Medya: Barış
Sabah uyandığımızda saat 12 ydi. E tabi geç yatarsak. Ne bekliyosam bende. Bizim ikizler hâlâ uyuyordu.
Kapı tıkladı biraz sessizce gel dedim. Babamdı
Bizimkilerin uyuduğunu görünce sessice
-Kızım kahvaltı hazır hadi kalkında gelin sizi bekliyorum
-Tamam babacım ben şimdi uyandırırım onları
Dedim babamda sessizce çıktı odadan
Bende banyoya girip üzerimi değiştirdim. Odaya girdiğimde ikizler mışıl mışıl uyuyorlardı. Uyandırmasammı diye tereddütte kaldım ama sonra madem ben uyandım onlarda uyansın dimi ama diye düşündüm. Hemen telefonumu alıp çok yüksek sesli bir remix açtım. İkiside duyar duymaz yerlerinden şıçrayarak uyandılar.
Bende büyük bir kahkaha attım. Kesinlikle kimse böyle uyanmak istemez.
Biliyorum çok kötüyüm. Ama insanın benim gibi bir kuzeni varsa herşeye hazırlıklı olmalı.
İkiside kaşlarını sinirle çatmış bana bakıyorlardı.
Sefa : Selin biliyormusun bazen senin gibi bir kuzenim olduğu için lanet ediyorum. O nasıl bir uyandırma şekli kızım soğuk su döksen bundan iyiydi
-Valla Sefa'cım bizde işler böyle yürüyor
Esra:sen nası zalımsın ya. Kızım tamda rüyamda Vini yle tanışıyordum. En güzel yerinde mahvettin rüyamı. Kesin kızkandın sen ondan yaptın değil mi.
-A ah ne kıskanıcam be al Vinicik senin olsun. Eğer ben uyandıysam sizde uyumayacaksınız tamam mı.
Hadi şimdi hazırlanın kahvaltıya. Babam bizi bekliyor.
Sefa : Ama sen görürsün Selin hanım bunun intikamını çok pis alıcaz.
- Elinden geleni ardına koyma
Deyip odadan çıktım.
Bunlarla didişmek bile çok güzel. İyiki varlar yoksa ben kiminle uğraşırdım böyle sıkıntıdan patlardım kesin.
Aşağı inip mutfağa girdim. Babam bardaklara çay koyuyordu
- Oo prenses. Hadi geç otur
Masaya oturup kahvaltımıza başladık. İki üç dakika sonrada ikizler geldi. Hâlâ uykululardı. Ayy kıyamam yaa
Babam masadaki sessizliği bozup
- O kadar geç yatarsanız uykunuzuda alamazsınız tabi
- Aslında ben onları uyandırmıycaktım çok tatlı uyuyorlardı ama sonra nedense uyandırasım geldi dedim bizimkilere doğru gülerek
- Hemde ne uyandırma dedi Sefa imalı imalı
-Ben bugün evdeyim siz biryere gidecekmisiniz
-Bizde alışverişe gideceğiz kızlarla. Akşam da hep beraber yeni takımımı kutlamak için yemeğe çıkıcaz
-Hmm desene bugün yanlızım
-Mağlesef biraz öyle.
Sefa: Valla ben bunların peşine takılacak değilim. İstersen yemeğe kadar zevkle burda kalabilirim enişte
- Çok iyi olur. Banada arkadaş çıktı.
- Hatta Aras'ı Arda'yı Özgür'üde ararım onlarda gelir daha iyi olur
- İşte bu dahada iyi olur. Siz kız kıza takılın bizde erkek erkeğe.
- Şunlara bak bizden kurtulmak için fırsat kolluyorlar Esra
- Bencede kuzen. Aceba biz seninle ayrı evemi çıksak
-Bana uyar kuzen
-Olmaz öyle şey biz siz olmadan ne yaparız dedi babam hafif dalga geçer gibi
Sefa: Aynen kahroluruz valla
-E iyi madem bu kadar ısrar ediyorsunuz bizde kalalım bari
Dedim gülerek.
Kahvaltımızı yaptıktan sonra. Esra'yla beraber alışveriş merkezine gittik.
Pelin ve Sude bizi orada bekleyeceklerdi öyle konuştuk telefonda.
Bir taksiye binip geldik avm ye. Kızları hemen gördük ve yanlarına gittik. Selamlaşma faslından sonra ilk önce hangi mağazadan başlayacağımıza karar veriyorduk. Ve tabiki inatçılığım sayesinde ilk önce benim istediğim mağazaya girdik.
Burada tam benim tarzımda kıyafetler vardı. Bir kaç elbise seçip kabine girdim.
İlk giydiğim elbise sarı rendindeydi. Sırtında çapraz giden ipler vardı çok açık değildi. Ama çok kısaydı. Eğer bunu giyersem Aras beni mahfederdi.
Yinede kızlara sormak için kabinden çıktım.
Üçüde kabinlerin karşısındaki koltuğa yan yana oturmuşlar telefonlarıyla uğraşıyorlardı.
Benim çıktığımı fark ettiler ve telefonlarını bırakıp bana döndüler.
Etrafımda bir kez döndüm
- Nasıl olmuş sizce
Pelin:Çok demode sırt detayı hiç güzel değil
Sude: Rengi sana hiç yakışmamış
Esra: Eğer bu elbiseyi giyersen Aras seni mahfedebilir
Bu kız neden benimle aynı fikirde
Tekrar kabine girdim bu sefer siyah altı tüllü bir elbise giyip kabinden çıktım
-Bu nasıl?
Pelin: Elbisenin dikimi berbat
Sude: Tüller seni şişman gistermiş
Esra: Çok abartılı ve yakışmamış
Oflayarak tekrar kabine girdim.
Bu seferde mavi kalın askılı altı hafif kabarık ve çokta kısa olmayan bir elbise giyip çıktım
Hepsinin birden yüzü güldü
Pelin: İşte budur. Elbisenin dikimi muhteşem askıları süper.
Sude: Harika. Mavi çok yakışmış ve vücuduna tam oturmuş.
Esra: Çok güzel. Kısada değil. Sade ve güzel tamda budur
Yorumlarından sonra yüzüm güldü.
Gerçekten bende beğenmiştim elbiseyi.
Kabine girip tekrar kendi kıyafetlerimi giydim. Elbiseyide alıp kabinden çıktım. Kasada parasını ödedikten sonra mağazadan çıktık.
Sude: Bu sefer benim istediğim mağazaya gidiyoruz. Bakın şu vitrindeki elbise çok güzel hadi girip bakalım
Sude'nin gösterdiği mağazaya doğru giderken ceketimi kabinde unuttuğumu fark ettim.
- Kızlar ben ceketimi kabinde unuttum siz girin ben alıp geleyim
Hepsi tamam dedikten sonra tekrar mağazaya girip kabinden ceketimi aldım. Mağazadan çıktım.
Kızların girdiği mağazaya doğru ilerlerken telefonuma mesaj geldi olduğum yerde durup çantamdan telefonumu çıkardım.
Kafamı biraz kaldırdığımda önümde birinin durduğunu fark ettim.
Kafamı iyice kaldırıp karşımdaki kişiye baktım.
Ay yok artık bu gerçekmi?
Karşımda bir anda babamın takımına yeni gelen o çocuğu gördüm. Daha adını bile bilmiyorum nerden çıktı şimdi bu?
- Merhaba Selin. Bu ne güzel bir tesadüf böyle. Biz tanışmamıştık değil mi? ben Barış
Dedi elini uzatarak
Bende elini sıktım ve
-Memnun oldum bende Selin diycem gerçi sen biliyorsun
Adımı nerden biliyorsun sen?
-Arkadaşlardan öğrendim
-Hmm iyi. Yeni takımın hayırlı olsun
-Teşekkür ederim dedi samimi bir şekilde gülerek
-Imm benim arkadaşlarım bekliyor o yüzden gitmem gerek. Daha sonra görüşürüz sanırım
- kesinlikle görüşücez
Dedi hafif çapkın gülümsemesi yaparak
Gülümseyerek yanından ayrıldım. Arkamdan baktığını hisseder oldum aceba bende baksammı.
Merak edip arkamı döndüm ve tahmin ettiğim gibi elini cebine koymuş gülümseyerek bana bakıyordu bende gülümseyip telrar önüme döndüm.
Ay biraz heyecanlandım ve utandım sanki ben ya.
Adını öğrendim. Barış...
Ay off benim kalbim niye bu kadar hızlı atıyor böyle?
Mağazaya girdim. Kızları görüp yanlarına gittim. Kabinin önünde Sude yi bekliyorlardı.
Beni gördüklerinde
Esra: Kuzen ne oldu sana böyle kıpkırmızı olmuşsun heyecanlandın mı sen
Aaah ben heyecanlanınca çoğu zaman yanaklarım kızarır bide utanınca ve bunu mağalesefki Esra biliyor.
- Off yok be ne heyecanlanması yaa saçmalamazmısın lütfen. Sadece sıcakladım biraz ondan kızarmışımdır
-İyi mağdem. öyle diyorsan
O sırada kabinden Sude çıktı
Siyah kalem bir elbise giymişti. Fiziği zaten güzel kıza ne giyse yakışıyor yaa. Turuncu saçlarıda dahada güzel yakıştırmış.
Hemen yorum yapmaya başladık
Pelin: elbise gerçekten kusursuz ve fiziğine çok yakışmış
Esra: acayip yakışmış saçlarınla çok güzel uyum sağlamışlar
- Off bee şu güzelliğe bak kimin kankası yaa. Kesinlikle bunu almalısın
- Tamamdır bende beğendim zaten hemen değiştiriyim üzerimi
Dedikten sonra kabine girdi.
Biraz daha dolaştık Esra'yla Pelin'de çok güzel elbiseler aldılar. Alışveriş bittikten sonra bize gittik.
Babam ve bizim tayfa oturmuş playstation oynuyorlardı. Onlara selam verip odama çıktık. Hemen elbiselerimizi giyinip saçımızı makyajımızı yaptık. Topuklularımızıda giyip salona indik. Topuk sesini duyunca hepsi bize döndüler. Yan yana dizildik.
Önce bir ıslık çaldılar sonra öküz gibi bakmaya devam ettiler.
Özgür: Off kızlar hepiniz harika olmuşsunuz
Sefa: Aynen yaa bu ne güzellik böyle
Aras: Desenize bugün sizinle uğraşıcaz. Aferin kısa giymemişsiniz akıllanıyorsunuz valla
Arda: Valla hepiniz birbirinizden güzel olmuşsunuz ne diyim ya
Babam: Kızlar hepiniz muhteşem olmuşsunuz. Gençler iyi göz kulak olun kızlarıma
Erkekler zaten hazırlanıp gelmişlerdi buraya. Hepimiz babamla ve öğütleriyle vedalaşıp evden çıktık
Babam arabasını bize vermişti Aras 18 yaşında ve ehliyeti olduğu için babam arabayı ona verdi. Aslında kendi arabasıda var ama evi buraya çok yakın olduğu için getirmemiş. Biz kızlar babamın arabasına bindik
Özgür ,Arda ve Sefa'da taksiyle geleceklerdi.
Giderken arabada şarkı açtık ve eşlik ettik. Yolculuğumuz çok güzel geçtikten sonra restoranta girdik gayet şık bir yerdi.
Bize ayırılan masaya oturduk. Mekanı Aras seçmişti gerçekten bu işleri çok iyi biliyor. Bir iki dakika sonrada Sefa'gil geldiler. Hepimiz yemeklerimizi sipariş ettikten sonra sohbet etmeye başladık. Özgür ve Pelin bize komik komik şeyler anlattılar gülmekten öldük resmen
Bir süre sonra yemeklerimiz geldi güzel bir sohbet eşliğinde yemeklerimizi yemeye başladık.
Yemeklerimizide yedikten sonra tatlılarımız geldi.
Ben yerken çikolatasını elbiseme döktüm yine sakarlığım tuttu benim.
Elime bi peçete alıp silerek lavaboya doğru yürümeye başladım tam lavoboların olduğu yere girince biriyle çarpıştım. Bilin bakalım kim?
- Barış? Dedim şaşırarak
- Selin? Dedi. O da şaşırarak
- Ne işin var burda?
-Asıl senin ne işin var?
- Önce ben sordum sen cevap ver
- Takımdakiler takıma gelişimi kutlamak için bir yemek yiyelim dediler onun için buradayım. Şimdi sıra sende
- Bende arkadaşlarımla yemeğe geldim.
- Hmm. Farkındamısın bi günde iki kez karşılaştık. Kaderimize bak sen
- Hmm öyle oldu.
Birden arkamda ses duyup oraya döndüm.
Arda: Selin kim bu? Seni rahatsız mı ediyor yoksa
Deyip Barış' ın üstüne doğru yürümeye başladı.
Barışta onun üstüne yürüyüp
-Sen kim oluyorsun kardeşim?
Hemen aralarına girip ikisinide birbirlerinden ayırdım.
- Ya saçmalamayın napıyorsunuz siz?
Arda sakin olurmusun lütfen beni rahatsız ettiği falan yok
Bak bu Barış babamın takımına yeni geldi burada karşılaşıncada öylesine konuşuyorduk bişey yok yani
- Haa onu baştan söylesene kızım.
Elini Barış a uzatıp
Ben Arda Selin'in çocukluk arkadaşıyım bir nevi kardeşiyim. Senide tanımayınca yâni kusura bakma
Oda elini sıkıp
-Sorun değil. Ben olsam bende öyle davranırdım. Bende Barış çok memnun oldum.
-Selin hadi biz gidelim çocuklar merak etmesin. Daha sonra yine görüşürüz Barış
-Görüşürüz dedi oda
Sonra Arda'yla beraber masamıza doğru gittik. Bizimkilerde kalkıyorlardı.
Aras: Nerede kaldınız siz yaa
Arda:E geldik işte. Kenan amcanın takımından bir çocukla karşılaştıkda
-Hangisiyle?
Onlarda takımdaki herkezi tanıyorlar ve araları gayet iyi
-Belki haberin vardır yeni bir çocuk gelecekti onunla tanıştık
-Hmm iyi yakında bizde tanışırız artık dedi.
Bende deri ceketimi aldım. Hesabı Aras ödedi. Aras ın babasının şirketleri vardı şindide amcası işletiyor. Aramızdaki en varlıklı insan.Hesabıda ödedikten sonra dışarı çıktık. Aras ,Sefa,Esra ben ve Sude babamın arabasıyla gittik
Diğerlerininde evleri biribirine yakın oldukları için onlarda taksiyle gittiler. Bizde önce Sude yi evine bıraktık sonra bizim eve geldik.
Kuzenler hemen yanımızda oturuyorlar hemen eve gittiler Aras ın evide iki sokak aşağıda. Babama anahtarı verip oda evine gitti.
Bende hemen bonyoya girip bi duş aldım sonrada üzerime pjamalarımı giydim.
Salona indim. Babam televizyon izliyordu. Yanağından öpüp iyi geceler dedikten sonra tekrar odama çıktım ve sabah alarmımı kurup yatağıma yattım.
Çok heyecanlıyım gerçekten yarın ilk antremanım var.
Ve bugün iki kez Barış'la karşılaştık.
Bakalım beni yarın neler bekliyor...
Vote ve yorum yaparsanız sevinirim :)