Küflenmiş hayallere Yelkenler açıldı
ama biliyorum ki fayda yok
Sessizliğim amansız hıçkırık dolu
lakin biliyorum ki çare yok
Sitemlerim öyle gereksiz ki
Küçücük bir umut bile yok
Dalga dalga olan hüzün sarmış ruhumu
Gören,bilen yok
Depremler can alır Ahlar Ahlar
Beraberinde umutları, hayalleri,
kimilerine söylenmeliydi bizlerin karnı tok
Anlamsız taahütlere ve vaatlere gerek yok
Yalnızlığın limanına kalan son bir saat
Batan güneş şafak istemez.
Altın renkli madalyalarım hep bronzdan
Kimi zeytin dalı idi kimi akçeden
Gemilerim demir alır kaptanı derdest
Rotası Ankara olur dalgasından geçilmez
Aklıma gelen olursa yazarım iki satır not
Sesim çıkmaz bu adalete bilirsin sahil kenarı ardı sıralı paradost
Çevir dümeni kaptan keyifler alabora
Çal sende keke kırılsın kadehler bu gece
Yalnızlığın limanına kalmış son bir saat
Batan güneş şafak istemez
Ankara'dan ne selam var ne de mektup
Baş rahip çıkıp tutturmuş ille de merkep
Biri çıkıp demez mi "edep ya hu edep"
Ne ar bıraktın ne ayıp...
Ahlar vahlar milletim
Ahlar vahlar.....
Sesim çıkarsa tuzum eksilir
Soframda olmazsa ekmeğim haya ederim
Ahlar vahlar içindeyim
Aşk şarkıları merhem olmaz durum vahim
Nasıl adalet, her şeyden yoksun son saatim
Demir alıp gitti o boş gemiler
Sesim çıkmaz bile o deminde
Sevdaluğum bekler ey bilginler
Çare değil mi bu vuslata, matematik ve fiziksel bilgiler
Nerde Aşıkların pîrleri üstad-ı azamları
Yunus Emre, Mevlana ve dadaloğları
Küflü Yelkenler Vira uşaklar
Elimizde küçük bir kayık, bozuk bir
Pusula...
yolumuz uzun jack Ne de olsa rotamız Ankara.
09.07.2018