Toprak
"Niye söylemedin lan he niye söylemedin yanıyo lan karım benim karım içerde şerefsiz"
Cemilin suratına yumrugu patlatmıştım yanıyordu benim çakırım yüregim yanıyordu alevler yüregime şıçramıştı ve ben söndüremiyordum bu yangını çünkü ben tutuşturmuştum kıvılcımı yanlız bırakmıştım karımı kızımı bırakmıştım Allahım naptım ben Allahım
"Ne bileyim lan ben yangın çıkacagını"
"Şerefsiz söyleseydin elifin yanlız oldugunu ben dururmuydum orada he dururmuydum"
Ardı ardına cemilin suratına geçirdim yumruklarımı
"Toprak dur öldürcen oglumu "
Halamı duymuyordum çünkü onun yüzünden karım içerde yanıyordu onun yüzünden miydi gerçekten bende hiç suç yokmuydu onu ben yanlız bırakmamışmıydım karım beni kıskanıyor diye ona ters davranmamışmıydım cemili yerde kanlar içerisinde bıraktım ve yanan eve dogtu koştum
"Toprak dur gitme toprak"
Nasıl gitmeyeyim hala he nasıl karım içerde o alevlerin içerisinde dogmamış kızım var benim ben nasıl gitmeyeyim
Alevlerin arasına daldım aşırı duman vardı kolumla burnumu kapattım
"Elif nerdesin güzelim elif"
Dumanlar daha da yükselmeye başladı ve tahtadar tek tek düşmeye başladı bir adım daha attım ve oldugum yere yıgıldım
"Seni kurtaramadım gülüm"
Elifin agzından
Toprak ahmetle birlikte zeybek oynamaya başladı aff ya toprak çok güzel oynuyorsun etrafa baktıgımda bütün kızlar ona hayran hayran bakıyordu e bende sinir katsayı topragı
İzlemeye devam ettim yanımda bir hareketlilik hissettim kafamı otarafa çevirdim heh bi sen eksiktin güle 'sen hayırdır' bakışları atmaya başladım
"Nabiyon elif"
"İyiyim sen nasılsın"
"Ben de iyiyim "
Gülün gözleri topragı buldu hayran hayran onu izliyordu ona bakarak konuşmasına devam etti
"Toprak eskiden beni seviyordu bunu biliyonmu"
"Evet biliyorum senin dedigin gibi eskiden geçmiş geçmişte kalır "
Kalır mıydı gerçekten gülün hisleri hiç degişmemiş eskide kalmış gibi durmuyordu ya topragın onunda öylemiydi gerçekten
"Onu seviyormusun "
Gülün sordugu soruya güldüm ben onu sevmiyorum ben ona gün geçtikçe daha da aşık oluyorum
"Sence gül"
"Bilmem peki o seni seviyormu hiç sanmıyorum çünkü ben topragı tanırım elbet senden bıkacak ve bana güle ilk aşkına geri dönecek bunu aklından çıkarma "
Güle tam birşey söyleyecektim ki ayaga kalktı ve hızla uzaklaştı yanımdan sinirden tırnaklarımı yemeye başladım
Müzik bittikden sonra yanıma gelip oturdu
"Elifim noldu karıcım"
"Birşey yok"
"Noldu tatlı hatunum söyle bana"
"Toprak eve götür beni"
"Noldu sultanım kızımıza birşeymi oldu "
"Hayır toprak ben gitmek istiyorum hadi"
"Tamam elifim tamam hadi kalk"
Elimden tuttu ve halamların evine dogru yol aldık biraz yürüdükten sonra kapıyı açtı ve içeri geçtik ben hızlı bir şekilde odaya koştum arkamdan sıkılmış bir şekilde toptakda geliyordu derin bir nefes aldı ve yavaş yavaş bıraktı
"Elif yine noldu "
"Yine mi ne yinesi toprak ya "
"Evet yine elif her seferinde ufacık birşeyden kıskançlık yapıyorsun bu sefer naptım hangi kıza baktım he "
Sesi fazla yüksek çıkmıştı bu ani çıkışıyla biraz korkmuştum
"Bagırma toprak"
"Yeter anladınmı yeter herzaman olmadık şeylerden sorun çıkarıyorsun ben sana senden başkasına bakmam dedikçe sen bana ona bakıyorsun böyle yapıyorsun diyorsun"
Demek toprak benden bıkmıştı gülün dedikleri geldi aklıma ne demişti o
' ben topragı tanırım elbet senden bıkacak ve bana güle ilk aşkına geri dönecek bunu aklından çıkarma '
Dogruydu dedikleri ve agzımdan istemeye istemeye o kelimeler çıkmıştı
"Sıkıldıysan çek git ozaman toprak anladın mı "
Ve oda bırakıp gitmişti bense arkasından bakakaldım öylece sadece gitme diyecektim ama diyemedim yapamadım odadan çıktım ve camın önünde ki sedirin üzerine oturdum ve aglamaya başladım aglarken hiç ses çıkarmazdım ben hiçbir zaman bagıra bagıra aglamamışımdır ama şimdi bagıra bagıra aglamak geliyordu içimden elimi karnıma götürdüm ve gezdirmeye başladım
"Annen çok aptal kızım "
Aptallıgım yüzünden toprak evden sinirle çıkmıştı karnı açmıdır acaba şimdi .camdan yıldızlara baktım çok güzellerdi ve biz bu güzelliklerden mahrumduk şehrin ışıkları yüzünden hiçbirşeyi göremiyorduk
Canım iyice sıkılmaya başladı
Ve karnımda açıkmıştı ay sarma olsada yesem mutfaga gittim ama ortalıkta hiç yaprak gözükmüyordu bende yatmaya karar verdim odaya giderken halam eve geldi
"Elif nabıyon gızım"
"İyiyim hala yatıcaktım "
"Toprakla cemil şelaleye gittiler sen niye gitmedin "
"İşte hala ben biraz rahatsızım , şey hala canım sarma çektide benim .yaprak varmı"
" var guzum ben getiririm şimdi ama pirinç yok "
Dışardan sesler gelmeye başladı biri halalmı çagırıyordu
"Ayşe napıyon gız"
"İyiyim fatma gelin kızımla oturuyorum gelsene içeri oturam"
"Yok bende seni çagıracaktım bizim evde toplandılar kadınlar sende gel"
Halam bana baktı bende ona tebessüm ettim ve kafamı salladım
"Sen git hala bende yatıcam zaten "
"Ee yaprak alıcaktım ben sana "
"Sen bana söyle yerini canım tekrar isterse alırım olurmu sen git hadi"
Halamda kafasını salladı ve fatma ablayla evden çıktılar bende odaya geçtim ve yere uzandım
Bir türlü uykum gelmiyordu bir sagamı bir soluma döndüm durdum canım tekrardan sarma çekti heralde onu yemezssem uyuyamam aklıma toprak geldi gereksiz yere kıskançlık yapmıştım gözlerim doldu ama aglamıyacaktım halamın dedigi yere gittim ve sarma için yaprak aldım tekrar eve girdim
Mutfaga geçtim ve yaprakları suya attım ve kaynamaları için acoga koydum eve geçtim sedirin üstüne oturdum ah ya halam pirinç yok demişti hemen bakkala gidip pirinç almalıyım inşallah açıktır üzerime feracemi giydim ve dışarı çıktım gecenin bu saatinde amma ugraşıyordum ya . bakkalın nerde oldugunu bilmedigim için birine sordum oda tarif etti
Hay aksi ya bakkal kapalı bu vakitte bakkalmı kapatılır ama yüzüm düşkün bir şekilde eve geri dönüyordum yolda gülüşme sesleri geliyordu otarafa dogru gittim birkaç genç oturmuş konuşuyorlardı bir kaç da yaşlı vardı
"Selamün aleyküm hayırlı akşamlar "
Hepsi bana bakıyordu
"Aleyküm selam gızım hoşgeldin buyur geç bi çay iç "
"Rahatsızlık vermeyeyim "
"Ne rahatsızlıgı gızım gel hadi "
Teyzeyle tebessüm edip gösterdigi yere oturdum
"Nerelisin gızım seni buralarda hiç görmedim "
Kızın uzattıgı çayı aldım ve kıza gülümsedim oda içtenlikle bana gülümsedi
"Burdan degilim teyzecim eşimle gezmeye geldik "
Çaydan bir yudum aldım
"Öylemi ne gözel "
Teyzede çayından bir kaç yudum aldı
"Ee çoluk çocuk varmı"
Kafamı yere egdim utanmıştım
"5 aylık hamileyim "
"Hay maşallah ne gözel Allah analı babalı büyütmeyi nasip etsin "
"Amin teyzecim Allah razı olsun "
"Cinsiyeti ne peki abla "
18 -19 yaşlarında bir kız sormuştu
" kız canım "
"Adını ne koymayı düşünüyon "
"Yüsra "
"Çok güzelmiş "
Ay Allahım ya canım hala sarma çekiyor
"Noldu gızım iyimin "
"İyiyim teyze ,şey"
"Noldu gızım deyive"
"Benim sabahtan beri canım dolma çekiyor evde pirinç yokmuş markete gittim ama oda kapatmış"
Ben ocagı kapatmışmıydım ya kapattım canım kapattım
"Ah yavrum gıyamam emine akşamki sardıgımız dolmalardan bir tabaga koyuve de hanım gızımız yisin "
"Tamam anne "
Dolma dedi😲 oy çok mutlu oldum 😍 gözlerimden kalpler fışkırıyodu
Kızın uzattıgı tabagı aldım ve yemeye başladım Allahım çok güzel ya
"Allah razı olsun çok iyi geldi ellerinizle saglık"
"Afiyet olsun gızım istiyorsan bir tabak dAha getirivesin emine"
Ay çok iyi olurdu ama açgözlülük yapmak istemedim bunada şükür
"Yok Allah razı olsun bu kafi "
Ayaga kalktım ve herkesle sarıldım
"Allaha ısmarladık hepinizden Allah razı olsun "
"Senden de gızım "
Bahçeden dışarı çıktım ve eve dogru yol almaya başladım ve gördügüm manzarayla dehşete düştüm Allahım ben ne yapmıştım ocagı açık unutmuştum ve şuanda benim yüzümden ev alevler içinde yanıyor
"Halaaaaa "
Halamın oraya dogru koştum cemil agzı burnu kanamış yerde yatıyordu halamsa beni görünce gözleri dehşetle açıldı
"E-elif s-sen "
"Hala toprak nerde "
Ve hayat benim için yaşanmaz oldu çünkü benim oksijenim nefesim kesilmişti benim sırtımı dayadıgım o güçlü yıkılmaz kocaman çınarım yanıyordu ve kimin yüzünden benim yüzümden çünkü beni içerde sanıyordu ve benim için yanıyordu
Gözlerim kararmaya başladı ve ben oldugum yere yıgıldım....
Arkadaşlar yeni bölüm karşınızda nasıl buldunuz lütfen yorum ve votelerinizi eksik etmeyiniz
Allah hepinizden razı olsun
😍😍😍😍