MAFYA

By ccaglasuu

3.2M 96.9K 25.5K

Tanışmaları değişik olmuştu biraz.Adamın düşmanının kendisine yaptığı saldırı sonucunda,sıyrılan kurşunun bir... More

2. Bölüm : Yeni Okul
3. Bölüm : Kerem
4. Bölüm : Araf'ın Evi
5. Bölüm : Mert
6. Bölüm : Öpücük
7. Bölüm : Ödeşme
8. Bölüm : Sahte Sevgili
9. Bölüm : Kafes dövüşü mü?
10. Bölüm : Kaçırılma
11. Bölüm : Hastane
12. Bölüm : İkinci Öpücük
13. Bölüm : Masum
14. Bölüm : Kerem'in ekibi
🎉🎉MUTLU YILLAR🎉🎉
15. Bölüm : "Yanındayım"
16. Bölüm : "Seni Gerçekten Seviyor"
17. Bölüm : "Annem gibi kokman senin suçun"
18. Bölüm : Kıskanç Beyimiz Araf
19. Bölüm : Operasyon
❤️ÇOK TEŞEKKÜRLER❤️
20. Bölüm : "Benim sana ihtiyacım var"
21. Bölüm : "Ben de bu öküzü seviyorum"
22. Bölüm : "Seni bana hapsedesim var"
23. Bölüm : Sarhoş
24. Bölüm : İç Çamaşırı
25. Bölüm : "Sadece sen"
26. Bölüm : Ateş Atay
27. Bölüm : "Ya sen niye nefes alıyorsun ki?"
28. Bölüm : "Senin de beni gerçekten sevdiğini"
29. Bölüm : Dünyanın en güzel annesi
30. Bölüm : "Cehennemine hoş geldin Su Başaran"
31. Bölüm : Cehennem (Part 1)
32. Bölüm : Cehennem (Part 2)
33. Bölüm : Beni yanlış anlamamıştır değil mi?
34. Bölüm : Halil Karan öldü mü?
35. Bölüm : "Unut beni.Hoşçakal Sarışın."
36. Bölüm : Ölüm dövüşü
37. Bölüm : Hoşgeldin yaz! Hoşgeldin tatil!
38. Bölüm : Korkut belası
39. Bölüm :"Beni özlemedin mi ağabeyciğim?"
40. Bölüm : "Yine mi sen?"
41. Bölüm : "Yanımdasın"
🎊💞🎊 200K!! 💞🎊💞
42. Bölüm : "İlk kez kaybetme korkusunu yaşadım"
43. Bölüm : 6 yıl sonra...
44. Bölüm : Yeni hayat
45. Bölüm : "Tüm benliğinle benimsin gökyüzü"
46. Bölüm : Tartışma
47. Bölüm : Cinsiyet
48. Bölüm : Hoşgeldin Elis bebek!
49. Bölüm : Cenaze
-FİNAL-
SÜRPRİZ!!!
🖤❤️1 YIL❤️🖤

1. Bölüm : Kurşun

277K 4.6K 2.6K
By ccaglasuu

Kelime sayısı:2105
Multimedya:Karakterler

Başlama tarihiniz?
Alya Korkmaz ve Araf Karan için takip edebileceğiniz parodi hesaplar;
AlyaKorkmaz_
ArafKaran
Vote ve yorum atmayı unutmayın!
Keyifli okumalar.🖤

Alya'dan
"Kezban kalk!"
Okulun açılmasına bir kaç gün kalmışsa ve evde üç tane özürlü ile birlikte yaşıyorsanız,hayat gerçekten çok zor.

"Gamze,git başımdan!"diyerek yorganı kafama kadar çektim.

"Hadi benim gerizekalım,hadi benim sarı çiyanım kalk artık."diyen Gamze'ye karşılık vermedim.

"Terlik geliyo ha!"dediğinde yavaşça doğruldum.
"Cumartesi cumartesi ne istiyorsunuz benden ya,bırakın da yatayım,vicdansız mısınız?"

Gamze'nin türlü işkence yöntemlerine yakalanırsanız,kaçma şansınız yoktur ama,bazen bu işkenceler o kadar da kötü olmayabilir.
"Bak seni yatağa bağlar niloya izletirim,kalk alışveriş yapacağız."

"Ne alışverişi?"

"Hatırlarsan okul değiştirdik canım,okul kıyafeti alacağız."

"Başlarım okul kıyafetine."

"Terlik için geri sayım başladı."dediğinde oflayarak yataktan kalktım.

"O kızı bir daha görürsem bayıltana kadar döveceğim."

"Sus da hazırlanıp aşağı in.Açım zaten."

Gözlerimi devirerek banyoya girdim.
Eski okulumuzda ettiğimiz kavgadan dolayı şikayet edilmiştik ve babam sonunda bizi devlet okuluna vermişti.
Disiplin almalıymışız ve sert bir müdür görüp adam olmalıymışız.Harika!
Aslında tek bir kavga değil,adamlar da haklı şikayet etmekte.Muhtemelen o okula attığımız adımdan beri birileri ile tartışıyorduk ve sanırım anormal bir şeydi.Normallere göre yani.Biz anormal olduğumuz için sıkıntı yoktu.
Banyodan bornozumla çıkıp dolabımın karşısına geçtim.
Sıcak olan havalar nedeniyle siyah kot şortumun üstüne lacivert tişörtümü geçirdim.
Siyah airmaxlarımı da giydikten sonra makyaj masamın karşısına geçerek uzun sarı saçlarımı taradım.
Zaten düz oldukları için taramam yetti.
Hafif bir makyajın ardından telefonumu ve paramı alarak odamdan çıktım.
Diğer odadan çıkan Buket'i görünce elimi kaldırdım."Selam."dediğimde "Selam sarı."dedi.Merdiven trabzanlarından kayarak aşağı indim.

"Oo Neroşum döktürmüş ya."diyerek masaya göz attım.

"Hadi oturun yiyin evladım."

"Tamam tontiş."diyerek arkasından sarıldım ve yanaklarından öptüm.
Şu tontiş yaşlılar çok sevimli!

Arkamı dönerek masaya ilerlerken bizim ayı aniden sırtıma atladı ve yere yapıştık."Gamze senin ben sülaleni-"

"Ay kızlar yerde N'apıyorsunuz?"diyen Nermin sultana dönerek "Bizim gerizekalının gerizekalıkları işte Neroş'um."diyerek Gamze'yi sırtımdan yana doğru bıraktım.

"Sus be sarı çiyan."

"Kes sesini,ayı."

"Keserim dilini."

"Rüyanda."diyerek masaya oturdum.
Buket,ben,Nermin sultan ve Gamze masadaydı."Su yine süsleniyor kesin."dedikten sonra "SUU!!"diye bağırdım.

"BİR DAKİKA!"

"Bir dakika dediğinde göre,yani iki üç saat sonra gelir."dedim ve yemeğime devam ettim.

Biz kahvaltımızı bitirmiş kapı da beklerken Su hanımlar daha yeni teşrif ediyorlardı."Oo,Su hanım bakıyorum da hazırlanabilmişsiniz."

"Hiç sormayın ya en sevdiğim eteğimi bulamadım."

"Sus da ye,hala konuşuyor,hepimiz seni bekliyoruz."dediğimde hemen masaya oturdu.O yerken biz de dışarı çıktık.

"Yeni komşularımız var görünüşe bakılırsa."dedi Buket.
Baktığı yöne baktığımda yan evin önünde taşıma kamyonu vardı.

"Kızlar dört tane taş görüyorum."diyen Gamze'nin baktığı yöne baktığımda dört oğlan gördüm.

"Abazalaşmayın lan."diyerek yürümeye başladım.Telefonu kulağıma götürdüm ve Adem'i aradım.

"Alo?"

"Adem N'aber?"

"Alya,eğer babanı soracaksan-"

"Bende geleyim mi?"

"Eğer babanın buralara geldiğini sana söylediğimden haberi olursa beni öldüreceğini biliyorsun değil mi?"

"Ama çok merak ediyorum."

"Alya!"

"Tamam ya."diyerek telefonu kapattım ve arka cebime koydum.Babam uzun süredir ticarete girişen,ünlü iş adamlarını ve önemli insanları yakından tanıyan bir adamdı.Adem babamın üç yıldır yanında çalışıyordu ve en çok güvendiği adamıydı.
Sağ kolu da denilebilir.Ben de Adem'in ağzından laf çarparak babamın bazen gittiği yerleri öğrenebilmiştim.
Çok merak ediyordum ve gitmek istiyordum ama oraya gidersem Adem'i ele verirdim.

Yeni komşularımıza son bir bakış atıp
arabaya bindim.

"Kızlar bunlar bize bakarak gülüyorlar ya,çok tatlılar."dedi Su.

"Su,seni bir kaşık kendinde boğarım sus artık."

Gamze ve Buket gülerken Su kaşlarını çattı."Aptal sarışın!"
Gözlerimi devirip direksiyonu kavradım.
Işıklara yaklaştığımız sıra da kalabalığı görünce sesli bir küfür savurdum.
"Sana bu yoldan gelme demiştim."diyen Buket'i haklı buldum.

"Keşke seni dinleseydim."

Kalabalık trafikten sonra anca yarım saatin ardından alışveriş merkezine  geldikten sonra arabadan indik.
"Siz mağazaları gezin ben iki dakika sonra geliyorum ararım sizi."dedikten sonra AVM'nin teras bölümüne çıktım.
"Alo?"

"Efendim güzelim?"

"Neredesin sen?"

"Ankara."

"Onu bende biliyorum zeki çocuk.Ne zaman geleceksin?"

"Bir hafta sonra sanırsam."

"Bana kesin bir sonuç belirt,tahmin cümlelerini sevmem."

"Sakin ol güzelim,bir hafta diyelim o zaman."

"Anlaştık,siyah ve gri kazağını bir de mavi tişörtünü getirmeyi unutma."
"Emrin olur prenses."dediğinde güldüm.
"Görüşürüz."diyerek suratına kapattım.

Konuştuğum kişi kuzenim Mert,genel de tişörtlerini ben giyerim.
Arkamı döndüm ve telefonumdan Buket'i aradım.
"Neredesiniz?"
"En alt kat."
"Geliyorum."dedikten sonra başımı eğerek telefonu kapatırken baya sert bir şeye çarptım.

"Yavaş be kardeşim."diyerek çatık kaşlarımla başımı kaldırdım.
Bu bizim evin yanındaki komşularımızdan biriydi,yani doğru hatırlıyorsam öyleydi.
"Önüne bak!"dedi sadece.
Yanındaki üç oğlan yoktu.
"Asıl sen bak öküz,duvar gibi sertsin kafamı yardın."

"Benimle düzgün konuş sarı,yaptığın içinde özür dile."

"Ben bir şey yapmadım."

"Bana çarptın ve yaptıkların için özür dile."

"Aklım hala yapamadıklarımda desem?"

"Sinirimi geriyorsun ufaklık."

Ufaklık mı?
Ufaklık mı?
Ben mi?
Benimde sinirlerim gerilmeye başlamıştı.

"Ufaklık derken?"

"Anladığın dilden konuşmaya çalışıyorum ufaklık,benden özür dilersen sana şeker alırım tamam mı?"

"Bana bak benimle düzgün konuş seni gerizekalı.Kim olduğunu sanıyorsun da benimle dalga geçiyorsun?"

"Ufaklık,bana kafa tutacak kadar yüksek seviyeye eriştiğini sanmıyorum.Şimdi,sana bir kereliğine kıyak geçiyorum ve özrünü bile duymadan gidiyorum."

"Sana kafa tutmak için bir seviyeye erişmek gerektiğini sanmıyorum.Zira,senin bulunduğun seviyeye bakılırsa,şurada oyuncak için ağlayan çocuk bile sana kafa tutarak seni ezebilir."

"Sanırım alttan alma kotamı doldurdun ve canının yanmasını istemiyorsan kesinlikle buradan gitmelisin."dedikten sonra eli sıkıca kolumu kavradı.
Kolumdaki kan akışının durduğunu hissederken gözlerini gözlerime dikti.

"Sana burada seviyemi göstermeyi çok isterdim ufaklık.Ama şanslısın ki zamanım yok.Yanımızdaki evde oturman harika bir tesadüf."

"Bırak kolumu!"

"Şimdi,özür dilemeye ne dersin?"

"Sana kolumu bırak dedim!"

"Kolunu mu bırakmamı istiyorsun?"

"Bırak!"

Kolumdaki eli daha da sıklaşırken sessizce inledim.

"Hadi ama ufaklık.Ağlayacak mısın yoksa?"

"Bıraksana adi herif!"

"Özür dile."
Gözlerimi kaçırdıktan sonra derin bir nefes aldım.Kolumu sıkması canımı çok yakarken özür dilemekten başka bir seçeneğimin kalmadığını anladım.

"Tamam.Özür."

"Özür ne?"

"Özür dilerim işte!"diyerek sesimi yükselttiğimde kolumu sertçe bıraktı.

"Böylece tanışmış olduk sevgili komşum.Sana iyi günler."diyerek yanımdan ayrıldığında elimi hızla koluma götürdüm.Kızarıklık gittikçe koyulaşırken sinirlerim tavan yapmıştı ve kesinlikle birine çatabilirdim.
Kızların yanına gitmeden önce tuvalete girdim ve koluma su tuttum.
Biraz bekledikten sonra tuvaletten çıktım ve ilerlemeye başladım.En alt kata indikten sonra gözlerimle mağazaları taradım.

Sonunda onları Starbucks'ta görünce oraya adımladım.Yanlarına oturduktan sonra yüzlerindeki ifade kaşlarımı çatmama neden oldu.

"Hayırdır neden gerginsiniz?"

"Çok sevgili komşularımızla karşılaştık da."dedi Buket.

"Ne güzel bende."dediğimde kafalar bana döndü.

"Nasıl sende?"dedi Su.
Olanları anlattığımda baya bir sövmüşlerdi.

"Keşke biraz daha sıçsaydım üzerine.Pezevenk."dedi Gamze.

Merakım daha da artarken konuştum.
"Şimdi siz anlatın ne yaptılar?"dediğimde Buket anlatmaya başladı.

"Gamze milkshake almıştı ve onu içerken sürekli bizimle göz teması kurduğundan önüne bakmamıştı.
Yanlışlıkla içlerinden birinin üstüne dökünce laf attılar,biz de altta kalmadık.
Geri durmak yok tabii.Sonra da onlara son lafımızı atıp geldik.Sandığımızdan çok daha kaba,egoist,ukala çıktıklarından dolayı neredeyse dövüşecektik."

"Bir de bunlarla uğraşacağız."

Yan evimize taşınmaları bizim için bir dezavantaj oluştursa da iletişim kurmazsak sorun olmazdı.
Kızlar benimle aynı fikirde olduklarını belirten mırıltılar çıkardıktan sonra AVM'den çıktık.

Arabaya bindikten sonra eve sürmeye başladım."Ben acıktım.Başım dönmeye başladı."diyen Gamze'ye kısa bir bakış attım.

"İki saat aç kalkamıyorsun değil mi?"

"7200 saniye az mı lan?"

Başımı olumsuz anlamda iki yana salladım."Sen doymazsın."
Arabayı park ettikten sonra birlikte kapının önünde dizildik.Kapıyı açtığımda içeri girdik.Neroş gitmişti.
Odama çıkıp koyu renk şortlu pijama takımımı üzerime geçirdim.Saçımı rastgele bir şey yaptıktan sonra odadan çıktım.Daha sonra Gamze'nin bedduaları üzerine kızlarla pizza sipariş ettik.
"Kezban! Gel pes atalım kız!"

Gözlerimi devirdim."Yenildikten sonra ağlamak yok ama."

"Ağlatırım yeğenim."

"Ağlat dayı."

Konsolları elimize aldıktan sonra rekabeti başlattık."Bir şeyin iddiasına girin lan!"

"Gamze neyine?"

"Ebene giriyoruz."

"Tamam.Dur,ebem mi? Ebem ne alaka?"

"Kaybedebiliriz o yüzden."

"Açıksözlü gerizekalım benim."

Pes attıktan sonra koltuklara yayıldık.
Pizzalarla tıka basa doymuştuk.

"Alya sana bir şey söyleyeceğim ama kızma."

"Söyleyeceğin şeye bağlı."

"O zaman söylemem ki."

"Söyle Buket."

"Su okul kıyafetlerinin eteklerini kısa aldı."

Oflayarak gözlerimi Su'ya çevirdim.
"Garezin mi var he? Doğruyu söyle."

"Bir kere siz nasıl giyinilmeli bilmiyorsunuz.O tişörtün ve kazağın altına uzun etek giyseydiniz götüme benzerdiniz tamam mı?"

"Dünyaca ünlü moda tasarımcısı Su Başaran konuştu."

"Kessene kızım sesini!"

Gözlerimi yine ve yine devirdim.Bu içiyle başa çıkmak çok zordu.

Araf'tan
Depodan çıktıktan sonra bizimkilerle eve geldik.Ben direk odama çıktım ve serin bir duş aldım.
Üstüme bir şey giymeden sadece altıma gri,düşük bel bir eşofman geçirdim.
Odamın balkonuna çıkarak bir sigara yaktım.Oturma odalarının duvar kısımlarının bir bölümü cam olduğundan,bizim evden rahatlıkla içeri görünüyordu.Daha doğrusu balkonumdan.

Buradan görüldüğü üzere hepsi bir koltuğa yatmıştı.
Sarışının kılığına bakarak sırıttım.
Üzerinde kısa şortlu bir pijama takımı vardı,tabii topuzu saymıyorum.

Bir konu üzerinde tartışıyorlardı ama sarışın olan sohbetin ortalarında saçma sapan hareketler yapmaya başladı.
Ayaklarını kaldırıp indirirken ağzını gözünü yumuyordu.
Bu haline sırıttıktan sonra sigaradan bir nefes daha çektim.Telefonum çaldığında açtım.

"Konuş!"

"Abi,Poyraz'ın adamları harekete geçmiş her an bir suikast olabilir.Dikkatli olun."dedi sağ kolum Furkan.

"Tamam koçum depodan adam gönder sen."dedikten sonra telefonu kapattım.
Bu mahalle de villaların çoğu hala satılıktı,kaç kişi vardı bilmiyorum.
Sakin bir yerdi.

Hızla aşağı indim.
Masada duran proje hakkında tartışıyorlardı.
"Babamı arayın çabuk!"dediğimde başlarını masadan kaldırdılar.

"Ne oldu?"dedi Bora.
"Poyraz yine uslu durmuyor her an bir su-"diyemeden dışarıdan silah sesleri gelmeye başladı."Siktir!"
Siyah camlarla kaplı,siyah bir arabanın bir camından birileri ateş ediyordu.
Hızla yere çömeldik ve Furkan'dan göndermesini istediğim adamları beklemeye başladık.

Silah sesleri kesildiğinde hızla kapıyı açtım.
Furkan'ın gönderdiği adamların sayısı fazla olduğundan bu sefer ki kolay olmuştu.

Yan eve kurşun denk geldiği kırılan camlardan belli oluyordu.
Sesli bir küfür savurarak koşarak kapılarını çalmaya başladım.
Esmer olan kız kapıyı şaşkın ve korkmuş gözlerle açınca hızla içeri girdim.
Sarışının ayağı kanlar içindeydi ve şok olmuş bir şekilde gözlerinden yaşlar gelirken ayağındaki kanlara bakıyordu.
Kendini kasıyordu.
"Arabayı getirin!"dedim yüksek sesle bizimkilere doğru.
Yere çömelerek sarışını kucağıma aldım.
Hızla onu evden çıkardım ve arabaya bindirdim.
"Ne oldu? Sen nereden,ben nasıl-"

"Tamam sakin ol,sakin ol."
Hala kendini kastığı sesinden belli oluyordu.
Onu arka koltuğa bıraktıktan sonra şoktan hala çıkamamış kızları bizimkilerle bıraktım."Çok acıyor."

"Sikeyim."siye fısıldadıktan sonra gaza daha da abandım."Biraz daha dayan."
Araba ile hızla hastaneye geldikten sonra onu yeniden kucakladım ve içeri girdik.
"Doktor!"
Kuvvetli bir şekilde bağırdım.

Beni gören doktorlar hızla bizimle ilgilenmeye başladı.
Sarışını sedyeye bıraktıktan sonra yukarı kata çıktık.
Kızlar da geldikten sonra beklemeye başladık.

"Kim yaptı bunu,bu sizin eseriniz mi?"diyerek sordu kısa saçlı.
"Evet,bizim alacaklımız.Böyle bir amacımız yoktu."

"Böyle bir amacınız istesenizde olamaz ama,bunlar ne demek oluyor? Siz neden bu kadar normal karşılıyorsunuz bu olayı?"

Onları orada bırakarak biraz uzaklaştım.Telefonumu alarak Furkan'ı aradım.
"Efendim abi?"

"Az önce Poyraz'ın gönderdiği adamların başını depomda istiyorum.Eğer ölenlerin içindeydi ise Poyraz'a hediyemi gönderirsin."

"Tamam abi."dediğinde kapattım.
Doktor yarım saat sonra çıktığında kızlar hemen yanında bittiler.
"Kurşun kemiğine yakın bir yerde veya sinirlere gelmemiş.Sinir hasarı veya yarada iltihaplanma da yok.Hastamız gerçekten çok şanslıymış.Neredeyse sıyırmış denilebilir olan kurşunu kısa sürede çıkarttık.Geçmiş olsun."dediğinde duvara yaslanarak beklemeye devam ettim.
"İçeri girebilir miyiz?"

"Biraz daha bekleyelim öncelikle."

"Peki."
Kızlar koltuklara oturduktan sonra direk içeri girdim.Doktoru dinlemeden.
Sarışın sırtını yatağın başlığına yaslamış ve camdan dışarıyı seyrediyordu.
"Bana bak."dediğimde yavaşça bana döndü.
Beni kısa bir süzdükten sonra geri önüne döndü.
"İyi misin?"

"İyiyim,kim yaptı bunu?"diye sordu.

"Hayırdır?"

"Sana bunu kim yaptı dedim?"

"Bu işlere burnunu sokma,seninle bir kez daha ilgilenmeyelim."dediğimde gözlerini devirdi.
Tek kaşımı kaldırarak ona baktım.

"Sen kimsin peki? Aman benden uzak dur ya!"dedikten sonra ayağa kalkmaya çalıştı.
"Ahh!"
Acıyla inlediğimde hızla yanına adımladım.
"Rahat dur."diyerek kaşlarımı çattım.

"Dışarı çıkmam lazım benim,kızlara bakmalıyım."

"Kes zırvalamayı,onlar gelirler."dedikten sonra odadan çıktım.
Bizimkiler kızlarla kavga ediyordu.
"Sakin."dediğimde dikkatleri üstüme topladım."Ya neden içeri giriyorsun? Doktoru duymadın mı? Siz bela mısınız arkadaş?"

"Çok konuşuyorsun esmer.Biraz sessiz ol."dedikten sonra hastanenin alt katına indim ve dışarı çıktım.Beni gören herkesin tip tip bakması sinirlerimi bozmuştu.Üzerimde bir şey yoktu.
Biraz hava almaya başladım.
Telefonum çaldı."Ne var baba?"

"İyi misin? Poyraz'ın yine bir-"

"İyiyim.İşim var sonra konuşuruz."
Telefonu kapattıktan sonra başımı duvara yasladım ve derin bir nefes aldım.
On dakika sonra içeri tekrar girdim.
"Eve gidin."diyerek bizim üçlüyü eve gönderdim.Kızlar içeride olmalıydı.
Doktor beş dakika sonra tekrar yanımıza geldi."Kızlardan sonra beş dakika da ben gireceğim."

"Peki ama-"

"Kızları çıkar odadan."diyerek sırtımı duvara yasladım.
Doktor başıyla beni onayladı."Süre doldu hanımlar.Çıkalım artık."

Kızlar odadan çıktıktan sonra doktor onları odasına götürdü.
Kapıyı açıp içeri daldım."Gitmedin mi sen hala ya! Polisler nerede? İfade vereceğim ben.Şikayetçi olacağım senden psikopat mısın nesin?!"

"Kes artık sesini!"

Sesimi yükselterek söylediğim cümleden sonra gözlerini yere indirdi."Adam gibi tanışamadık sevgili komşum.Bir daha ki karşılaşmamızda daha güzel bir şekilde tanışırız belki.Sadece,bu olayların seninle bir ilgisi olmadığını bil."

"Benimle ne ilgisi olabilir ki zaten manyak mısın sen? Sen kimsin ayrıca?"

"Sonra tanışırız.Geçmiş olsun."diyerek odadan çıktım.

Alya'dan
Bu çocuk kimdi böyle? Bu olay neyin nesiydi? Neredeyse ölüyordum.Şaka maka gerçekten ölüyordum.Yan evimize taşınan bu manyaklar kimdi?

Vote ve yorum atmayı unutmayın!
🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤🖤

Continue Reading

You'll Also Like

1.3M 30K 42
Tam sınıftan çıkıcaktım ki gelen sesle dikildim kaldım."sen kal ada yapamadığın son soruya bakalım" OLUR OLUR HOCAM BAKALIM. Dırırııırıırıfırı Canı...
107K 5.9K 31
Şanlıurfa ☞ Muğla 0546****; Fotoğraf* 0546****; Belli ki bu yoldan yürümüşsün... 0546****; Yoksa etraf böyle çiçeklenmezdi. İlsu; Var öyle marifet...
348K 4.9K 19
''Sen benim kocam değilsin.'' diye bağırmıştım. Alphan ise dibime kadar girmiş gözlerimin içine bakarak'' Ben senin kocanım gerçek bu artık kabullen...
592K 27.1K 20
Yasmîn, annesiyle birlikte Zemheroğlu konağında çalışmaktadır. Zemheroğlu Mardin'in en köklü aşiretidir. Yasmîn'in babası bir gece ansızın annesini...