MAFYA

By ccaglasuu

3.2M 97K 25.5K

Tanışmaları değişik olmuştu biraz.Adamın düşmanının kendisine yaptığı saldırı sonucunda,sıyrılan kurşunun bir... More

1. Bölüm : Kurşun
2. Bölüm : Yeni Okul
3. Bölüm : Kerem
4. Bölüm : Araf'ın Evi
5. Bölüm : Mert
6. Bölüm : Öpücük
7. Bölüm : Ödeşme
8. Bölüm : Sahte Sevgili
9. Bölüm : Kafes dövüşü mü?
10. Bölüm : Kaçırılma
11. Bölüm : Hastane
12. Bölüm : İkinci Öpücük
13. Bölüm : Masum
14. Bölüm : Kerem'in ekibi
🎉🎉MUTLU YILLAR🎉🎉
15. Bölüm : "Yanındayım"
16. Bölüm : "Seni Gerçekten Seviyor"
17. Bölüm : "Annem gibi kokman senin suçun"
18. Bölüm : Kıskanç Beyimiz Araf
❤️ÇOK TEŞEKKÜRLER❤️
20. Bölüm : "Benim sana ihtiyacım var"
21. Bölüm : "Ben de bu öküzü seviyorum"
22. Bölüm : "Seni bana hapsedesim var"
23. Bölüm : Sarhoş
24. Bölüm : İç Çamaşırı
25. Bölüm : "Sadece sen"
26. Bölüm : Ateş Atay
27. Bölüm : "Ya sen niye nefes alıyorsun ki?"
28. Bölüm : "Senin de beni gerçekten sevdiğini"
29. Bölüm : Dünyanın en güzel annesi
30. Bölüm : "Cehennemine hoş geldin Su Başaran"
31. Bölüm : Cehennem (Part 1)
32. Bölüm : Cehennem (Part 2)
33. Bölüm : Beni yanlış anlamamıştır değil mi?
34. Bölüm : Halil Karan öldü mü?
35. Bölüm : "Unut beni.Hoşçakal Sarışın."
36. Bölüm : Ölüm dövüşü
37. Bölüm : Hoşgeldin yaz! Hoşgeldin tatil!
38. Bölüm : Korkut belası
39. Bölüm :"Beni özlemedin mi ağabeyciğim?"
40. Bölüm : "Yine mi sen?"
41. Bölüm : "Yanımdasın"
🎊💞🎊 200K!! 💞🎊💞
42. Bölüm : "İlk kez kaybetme korkusunu yaşadım"
43. Bölüm : 6 yıl sonra...
44. Bölüm : Yeni hayat
45. Bölüm : "Tüm benliğinle benimsin gökyüzü"
46. Bölüm : Tartışma
47. Bölüm : Cinsiyet
48. Bölüm : Hoşgeldin Elis bebek!
49. Bölüm : Cenaze
-FİNAL-
SÜRPRİZ!!!
🖤❤️1 YIL❤️🖤

19. Bölüm : Operasyon

61.8K 2K 347
By ccaglasuu

Kelime sayısı:2495
Multimedya:Alya

İthaf isterseniz bunu yorumlarda belirtebilirsiniz.
Vote ve yorum atmayı unutmayın!
Keyifli okumalar.🖤

Alya'dan
"İyi akşamlar güzellik."diyerek yanıma oturduğunda sırıttım.
Bu sırıtış tabiki de sahteydi.

"İyi akşamlar."

"Bakıyordum da,salona girdiğin an çoğu göz üzerine toplandı.Gerçekten çok güzelsin."dedikten sonra elini saçıma attı.

O elini münasip bir yerlerine sokmak vardı.Yavaşça kafamı sola çektim ve elinden kurtuldum.

"Teşekkürler."

"Adın nedir?"

Bir isim uydur,bir isim uydur.

"Eda."

"Eda,memnun oldum.Ben Murat."

"Memnun oldum."

"Fiziğin,çok güzel."dedikten sonra beni süzmeye başladı.
Sanırım kafayı biraz güzelleştirmenin zamanı gelmişti.

"Bir şeyler içmez misin?"dedim ona bakarak."Tabi,sen de içersen içerim güzelim."

"O zaman bir şeyler isteyelim."

Başını salladıktan sonra elini havaya kaldırdı.İki tane genç garson hemen yanımıza geldi."Ne içersin güzelim?"

"Alkollü bir şeyler,fark etmez."

"Bana da getirin bir şeyler."

"Hemen efendim."
Bana döndü ve tekrar sırıtmaya başladı.

"Davetiye sana nereden ulaşmış ve kimsin hiç bir fikrim yok ama burada olman beni sevindirdi."

Elini yavaşça bacağıma attığında telefonum titredi.

"Pardon,hemen geleceğim."

Ekrana baktığımda Araf arıyordu.
Salondan çıktığımda yanımda Araf belirdi.Kolumdan tutarak beni köşe bir yere soktu.

"Ne yaptı lan sana?"dedi sertçe.Ama bağırmıyordu,yakalanırdık.

"Ne?"

"Sana dokundu."

Sesinde kendini dizginlemeye çalıştığını belirten bir ton vardı.Çok sinirli görünüyordu.

"Araf,bak sadece bu gecelik.Bu durumdan bende hoşlanmıyorum ama adamın güvenini kazanmalıyım."

"Neden bunu başkası yapmıyor lan?"

"Çünkü bu işi en iyi ben yapardım kızlar arasından."

Başını duvara yasladı.

"Zoruma gidiyor."

"Neden?"

"Bilmiyorum."dedikten sonra elini saçından geçirdi.

"Tüm kızlar sana bakıyor."dediğimde sırıttı.

"Kıskanmanı tercih ederdim."

"Ben seni neden kıskanayım?"

"Bunu içeride göreceğiz,bakalım kıskanacak mısın,kıskanmayacak mısın?"

Yine aklından neler geçiyor bunun?
İçeri önce ben geçtim.
Araf benden sonra telefonla konuşuyormuş gibi yaparak girdi.
Murat'ın yanındaki sandalyeye oturdum.

"İçkin geldi."

"Teşekkürler."

"Ne demek."

İçkimden bir yudum aldım.
Akustik müzik içeriyi doldururken gözüm bir anda Murat'ın arkasına takıldı.
Araf yanında iki kızla gülerek konuşuyordu ve kızlar resmen ona yavşıyorlardı.Kızların birer elleri Araf'ın omuzlarındaydı ve yüzleri Araf'ın yüzüne yakındı.
Araf'ın gözleri beni bulduğunda sırıtışı büyüdü ve kızlarla konuşmaya devam etti.

"Eda."

Murat'a döndüğümde elini saçıma attı ve bir tutamını kıvırmaya başladı.

"Şey,sen ne ile ilgileniyorsun?"diyerek konuya biraz giriş yapmak istedim.

"Benim şirketim var.Kendime ait holdingim."

"Anladım,başka neler yapıyorsun?"

"Neden soruyorsun?"

"Seni tanımak istiyorum,açıkcası ilgilimi çektin."dedim etkileyici bir ses tonu ile.

"Karanlık işlerle daha alakadar oluyorum."

"Mesela kimlerle ortaklık yapıyorsun,merak ettim de."

"Bunlar biraz kişisel."

"Anladım,ama bana güvenmeni istiyorum."dedikten sonra elinin üstüne elimi koydum.Onu sarhoş da etmeliydim.

"Bu salondaki en güzel ve en çekici kız sensin."

Seslice güldüm.

"Ve en yakışıklısı da sen."diyerek göz kırptım.

"Bir şeyler daha içsek?"

Elini kaldırarak yine garsonu çağırdı.

"Siparişi ben veririm."

"Buyur güzelim."

Garson geldiğinde büyük bir şişe viski istedim.Şişe geldiğinde bardağına doldurdum.

"Teşekkürler."

"Afiyet olsun."

Bende biraz biraz içmeye başladım.
Onun bardağı her bittiğinde ben dolduruyordum.Sonunda sarhoş olduğunda konuşmaya başladım.

"İstersen daha sakin bir yere gidebiliriz."

"Sen istersin de gitmez miyiz güzelim?"dedikten sonra elini belime attı ve oradan çıkmaya başladık.

Araf en kötü bakışlarını atarken yanında onu etkilemeye çalışan onca kızı takmıyordu.Sonunda çıktığımızda beni bir yere yönlendirmeye başladı ama zar zor yürüyordu.

Bir odaya girdiğimizde içerisi çok iyi dekore edilmişti.
Beni duvarla arasına aldıktan sonra elini vücudumda gezdirmeye başladı.

"Sen geç,ben geliyorum."dedikten sonra yanıma aldığım çanta ile tuvalete girdim.
Hızla çantamı açarak içinden kelepçeyi aldım.Sakin ol,yapabilirsin.
Aynadan kendime bakarak derin bir nefes aldım.Telefonum titrediğinde elime aldım.

Gönderen:Araf
'Neredesiniz?'

Gönderilen:Araf
'Odaya geçtik.Seni arayacağım.Hazır ol.'

Gönderen:Araf
'Kılına zarar gelirse yakarım ortalığı!'
Bu yazdıklarına gülümsedim.

Gönderilen:Araf
'Kızların yanında fazla durma!'

Gönderen:Araf
'Beni kıskanacağını biliyordum.Şimdi işini hallet ve sana dokunduğu an bana haber ver!'

Telefonu çantama koyduktan sonra kelepçeyi arkama saklayarak içeri girdim.Çoktan soyunmuş sadece iç çamaşırıyla beni bekliyordu.

"Gel."

Sırıtıyordu ama tek yumruğumla yere düşecek haldeydi.
Yanına geçerek dizlerimin üstünde dikeldim.

"Kendini bana bırak."

"Seninim."diyerek başını yastığa koydu.
Ellerini yatağın başına kelepçelediğimde şaşkınca bana baktı.
Telefonu çıkartıp Araf'ı aradım.
"Geliyorum."dediğinde kapattım.
Gözleri şaşkınlıktan açılırken sırıttım.

"Ne oldu Ertekin,yoksa sürprizimi beğenmedin mi?"

Bağıracakken ellerimle ağzını kapattım.

"Çıtını bile çıkartırsan ölürsün."
Ellerimi yavaşça çektim.

"S-sen kim,nasıl-"

"Konumuz bu değil,Kerem Aksoy nerede?"

"O kim?"

Sert bir yumruk geçirdim suratına.
Başı sola düşerken çenesini sıktım ve bana bakması için yüzünü benimkiyle hizaladım.

"Nerede olduğunu söyle!"

"Bilmiyorum."

"Ölmeyi mi tercih ediyorsun,hemde Kerem gibi birinin yerini söylemediğin için."

"Ne fark eder,sen beni öldürmesen,Kerem'in yerini söylediğim için Kerem beni öldürür."

"İzin vermem."dediğimde şaşkınca bana baktı.

"Kimsin sen?"

"Benim kim olduğum konumuz değil dedim,şimdi,dediklerimi duydun.Kerem Aksoy'un yerini söyle kurtul.Söylemezsen-"diyemeden kapı çaldı.

"Bodrum'da."dediğinde şaşkınca kaldım.

"Ne Bodrum'u,neden orada?"

"Onun mekanı Bodrum'da."dediğinde dikeldim.

"Adresin tamamını verene kadar buradasın."

"Tamam vereceğim.Peki senin beni bırakacağın ne malum?"

"Sözümden dönmem.Bir söz verdiysem arkasında dururum.Akıllı ol."
Kapıyı açtığımda Araf içeri girdi."Sen git sarışın.İyi iş çıkardın."
Başımla onayladım ve göz temasımızı bozup odadan çıktım.
Odadan çıktıktan sonra derin bir nefes daha aldım bir kez daha.
Buket'in sesini duyduğumda arkama döndüm.

"İyisin."

"İyiyim."

"Bir şeyler öğrendin mi?"

Arkadan da bizimkiler geldiğinde dikkat çekmemek için
"Gidelim artık."dediğimde hepsi onayladı.
Otelden çıktıktan sonra herkes dağıldı.
"Gelmiyor musun?"

"Araf beklememi söyledi."diyerek bir yalan uydurdum."Peki,görüşürüz."

Araf'ın,Murat Ertekin'in ağzına sıçacağına kalıbımı basabilirdim.

Buket'ten
Davete geldiğimizden beri elbisem yüzünden bana demediğini bırakmayan Demir'e baygın bakışlarımı gönderdim.

"Ya Demir ben sana bir şey soracağım."

"Kısa kes."

"Sen neden beni azarlıyorsun?"

"Çünkü elbisen kısa."

"Onu sormuyorum,neden bunu sorguladığını soruyorum.Yoksa kıskanıyor musun?"

Bu dediğime güldü.

"Ben mi seni kıskanacağım?"

"Evet."

"Çok yanlış anlamışsın,bu akşam benim himayem altında olduğun için."

"İlk kez bu kadar uzun konuştun."

"Sende ilk kez bu kadar korkmadan konuştun."

"Gerizekalı."

"Şşt,ağzını topla.Neler yapacağımı iyi bilirsin."dediğinde gözlerimi devirdim.
Onların evinin önüne geldikten sonra arabadan indik.
İlk biz gelmiştik,muhtemelen biz kestirmeden geldiğimiz içindir.
Arabadan indikten sonra Demir sağ tarafına bakarak bir küfür savurdu.

"Çabuk gir eve!"

Bende sağıma baktığımda yeni komşular edindiğimizi gördüm.
Ve bunlar yine dört erkekti.

"Yürü!"

Demir bağırınca ona döndüm.

"Neden bağırıyorsun?"

"Ne bakıyorsun lan onlara?"

"Sadece merak."

"Onları merak etme,gir şimdi."

Kapıyı açmış çoktan beni bekliyordu.
Bizim evin karşısına komşu olarak gelen bu dört erkeğin başı umarım belaya girmezdi.İçeri girdiğimiz gibi beni kapıya yasladı.

"Yine ne var?"

"O çocuklardan herhangi birine gözün kaymasın."

"Sanane?"

"Banane?"dedi tek kaşını kaldırarak.

"Evet sanane."

Yüzünü yüzüme yaklaştırdı.

"Sana sananeyi göstereceğim.Ama bugün değil.Bunu dediğine emin ol pişman olacaksın."

Şaşkınca ona baktığımda gözleri dudaklarıma kaydı.

"Çekil Demir!"
"Bana emir verme Buket,çekileceğim zaman çekilirim."dedikten sonra elinin birini belime attı ama kapıdan gelen anahtar sesiyle bir küfür savurup geri çekildi.Ben de çekildikten sonra içeri kaşlarını çatmış Bora ve Berke girdi.
Su ve Gamze yanıma oturduktan sonra Demir konuştu.

"Ne oldu lan?"

"Yeni komşularımız var."dedi Berke.

"Dört erkek."dedi Bora.

"Belki de daha fazladır."

"Kızlar,bunlar niye sinirlendi yeni birilerinin gelmesine?"diye sordum.

Erkekler kendi aralarında konuşurlarken bende kızlara bir soru yönelttim.

"Benim bir fikrim yok."dedi Su.

"Ben biliyorum."dedi Gamze.

"Söyle."dedim.

"Marketteki çikolatalar biter diye endişeleniyorlardır."dediğinde gözlerimi devirdim.

Su Gamze'ye bakarak "Sana soranda kabahat."dedi.

"Bir şey daha soracağım."

"Sor."dedi Su.

"Sizce Alya,yani biraz garip geliyor bana."

"Bana da."dedi Su.

"Muhtemelen biriyle pes atmış ve kaybetmiştir,ya da onun çikolatalarını gizli gizli yediğimi öğrenmiştir."

"Gamze sen bir susar mısın?"dedim bıkkınca.

"Bana bak,seni çikolata şelalesine sokar,üstüne çikolatalı sos döküp kaşıklarım."

Su ile birlikte,Gamze'ye garip bakışlarımızı gönderdikten sonra esnedim.Başımı koltuk başlığına yasladığımda Demir konuştu.

"Bugün burada kalın."

"Yok,eve gideriz biz."

"Şunlar eve girerse gidersiniz."
Şunlar diyerek dört yeni komşumuzdan bahsediyordu.

"Taktınız şu komşulara."

"Evet taktık,sana ne oluyor?"

"Bana bir şey olduğu yok,sadece sordum."

"Yukarı çık."

"Hayır."diyerek koltuğa daha da sindim.
Uyku bastırırken gözlerime engel olamadım.Nasıl olsa Alya ve Araf geldiğinde giderdik.

Demir'den
Bu kızın neden bu kadar inat olduğunu bilmiyorum ama inatlaşınca sinirlerimi geriyor.Bora ve Berke,Gamze ve Su'ya bir oda verip kendi odalarına geçince koltukta uyuya kalmış Buket'in yanına ilerledim.Bir şeylere sarılamadan uyuyamıyordu,kollarının arasında sıkıştırdığı yastığa bakılırsa.
Onu kollarımın arasına alarak yukarı çıkmaya başladım.Bu akşam çok güzel olmuştu.
Onu kıskanmamıştım ama ona bakanları da öldürmek istemiştim.Ayrı mesele.
Odama girdikten sonra yatağın yorganını çektim ve Buket'i yatırdım.

Elbisesi ile rahat uyuyamayacağını biliyordum ama ben çıkarırsam başımda susmazdı.Hatta sadist tarafını ortaya çıkarabilirdim.
Dolabımın karşısına geçerek üstümü çıkardım.Smokin takımımdan kurtulduktan sonra siyah bir eşofman ve düz bir badi giydim.
Yatağıma girdikten sonra Buket'in yanına geçtim.Kolları yine boş durmamış ve yastığıma sarılmıştı.
Bu durumdan yararlanabilirdim sanırım.
Buket'i kendime çevirdikten sonra elindeki yastığı aldım ve Buket'i kendime çektim.Ellerini boynuma sarınca kokusunu içime çektim.
Bu kız annem gibi kokması yüzünden beni etkisi altına alıyordu.

Ona yaptıklarımdan pişman olmamı sağlayacak olan bir masumluğa sahipti.
Başımı boyun girintisine koyduktan sonra,uyandığında yine konuşarak susmayacağını bilerek gözlerimi kapattım,uzun bir zamandan sonra,sahip olduğum en huzurlu uykuya...

Berke'den
Üzerimi değiştirdikten sonra kendimi yatağa attım.Gamze bu akşam güzel olmuştu.Ayağa kalkarak su içmek için mutfağa indim.
Suyumu aldıktan sonra oturma odasının cam bölümünden karın yağışını izleyen Gamze dikkatimi çekti.
Yavaşça onun yanına ilerledim.
Beni hala farketmemişti,ne kadar derin düşüncelere dalmışsa.
Yüzüne baktığımda ağladığını gördüm.
Kaşlarımı çattıktan sonra konuştum.

"Gamze."

İrkilerek bana döndükten sonra hızla gözyaşlarını sildi.

"E-efendim?"

"Neden ağlıyorsun?"

Ellerini gözlerinden çekti ama hala gözyaşlarına engel olamıyordu.

"Hiç."

"Söyle."

"Berke,lütfen sorgulama."

Bunu sonraya bırakıp,elimi akan gözyaşlarını silmek için kaldırdım.
Gözyaşlarını sildiğimde kızaran gözlerini benimkilerle buluşturdu.

"Teşekkür ederim."

"Gamze,neden ağlıyorsun söyle."

"Berke konuşmak istemiyorum."

"Tamam ama sonra anlatacaksın,tamam mı?"

Başını aşağı yukarı salladıktan sonra gidecekken kolundan tuttum.
Şaşkınca bana döndüğünde bende koluna attığım elime baktım.
Tamamen istemsiz olan bu eylemime bahane ararken sonunda konuştum.

"Özür dilerim."

"Neden?"

Onu kendime çektikten sonra,

"Kısmetine engel olduğum için."dedim.

"Ne kısmeti?"

"Cenk ile aranızı bozdum,kusura bakma."dediğimde güldü.

Sonunda onu güldürebilmiş olmanın verdiği keyifle bende sırıttım.

"Saçmalama Berke,bir kere benim sevgilim var."

Kaşlarım çatıldıktan sonra gerildiğimi hissettim.

"Kim?"
"Hatta iki sevgilim var."

"Kim lan onlar?"

"Salatalık turşusu ve yatağım,ben yatağımla evleneceğim."

"Evde kalacağından bu kadar emin olman güzel."

"Kes be!"

Kaşlarını çattığında oluşan siması gerçekten komikti.
Kendime engel olamayarak güldüm.

"Suratını görmen gerek."

"Ha ha,çok komik!"

Çekilecekken izin vermedim ve son kez konuştum.

"İyi geceler esmer güzeli."

Arkamda bir adet şaşkın Gamze bıraktıktan sonra odama çıktım.
Daha sonra bugün olanları düşünerek gözlerimi kapattım.
Bora'dan
Su,Gamze ile onun için verdiğimiz odaya girdikten sonra bende odama çıktım ve üstümü değiştirdim.
Dışarıda yağan kara bakarak düşünürken kapı sesi gelmesi ile ayağa kalktım ve kapımı açtım.
Su en klasik ve sevimli hali ile odasından çıktıktan sonra aşağı inmeye başladı.

"Nereye?"

Arkasına döndükten sonra konuştu.

"İki dakika dışarı çıkmam gerek."

"Nereye,neden,kiminle?"

"Sana hesap vermek zorunda değilim."

"Evet zorundasın."

"Yoo."dedikten sonra hızla inerken peşinden ona yetiştim.
Kapıdan çıkacakken kimsenin olmamasının verdiği rahatlıkla onu kolundan tuttum ve bana döndürdükten sonra kendime çektim.

"Orada,dört tane piç dururken,bu halinle evden çıkamazsın."

O odada bulunan benim badim ve eşofmanımı giymiş,saçını topuz yapmıştı.
Bu hali bile onu sevimli kılıyordu.

"Ya işim acil,off."diye sızlandıktan sonra yüzünü buruşturdu.

Kaşlarımı çatarak çenesinden tuttum ve gözlerime bakmasını sağladım.

"Neyin var?"

"Bora markete gitmeliyim."

"Söylesene lan neden?"

"Özel."dediğinde jeton yeni düştü.

"Sen dur ben giderim."

"Asla,hem sen ne alacağımı nereden biliyorsun?"

"Bunu açıkça söylememi mi istiyorsun?"

"Allah kahretsin ya,yürü ikimiz gidelim."

"Sen geç,dışarı soğuk."

"Bora zorlama lütfen ya."dedikten sonra yine ofladı.

Montumun birini ona verdikten sonra bende giyindim ve arabama bindik.

"Şuradan şuraya araba ile gidiyoruz."

"Kar yağıyor,daha çok sızlanma diye."dedikten sonra sırıttım.

Utandığını belirtmek istercesine yüzünü tamamen cama gömdüğünde ne kadar sevimli göründüğünü düşünüyordum.

"Arabayı sürecek misin artık?"

Düşüncelerimden sıyrılarak arabayı çalıştırdım.Markete geldikten sonra arabadan indim.
Su ise halsiz görünüyordu.
Markete girdikten sonra bana döndü.
Baygın bakışlarının ardından konuştu.

"Sen bekle,ben alırım."

"Olmaz yürü."

"Bora,neden biraz anlayışlı olamıyorsun?"

"Su,uzatma!"

"Yontulmamış kalas,odunsun odun."

Gülerek onu takip ettim.
Kişisel bakım bölümüne geldikten sonra sırıtarak utangaç hallerini izlemeye başladım.

"Ne bakıyorsun gözlerini kırpmadan?"

"Utanman,çok hoşuma gidiyor."

"Pislik."

İstediği şeyi aldıktan sonra sızlanarak kasaya geçtik.
Su ödemeyi yapacakken elini geri çektim.

"Yanımdayken bir daha hesap ödediğini görmeyeceğim.Anladın mı?"

"Gerek yok,benim param var."

Parayı kadına verdikten sonra marketten çıktık.
Eve doğru sürerken Su başını cama dönmüştü yine.
Bu utangaç halleri biraz farklı,biraz da eğlenceli geliyordu.
Onu biraz daha utandırmak istedim.

"Çok mu ağrıyor?"

"Kes sesini."

"Ağrı kesici veririm eve gidince,istersen masaj-"

Cümlemi tamamlayamadan omzuma yumruk attığında güldüm.

"Sana sesini kes dedim!"

"Kesmiyorum güzelim."

"Bir dahaki alışverişime yeni komşularımızdan biri ile gitsem daha iyi olacak."

Arabayı ani frenle durdurarak ona döndüm.

"Bunun olacağını düşünmen komik."

"Neden olmasın,hem fena çocuklara benzemiyorlar."

"Sana gösteririm fena çocuğu."dedikten sonra arabadan indim.
Karlı soğuk havada kapısını açtım.
Onu çıkarttıktan sonra belinden kendime çektim.

"Bora ne yapıyorsun?"

Karlar tane tane saçlarına düşerken alnımı alnına yasladım.

"Fena çocuk değiller demiştin,söylesene,ben nasılım sence?"

Bu sorum karşısında biraz şaşırdı.

"Neden buna bu kadar taktın?"

"Bilmiyorum lan,bilmiyorum."dedikten sonra gözlerimi kapattım.

"Bora,üşüyorum."

"Üşüme,ben varım."dedikten sonra belini sıktım ve iyice kendime yapıştırdım.

"Hadi söyle,benim hakkımda ne düşündüğünü söyle Su!"

"Bora-"

"Söyleyene kadar bu pozisyonda,bu havada,böyle kalacağız!"

"Ben,yani,bilmiyorum.Sen de iyisin işte."

"İyi,bu kadar mı?"

"Biraz yakışıklısın,bir de hödüksün.Evet odunsun,hödüksün.Hatta baya da sapıksın.Ama seni olduğun gibi kabul eden insanların yanında olmayı seviyorsun.Biraz da çapkınsın.Kıskanç yanın iyi olmuyor bir de."

Şaşkınca gözlerimi gözlerine diktim.

"Peki sen beni olduğum gibi kabul eder miydin?"

"Ederdim."dedi direkt.

"Yani,şey,emin değilim.Ederdim herhalde."

"Bir daha,başka erkeklerin adını ağzına alma.Bu seferlik seni affediyorum."

Yanakları kızarmış,küçük bir çocuk gibi görünüyordu."Çok tatlı görünüyorsun."

"N-ne?"

Dediğimin farkına vardıktan sonra ondan ayrıldım.

"Arabaya geç,gidelim hadi."

Başını salladıktan sonra arabaya geçtik.
Araf ve Alya geç geleceklerdi sanırım.
Eve geldikten sonra Su'ya döndüm.

"Birlikte uyuyabiliriz."

"Hiç gerek yok."dedikten sonra güldü.
Ona göz kırpıktan sonra odama çıktım ve düşünmeye başladım.

Beni bu kadar zamanda nasıl bu kadar iyi tanımıştı?

'Peki sen beni olduğum gibi kabul eder miydin?'

'Ederdim.'

Bu cümleler beynimde yankılanırken sırıtarak gözlerimi kapattım.

Alya'dan
Araf otelden çıktığında ona baktım.
Siyah kabanı ona acayip yakışmıştı.
İki adamı da arkasından geldi.
Araf'tan korktukları her hallerinden belliydi.

"Dediğimi yapın,kimseye çaktırmayın."

"Tamam abi."

Arkasına döndükten sonra beni gördü ve kaşlarını çatarak yanıma geldi.

"Ne zamandır dışardasın,sana bakan oldu mu lan?"

"Araf,sakin ol bir.Ben seni beklemek istedim."

"Bu elbise ile,dışarıda,bunca erkeğin arasında."

"Erkek mi var Araf?"

"Her neyse,birdaha böyle bir elbise giyemeyeceksin zaten."

"Sanane ya,hem ben zaten zorunlu olduğum zaman elbise giyiyorum sadece."

"Yürü,donmuşsun."

Arabaya geçtikten sonra sürmeye başladı.
Kar gerçekten çok güzel yağıyordu.
Arkamızda bizi takip eden araba dikkatimi çekmişti.

"Arkamızdaki araba dikkatini çekti mi?"

"Evet,çekti."

Arabayı hızlandırdığında arkamızdaki araba da hızlandı.
Silah sesi duyulduğunda Araf küfür savurarak arabayı hızlandırdı.

"Eğil!"

Hızla eğildim.
"Sen arabayı sür,tut direksiyonu!"
Has...
Direksiyonu ben tutarken Araf camı açtı ve arkamızdaki arabaya ateş etmeye başladı."Dikkat et!"

"Önüne bak!"

Araf tekrar içeri girdi ve arabanın kontrolünü aldı.

"Sen eğil!"

Eğildiğimde arabayı sağa soktu.Arka tarafın da arabasının tekeri yalpalıyordu.Sanırım patlamıştı.
Kuytu bir yere ilerlerken arkadan gelen silah sesi ile arabanın tekeri patladı.
Araba yalpalarken Araf arabanın kontrolünü kaybetti.

"Araf!"

Yine olmasın,yine olmasın!

Vote ve yorum atmayı unutmayın!
🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤

Hangi belgeyi aldınız?

Yb nasıldı?

En sevdiğiniz çift hangisi?

Continue Reading

You'll Also Like

518 145 9
T: niye ben Ahmet okulda çarpıp tanıdın beni? A: belkide okulda çarpınca tanımamışımdır
1.1M 31.2K 49
renkli bir hikaye değil soluk bir gerçek.
2.2M 111K 48
|°Tamamlandı°| 0543*******: Seni yalarsam orucum bozulur mu? Gece: Ne bileyim? Gece: Nihat Hatipoğlu muyum ben? 0543*******: Seni yerim, sıçmam.
604K 17.7K 25
(Cinsel içerikli sahneler, yaş farkı ve daddy isuess içermektedir.) Ölü çocukluklar yaşamaya devam eden ölü insanlar doğurur... Kapak @-necirvan a ai...