Son Görülme | yarı texting -T...

By beatricemutsuz

934K 49.9K 21.3K

[tamamlandı - 15.12.19] Her şey gecenin üçünde Whatsapp'dan gelen bir mesajla başladı. 055.....: *Fotoğraf. (... More

Tanıtım
0.0
0.1
0.2
0.3
0.4
0.5
0.6
0.7
0.8
0.9
1.0
1.1
1.2
1.3
1.4
1.5
1.6
1.7
1.8
1.9
2.0
2.1
2.2
2.3
2.4
2.5
2.6
2.7
2.8
2.9
3.0
3.1
3.2
3.3
3.4
3.5
3.6
3.7
3.8
3.9
4.0
4.1
4.2
4.3
4.4
4.5
4.6
4.7
4.8
4.9
5.0
5.1
5.2
Alıntı
5.3
5.4
5.5
5.6
5.7
5.8
5.9
6.0
6.1
6.2
6.3
6.4
6.5
6.6
6.7
6.8
6.9
KARAKTERLER
7.0
7.1
Ramazan Özel
100K
7.3
7.4
7.5
7.6
7.7
Meet The Music ❧ texting
7.8
7.9
8.0
8.1
8.2
8.3
8.4
8.5
FİNAL- Birinci Bölüm
FİNAL- İkinci Bölüm
ÖZEL BÖLÜM

7.2

6.6K 382 257
By beatricemutsuz

Multideki şarkı: Tuğkan / Sevgisiz Kaldın

Yorumlarınızı, görüşlerinizi lütfen belirtin ve oy vermeyi unutmayın.

İyi okumalar.

●●●

"Ona, bir şey hazırlamıştım yıllar önce." Berkant abimin dedikleriyle başımı ona çevirdim. Eflin'le arasının iyi olmaya başlaması beni fazlasıyla sevindiriyordu.

"Ne hazırlamıştın Berkant abi?" Kelimelerimin dudaklarımın arasından dökülmesine izin verdiğim vakitte, Savaş'ın kollarına daha fazla tutundum ve sırtımı biraz daha sert göğsüne yasladım.

"Ona hissettiklerimi anlatan video kasetler." Biraz duraksadı ve fazlasıyla mükemmel bir tebessüm sergiledi bana. "Biliyor musunuz? Sekiz yaşımda bile çektiğim videolar var." Sesindeki heyecan tüm tüylerimi diken diken etmişti. Bizim ortamın erkeklerinde bu şey genetikti herhâlde.

Sevgilerini ne de güzel aktarıyorlardı.

"Berkant abi ya! Ne kadar güzel bir şey yapmışsın." Bilge fazlasıyla keyifli bir şekilde önce söze girmişti, ardından ise abime biraz daha yaslanıp somurttu. "Bizimki, katkısız odun! Gerçekten diyorum. Ne bir süpriz ne bir hediye. Varsa yoksa Bilge öp beni aşkım, Bilge ye beni aşkım. Salak seni!" Sesi fazlasıyla keyifliydi aslında. Hatta sona doğru yüzünü abime çevirmişti ve yanaklarını sıkarak sulu öpücükler bırakmıştı yüzüne.

"Beni böyle sevmiyor musun sen?" Abimin sesi alınmış çıkarken Bilge'nin ellerinin üstüne kendi ellerini koymuştu. Şu an, çok güzel gözüküyorlardı.

Derin bir nefes aldım, Savaş'la biz de bu kadar güzel gözüküyor muyduk acaba?

"Biz daha güzel duruyoruz, yavrum. İçerlenme hemen." Savaş'ın ılık nefesi saç diplerime çarptı ve orayı yakıp kavurdu. İçim bir hoş oluyordu böyle durumlarda.

Onu seviyordum, her zaman söylemesem bile her zaman hissettirecektim.

"Seni, her hâlinle seviyorum ama Cemre'yi daha çok seviyorum, o benim ilk göz ağrım." Bilge'nin sözleriyle tekrar ona döndüm ve elimi dudağıma götürerek öpücük attım.

"Ben de seni daha çok seviyorum, ilk bebeğim benim." Savaş'ın belimdeki kolları sıkılaştı ve sinirle homurdandı.

"Ne demek daha çok seviyorum ya, eşek başımıyım ben burada?" Savaş'ın alınmış sesi kulaklarıma dolduğu an başımı geriye doğru attıp omzuna yasladım. Gözlerimi yüzüne çevirirken suratım fazlasıyla huzurlu bir ifâdeye bürünmüştü.

"Kıskanma enişte! Sen yokken ben vardım, ben." Bilge'nin elini göğsüne vura vura dediklerine kahkaha atınca Savaş'ın bakışları muzip bir hâl almıştı.

Hayran hayran yüzüme bakarken ne yapacağımı bilememekle birlikte gülümsememi bozmadım. O bakışlarının hedefi olmak için her zaman istediği şekilde gülebilirdim.

"Seviyorum, paylaşamam." İki kelimeyle oluşturduğu cümle, kalbimdeki en gösterişli yere kendi tahtını kurdu ve halkına el salladı.

Seviyorum, paylaşamam.

"Merhabalar, canlarım. Ben ve asaletim geldi." İklim'in kurduğu cümleye ve aseltim geldi derken Bora'yı gösteriyor olmasına derince gülümsetmiştim. Huzur, yavaş yavaş sarıyordu etrafımızı.

Savaş iyileşiyordu, biz mutluyduk ve herkes sadetine kavuşuyordu.

Doruk hariç, o zirve tek kişiliktir diye bir zihniyete sahip olarak sap kalmayı tercih eden bir pilavboydu.

İklim ve Bora, bizim yanımıza çömelirken Savaş fazlasıyla gerilmişti. Bora'yı kabul etmek istemiyordu, daha doğrusu İklim'i paylaşmak istemiyordu.

"Sen neden geldin? Mutluyduk biz!" Bora, Savaş'ın bu hâline gülerken iyice İklim'i kendine çekti ve ona sıkı sıkı sarıldı.

"Ay, marulum bana bir şeyler oluyor! Kaldıramıyorum, kardeşimi ellerde görmeyi," diyen Savaş'a baktım.

Ben de senin kollarındayım zalım. Bora diyor mu böyle şeyler.

"Bana bak, çilli bonibon! Sen benim kuzenimi muçmuç yapıyorsun, ona sarılıyorsun, onu seviyorsun. Ben diyor muyum sana bir şey?" Savaş, sinirle homurdandı ve kollarını omuzlarıma çıkartarak bana sarıldı.

Belki de boğmaya çalışıyordu, karar verememiştim şu an.

"Ben seni bir muçmuç yapacağım, o olacak." Savaş'ın homurtusuna kahkaha atarken biraz daha sıkılaştırdı beni.

Ölüyorum, zalım.

"Hayatım, nefesimi kesiyorsun." Savaş, sinsi sinsi güldü ve biraz daha sıktı.

"Çok yakışıklı bir çocuğum ya, ondandır marulum. Çokta şey yapmamak lazım." Gözlerim, yuvalarından çıkacak kadar pörtlerken nefesik cidden kesiliyordu.

"Beni boğuyorsun, salak!" Kollarını boynumdan hafifçe çekerken şaşkın şaşkın baktı etrafına.

"Sen, ondan mı bahsediyordun?" Gözlerimi devirirken ellerimi Savaş'ın ellerine çıkarttım ve onları tuttum. Çok güzel elleri vardı.

"Evet, hayatım. Ondan bahsediyordum." Savaş, her şeye rağmen gülümsedi ve saçlarımı öptü.

"Ya gözümün önünde de olmuyor anasını satayım. Allah aşkına, kardeşime gözümün önünde yapma şöyle şeyler." Savaş, abime tuhaf tuhaf baktı.

"Ay, götüm! Sana mı soracağım?" Abim Savaş'a kötü kötü baktı. Çenesini kasıldı ve ayaklanmaya kalkıştı.

"Aşkım, şaka yaptım. Haydi Cemre, gidelim biz." Herkes birden kahkahaya boğulurken Savaş bile hâline gülüyordu.

Kalkmak yerine, yerinde yayıldı ve yanağımı ısırdı. Elim, yanağıma giderken başımı sola çevirip Savaş'ın çenesiyle bakıştım. Gözlerimi, biraz daha dikdikten sonra sinsice gülümsedim ve dişlerimi çenesine geçirdim.

Savaş, beklediğimin aksine acıyla inlemedi. Aksine, gür bir kahkaha attı.

"Sen beni dişlerinle korkutabileceğini mi sandın, ponçik?" Dudakları yukarı doğru kıvrıldı. Dudaklarımı çenesine bastırdım ve geri çekildim.

Allah'ım Allah'ım, sen tamamını erdir.

Berkant abime döndüm, keyifle bizi izliyordu.

"Ne zaman vereceksin, kasatleri ona?" Sorduğum soruyla gülümsedi.

"En kısa zamanda vereceğim." Cevabı fazlasıyla netti. Seviyordum bu hâllerini.

"Biz de şu deftere yeni sayfa mı yazsak? Daha, iki safya yazabildik." Onaylayan mırıltılar çıkarttım ve başımı omzuna biraz daha salladım.

"Acaba biz de birlikte bir video cekip kaset yapar mıyız?" Berkant abi bu soruyu daha çok kendisine sormuş gibiydi ama yine de cevap verdim.

"Çekersiniz tabii ki Berkant abi. Eminim ki Eflin çok sevecek." Sıcacık bir tebessümle ona bakarken Savaş kulağıma doğru yaklaştı.

"Gülmesene kızım şöyle, kıskanıyorum anasını satayım." Yüzümdeki tebessüm büyürken ona doğru sokuldum ve yanağına kocaman bir öpücük kondurdum.

"Sever, değil mi?" Savaş, Berkant abime döndüğü zaman, Bora ve abim lafa girmişti.

"Vallaha sever ya, yemin ediyorum bak abi," diyen Bora'ya Berkant abim gözlerini devirdi.

"Sever tabii ki be, sevmeyen de ne bileyim yani." Abim, bilmiş bir edayla konuşup Bilge'nin yanağını öptü. Bilge, daha fazla somurttuğundaysa bir kırkırtı döküldü dudaklarından.

"Sen neden somurtuyorsun, sarışınım?" Bilge kollarını önünde birleştirdi ve daha fazla somurttu.

"Romantik koca istiyorum." Abimin yüzündeki ifade yerini sinire bırakırken sinirle homurdandı ve Bilgeciğimin kafasını ısırdı.

"Sana benden başkası yâr olamaz. Bir daha de bak nasıl kırıyorum o çırpı bacaklarını." Bilge önce gözlerini devirdi ardından ise pörtletti.

"Sen benim bacaklarıma, çırpı mı diyorsun? Edepsiz!" Abim, tehlikenin farkına varmış olacakki tatlı tatlı gülümsedi.

"Yok aşkım kulaklarına toz kaçmıştır senin. Yanlış duymuşlar," diyerek kulaklarını öptü Bilge'nin. Bilge, keyifli bir şekilde gülümserken bir elini yumruk yapıp havaya kaldırdı.

"Hanımcılık kazanacak!" Ben bu hâline kahkaha atarken abim ağzının içinde geveliyordu bir şeyler.

"Biz de kazandı vallahi." Savaş, saçlarımı öperek mırıldanmıştı. Ya, sen çok tatlısın!

"Bizde de kazanalı çok oldu, ne yalan söyleyeyim." Bora bunları kesinlikle keyifle söylemiyordu. Aksine, somurtkan bir havası vardı. İklim bunu görünce zaferle gülümsedi ve Bora'nın yanaklarını mıncırdı.

"Bakmayın siz ona abileri ablaları. Kendileri hiç böyle hayal etmiyordu da," diyerek gülen İklim'e Savaş'ta gülerek bakıyordu.

Her ne kadar kardeşinin başka bir herifle olan yakınlığını sevmesede, onun mutluluğunu seviyordu.

"Hemen, söyle zaten. Aman özelimiz olmasın bizim," diyerek sinirle tısladı Bora. Şu an kesinlikle eğlenmiyordu.

"Söylerim tabii, oh olsun." İklim Bora'nın yanaklarını sıkıp öptü ve hınzır hınzır gülümsedi. Yemin ediyorum, korkulurdu bu kızdan.

"Hasbinallah hasbinallah. Ya rabbim, sen sabır ver. Katil olacağım yoksa." Savaş omuzlarımdaki ellerini çekmişti ve yukarıya doğru kaldırarak dua niteliğinde, bir şeyler söylemişti. Bu hâli fazlasıyla hoşuma giderken yukarıya doğru kaldırdığı elini tuttum ve kendime doğru çekerek avuç içini öptüm.

Öptüğüm elini, kendime doğru çekerek koluna sarıldım.

"Asıl, bana hasbinallah ya sabır," diyerek ayaklanan abime sahte bir korkuyla bakarken gerçekten korkmam gerektiğini sadece birkaç saniye içerisinde anlamıştım.

Abim, şu an Savaş'ın üzerine çıkmıştı ve kafasını ısırıyordu!

〇〇〇

Bilinmeyen numara: Artık, bir şey yapmayacaklar. (21:12)

Cemre: Sen nereden biliyorsun? (21:14)

Bilinmeyen numara: Ben her şeyin içindeydim. (21:14)

Bilinmeyen numara: Her şeyi, affetmen için yaptım. (21:14)

Bilinmeyen numara: Onu durdurmaya bile çalıştım. (21:14)

Bilinmeyen numara: Durduramadım çünkü beni tehdit etti. (21:15)

Bilinmeyen numara: Ama ben sana haber vererek aranızın bozulmasını engellemeye çalıştım. (21:15)

Bilinmeyen numara: Sanırım başardım da. (21:15)

Cemre: Biliyordun yani? (21:15)

Cemre: Ve yine de devam ettin. (21:16)

Bilinmeyen numara: Biliyordum ve devam etmek zorundaydım. (21:16)

Bilinmeyen numara: Ama yine de sana her şeyi söyledim. (21:16)

Bilinmeyen numara: Pes etti ve sizi ayıramayacağını anladı. (21:16)

Bilinmeyen numara: Pes etti, Cemre. (21:17)

Bilinmeyen numara: Artık sizinle uğraşamayacak. (21:17)

Bilinmeyen numara: Her zaman mutlu olacaksınız. (21:17)

Bilinmeyen numara: Ve ben, beni affetmen için elimden geleni yapacağım. (21:17)

Bilinmeyen numara: Affedilecek şeyler yapmadım ama bunun ufacık bir etkisi olur sanıyorum. (21:18)

Cemre: Galiba, kim olduğunu anlayabiliyorum şu an. (21:18)

Cemre: Bizimle uğraşacak ve insanları tehdit edebilecek tek kişi var etrafımda. (21:18)

Cemre: Affedilmesi gerekense iki kişi. (21:18)

Cemre: Tehdit edildiğine göreyse, tek bir seçenek kalıyor. (21:19)

Cemre: Kerem, (21:19)

Cemre: Sen misin? (21:19)

Bilinmeyen numara: :) (21:19)

Bilinmeyen numara: Yanıldın Cemre, (21:20)

Bilinmeyen numara: Bunları yapan kişi, (21:20)

Bilinmeyen numara: Kerem'di. (21:20)

Bilinmeyen numara: Tüm planları kuran, (21:20)

Bilinmeyen numara: Sana saplantılı bir şekilde bağlanan ve, (21:21)

Bilinmeyen numara: Beni tehdit edip aranızı bozmam için o etkenleri bana yollattıran kişi, (21:21)

Bilinmeyen numara: Kerem'di. (21:21)

Cemre: Siktir oradan, (21:21)

Cemre: Bunları yapsa yapsa Buğra yapar. (21:22)

Bilinmeyen numara: Üzgünüm Cemre, (21:22)

Bilinmeyen numara: Avcı, bu sefer av oldu. (21:22)

Bilinmeyen numara: Ben, tehdit edildim bu sefer. (21:22)

Cemre: Sen Buğra olamazsın! (21:23)

Cemre: Sen Kerem olabilirsin ama Buğra olamazsın! (21:23)

Bilinmeyen numara: Bekle, (21:23)

Bilinmeyen numara son görülme bugün: 21:23

Çok kısa bir süre sonra Buğra kendi sayfasından bana mesaj attığında kendimi çok tuhaf hissediyordum.

Buğra: Benim, (21:25)

Buğra: Bilinmeyen numara benim. (21:25)

Cemre: Kerem, (21:25)

Cemre: O ne olursa olsun kuzenine böyle bir şey yapmaz. (21:25)

Buğra: Ama yaptı Cemre. (21:26)

Buğra: Sadece, beni affedebilmen için onun planlarını bozdum. (21:26)

Buğra: Savaş'la mutlusun farkındayım, (21:26)

Buğra: Ben sadece sizin arkadaşınız olmak için yaptım bunu. (21:26)

Cemre: Siz aklınızı kaçırmışsınız! (21:27)

Cemre: Ben, ne olursa olsun affetmeyeceğim sizi! (21:27)

Cemre: Bilinmeyen Kerem olsaydı dahi, affetmeyecektim. (21:27)

Cemre: Hayatımda ne bir tacizciye yer var ne de bir düzenbazcıya . (21:27)

Buğra: Ben olmasaydım şu an kavga ediyordunuz Cemre. (21:28)

Buğra: Biraz farkına var. (21:28)

Cemre: Sen olmasaydın, (21:28)

Cemre: Biz asla ayrılmayacaktık Buğra, (21:28)

Cemre: Biraz farkına var. (21:29)

*Buğra kişişi engellendi.*

Buğra'yı engelleyip hızla Kerem'in sayfasına girdim ve engelini kaldırdım.

*Kerem kişisinin engeli kaldırıldı.*

Cemre: Sen, çok adi bir insanmışsın. (21:30)

Cemre: Beni geçtim, kuzenine bunu yapabilecek kadar adi. (21:30)

Kerem çevrim içi.

Kerem yazıyor....

BÖLÜM SONU

Kitapla ilgili bildirimler için beni takip edebilirsiniz. melisamt0

Bölüm ile ilgili düşünceleriniz neler?

Biliyorum, çok şaşırdınız. Lxşwşxşwşzşağ

Beğendiniz mi?

Umarım beğenmişsinizdir.

İyi zamanlar diliyorum ve sizleri seviyoru, görüşmek üzere.

Continue Reading

You'll Also Like

3.3K 223 19
Genç kız önüne çıkan haberi okumayı bitirdiğinde tüyleri diken diken olmuştu; gerçekten de düşmüş melekler var mıydı? "Seni gerçek benliğinle istiyo...
ANKA By ㅤB

Short Story

135K 10.3K 16
❝Fakat anladım ki ben aslında seninle değil, kendimle bir savaş içindeymişim. Çünkü sevgilim, ben sana zaten seni ilk gördüğüm gün yenilmişim.❞
101K 5.7K 60
Boslukbirak: şimdi sil gözyaşlawni Boslukbirak: ben senin yerine de ağlarım Boslukbirak: sevmeyişlerine, acı çekişlerine, başka bir kıza aşık oluşun...
7.8K 278 19
"Lütfen içeride olma!!!" Diye Mırıldanıyordu öylece etrafta birşey arıyordu kıracak kapıyı eline büyük bir taş aldı tam o sırada elektirikler gel...