmek istiyormus gibi baktı. "seni gördüğüm anda heleki o gözlerini, o gözler varya, ben o masaya gelirken bana çok başka bakıyordu esila, o zaman bir şeylerin olduğunu anladım ve içimden ne olursa olsun sana yardım edeceğimi geçirdim, çünkü o an anladimki sen çok başkasın. Sen herkesden farklısın" dedi cümlelerini bitirip sustuğunda ne diyeceğimi bilemiyordum, söylediklerinden çok etkilenmiştim böyle düşünmesi çok güzeldi ve açıkçası hoşuma da gitmişti düşüncelerim ile cebelesirken, "anlayacağın mecbur değilim ama yapmak istiyorum" dedi "peki" demekle yetindim.

Eve geldiğimizde arabadan indim ve yamaç ile yürümeye başladım, kapıya geldiğimizde yamaç zili çaldı.
Hizmetli kapıyı açtığında ikimizde içeri girdik salona girdiğimizde akşam yemeğinin masada hazır olarak bizi beklediğini gördüm. O anda çok aciktigimi hissetmiştim.

"Salonda burcu'nun olmadığını anladığımda hizmetliye dönüp burcu daha gelmedimi?" dedim.
"Geldi efendim, şu an odasında" dedi
Gülümseyip Tessekur ettim, yamaç yanıma yaklaşıp "hadi yemeğe geçelim" dedi. "Burcu'ya bir bakıp geleceğim hem onuda çağırmış olurum dedim."
"Peki" dedi ve yemeğe oturdu, salondan çıkıp merdivenlere yöneldim.

Burcu'nun odasına geldiğimde kapıyı iki kere tıklayıp içeri girdim burcu yatağında oturmuş telefon ile uğraşıyordu.
"Merhaba" dedim
Kafasını telefondan kaldırdı ve bana öldürücü bir bakış attı, ardından tekrar telefona baktı, bir şey olduğunu anlamıştım ama ne, onu bilmiyordum yanına yaklaşıp "iyimisin" dedim
Kafasını tekrar telefondan kaldırdı "seni gerçekten ilgilendiriyormu?" dedi
Ne diyordu bu Allah aşkına ben ne yapmıştım ki,
Gözlerimin dolmaya başladığını harelerimin bulanık görmesiyle anladım, gözümü bir kere kirpsam akacagini çok iyi biliyordum.
"Ne demek istiyorsun, tabikide ilgileniyorum" dedim gözlerini sinirlice kapatıp tekrar açtı ve oturduğu yerden kalktı, telefonu kapatıp yatağa attı "bak ben seni ve senin niyetini çok iyi biliyorum, abimden ve benden uzak dur yoksa olacaklardan ben sorumlu olmam" dedi.
Gözlerimden akan yaşlara engel olamıyordum, sanki kurtulmak istiyorlarmış gibi akiyorlardi
"Bunları düşünmenin sebebi ne diye sordum"

Histerik bir kahkaha attı ve elini omzuma koydu
"Sebebi boşver sen senin o pis ve gerçek yüzünü abime kanıtladiğım anda bu evden abim seni atacak o zaman bunu zevk ile izleyeceğim, şimdi defol odamdan" dedi
Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım, artık yüzüme benden igrenir gibi baktı ve konuşmaya başladı "yalandan ağlamayı kes sana çık dedim" dedi artık konuşacak takatim kalmamıştı sadece tek cümle kuracaktim, ona başka bir şey demeye gerek yoktu zaten göz yaşlarımı elimin tersi ile sildikten sonra konuşmaya başladım "bu dediklerine bir gün çok pişman olacaksın, sende sadece bunu bil" dedim ve yavaş adımlar ile odadan çıktım. kendi odama doğru ilerledim, odama girdiğimde kapımı kapattıp arkasına yavaşça çöktüm bu evde istenmiyordum kadir'in beni bulması bile umurumda değildi daha fazla bu evde kalamazdim gitmeliydim....

Burcu'dan
Esila odadadan çıktığından beri yatağıma öylece oturmuş düşünüyordum, çok içten ağlıyordu. yalan söyleyen bir insan nasıl öyle aglardiki? peki çıktığında söylediği o cümle gerçekten pişman olacakmiydim, tüm bu sorularımın yanıtını almak için telefonumu alıp kadir'i aradım, üç defa caldiktan sonra kadir'in sesi kulaklarımı doldurdu.
- "alo"
- "merhaba kadir"
- "merhaba" diye cevap verdi
- "benim sana bir şey söylemem lazım musaitmisin"
- "tabi müsaitim dinliyorum" dedi
- "peki o zaman başlıyorum, esila ile konuştum baya kötü davrandım, ilk önce bana hiç bir şey anlamamış gibi baktı, sonra ağladı, çok ağladı ve bana bu dediklerine bir gün çok pişman olacaksın dedi düşünüyorum ama neden böyle dediğini anlamıyorum, sanki gerçek gibiydi sanki rol yapmıyordu" dedim
- "bak burcu, o hep öyledir içten ağlar, öyle bir aglarki gerçek olduğunu düşünürsün, aynı zamanda cumleleride çok zekicedir, insanı düşündürecek cümleler kurar ve bu şekilde kafa karıştırır anladinmi? Sana bilerek öyle dedi, onun yaptığı ve dediği hiç bir şeye inanma burcu, sakın inanma dedi gergin çıkan sesi ile,
- "peki" demekle yetindim
- "iyi akşamlar burcu" dedi
- "Iyi akşamlar kadir"
Telefonu kapattığımda tekrar düşünmeye başladım, kadir'e inanıyordum esila'nın babası bana o kağıdı gösterdiğinde zaten inanmaya başlamıştım, esila kesinlikle yalan söylüyordu ona hiç bir şekilde acimiycaktim, yataktan kalktım emin adımlar ile kapıdan ciktim ve abimi görmemle öylece kalakaldım kaşları haddinden fazla catilmis bana bakıyordu, esila kesin abime herseyi anlatmıştı, ben şimdi abime ne diyecektim kekeleyerek "a-abi dedim..."

Yamaç'dan

Esila ve burcu dan ses gelmeyince yukarı doğru çıktım, direk burcu'nun odasına doğru gittim tam kapiyi aciyordumki burcu benden önce davranmisti.
Bir süre yüzüme baktıktan sonra "a-abi" dedi kekeleyerek
"Esila nerede" derin bir nefes alıp "odasindadir abi, nerede olacak" dedi
"Bilmem senin yanına geleceğini söyledi ama"
"Yoooo abi benim yanıma hiç gelmedi, bende şimdi onun yanına gidiyordum, özledim onu" dedi gülümseyerek,
"Ben bakarım sen geç yemeğe" dedim ve cevabını beklemeden esila'nın odasına doğru gittim, kapıya geldiğimde kapıyı iki kere tıklayıp içeri girdim.
Oda da kimse yoktu banyo'nun kapısına geldiğimde kapıya vurdum ve içeri girdim yavaş adımlar ile yatağın yanına ilerlerledim ama yoktu banyo da olduğunu düşünerek banyoya ilerledim kapıyı çaldım ama ses yoktu "esila iceridemisin" diye seslendim ama ses gelmiyordu, kapıyı açıp baktım esila burada da yoktu peki neredeydi? banyodan çıktığımda yatağın yanındaki çekmece'nın üstünde bir kağıd vardı onemsemeyip arkamı döndüm tam kapıdan cikacaktimki bir anda içimdeki ses ile olduğum yerde kaldım o kagitta ne yazıyordu onu okumalıydim.hızlı adımlarla tekrar arkamı dönüp çekmeceye doğru gittim elime katlanmış olan kağıdı alıp okumaya başladım

"hayır bu olamazdı degilmi? gidemezdi, bana bu güzel kelimeleri döküp böylece hiç gidemezdi, kağıdın üzerindeki cümleleri tekrar okudum.

Yamaç'a
"Herşey için teşekkürler ama artık gitmem lazım geçirdiğimiz günlerde benim için çok değerli biri oldun senin yanında iken yıllar sonra unuttuğum huzuru buldum şunu itiraf etmeliyimki bu kısa süre içinde kalbimin hızlı atmasinin sebebi oldun bunun için tekrar tekrar tessekur ederim..."

Bölüm sonu ❤

Keyifli okumalar

Takip etmeyi unutmayın ❤

Bakalım esila nereye gitti? yamaç esila'yi bulabilecekmi? hep birlikte öğreneceğiz inşallah beğenirsiniz sizleri seviyorum bölüm hakkında bol bol yorumlarınızı bekliyorum 😘

Continue Reading

You'll Also Like

32K 1.4K 17
Tesadüfen yolları kesişen avukat kızın ve askerin yaşadıkları zorluklar, aynı zamanda beraber geçirdikleri güzel vakitler... Kitaptaki olayların hiçb...
273K 11.4K 27
Bir komutana anonim olarak mesaj atarsak en fazla nolur? ‹ ·_· › Başlangıç: 04.03.2024
141K 9.8K 38
Biz adımız gibi özgür bir timdik. Hür Timi. Kendi kurallarımızı koyardık. Bu askeriye işleyişine ters olduğu için de sürekli azar işitirdik. "Hangi...
1.8M 41.4K 22
asker ve yeni aile kurgusu Barın elindeki çakıyı incelerken "fazla ses yapıyorsun. Dikkat et." diyerek konuştu. Ses falan yapmıyordum. Askerdim ben...