Multi: Burcu
Güzel haber geldikten sonra hep beraber bir restorana gittik. e acıktık tabi.
Pelin'den
Çıkıştan sonra hepimiz acıkınca yemek yemeye gittik. Bir masaya oturup sohbet etmeye başladık. Selocanın yarın maçı varmış cidden çok seviyor basketbolu. Resmi birmaç olmasa bile onu çok heycanlandırıyor ve mutlu ediyor.
Oturduğumuzdan beri Özgür'ün elinden telefon düşmüyor. Kim bilir kimle konuşuyor off çatlıycam. Artık yüzüme bile bakmıyor neden aceba. Arkadaştık ne güzel çok iyi anlaşıyorduk ne olduda böyle soğudu benden. Bir anda uzaklaştı. Sevdiğim insanın benden uzak durması gerçekten çok zor.
Aras:Özgür kiminle konuşuyorsun telefon elinden düşmüyor
Başını kaldırıp
-Hı ne?
Selin:Telefon diyoruz sabahtan beri elinde hayırdır
-Yok bir şey ya
Arda:Of oğlum söyle hadi
-Ya bir kız var onunla konuşuyorum
Benim başımdan kaynar sular akmaya başladı. Bir kız var öylemi. Daha düne kadar hiçbir kızın yüzüne bakmayan Özgür ne olduda şimdi bir kızla konuşuyor. Sevgilimi yaptı aceba. Yok canım yapsa söyler ağzı durmaz onun. Ayy belkide yaptı söylemiyor
Selin:Nasıl bir kız? Çıkıyormusunuz? Seviyormusun?iki günde nasıl buldun? Nerden buldun? Kimle buldun? Niye buldun? Ne gerek vardı?
Selo aklımdan gecen her soruyu sordu sağolsun canım kankam. Ben sorsam sanane derdi zaten öküz
-Selocan bir sakin. Tek tek sor. Ortak arkadaş sayesinde tanıştık. Acayip iyi ve acayip güzel bir kız
Bunu sırıtarak söyledi ve benim beynimi attırdı. Acayip iyi öylemi. Ben kimimki zaten onun için kankasıydım şimdi o da değilim. Sadece onun tayfasıyla takılan bir kızım bence onun için değerim sıfır. Peki ben. Ben ondan nasıl kopucam
Selin:Sevgilimisiniz
-Hayır ama şimdilik. Hoşlandım gibi kızdan.
Masadan kalkıp gitmek istiyorum şuan. Ve ağlamamak için zor duruyorum. Neyseki Aras konuyu değiştirdi.
- Neyse boşverin onu. Selin bu Barış seni hâla rahatsız ediyormu
Aras bu konuyu bana baktıktan sonra değiştirdi. Anladımı aceba. Lütfen anlamış olmasın lütfeeeennnn...
Aras'dan
Özgür'ün o lafından sonra Pelin'e kaydı gözlerim birden. Gözleri dolmuştu. Ağlamamak için kendini zor tutuyor gibiydi. Neden ki aceba. Yoksa onumu seviyor. Hayır olmasın lütfen. Özgür artık kızlarla bu kadar sıkı fıkıyken benim kardeşim onu seviyor olmasın yoksa daha çok üzülür. Neyse ben onunla konuşurum daha sonra
Hemen konuyu değiştirdim. Pelin'in daha kötü olmaması için
-Neyse boşverin onu. Selin bu Barış seni hâla rahatsız ediyormu
Selin bir an şaşırdı
-Yok rahatsız etmiyor. Aslında bende sizinle bu konuyu konuşacaktım
-Ne?ne oldu?
-Kavga ettiğiniz gün. Ben antremandan sonra yürümeye gittim. Sonra o geldi yanıma. Beni bir kez dinle bir daha rahatsız etmiycem dedi bende dinledim
-Ne demek dinledim
-Ya kızma hemen işin aslı öyle değilmiş zaten
-nasılmış?
Bana tüm olanları anlattı. Nasıl yani ben simdi boşunamı kafa attım. Gerçi boşuna değildi. Selin'in kolunu çekmişti. Oh iyi yaptım. Yine olsa yine yaparım. Benim kardeşimi üzmeye ne hakkı var. Ama iyi bâri. Kandırmamış onu oyun oynamamış. Ama ya yine kandırıyorsa
-Selin ya yalan söylüyorsa
-Hayır yalan değil. Ona güveniyorum
-Peki o zaman. Ama bak bana sakın özür dile falan derseniz asla dilemem heberiniz olsun
-Ya en azından bir kusura bakma deseydin
-Yok onuda demem seni üzdüğü için yedi o kafayı ve ben ondan özür falan dilemem
-Off tamam ya
Selin benim için herkezden değerli. En zor günlerimde yanımda hep o vardı. Annemi kaybettikten sonra o destek oldu bana o toparladı beni. Onun yeri bende çok ayrı.Canımdan bir parça bu yüzden onun üzülmesine dayanamam.
Arda:Boşuna sövdük yani
Selin:Evet biraz öyle oldu
Arda:Neyse canım gerçek ortaya çıktıya sorun yok
Sude:Ayy bende acayip sert davrandım neyse canım canımız sağolsun. Ama helal çocuğa gerceği anlatmak için ne koştu ama pesinden. Aferin azıcık gözüme girdi.
yemeğimizi yedikten sonra restorandan çıktık. kızları ben eve bıraktım diğerleride kendi gitti. Yarın Selin'in maçı var. Bizde gidicez izlemeye. Çok seviyor basketbolu antremanlara bile büyük bir mutlulukla gidiyor. Umarım hep mutlu olur benim güzel kardeşim
****
Sabah biraz geç kalktım hemen hazırlanıp çıktım. bizim tayfa tam kadro beni bekliyordu. neyseki fazla kızmadılar. hep beraber okula geldik.
bütün sıkıcı dersler bu güne mi gelmiş ya. gerçi benim için bütün dersler sıkıcı. okuluda sevmiyorum zaten bizimkiler olmasa gelmezdim kesin. yada başımı belaya sokar atılırdım. bütün berbat dersler bitti. hep beraber selocanın maçına gittik. Selin hazırlanmaya gitti bizde yerimizi aldık. Herkez geldikten sonra maç başladı.
Kaptan iyi kaptı topu. Hadi bakalım güzel başlangıç. Bayaa hızlı oynuyorlar. Top şimdi Selin'de potaya doğru gidiyooorr veee sayıı. İşte bu. Benim kardeşim süper oynuyor ya. Diğer takımda harika oynuyor ama bizimkiler daha mükemmel.
Birden karşı takımdan biriyle göz göze geldim. Bu nasıl şans. Şu an platoniğimle göz göze bakıyoruz. Burcu.Bu kızdan nefret ediyorum. Hayatımda onun kadar kötü bir insan görmedim gerçekten. Ben ona karşılık vermeyince arkadaşlarımla aramı bozmayı denemişti ama başaramamıştı bizden kimse kanmadı ona. Neyin peşinde olduğunu biliyorlardı. Hepimiz başımızdan savıyorduk onu. Sülük gibi yapışıyordu peşimize. İçimizden biriyle tek kelime edebilmek için kendini yırtıyordu. En çokta Selin'in peşinden koşuyordu. Ona şirin görünmeye çalışıyordu. Çünkü benim en yakın arkadaşım o. Selin'e ulaşırsa banada ulaşmış olacaktı. Ama tabi Selin'de yemez bu numaraları. Daha sonra Selin bu kızla kavga etmişti. Oda ortadan kaybolmuştu. Benim berbat şansım yine karşıma çıktı. Birde gülüyor bana. Hayır dışardan ne kadar sinsi göründüğünün farkında değil sanırım.
Birkurtulamadım bundan. Neyse bu sinsi kızı boşverelim. Maça geçelim. Selin'in takımında mütiş bir uyum var. Biri hata yapınca kızmak bağırmak yerine onu motive ediyorlar ve o kişi dahada çok adapte oluyor. Mütiş bir takım. Benim oynadığım takımda çok iyi ama ben kaptan olduğum için genellikle herkezi eziyorum. Aslında ezmiyorum onlar benim her dediğimi yapıyor. Yoksa bizde çok iyi anlaşırız. Sadece benim biraz üstünlüğüm var. Ama ben basketci değilim. Ben geleceğin futbolcusuyum.
maç sorunsuz ilerlerken bu kız top Selin'deyken gelip omuz attı. bir ara iki takım arasında bir gerginlik oldu. bizde olduğumuz yerden bağırıyoruz karşı takıma. bunu bilerek yaptığına eminim. hocalar araya girince gerginlik bitti. Çekişmeden sonra maç bitti ve Selin'in takımı kazandı. Diğerleride kıskanmakla yetindi.
Bizde dışarı çıkıp Selin'i beklemeye başladık. Kenan amcada gelmişti. Hemde takımıyla birlikte. Tabi o Barış'ta vardı. Biz orda beklerken önümüzden geçti. Bizim kızlar seslendi oda yanımıza geldi. Tek tek özür dilediler. Ve sanırım sıra bana geldi. Barış'a dönüp
-Kusura bakma
Dedim. Ben asla özür dilerim diyemem. Kusura bakma da aynı şey aslında ve öyle demek bana daha cazip geliyor
-Sorun değil. Sende kusura bakma. bu arada Selin'e tebriklerimi iletin gerçekten çok başarılıydı
-Olur iletiriz
-Neyse daha sonra görüşürüz. hepinize iyi akşamlar
Bizde ona iyi akşamlar dedikten sonra gitti. Aslında kötü birine benzemiyor ama daha tanımadığım için bundan emin değilim. neyse zamanla tanırız nede olsa Kenan amcanın takımında. ve o takıma girdiyse kesin çok iyi oynuyordur.
Takımdaki diğer çocuklarlada selamlaştık. Hepsini tanıyoruz. Çok iyi çocuklar. Daha sonrada Kenan amca geldi arkasındanda Selin. Hepimiz Selin'e tebrik sözlerimizi söyledik. Hafta sonu bir maçları daha varmış. Diğer haftada gerçek maçı. Şimdiden çok heyecanlı. Bu maçta kesinlikle onu izlemeye gelecek büyük adamlar olacaktır. İlk büyük maçı ve bu maçta kendini ön plana çıkarabilir. Ki eminimki onu fark edecekler. Mükemmel bir yetenek. Aramızda biraz daha sohbet ettikten sonra bizim tayfa yürümeye başladık. Arkamdan biri bana seslendi. Off bu sinsi kız. arkamı döndüm. Benimle birlikte diğerleride döndü. Bana yaklaştı ve o çirkin gülümsemesini yaptı.
-Arascıımm. Peşini bırakıcağımımı sandın yoksaa
orascoomm. posono borokocommo sondon yohsa
Allah'ın cezası
Sizce nasıldı?
Beğendiniz mi?
Yorumlarınızı bekliyorum :)