Peyda

By everybodylies39

842K 58.2K 9.1K

Peyda, bir Gerçek Aile/Kaçırılmış Çocuk klasiğidir. "Şimdi, on yedi yıl sonra annem ve babam karşımda dikiliy... More

Peyda
Peyda 2
Peyda 3
Peyda 4
Peyda 5
Peyda 6
Peyda 7
Peyda 8
Peyda 9
Peyda 10
Peyda 11
Peyda 12
Peyda 13
Peyda 14
Peyda 15
Peyda 16
Peyda 17
Peyda 18
Peyda 20
Peyda 21
Peyda 22
Peyda 23
Peyda 24
Peyda 25
Peyda 26
Peyda 27
Peyda 28
Peyda 29
Peyda 30
Peyda 31
Peyda 32
Peyda 33
Peyda 34
Peyda 35

Peyda 19

20.4K 1.7K 133
By everybodylies39

08.04.2024
On dokuzuncu bölüme hoş geldiniz.
Keyifli okumalar.

Bölüm şarkısı:
Derya Uluğ-Sana Çıkıyor Yollar
🎀

“Çakışan Kaderler

28 Ekim 2023
İstanbul, Türkiye

Hayat o kadar garipti ki bir zamanlar hizmet ettiğim insanlara dönüşmüştüm.

Zamanında böyle mekanlarda aynı bizim gibi gençlere hizmet ederdim. O zamanlar onlar için hayatın ne kadar kolay olduğunu düşünür ve kaybettiğim yıllarıma yanardım.

On yedi yıl boyunca bu böyleydi. Hiçbir yaşımı yaşında yaşayamamış hep bir olgunluğun, büyüklüğün altında kalarak yaşamıştım.

Sırtıma yüklenmişti çünkü bunlar, alnıma yazılmıştı bir kere o kara yazı. Bir daha silinmemek üzere...

Şimdi karşımda benden birkaç yaş büyük bir adam önüme içeceğimi bırakırken yanımdakiler bu adamın hayatını, yaşamını merak etmemiş olabilirlerdi fakat ben merak ediyordum.

Belki evde hasta bir annesi vardı ve ona para yetiştirmeye çalışıyordu. Belki okulu için yeterli parayı kazanmaya çalışıyordu. Belki de akşam boğazına girecek tek lokma için şu an herkese boyun eğiyordu...

Onu anlıyordum. Onu bu kadar iyi anlamak hatta üç, dört ay öncesine kadar onun yerinde olmak beni üzmüyordu artık. Yaşamıştım ve hepsi birer deneyimdi deyip geçmek istiyordum.

Annemden sonra hayatım değersizleşmiş gibiydi çünkü. Burada beni istemeyen insanlarla bulunmam, başka insanların deli gibi dans etmesini izlemem veya yanımdakilerin geldiğimiz andan itibaren yine kendi aralarında döndürdükleri sohbetin dışında kalmam çok da önemli değildi benim için.

Masada ben ve Ceyda dışında hepsi içki içiyordu. Aslında Mert'in de bizim gibi yaşı tutmuyordu fakat anladığıma göre Civelek'in sahipleriydiler ve kimse onlara karışmıyordu.

Ben sessizdim, Ceyda gibi. Ceyda'nın da bu mekana ilk defa geldiğini onların konuşmalarından anlamıştım. İkimiz de sessiz sessiz bize yabancı gelen bu mekanda duruyorduk.

Ceyda, Mert'in kulağına bir şey fısıldadığında Mert'in bakışları kısa bir an bana değmiş ardından o da Ceyda'nın kulağına bir şeyler fısıldamıştı. Benim hakkınmda konuştukları çok belliydi.

Ceyda'nın sinirli bakışları bir ara Mert'e döndü fakat ardından sertçe yutkunup hâlâ onlara bakan bana çevirdi bakışlarını. Bakışlarını bana çevirdiği an ona baktığımı gördü ve gözlerini kaçırdı. Mekan çok sesli olmasına rağmen loca gibi bir yerde olduğumuz için birbirimizi bağırınca ya da yanına yaklaşınca duyabiliyorduk.

"Peyda benimle tuvalete gelir misin?" Ceyda'nın titreyen sesiyle sorduklarının üzerine şaşırmıştım. Mert ile bunu mu konuşuyorlardı?

"Olur, gelirim." Şaşkınlığım sesime de yansımış olacak ki bir süre ne diyeceğimi bilemedikten sonra kekelemiştim.

Beraber ayağa kalkıp Mert'in tarifiyle tuvaletin yolunu tutmuştuk. Dans eden insanların arasından geçerken birbirimizi kaybetmemek için aniden ellerimiz birbirini bulmuştu.

"Kaybolmamak için..." diye bir şeyler mırıldandığını duydum Ceyda'nın fakat bu hareket ikimizi de etkilemişe benziyordu. Bir kardeş gibi kalabalıkların arasında kaybolmamak için birbirimizin elini tutmuştuk ve kalabalığın arasından sorunsuz ayrılmıştık.

Tuvalete girdiğimizde içeride bizim dışımızda birkaç kadının olduğunu görmüştük. Genel olarak yirmi, otuz yaş aralığındaydılar.

Buraya gelenlerin çoğunun yaşı da onlar gibiydi. Bizim yaşıtlarımız çocuk kategorisine girdikleri için burada yaşıtımız yoktu.

İçerideki makyajını tazeleyen, elini yıkayan ya da telefonla konuşan kadınları umursamadan orada durmaya devam ettik. Kabinlerin hepsi doluydu. Ceyda da sanırım tuvalete girmeyecek olacak ki lavaboya eğilmiş elini yüzünü yıkıyordu.

"Bunaldın mı?" Bu soruyu bıkkınlıkla sordum çünkü ben sıkılmış ve bunalmıştım.

"Biraz," daha sonra ekledi. "Çok sesli bir ortam ve de rahatsız edici." Ona katıldığımı belirtircesine kafamı salladım.

"Sen de mi sıkıldın?" Kafamı sallamam üzerine bu soruyu sormuştu. Buna da kafamı salladım ve yine sessizlik oldu.

"Kızlar, yolunuzu mu kaybettiniz?" Yirmili yaşlarındaki bir kadının bize seslenmesiyle Ceyda irkilerek ona döndü fakat ben aynanın yansımasındna kadının dik dik bize baktığını fark ettiğim andan beridir bu atağı bekliyordum, bu yüzden Ceyda'nın aksine sakin bir şekilde döndüm kadına.

"Hayır." Kesin ve net tavrım onun için yeterli bir cevap olmamıştı. Böyle insanlara taviz vermemek gerekirdi ve Ceyda konuşsa eminim ki sesi titreyerek konuşurdu ve bu da kadına bizim korunmaya muhtaç insanlar olduğumuzu lanse ettirirdi.

Ama yine de konuşma boyunca Ceyda'yı susturmayacaktım, abileri gibi bastırmaya, korumaya çalışmayacaktım. Sadece kadının olayı büyütmemesini sağlayacaktım.

"Yaşınız tutuyor mu bu mekana girmek için?" Küçümseyici tavrına karşılık onaylarcasına başımı salladım fakat Ceyda da benimle aynı zamanda kafasını iki yana salladı.

"Nasıl yani, yaşınız tutuyor mu? Tutmuyor mu?" Sinirlerime hakim olanayarak biraz sert çıkıştım.

"Sanane ablacım, bak işine!" Evet, sakin olmak için kendime verdiğim tüm yeminleri bir kenara atarcasına konuşmuştum. Sert çıkışım, bizi bastırmaya çalışan kadın için şaşırtıcı olmuş olacak ki birkaç saniye sadece yüzüme bakmakla yetindi.

"Yaşınız yetmiyor yani, o zaman bunu mekan sahiplerine bildirmem lazım biliyorsunuz değil mi?" Bu konuşmayı bana başka nazik ya da kibar bir kadın yapsa onu dinler ve ona gör cevap verirdim fakat bana bunları söyleyen kişi bana üstten bakan, rezil olmamızı hevesle bekleyen bir kadındı.

Bizden ne istediğini bile bilmediğimiz bir şekilde bize sataşıyordu fakat bilmediği bir şey vardı. Burası Ceyda'nın ailesinin çöplüğüydü, yani bu mekanda Ceyda'nın kılına dahi zarar gelemezdi.

"Bildir, bildir." Elimle onu kovar gibi yollamıştım ve o, bizim endişelenmemizi beklerken rahatlamamıza şaşırmış olacak ki kaşlarını çattı.

"Neden bu kadar rahatsınız?" Rahatsız olmuş bir şekilde sorduğu soruya karşılık ben sadece güldüm fakat konu abileri olunca cesaret gelen Ceyda konuşmaya başladı.

"Evet evet, beni babama şikayet edebilirsin." Bakışları bana değdiğinde sözlerini düzeltti. "Yani babamıza şikayet edebilirsin."

Ona gülümsemek istedim. Bu evde benim duygularımı önemseyen ve buna göre davranan tek insandı o.

"Babalarınızın bu olayla alakası ne?" Kadın, bir şeyler anlamamanın verdiği rahatsızlıkla kaşlarını çatmış haddi olmayan şeyleri sorguluyordu.

"Şu yanımdaki kız varya," fısıldar gibi ona doğru eğilmiştim. Yüzlerimiz artık çok yakındı. "İşte o, Ceyda Alaton."

Kadının bir anda rengi soldu. Rahat tavırlarımızın nedenini anlamıştı.

"Ne!" Bir an anlam verememişti söylediklerime fakat ardından ne demekstediğimi anladığında kendini hemen bizden uzaklaştırmaya başlamıştı. "Ben şey pardon, yanlışlık oldu herhalde, gideyim ben." Apar topar tuvaletten çıktığında diğer kadınların da çoktan buradan çıktığını gördüm.

Kadın gittiğinde tuvalette Ceyda ile baş başa kalmıştık.

"Abilerin bir işe yaradı sonunda." Kıkırdadı ve beni düzeltircesine öksürerek "Abilerimiz..." dedi.

Ona cevap vermedim, sadece bakışlarını kaçırdım ondan ve tuvaletten çıktık.

Ceyda'nın yanında durduğumda yine o kalabalığın ve sesli ortamın arasına gireceğimizi düşünmüştüm fakat öyle olmadı.

Tüm sesler kesilmişti sanki bir anda. İnsanların dans sesleri, müzik sesi, hiçbiri yoktu.

Bu beni tedirgin ettiği kadar Ceyda'yı da tedirgin etmiş olacak ki bana daha fazla yaklaştı ve "Neler oluyor?" diye fısıldadığını duydum.

"Bilmiyorum ama iyi şeyler olmadığı kesin." Ağlarcasına bir ses çıkartarak sıkıntısını belli etti ve ardından locaya doğru ilerlemeye başladık. Loca, dans pistine biraz uzakta bulunuyordu. Zaten genel olarak tüm localar öyleydi. Bu yüzden tuvaletten çıktığımızda uzun bir koridoru geçmemiz ve ardından dans pistinden geçip locaya varmamız gerekiyordu.

Uzun koridordan geçerken hiçbir insana rastlamamamız beni şaşırtırken Ceyda'yı korkutmuş olacak ki eli bir anda yine ellerimi buldu.

Bir kardeş gibi sıktım elini ve gayri ihtiyari gözlerini bana çeviren kıza gülümsedim. O da bana gülümsedi ve aynı bir kardeş gibi el ele ilerlemeye başladık.

Koridor bitmeye yakın birkaç insanın konuşma sesi geliyordu kulağıma. Bağırdıklarını anlamam uzun sürmemişti. Yaklaştıkça ses daha fazla artıyordu ve bu kimin sesi olduğunu anlamama yardımcı oldu.

Alparslan.

Bağıran kişi Alparslan'dı. Sesi hiddetli değildi, sakindi fakat çok gür çıkıyordu. Kudretini gösterircesine güçlü çıkıyordu sesi.

"Artık mekan basmalara da başladık anladığım kadarıyla, ama unutmayın her şeyin bir karşılığı olur." Sesi daha keyifli aynı zamanda da sinirli geliyordu. "Fitili ilk siz ateşlediniz."

Koridorun bitmesine yakın bir yerde durdum ve kulağımı dört açarak konuşmaları dinlemeye başladım. Ceyda'ya ise işaret parmağımı dudaklarıma götürerek sessiz olmasını istedim.

Ceyda beni şaşırtarak kafasını iki yana salladı, abilerinin yanında olmak istiyordu.

Çok sessiz bir şekilde "Tehlikeli." diye mırıldansam da o da "Korkuyorum." diyerek beni alt etmişti. Onu abilerinin yanına götürmek için plan yaparken arkamızdan gelen seslerle göz göze geldik. Ve ardından sadece birkaç saniyede Ceyda korkuyla dans pistine atıldı, tabi ellerimiz birbirine kenetli olduğu için ardından beni de çekti.

Dans pistinin kenarında dururken birbirine bakan iki grup insanı gördüm. Biri Alaton Ailesinin gençleri diğerleri ise bir grup gençti.

"Ceyda buraya gel çabuk!" Mert'in seslenmesiyle Ceyda oraya doğru yürüdü fakat ben onunla gitmedim. Parmaklarımızı ayırdığımda bana son bir kez bakıp abilerinin, ikizinin yanına gitti. 

Oraya gitmedim çünkü ortadaki çocuğu tanıyordum. O da beni tanımış olacak ki göz göze geldiğimizde ikimiz de şok olmuş bir biçimde birbirimizin adını fısıldadık.

"Zahir." dedim.

"Peyda." dedi.

Biz birbirimizi tanıdık ve o an kaderlerimiz çakıştı.

Çaresizce çakışan kaderlerimizin altında kalmamayı umduk.

🎀
Peyda 19. Bölümün sonu.

Bölümü beğendiniz mi?

⭐ Yıldızı parlatmayı, düşüncelerinizi paylaşmayı ve bölümlerden haberdar olmak için everybodylies39 beni takip etmeyi unutmayın lütfen:)

Bir sonraki bölümde görüşürüz <3

Hayırlı Ramazanlar 🤍








Continue Reading

You'll Also Like

145K 6K 33
Asker kızımız Ve Gerçek aile kurgusu Yıllar sonra ailesini bulan bi kız Kızımız başarılı bi asker geçmişte acı çekmiş bi asker Diğer tarafta üvey kar...
2.5M 80.6K 59
İtalyan bir mafya... Başka açıklamaya gerek var mı? Ters köşelere doyamayacağınız. Her an şaşırarak sürükleneceğiniz bir kitap hayal edin.. Sonra oku...
698K 64.9K 40
taehyung hafıza kaybı yaşayan eşini tekrar hayata döndürebilecek miydi? text+düzyazı
128 37 3
Kitap şarkısı: Billie Eilish&Khalid - Lovely 🎶 "Her şey seninle güzel..." 🥀 •°•°•