Kod: 18 Deney Başarısız

By rainbowandcandies

129K 11.4K 9.8K

Yıl 2050 İnsanlığa yön verecek deneylerin her geçen gün daha da artması sonucu başarısız olarak tanımlanan d... More

Giriş
Kod 18
Sevimli ve zararsız?
Köpük
Konuşma
İyi geceler Magnus
Korkuttun beni
Çok güzel uyuyordun
Sevgi?
Kızma bana...
Onu sevmedim
Lütfen kızma
Bowling
Kokun çok güzel
Soğuk ve karanlık
Neden değerliyim?
KISKANANLAR ÇATLASIN
Yanında olacağım
Alkollü içecek
Lunapark Macerası Bölüm 1
Lunapark Macerası Bölüm 2
Dudakların çok güzel
Dans
Bana dokunmanı istiyorum
Sen mükemmelsin
Utandın mı?
Bilerek yaptın!
Salaksın sen
Onu seviyorum.
Ne yapacağımı söyle
Bir deniz anası boynuna yapıştı sanırım.
Kıskançlık
Masum
Akşam yemeği
Sophia
Bana yalan söyledin
Sana küsüm ben.
Duygu sömürüsü
Senden uzak kalamam
Özlem
Saf ve temizsin.
Sürpriz
Saphael
Yanlış yöndesin
İşkence odası
Son aşama
Güvendeyim Alec
Rüya
İyi eğlenceler
Bana güven.
Final
Sen benim her şeyimsin.
Ben kötü birisi değilim.
Biz kazanacağız
Daha iyi hissediyor musun?
Bunu yapmanı istemiyorum
Sensiz uyuyamıyorum.
Hile yaptın.
Şefkat
Sevgi kavramı
Bunlar senin suçun değil
Birlikte gitmeliyiz
Çocuk değilim ben
Ben mi korkağım?
Plana sadık kalmalıyız

Senin dilin bayağı uzadı.

2.1K 165 94
By rainbowandcandies

Odaya geçtiğimiz zaman Alec hızlıca dudaklarıma yapışmıştı.

"Güzelim, bu acelen niye?" Deyip onu hafifçe kendimden uzaklaştırdım.

"Seni özledim." Dedi aç gözlerle dudaklarıma bakarak. "Bunu kaç kere söylemem lazım."

"Senin dilin bayağı uzadı." Deyip ona yaklaştım ve parmağımla dudaklarını hafifçe açtırdım. Sonrasında parmağımı dudakları arasına yollayıp diline dokundum. "Önceden bu kadar konuşkan değildin."

Dili yavaşça dışarıya doğru çıktığında uzanıp dilini dişlerim arasına alıp emmeye başladım. Bunu yapmamla anında geri çekildi.

"Cidden dilimi mi keseceksin? Dişlerinle?"

Başta ciddi olup olmadığını anlamaya çalıştım ama gayet ciddiydi. Gülmeye başladığımda Alec hala bana sorgularcasına bakıyordu.

"Alec, bu sadece öpüşmenin başka bir boyutu. Olaya dillerimizi katıyorum. Sakin ol, diline bir şey yapmayacağım. Şimdi izin verirsen..."

Parmağımla dudağının aralamasını sağlayıp dilimi tekrar dudakları arasına yolladım. İnleyerek kendini sıktığında dilimi ısırmıştı.

Acıyla yüzümü buruşturmuş olsam da devam ettim. Kısa zamanda bana karşılık vermeye başladığında hoşuma gittiğini anlatan birkaç küçük ses çıkardım.

Sonra aniden Alec beni itip duvara yapıştırdı ve öpmeye devam etti.

Böyle hareketleri nereden öğreniyorsun sen? Yine mi Sid ile konuştun...

İlk başta dillerimiz ayrıldı, sonra dudaklarımız. Alec beni kalçalarımdan tuttuğu gibi kucağına çekti ve dudaklarını boynuma yöneltti.

Kollarımı tutunmak için onun boynuna sarmıştım, tutunmasan düşecek gibiydim çünkü.

"Alec... kıvranıyorum." Dedim zoraki bir ses tonuyla. Bu pozisyondayken kasıklarımız sürekli temas ediyordu ve bu dayanılmaz bir acı vermeye başlamıştı.

"Alec... yatağa... yatağa geçelim artık."

Beni kalçalarımdan tutup kucağına aldı ve sakince yatağa taşıdı. Bu esnada ise dudaklarıma kapanmıştı tekrar.

Yatağa girdiğimiz anda bedenine daha çok sarıldım ve öpüşümü derinleştirdim.

Tam o anda telefonum çalmaya başlamıştı.

"Lanet olsun." Dedim Alec'ten uzaklaşarak. "Sid kim arıyor?"

"Raphael arıyor efendim."

"Ah, buna bakmam lazım Alec." Dedim dudak büzerek. Sonrasında onun dudaklarına küçük bir öpücük bırakıp üstümden yavaşça ittim.

Yanda duran telefonumu alıp kapıya doğru ilerledim ve telefonu açtım.

"Efendim Raphael."

"Hey Mag, umarım rahatsız etmiyorumdur."

"Etmiyorsun, biz de Alec'le uyumaya hazırlanıyorduk."

"Saat 9'da mı?" Dediğinde kendime bir küfür savurdum.

"Biz... erken uyuyoruz. Bilirsin, erken uyanmak lazım."

"Erken uyanan tek şey siz değilsiniz sanırım. Alt tarafların da erkenden uyanmış baksana."

"Raphael!"

"Tamam her neyse, benim sana bir dosya bırakmam lazım. Eğer erkenden uyuma işini sonraya bırakırsan cidden çok iyi olur çünkü bu dosyanın bu akşam incelenmesi gerekiyor."

"Sen cidden benim mutluluğuma düşmansın." Dedim tıslarcasına konuşarak.

"Uyumaktan bu kadar mutlu olduğunu bilmiyordum dostum."

Telefonu kapadığı zaman ben hala sinirliydim.

"Hadi yatağa gel artık." Dedi Alec beni süzerek.

"Alec üzgünüm ama Raphael bana bir dosya getirecekmiş ve onu incelemem lazım."

"Yani... devam etmeyecek miyiz?"

"Cidden üzgünüm." Dedim dudak büzerek. Sonrasında onun yanına gittim ve bana kırılmış şekilde bakarken yanaklarına birkaç öpücük bıraktım. "Erken bitirirsem devam ederiz."

"Keşke işte çalışmasan, o zaman bütün gün evde olurdun ve ben seninle daha fazla zaman geçirirdim."

"Üzgünüm ama bu mümkün değil biliyorsun. Ne yazık ki çalışmam ve para kazanmam lazım."

"Para kazanmasan olmaz mı?" Dedi eliyle belimde daireler çizip beni kendine doğru çekerken. "Para olmasa ne olur ki?"

"Bu evde yaşayamayız ve sokakta kalırız." Deyip onun kucağına yerleştim yavaşça. "Bunu ister misin cidden?"

"Ben... istemem." Dedi dudaklarımı süzerken. "Ama seni daha fazla görmek istiyorum ben." Durdu ve dudaklarıma birkaç küçük öpücük bıraktı. "Daha fazla öpmek istiyorum. Daha fazla sarılmak, daha çok eğlenmek istiyorum." Yaklaşıp bu sefer boynumdan öptü. "Daha fazla sevişmek istiyorum seninle, bana bunun nasıl bir şey olduğunu gösterdin ve ben fazla aç davranıyorum değil mi?"

"Hayır öyle davranmıyorsun." Deyip saçıyla oynamaya başladım. "Bu çok normal Alec, cinselliği ilk defa tadıyorsun."

"Sen benden önce çok fazla yaşadın mu bunu? Camille'den başka var mıydı bunu yaşadığın insanlar?"

"Evet vardı, fazlaca vardı."

"Pekala, şu an hepsinden nefret ediyorum ve hepsini öldürmek istiyorum. Seninle bunu yaşayan tek kişi olmak isterdim. Benden başka kimsenin seninle çıplak şeyler yaşamasını istemiyorum çünkü. Ne öncesinde ne de sonrasında. Bu kötü bir şey mi? Böyle düşünmem?"

"Biraz bencilce ama kötü bir şey değil."

"Onları benden daha mı çok seviyordun?" Dedi son derece masum bir ses tonuyla. Sanki cevaptan korkar gibi bir hali vardı.

"Daha çok seviyorum desem üzülür müydün?"

Başını evet dercesine salladı.

"Benden çok kimseyi sevmeni istemiyorum."

"Geceyi bile mi?"

"Hmm, belki onu daha çok sevebilirsin ama bu çıplak şeyler yaptığın kişilerden daha çok sev beni. Onları sevmiyorum, eminim hepsi kötülerdir çünkü onlarla uzun süre birlikte olmamışsın. Ben de çok iyi değilim ama bence onlardan daha iyiyim. Beni daha çok sevmelisin çünkü ben seni çok fazla seviyorum."

"Beni çok fazla seviyorsun diye seni çok fazla sevmeliyim yani onu mu diyorsun? Belki önceden beni senden daha çok seven insanlar vardı hayatımda. Şimdi seni daha çok seversem onlara haksızlık olur."

İnadına olayı uzatıyordum çünkü hoşuma gidiyordu.

"Bu imkansız, kimse seni benden daha çok sevmemiştir."

"Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?"

"Onlar senin için ölebilir miydi? Ben senin için ölebilirim hem de hiç düşünmeden. İnsanlar çok bencil, bunu yapamazlar ama ben yaparım. Sen bana bencil olduğumu söyledin ama ben sana karşı hiç bencil değilim Magnus."

Yüzü iyice düşünce kendimi kötü hissetmeye başlamıştım.

"Seviştiğim hiçbir insanı seni sevdiğim gibi sevmedim Alec, seni sevdiğim kadar sevmedim. Sen benim için çok özelsin."

Elimle yüzünü okşamaya başladığım zaman yüzüne büyükçe bir gülümseme yayılmıştı.

"Gerçekten mi?"

"Gerçekten. Ayrıca evet, beni en çok sen sevmişsindir. Bunun farkındayım zaten."

"Bilerek uzattın değil mi olayı? Sırf beni sinir etmek için."

"Belkiiii..." dedim çocukça bir tavırla. Gözlerini kısıp kendince bana sinirli bakışlar atmaya çalıştı ama ben sadece bu haline gülmekle yetindim.

"Yapma şunu, kızgın değil sevimli oluyorsun ve ben seni yemek istiyorum."

"Eğer beni yediğin kısım hoşuma gidecekse neden olmasın." Demişti arsız bir gülümseme eşliğinde.

"Sen sapıklaşmaya başladın, benim masum Alec'ime neler oluyor böyle?" Deyip sanki onu incelermiş gibi yüzünün her yerinde bakışlarımı gezdirdim.

"Bunu sen yarattın. Bir de Sid..."

"Kesinlikle her şey Sid'in suçu." Deyip onu tekrar öptüm. "Ama senin her halin mükemmel."

Ben bunu dediğim anda aşağı kapı çalmaya başlamıştı.

"Ve baş belam geldi, gece devam ederiz anlaştık mı?"

"Anlaştık, zaten kaçışın olmayacak."

Bak bak, laflara bak sen.

Ben senin üstte olmana izin vermeyeyim de gör sen!

...

Çooook tatlılar bu hallerini bozmayı hiç istemiyorum yaa

Continue Reading

You'll Also Like

16.2K 633 25
Bu kitap Yabani dizisinin 28. bölümünden sonra ASLAZ cephesinde yaşanan olayları konu aldığım bir kitaptır. Görmek istediğimiz fakat tüm beklentileri...
25.5K 3.8K 35
vücuduna küçük dövmeler yaptırmayı seven felix ve yıllardır gittiği dövmecisi minho.
90.2K 5.7K 34
Malfoy ve Black iki ezeli rakip ve birbirlerinden nefret eden iki küçük çocuktur. Black'in 4. Sınıfta Harry'nin yerine arayıcı olmasından sonra Malfo...
27.3K 2K 26
jungkook kendisine takıntılı eski kız arkadaşından kurtulmanın tek yolunu eşcinsel olduğunu ileri sürmekte görüyordu ve bunun için taehyung'tan yardı...