NEFRETİM : Karışık Duygular

By AlfaMireculer

83.9K 4.9K 5.1K

"Ben her zaman istediğimi alırım prenses" "üzgünüm zengin ve kendini beğenmiş egoistlere karşı fobim var" "b... More

Bilgilendirme
Agreste Okulu
Seni Etkiliyorum
Bir Arkadaş
İyi İki Arkadaş
Adrien'ın Sevgilisi?
O Da Beni Seviyor
Düzenbaz
Aşk Kırıntıları
Aptal!?
Duyuru!
10. : Özel Bölüm
Küçük Bir Defile! (2) + (Küçük Spoiler)
¡Takıntı¡
¦Mrs Kurtzberg¦
§Kahramanlar Geri Dönüyor§
Kahramanlar Geri Dönüyor (2)
*Emilie Mi?*
Final (part:1)
# Final #

Küçük Bir Defile!

2.9K 255 165
By AlfaMireculer

“bayan marinette biz moda sektöründen geliyoruz size giyinmeniz hakkında bazı tavsiyeler vermeye geldik.”

“hoşgeldiniz de tam olarak anlayamadım”

“lütfen giyinme odanıza geçebilir miyiz?”

“t tabi.”

Odaya girdikten sonra bakındılar bir kaç not aldılar.

“ilkbahara giriyoruz şuanda moda olan şeyler küçük çiçekli eşyalar. Mesela şu beyaz elbise eteklerinden küçük küçük çiçekler dökülüyor gibi durmuş ve gerçekten size yakışır. Bunu bir deneyin.”

Elbise hoştu. Belimden başlayıp etek ucuna dökülen küçük pembe çiçekler ayrı bir hava katmıştı. Ve bana gerçekten yakışmıştı.

En sonunda bu elbiseye birbirlerine bakıp onayladılar.

Büyük bir makyaj masasının sandalyesine oturdum.

“saçları açık bırakmalıyız. Çok hoş bir rengi var. Ve sanırım biraz da dalgalandırmalıyız.”

Kız eline maşayı aldı diyeride makyaj malzemekerini çıkardı.

“afedersiniz fakat makyaj yapmayı pek sevmem”

“o zaman hafif ama etkili bir makyaj olsa.”

“peki”

En son eteklerimde ki pembe çiçeklerin aynı tonunda rujum ve hafif bir eyeliner dışında başka bir şey yaptırmamıştım. Küçük sade bir kolye ve sallanan tüy küpelerle güne hazırdım. En son açık pembe stiletto’ları giydikten sonra sıra kahvaltıya inmekti.

[kıyafet ya da giyim hakkında yazmayı sevmiyorum fakat bunu eklemem lazım. Çünkü kurguda marinette'in yavaş yavaş bir şirketin başı olmaya başladığını belirtmek istiyorum. Kısacası her şey hayatına yeni giriyor 'giyim, makyaj, şirket, toplantılar VS.']

Büyükannem oturmuştu bile ben de karşısına oturdum.

“çok güzel olmuşsun marinette”

“teşekkürler büyükanne. Ama bu hazırlık neden?”

“bugün seni paristeki şirkete götüreceğim. Orda yetkili kişileri anlatacağım. Ve her şirkete gittiğinde yapman gerekenleri. Ama ilk güzel bir kahvaltı yap.”

“peki büyükanne”

Sonra ise küçük ve sıcak bir şekilde bana gülümsedi. Bende ona gülümseyerek karşılık verdim.

...

Elimde bir ajandayla her şeyi not alıyordum. En son büyük bir odaya geldik. Burada mabelle Delon yazıyordu. Demek burası onun odasıydı. Büyük bir kitaplık vardı. Geniş bir masa ve önünde ise bilgisayar.

“burası benim odam…  18 yaşına bastığında tamamen senin olacak.”

“ B benim?”

“marinette ben artık gerçekten çok yaşlandım ve emekli olmayı düşünüyorum senin arkanda olacağım fakat yanında yürüyemeyeceğim. Neyse yarın bilişim öğretmenin gelecek bilgisayarda ne yapacaklarını anlatacak. Tamam mı? Kahvaltıdan sonra 1-2 saat çalışırsınız sonra ise tasarımların için ünlü bir modacı çağırdım. Küçük bir defileye ne dersin?”

“defile mi? Ünlü bir modacı mı?”

“evet şaşırdın mı ben aslında senin çizimlerini gördüm ve umarım kızmasın”

“hayır yani kızmadım da onlar sadece basit çizimler-”

“emin ol daha kötü çizimleri olan bir sürü defileye katıldım. Hem bir işe başlarsan ve o işten eminsen başarıya ulaşırsın çizimlerine güveniyorsun değil mi?”

“evet de. “

“bu defileyle neler yapabileceğini bana gösterirsin sadece sen bunu idare edersin kendine güven bunu küçük bir deneme sınavı gibi hayal et”

“tamam. Bu defileyi yapacağım”

“işte sende görmek istediğim bu azim.”

“peki nerden başlamalıyım?”

“eve gittikten sonra bir kreasyon oluşturmalısın bir konu hakkında olmalı doğa, hüzün, aşk bunu içinde yaşamalısın ve dışa çizimine vurmasın. En az bence 4 çeşit farklı parçalar olmalı pantolon elbise mayo ve etek gibi bunlar bağlantılı olmalılar birbirinden kopmalılar fakat hepsinin farklı bir tarzı olmalı”

“peki bu defileden annem ve babamın haberi olursa “

“annen ve babanı bana bırak. Sen sadece önündeki defileye bak ve tabiki verdiğim ve anlattığım derslere. Yarına kadar seni zorlu bir maraton bekliyor çizimleri bu akşam bitir. Ya da bitirmeye çalış. Detayları diğer güne.” diğer 5 günde kıyafetler dikilsin bizde yani sende defile için bir yer bul bunu asistanına danışabilirsin. Modeller ayarlanacak. Bütçe tutarı yap. Mesela bir defileye atıyorum 50 bin harcarsan diğer şirkete bu kreasyon için 100 bin teklif et. Hiçbir zaman kendini zarara sokma”

“tamam şimdi bu şirket işini anladım. Bilgisayar işide tamamlanınca her şey tamam olacak değil mi?”

“sakın şunu unutma marinette bu şirket moda değil sadece. sen modayla ilgilenmelisin fakat şirket işinide aksatmamalısın. Zaten hep kazanamazsın ben bu şirketi bir kere batırdım. Fakat ders çıkardım. Ne kadar büyük bütçe koyarsan o kadar tehlike içindesindir unutma”

“tamam.”

“fakat şöyle bir şey de var ne kadar büyük bir işe girersen sesini o kadar duyurusun.

“Büyükanne umarım seni hayal kırıklığına uğratmam”

Elini yanağıma koydu.

“marinette ben sana güveniyorum. Senin yapabileceğini biliyorum.”

“artık eve gitsekte ben şu çizim işini halletsem?”

“aynen bu gece üzgünüm ama sana uyku yok.”

“istesemde uyuyamam zaten. Sizce konuyu ne yapmalıyım?”

“Aşk olabilir?”

“aşk konusunda biraz şanssızım aslında… Tabi ya şanssız Aşk konu için iyi bir başlık değil mi?”

“harika! Peki çağıraşımlar var mı yani fikirlerin”

“şuan aklımda o kadar çok fikir var ki…”

“o zaman çok iyi. 5 dk içinde evdeyiz o zaman arabaya!”

Gerçekten güzel fikirlerim vardı. Aşkın rengi kırmızı ve şanssızlık ise denilince akla kara kediler geliyor. Sanırım bunları birleştirebilirim…



Eve geldiğimizde direkt olarak odama çıktım. Çalışma masama oturdum. Ama çalışacak malzemelerim yoktu. Odamdan Bay Kim’e seslendim. Hemen yanıma geldi. Kendimi kötü hissediyordum. Çünkü başkalarından bir şey istemek garip geliyordu.

“Afedersiniz aslında ben çalışacağım ve burda malzeme yok acaba en yakın kırtasiye nerde?”

“siz merak etmeyin ben hemen sipariş ediyorum. 5 dk ya elinizde olur”

“teşekkürler”

“rica ederim. sadece görevimi yapıyorum”

Gerçekten de dakikalar içinde her renkte kalem boya kalemi ve resim defterleri gelmişti. Her şey harikaydı. Tek çare düşünmek…  nasıl bir şey yapabilirim…

Bir yerlerden ilham almam gerekiyordu. Yanımdaki bilgisayardan karakedilere dair fotoğraflar açtım.

Tamam öncelikle elbise…  uzun ve balık… hafif dekolteli…  

Tamam şimdi şansız…  şanssız insanlar napar düşerler oraları buraları yırtılır…  tabi ya!

Bacaklarının kenarlarında küçük yırtmaçlar…

Ben bu işi kıvıracağım heralde…

..

Saat gece yarısına geliyordu. Fakat ben daha 3 tane doğru düzgün bir şeyler çizmiştim.

Kapı çalındı ve büyükannem içeri girdi.

“canım nasıl gidiyor?”

“hiçbir fikrim yok.”

“bakabilir miyim tamamladıklarına “

“tabi.”

Biraz geri çekildim ve çizimleri aldım. Ve ona uzattım.

“ o kadar iyi değiller ama-”

“hayır hayır gayet güzel hatta harika. Moda sektöründen biraz anlarım ve bunlar başarılı çizimler”

“umarım bu işi batırmam”

“hayır marinette güven kendine ben senin arkandayım. Bu işten kârla çıkacağına eminim. Sen hiç yemek yedin mi bakayım”

“bu saatten sonra yiyemem ki.”

“neden?”

“ben bahsetmeyi unuttum. Yüzmeyi seviyorum ve vücudum fit olmak zorunda.”

“yüzmek mi? Sana garip gelebilir fakat gençken bir çok yüzmeyle ilgili kupa kazandım ve hala yüzüyorum”

“sen ciddi misin? “

“evet bir ara birlikte yüzelim. Sen kesinlikle benim kanımdansın marinette”

Gülümsedim.

O da yavaşça başımı okşadı.

“ben gideyim de sen çizimlerine bak. Harika gidiyorsun. Ama en azından bir kahve iç. Asistanınından gönderirim”

Reddetmedim aç karınla kahve içmeyi seviyordum. Çizimlerime geri döndüm.


Sabah çalışma masamda uyandım. Her yerim tutulmuştu ama en azından 12 adet çizmi bitirmiştim. Aynaya baktığımda kendimden korktum. Gözlerimin altı şişmiş ve morarmıştı. Kendimi yatağıma attım. Ve biraz orda uyukladım. Dünkü kadınlar yine gelmişti bunlar hep böyle gelecek miydi?

Kadınların arkasından eli poşetli adamlar odaya daldılar. Hizmetliler poşetleri alıp giyinme odama yerleştirdiler. Zaten bir sürü kıyafetim vardı. Bide bunlar… para israfı.

Ardından bay kim içeri girdi

“bayan marinette bugünkü programınızı hemen açıklıyorum 9 da bilişim dersiniz var. Saat 12 de ise bazı tasarımcılar ile toplantınız ve 2-3 tane model ile de görüşmeniz. Hazırlanmak için 2 saatiniz var.”

“teşekkürler kim”

Dedim ve odadan çıktı. Gelen kadınlar yüzüme bakıyordu.

“bugün bolca kapatıcıya ihtiyacımız var.”

“katılıyorum”

İyice yanlarına gittim.

“bayan marinette biz dün size söylemeyi unuttuk kusura bakmayın. Ben Ashley bu da Angela sizin makyaj saç ve kıyafet öğretmeniniz. Size makyaj yapmayı ve kendinizin tarzını nasıl dışa vurabileceğinizi göstereceğiz.”

“tanıştığıma memnun oldum.”

“o zaman hemen başlayalım. Bugün görüşmeleriniz varmış bu yüzden size modern bir hava lazım siyah beyaz kıyafet olabilir. Saçınıza da hafif bir dağınık topuzla tamamlarız ayaklarınıza da siyah bir dolgu topuk tamamdır makyaj ve saçınıza kıyafetleri karar verdikten sonra açabiliriz.”

“öncelikle beyaz bir dar paça pantolon ve üstüne de siyah salaş bir gömlek.”

Yandaki kadın düşünceliydi.

“şöyle yapalım salaş uzun bir gömlek olsun kemerle belinden bağlayalım. Daha modern durmaz mı?”

“iyi fikir mi bilemedim bir deneyelim.”

Tek yaptığım dediklerini giymekti.

“evet marinette birinci kural toplantın veya bir görüşmem varsa üstünde koyu renkler ve beyaz kullan lacivert-beyaz bordo-beyaz veya bizim şuan kullandığımız siyah-beyaz gibi.”

“bence bu gayet hoş durdu. Yani hem modern hem de kendine özgü bir şirinliğini ortaya çıkardı.”

“tamamdır şimdi makyaj makyajı sevmediğini biliyoruz fakat bu halde de karşılarına çıkamazsın hem şuanda dudaklarını biraz ön plana çıkarsak harika durur yani biraz açık kırmızı olsa.”

“tamam ben size bırakıyorum”

“harika!”


Her şey bittikten sonra gerçekten…  gerçekten modern görünüyordum. Siyah beyaz bana yakışmıştı. Makyajım bana göre ağırdı fakat bu işi yapacaksam doğru dürüst yapmalıydım.

Kahvaltı yaparken orta yaşlı bir adam geldi. Bu bilişim hocası olmalıydı. Son yurdumumu aldım ve yanına gittim. İlk o kendini tanıttı.

“merhaba ben Alexander senin bilişim hocanım.”

“ben de marinette tanıştığıma memnun oldum.”

“isterseniz başlayalım Bayan marinette.”

“tabi yukarı-”

O Arada büyükannem söze girdi.

“marinette canım dün de doğru düzgün bir şey yemedin sen gel ve kahvaltını yap. Biraz sonra başlarsınız”

Doğru söylüyordu açtım o arada Annemler aklıma geldi.

Onları aramayı unutmuştum. Artık yarına kalmıştı bugün meşguldüm.


Günüm harika geçmişti. Şuanlık her şey iyi gidiyordu. Tasarımcılar tasarımları çok beğenmişti ve 4 tane işinde başarılı güzel manken bulmuştum. Mankenlerin başarılı olmaları ünlü kişilerin defileye katılımını sağlayacaktı. Bu da kreasyonun değerini arttıracaktı.

Akşam olunca annemi aradım. Beni çok özlediklerini söylüyorlardı. Ben de onları özlemiştim yarın bir ara uğrayacaktım. Bilirsiniz fırınlar erken açılır erken gidip yarım saat oturup buraya gelirdim…

Gün içinde her şey güzel gidiyordu fakat başımı yastığıma koyunca bütün o kötü anılar kulağıma fısıldanıyordu. Adrien…  onu rüyalarımda görüyordum artık. Rüyamda bana benden nefret ettiğini söylüyor ve arkasını dönüp gidiyordu şuan napıyordu acaba… yoksa çoktan kendine yeni bir saf kız bulmuş muydu?”

O akşam yine bir rüya gördüm. Adrien yanına geliyordu. İlk bana bir tokat atıyor sonra da attığı yerden öpüyordu. Sadece ona bakıyordum. Elimi tuttu havaya kaldırdı. Belimi kavradı ve kendine çekti. Dudaklarıma doğru yaklaştı. Yemyeşil gözlerinin çevresi siyah bir maskeyle kaplandı. Biraz uzaklaştı ve “senden nefret ediyorum” dedi

O ara uyandım benden nefret ediyordu. Onu rüyalarımda görmeyi kesmeliydim ondan bana bu acıları yaşattığı için intikam almalıydım. Fakat ben onu özlüyordum. Bana doğru küçük bir adım atsa ona doğru koşarım gibi geliyordu. Fakat o beni unutmuştu. Ben onu unutamamıştım ve unutamayacaktımda.

Saat sabahın 6.30’du üstüme hemen bir şeyler geçirip burya çok uzak olmayan evime gittim. Annem ve babam uyanıktı kahvaltı yapıyorlardı yanlarına gittim. Onlara sarıldım ve masaya oturdum.

“sizinle kahvaltı yapmayı özledim”

“marinette istersen evine geri dönebilirsin ben konuşurum”

“hayır anne bü- yani bayan mabelle çok iyi biri benim çizimlerimi görmüş ve yakında küçük bir defile yapacağım biliyor musunuz?”

“bu harika haber”

Dedi babam. normalde benden ayrı kalmayı sevmezdi bende ondan ayrı kalamazdım.

“marinette seninle gurur duyuyorum bitanem. bayan mabelle’ye teşekkür etmemiz gerekiyor”

“hayır anne ben teşekkürlerinizi iletirim. Ben ona değil de o bana bakıyor gibi aslında biliyor musunuz o da yüzmeyi biliyormuş gençken bir sürü kupa kazanmış”

“o zaman yakında unutursun bizi sen”

“babaa tabiki de 2-3 günde bir evime geleceğim burası benim evim”

“tabiki de. bizim fırın için işlerimiz var istersen odana çık”

“yok anne ben gideyim sabah işlerim var defile için”

“o zaman tamam yoldan dikkatli git”

“tamam anne”

Annemler in banana izin vermesinin nedenini merak ediyordum. Acaba büyükannem ne söylemişti onlara. Eve gittiğimde Ashley ve Angela gelmişti.

Odamdalardı. Onlara alışmaya başlamıştım.

“hoşgeldiniz bayan marinette”

Diyip odama girip kapıyı kapattı bay Kim.

“bugün pek yoğun değilsiniz. Bilişim dersiniz bugün biraz geç başlayacak. Modellerle ilgili ise bir kaç model daha buldum. Ve defilesi yapılacak yerler hakkında da tavsiyelerim var bunun için gidip bakacağız. Bir de unutmadan tasarımlarınızın ayrıntılarıyla ve kumaş türleri hakkında yarına kadar karar verin ki çizimlerinizi terziye götürebileyim.

Akşam büyükanneniz size şirket hakkında sorumlulıklarınızı ve kötü durumda neler yapabileceğinizi anlatacak.”

“pek yoğun değil mi?”

“emin olun efendim sizin gibilerin 2 dakika zamanları olmuyor.”

“Teşekkürler Kim.”

Dedim ve dışarı çıktı. O arada ben de giyinme odama geçtim.

Kızlar bana bakıyordu.

“evet marinette bugün sen karar ver ne giyeceğine tarzına göre seni yorumlayalım”

Dolaba doğru baktım

Omuzları açık bir tişört seçtim altına da bir şort.

“nasıl?”

“iyi seçim. Fakat renkleri biraz uyumsuz. Daha çok gezmek için yumuşak renkli kıyafetler seçmelisin. Şortunu mesela kot seçersen üstüne beyaz giy. Bunun gibi. “

Eline kot bir şort aldı. Güzeldi uzun zamandır şort giymiyordum.


Bir sürü şeyden sonra Kim birkaç adam ve şoför ile defile için yer bakmaya gittim. İlk baktığım yer gerçekten güzeldi. Ama her taraf çok çılgın renklerle kapalıydı. Hem zaten mekan da küçüktü.

Diğer ki yer idealdi. Kocamandı ve konseptim ile de uygundu. Burasını çok güzel süsleyebilirdim.

Gün içinde bir sürü model ile görüştüm.  çok para istiyorlardı. Stres yapmaya başlamıştım. Anlaştığım mankenlerin ölçülerini ve fotoğraflarını aldım. Şimdi ise hangi kıyafet hangi modele ait olmalıydı.


Mekan tamam modeller tamam kıyafetler tamam sayılır. Bu iş bu kadar dedim ve arkama yaslandım. Az sonra büyük annem içeri girdi.

“marinette canım halledebilin mi?”

“evet büyük anne.”

“o zaman erkek kreasyonuna geçebiliriz”

“E erkek? Kreasyon?”

“sadece kızlar mı alışveriş yapıyor. Merak etme erkekler için bir 6 tane çizim yapsan yeterlidir asistanına söyledim erkek modelleri araştırmaya başladı”

“belli oldu ben bu işi kıvıramayacağım. Şimdiden bir sürü para harcadım”

“ne kadar?”

“25 bin”

“modeller tamam mı?”

“evet”

“mekan? “

“evet”

“o zaman gayet ideal hiç merak etme tutumlu bile olmuşsun. Para konusunda endişelenme tamam mı? İnsanlar 25 bin liraya gelinlik alıyorlar bir tane. Ama sen bak neler yapmışsın.”

“teşekkürler büyükanne benim hep arkamdasın”

“sen benim biricik torunumsun tabiki de arkandayım”

Gülümsedim. Kaldırdığım resim defter ve kalemleri çıkardım.

Başlıyoruz... yineee..




Bunlar kısa sürmüştü. Kız modellerin ölçülerini göre elbiselere baktım kumaşları seçtim. Bütün çizimlerin teker teker üstünden geçtim. Terziler için küçük notlar yazdım. Bu akşamımda böyle geçti. Şimdi erkek modellerle konuşacaktım. 4 gündür bu defile ile ilgileniyorum. Bir hafta kaldı. Çıldıracağım daha evrak işlerine bile geçmedim.

Bu işin zor olacağını biliyordum fakat bu kadar zor olabileceğini kestirememiştim. Bu defile güzel olacaktı bunun için elimden geleni yapacaktım.




Huh! 11. Bölümün sonu...
1k okuyucu için minettarım🙏🏻🙏🏻

Yorumlarınızı oylarınızı eksik etmeyin... 😇

Miraculous1ladybug👐🏻👐🏻



Her şey dahil 2227 kelime

Continue Reading

You'll Also Like

30.5K 1.7K 11
"kurtarıcısına aşık kız... klişe hikaye." "komşu kızına platonik aşık çocuk mu söylüyor bunu?" ya da asi'nin şebnem'in kızı olarak doğup büyüdüğü ve...
72.5K 9.1K 13
Yaşadığı mahallenin gözde omegası balet Taehyung, orada göreve yeni başlayan yüzbaşı alfa Jungkook'la ruh eşi çıkar.
20.1K 2.8K 57
Hep aynı yıldıza bakarsan yolunu asla kaybetmezsin...
betty By ︎ ︎

Fanfiction

2.4M 211K 33
Ama New York'a geldiğimden beri bir kokusu var. for vanilla baby