(Önerilen müzik Rihanna- Hard)
(Multimedyada Anna)
"Bildiklerimi söylerdim...Susardı. Ben susunca da susardı...Ne kelimeler anlatırdı susmalarımız."
~ZAYN MALIK~
Lanet olsun. O kız bana nasıl tokat atardı. Hızla uzaklaştığında herkes bana bakıyordu.
"Ne !" dedim onlara dönüp bağırarak.
"Kaybolun yoksa her birinizi sabaha kadar düzerim ! Kaybol."
Sesimden ürperenler dağıldılar. Yalnızca ortada Liam görünüyordu. Yanıma yaklaşıp dirseğini sağ omzuma koydu.
"Dostum sen iyi misin ?"
"Kötü gibi mi gözüküyorum ?" dedim yine bağırarak.
"Hey hey tamam. İstersen o kıza haddini hemen bildiririm."
"Sakın ! Dokunma ! Henüz bakireymiş ve ben ondan intikamımı fazlasıyla alacağım."
O da güldü. Saçlarımın arasına ellerini daldırdı ve saçımı dağıtıp :
"Aferin sana Zaynie,hep böyle kal."
"Bana Zaynie deme Lee dedim gülerek. Lou nerede ?"
"Şu sarışın kızı becermek için fırsat kolluyordu en son."
Kahkaha attım.
"Aslında benim bir kıza ihtiyacım var Lee."
"Anladım. Sorun yok hemen buluruz."
"O sürtük tüm organlarımı harekete geçirdi ve öylece bırakıp gitti. Daha ihtiyacımı gideremeden !"
"Seni red mi etti ?"
"Hiç bir kız beni reddedemez."dedim gülerek. "Sadece bu oyuna kendini fazla kaptırdı. Ufak hareketlerimden ve dokunuşumdan etkileniyor. Ve bir kaç hareketimle kendimi ona romantik olarak nitelendirdim. Beni,diğer aptal aşık erkekler gibi sandığına eminim."
"Adamım senden korkulur." dedi sırtıma bir yumruk atıp.
"Vurup durma Liam yoksa o kız yerine seni düzerim. Git ve bana kız bul. Mümkünse yenilerden."
"Tamam tamam." dedi ve hızla uzaklaştı.
Az sonra yatağımda bulunacak olan kız yerine Lena'nın olmasını nasıl da isterdim. Her şeye rağmen onu arzuluyor olmam berbattı.Peki bu kız neden hâlâ zoru oynuyordu ayrıcalığı neydi !!?
~LENA GARCIA~
Odama doğru harekete geçtiğimde Zayn'in sağa sola bağırdığını duyabiliyordum. Serbest alanın önünden geçerken Anna'nın kahkahası bir anda kulaklarımı doldurdu. Sağıma baktığımda Anna'nın, Louis denilen o çocukla gayet samimi bir şekilde gülüştüğünü gördüm. Çocuk Anna'nın tek bacağını kaldırmış ve kendine doğru çekmişti. Serbest alanın ahşap duvarına yaslanmışlardı ve çocuk sanki Anna'yı ayaküstü halledecek gibi bakıyordu. Bi an boğazımı temizledim. Duymadıklarını görünce de :
"Anna..." diye cırladım. Anna bana bir bakış gönderip :
"Ne var !" dedi.
"5 dakika buraya gelir misin ?"
Ufak bir off çekti ve çocuğun kulağına bir şeyler fısıldayıp yanağına bir öpücük kondurduktan sonra, çocuk yavaşça Anna'nın bacağını indirip sırıttı.
Tanrım Zayn'le takılanlar hep sırıtır mıydı böyle ? Hepsi Zayn'den bir şeyler aldığı için evet...
Anna yanıma yaklaşıp asık bir yüzle :
"Kahretsin noldu Helena ?" dedi.
"O çocuktan uzak dur !!"
"Nedenmiş o ?"
"O iyi biri değil güven bana."
"Hadi yaa ! İyi olup olmadığını sürekli sen mi seçer oldun ?"
"Evet. Ciddiyim.Sonunda pişman olmanı istemiyorum." dedim fısıltıyla.
"Ben ne istediğini biliyorum." dedi öfkeyle.
"Neymiş o !"
"Beni kıskandın ! 2 yıldır Harry'den ayrıldıktan sonra kimseyle çıkmıyorsun ve erkek arkadaşımı istiyorsun !"
"Sen ne saçmalıyorsun Anna !"
"Yemekhanede onu kesmişsin...Her şey ortada !"
"Ne ? Hayır. Aptal olma ! O çocuğun istediği tek şey..." dedim sesimi yükselterek ama sözümü çoktan kesmişti.
"Bak Helena ! Harry de bu okulda belki gidip özür dilersin ve beni kıskanmayı kesersin !"
"Sen cidden delirmişsin Anna ! Harry ile neden ayrıldığımı bal gibi biliyorsun ve seni kıskanmadığımı da..."
"Artık bundan emin değilim." dedi tıslayarak. "Aptal bir bekaret merakın yüzünden gül gibi çocuğu bıraktın."
"Eğer bekaretime düşkün olmasaydım senin gibi sürtük olurdum." dedim öfkeyle.
"Ne dedin sen !"
"Sürtük !" dedim bağırarak. "Az önce Zayn'i kesiyordun şimdi de başkasının altına girmek için yapmadığın yok. Git ve altında inle tamam mı. Erkeklerin istediği tek şey budur. Bunu da bu kalın kafana sok."
"Defol. Rahat bırak beni." dedi kafasını öne eğip.
Gözlerim dolmuştu ve onun da gözlerinin dolduğunu görebiliyordum. Fazla ileri gitmiş olabilirdim ama bunlar onu korumak içindi.
"Başın belada gerizekalı." dedim öfkeyle. "Bundan sonra hayatına burnumu sokmam. Madem bana güvenmiyorsun ve seni kıskandığımı düşünüyorsun. Artık Lena diye bir arkadaşın yok. Git başının çaresine bak. Pişman olduğunda da ayaklarıma kapanma." dedim ve hızla dönüp kulübelere doğru ilerledim.
Oda numaralarını tek tek okurken kendi odamı bulmaya çalışıyordum 9 numaralı odayı bulup kapısını araladığımda, içeride bir kızla bir erkeğin üst üste seviştiğini gördüm. Kumral kız oğlanın altından bana bir bakış attı ve durdu.
Oğlan da kafasını çevirdiğinde, Zayn olduğunu gördüm. Nefes nefese durdu. Kızın üstünden kımıldamadan :
"Defol ve işime karışma Lena !" dedi emredercesine.
"B..ben.."
"Sana defol dedim." dedi hırlayarak.
Hızla kapıyı çarpıp çıktım.
Tahmin ettiğim gibi Zayn bir pislikti. Ve bana da o kıza yaptığından yapmak istiyordu. Benim odamda ne hakla yaparlardı.
Az önce Anna ile kavga etmemden dolayı bu da üstüne gelince gözyaşlarımı tutamadım ve koşarak kulübelerden ayrıldım.
Spor salonuna doğru ilerledim.
Pasif bir kişi olmama rağmen basketbola ilgi duyardım ve basketbol beni ciddi anlamda rahatlatırdı.
Belki basketbol oynardım.
İçeri girdim, Zayn'in sesi kulaklarımda yankılandı.
"Burası pek kullanılmaz." demişti.
Kafamdan onun görüntüsünü atmaya çalışırken hâlâ ağlıyordum. Bir gün içinde ne hale gelmiştim.
Büyük salonun içerisine bir göz attım. Kimse yoktu.
Arkamdan bir ses :
"Hey sen iyi misin ?"
"Sanırım..." dedim burnumu çekip arkamı döndüğümde yemekhanede gördüğüm kıvırcık saçlı kız bana bakıyordu.
"Şuan hiç sırası değil ama. Ben Katia."
"Ben Lena..." dedim elimin tersiyle gözyaşlarımı silerken.
"Lena mı Helena Amy Garcia sen misin ?"
"Evet benim..." dedim tekrar bir iç çekip.
Boynuma atıldı ve çocukça bir sesle :
"Sen oda arkadaşımsın. Umarım oda arkadaşlarım iyilerdir diye Tanrıya dua ediyordum. Sen iyi birine benziyorsun."
"Teşekkür ederim sende öyle." dedim aceleyle.
"İyi misin ?"
"Değilim..." dedim. Ağlamaya devam ederken.
Ve sonra ona sarıldım. Buna ihtiyacım vardı.
"Canını sıkan ne ? Bana anlatabilirsin..." dedi şefkatle, kollarını doladı.
"En iyi arkadaşımla kavga ettim ve başta bana değer verdiğini sandığım ve aslında bir pislik olduğunu bile bile onla yakınlaştığım birini, bir kızın üstünde gördüm."
"O kişi Zayn olmalı ?" dedi.
Kafamı kaldırdım ve gözlerine baktım. Nasıl bilebilmişti. Yeni gelmemiş miydin sende kızım ?
"Nereden biliyorsun ?"
"4 yıl önce arkadaştık. O bana okulda şey yapmak istedi.. Imm şey..."
"Anladım."
"Okuldan atılınca okul dağıldı. Babası müdürün hayatını bitirdi." Piç.
Demek Zayn'in bana anlattıkları doğruydu. Kafamı sallayınca devam etti :
"Küçükken annesi öldüğünden sert mizaçlı olabilir. Ama derinlerde iyi bir insan olduğunu biliyordum. Ve bana özel hissettiriyordu. Ama bana okul kütüphanesinde o şeyi teklif edince onu müdüre şikayet ettim. Bana tokat attı ve böylece okuldan atıldı. Ardından ailemle Chicago'ya taşındık. Geçen sene de New York'a."
"Bu sene bu okula geldim. Onun da burada olduğunu bilmiyordum. Buraya gelince öğrendim. Hala pislik biriymiş. İçinde iyi bir insan barındırırken,neden pislik yanını kullanıyor bilmiyorum." Çünkü iğrenç bir kişiliği var.
"Ama hayal kırıklığına uğrattığına göre kesin o olmalı diye düşünüyorum.Diğer kızlara da aynısını yapmış. Tüm kamp onu konuşuyor. Daha doğrusu sizi,Lena diye yeni gelen bir kızla takılıyor diyorlar. Kızlar onun pislik olduğunu bile bile onu kıskanıyorlar ve seni becerip bırakacağını düşünüyorlardı. Ama sen ona tokat attığında sıradan bir kız olmadığını anladılar. Çünkü ona tokat atabilecek bir kız her anlamda başına belayı alır. Çünkü Zayn fazlasıyla zengin biri ve hery erde tanınıyor, aynı zamanda müdürün, babasından korktuğundan dolayı Zayn'i okuldan atamadığını duydum.Yoksa çoktan şutlanırdı. Buradaki tüm kızlarla beraber olan bir pisliği kim okulunda ister ki.. Sakın onun için ağlama.O buna değmez..." dedi. Tabiki değmezdi...
Düşen göz yaşlarımdan birini eliyle sildi.
Zayn aklıma gelmişti. Bay Filch'in yanında Katia'ya ezik demişti.Onu tanıyordu ve onun yüzünden okuldan atıldığı için ezik diyerek bir nevi intikam alıyordu. Aptal. Kafamdakileri unutup ;
"Benim odamda başka biriyle yapıyordu..." dedim sinirle.
"Ahh orası Linda'nın odası olmasın ? Oda numarası 6 ama levha ters dönünce 9 olmuş bende az önce odasına girdim. Beni azarladı ve kovdu. Yeni gelen biri olarak fazla havalı." Şimdi her şey anlaşıldı.
"Bu odanın yedek anahtarı. Bizim odamız kilitli Lena." dedi gülerek.
"Marianna adlı diğer oda arkadaşımız, odaya sevgilisini almaya çalışınca kitlemek zorunda kaldım..."
"O benim en iyi arkadaşımdı..." dedim aceleyle. Geçmişte...
"Imm bu sana lazım olabilir..." dedi elime anahtarı tutuşturup.
"Şimdi onu da bulup tanışmalıyım..." Sonra kulağıma eğildi :
"Az önce fazla kaba davrandım da..."
"İyi etmişsin..."
"Sen biraz yanlız kal,kendini toparla. Odada konuşuruz..."dedi gülerek. Eliyle öpücük gönderdikten sonra koşarak çıktı. Elimde duran minik anahtarı. Üstümdeki beyaz kolsuz gömleğin göğüs cebine attım.
Eteğim olmasına aldırış etmeden. Basketbol toplarıyla dolu sepete doğru ilerledim ve bir top kaptım. Siyah tül eteğim havalanırken biraz top sürüp potaya gönderdim.
10 dakika boyunca nefes nefese kalana kadar oynadım. Düzgün bir şekilde at kuyruğu yapılmış saçımın bozulduğuna emindim.
Sepetteki son topu da alıp potaya isabet ettirirken, biri alkışlayıp ıslık çaldı. Arkamı döndüğümde yeşil gözlerle karşılaştım.
"Atışların hiç değişmemiş güzelim.." dedi gülerek.
Harry'e cevap vermek için ağzımı açtığımda arkadan bir ses :
"Atışlarını benimle tartışmak istemezsin adamım kaybol !" dedi Zayn...Nereden çıktı şimdi bunlar ? Harry arkasını dönüp :
"Yanılıyorsun dostum sabaha kadar onun atışlarını seninle konuşabiliriz..." dedi beni göstererek.
Üstünde duran siyah sporcu atleti beyaz tenine yakışmıştı ama bu umrumda değildi. Zayn'e odaklandım. Az önceki iğrenç görüntü gözlerimden geçip gitmesine rağmen koyu renkli,kolları katlı kot gömleğinin de onun bedenine yakıştığını fark ettim. Kotu çok sevdiği belliydi. Alaycı bir sırıtmayla yanımıza geldi ve tam yanımda duran basketbol topunu eğilip aldı başarılı üçlük bir atıştan sonra Harry ile burun buruna gelecek bir şekilde ona yaklaştı ve :
"Sana kaybol dedim ahbap. Bana takılmak istemezsin." dedi
"Peki ya kaybolmassam..."
Harry de alaycı bir şekilde o da az ötedeki topu alıp üçlük ve başarılı bir atıştan sonra bana göz kırptı. Tribün kenarında, ayakta kalakalmıştım.
"Gözlerine mukayet ol..." dedi Harry'i hızla geriye iterken Zayn.
Harry ise sırıtıp.Bana döndü ve :
"Yeni oyuncağın bu mu Lenny ?"
İkiside şuan bana bakıyordu. İkisine de defolun bakışı gönderdikten sonra kapıya doğru yürümeye başladım. Bu ortamda bulunmak istemiyordum. Az sonra kavga edecekleri çok belliydi.
Dışarı çıkmak için Zayn'in önünden geçerken,bileğimi yakaladı ve sıkıca tuttu. Ne klişesin sen ?
"Gitmesi gereken sen değilsin Lena..." dedi dişlerinin arasından. Harry'nin ukala gülüşü hala yerinde duruyordu.
Zayn beni hızla arkasına aldıktan sonra :
"Aptalca sırıtıp durma !" dedi ve Harry'nin sağ kaşına yumruk attı. Harry yerden doğrulmaya çalışırken. Bir tekme daha atıp, kapıya doğru seslendi :
"Lee, Louis bu pisliği alın başımdan ve kim olduğumu ona bir güzel öğretin..."
Az önce Annayla yiyişen çocuk ve yapılı vücutlu diğer çocuk hızlı adımlarla gelip, Harry'i yerden kaldırdıktan sonra, yaka paça götürdüler.
Zayn bana bakıyordu.
"Zayn ne yaptığını sanıyorsun !" dedim hışımla...
"Benim olanı koruyorum..."