-Kül-

By VenusClynte

603 46 151

- Bir Mahalle Hikayesi - Asuman Yalçın;ünlü bir boksör.Ülkesine gümüş madalya kazandırmış,ardından aniden ort... More

- 1 -
- 2 -
- 3 -
- 4 -
- 5 -
- 6 -
- 7 -
- 8 -
- 9 -
- 10 -
- 11 -
- 12 -
- 14 -
- 15 -
- 16 -
- 17 -

- 13 -

18 1 0
By VenusClynte

Cihan'ın sorduğu soru karşısında ikisi de bir şey demeden birbirlerine bakmışlardı.Cihan sinirlenip elini masaya vurdu.

-Bir şey desenize,yanlış duydun sen desenize!Asuman'ın en zor zamanında yanında olamadın,o orada can çekişirken sen hiçbir şeyden habersiz keyfine baktın desenize!

Cihan ikisinin de suratlarına baktığında duyduklarının doğru olduğunu anladı.Ellerini masanın üstüne koydu,derin nefesle alırken sakinleşmeye çalışıyordu.Sakin durmaya çalışırken konuştu.

-Siz benden böyle bir şeyi nasıl saklarsınız?Ne kadar kırgın da olsam,kızgın da olsam onun saçının tek teline dünyayı yakarım ben,bilmiyor musunuz?Hadi Helen beni tanımaz,sen beni tanıyamadın mı abi?Ben depresyonda olduğunu bildiğim için aramadım onu!Bir lafım veya bir hareketim onu üzer de kırılır diye aramadım.Üzülüp tedavisini aksatır diye düşündüm,bunun böyle olduğunu bilsem her şeyi bırakıp gelirdim yanına.Ama siz o hakkı aldınız elimden.Ben şimdi sizi nasıl affedeyim?

Cihan arkasını dönüp gidecekken Oğuz onu durdurmaya çalıştı.

-Oğlum bir dur!Asu istedi böyle olmasını,bana acıyıp affetmesin beni dedi.Ben hep dedim söyleyelim diye...

Cihan sinirle sözünü kesti.

-O ne söylerse söylesin abi,dinlemeyecektin!Ya ölseydi Asuman,ameliyat başarısız geçseydi?Ben ayrılırken sarf ettiğim sözler için gidip bir mezardan mı af dileyecektim?Vicdan azabı içinde geçirecektim senelerimi,sürekli kendimi suçlayacaktım.Asuman bunları düşünmedi tabi ki,siz de mi düşünmediniz?O sağlıklı düşünememiş,siz niye ona uyuyorsunuz?

Haklıydı Cihan,bu yüzden cevap verememişlerdi.Cihan eli ile yüzünü sıvazlayıp konuşmasına devam etti.

-Ben yukarı çıkıyorum,burada daha fazla durursam herkesin kalbini kıracağım.Yarın büro'ya gelmeyeceğim,önemli bir durum olursa haber edersin abi.

Oğuz kafasını salladığında Cihan yukarı çıkmıştı.Yoğun bakım servisinin önündeki sandalye'ye oturup kafasını geriye doğru yasladı.Gözlerinin yavaş yavaş kapandığını hissediyordu,o da bu hisse karşı çıkmamıştı.Annesinin ve Sare'nin gelişi ile uykusu bölünmüştü.Hastanede kalmak için çok dil dökseler de Cihan onları bir şekilde eve göndermişti.Ara ara vücudunda ağrı hissedip uyanır gibi olsa da sabahı etmişti.Gözleri kapalı bir şekilde otururken biri onu dürtmüştü.Gözlerini açtığında karşısında Helen'i gördü.

-Cihan,hadi kalk.Her tarafın tutulmuştur burada.

Cihan gözlerini hafif kısarak konuştu.

-Uyumadım zaten,ara sıra dalar gibi oldum sadece.Bir gelişme var mı?

-Kan naklinin ardından Asuman'ın değerleri normale döndü.Az sonra normal odaya alacaklar.Odasında refakatçi koltuğu vardır,istersen oraya geç.

Cihan her tarafının ağrıdığını hissetse de bunu belli etmeden doğruldu.

-Hangi odaya alınacak?

-328 numaralı oda,bir üst katta koridorun sonundaki oda.

Helen 'in cümlesini bitirmesi ile kapı açılmıştı.Asuman sedyede uyur vaziyetteydi,bu manzara her ikisini de kahrediyordu.Sedye'nin asansör'e bindirilmesi ile Cihan kendini toparlayıp konuştu.

-Tamamdır,ben refakatçi kalırım yanında.Senin işin varsa git,ben buradayım.

Helen kafasını sallarken konuştu.

-Ben de sana haber verecektim zaten.Şirkette bir sıkıntı çıkmış,akşam geleceğim.Sen de bir şeyler ye,ihmal etme kendini.Asuman'ın kendine gelmesi bir iki saati bulur.

Helen cümleye nasıl devam edeceğini bilemediği için duraksadı.Cihan bu duraksamanın ne anlama geldiğini tahmin ediyordu.

-Merak etme,Asuman uyandığı zaman bir şeyden bahsetmem.Biraz toparlanınca konuşurum onunla.

Helen durumu anlamasına şaşırmıştı.Bozuntuya vermeden hoşçakal diyip yanından ayrılmıştı.Cihan üst kata çıkıp Asuman'ın odasına girdi yavaşça.Yüzüne baktığında aynı anda bir sürü duygu hissetti.Sinir,üzüntü,mutluluk.Ona bu duyguların hepsini aynı anda yaşatan tek insandı o.

Refakatçi koltuğuna uzanıp telefonunu cebinden çıkardı.Çok sayıda arama ve mesaj vardı,duyan ilk Cihan'ı aramış olmalıydı.En son Alper'in aramasını gördüğü için ilk onu aramıştı.Bir iki çalıştan sonra karşıdan ses geldi.

-Şükür be oğlum,akşamdan beri ulaşmaya çalışıyorum.Gece işi iptal edemedim,olamadım yanında.Yenge...yani Asuman nasıl?Sen nasılsın?

-Asuman iyi,normal odaya aldılar.Ben de ne kadar iyi olunabilirse o kadar iyiyim işte.

-Bir iki saat sonra geleceğim,var mı bir isteğin?

-Sağol kardeşim,canının sağlığı.Gelsen yeter.

-Tamam kardeşim,görüşürüz.

Cihan konuşacak mecali kalmadığını fark edince annesine gelirken rahat bir şeyler getirmesi için mesaj attı.Rahatsız bir uyku çektiği için vücudu dinlenememişti,bu yüzden yattığı yerde uyuyakalmıştı.

Asuman yavaşça gözlerini açarken en son vurulduğunu hatırladı.Gözlerini tamamen açtığında beyaz tavanı görmüştü.Kafasını yana çevirdiğinde kanepede uyuyan Cihan'ı gördü.Başında beklemiş olmalıydı,yorgun olduğunu tahmin etti.Ses çıkarmadan doğrulmaya çalışsa da başaramamıştı.Dudaklarından bir inilti koptu.

-Ah!

Cihan duyduğu sesle yerinden ok gibi fırlamıştı.Gözlerini doğru dürüst açmadan ayaklanmıştı.Asuman'ın uyandığını fark edince tek adımda yanına vardı.

-Noldu Asuman?Bir yerin mi ağrıyor?

Asuman ağrısını belli etmedi.

-Biraz doğrulacaktım...ani hareket yaptım sanırım.

-Sen niye hareket ediyorsun ki?Yatağı yukarı kaldırırım şimdi,bekle sen.

Cihan yatağın ayak ucundaki kumandadan yatağı biraz yükseltti.Asuman aklındaki soruların hepsini sordu.

-Bahar iyi mi?O şerefsizi tutukladılar mı?Ne zamandır uyuyorum ben?

-Sorularına sırasıyla yanıt vereyim,Bahar iyi.Emrah'ı tutukladılar,avukatın olarak bütün işleri halledeceğim.Ameliyatının ardından bir gün yoğun bakımda kaldın,bugün de normal odaya aldılar.

Şifonyer'in üstündeki bardağa su doldurup uzattı.

-Susamışsındır.

Asuman bardağa uzandı.

-Teşekkür ederim.

-Ben doktor'a haber verip geleceğim.Hareket etme sakın.

Cihan doktor'u koridor'da görünce bir koşuda yanına gitti.

-Asuman uyandı doktor bey,kontrol etmek istersiniz diye düşündüm.

-Sağolun Cihan bey,buyurun gidelim.

Doktor önden giderken Cihan onu takip ediyordu.Doktor'un arkasından içeriye girdiğinde doktor'un bir kaç fiziksel muayene yaptığını gördü.Asuman'ın yattığı yerin yanındaki sandalye'ye oturdu.Doktor bir kaç dakika sonra muayeneyi bitirip ayak ucundaki dosyasını eline aldı.Bir şeyler yazarken aynı zamanda konuşuyordu.

-Durumunuz gayet iyi gözüküyor Asuman hanım.Sizden tek isteğim kendinizi fazla yormamanız.Yakın zamanda bir ameliyat geçmişiniz olduğu için doktorunuzla durumunuzu istişare ettik.Size verdiği ilacı değiştirmedi,aynı şekilde kullanmanızı istedi.En kısa zamanda da kontrol yazmış,iletmemi rica etti.Geçmiş olsun.

Asuman son duyduğu cümlelerle donakalmıştı.Cihan'ın birazdan ne ameliyatı diye soracağına emindi,bir yalan bulması gerekiyordu.Doktor odadan çıktığında Cihan'ın sorusunu bekledi ama o soruyu bir türlü sormuyordu.Asuman en son dayanamayıp konuştu.

-Cihan o ameliyat...

Cihan sözünü kesti.

-Yalan söylemene gerek yok,her şeyi biliyorum.

Asuman'ın şaşkınlık içinde konuşmaya çalıştı.

-Sen nasıl...kim söyledi?

Cihan sesini kayıtsız tutmaya çalıştı.

-Helen ile abim konuşurken duydum.Ablan seni buradan götürmek istediğini söyledi,abim ise böyle bir şeyin senin için iyi olmayacağını söylüyordu.Ablan basit bir depresyon değil,zor bir beyin ameliyatı geçirdiğini söyledi.Ben de arkalarındaydım,nefes almak için dışarı çıkmıştım.Döndüğümde de böyle bir şey öğrendim işte.

Asuman kısık sesle sordu.

-Kızdın mı?

-Asuman konuşup kalbini kırmak istemiyorum.Daha uygun bir zamanda oturup konuşuruz.

Cihan ayağa kalkacakken Asuman eline dokundu.

-Cihan,şimdi konuşalım.Aramızı yeni düzeltmiştik,en azından oturup sohbet edebiliyorduk.Sen içini dökmeden eskisi gibi davranmazsın bana.O yüzden konuşalım,lütfen.

Cihan bıkkınlıkla nefes verdi.Elini saçının arasından geçirirken kontrol edemediği ses tonu ile konuştu.

-Sana o kadar kızgınım ki Asuman...Ya ölseydin?Senden sonra ne olacak sanıyordun?Hayatıma öylece devam edeceğimi mi düşündün?Ben sana ne olacağını söyleyeyim.Pişmanlıklarımla mezarına gelecektim,ömrüm boyunca kendimi suçlayacaktım.Keşke diyecektim sürekli,hayatım boyunca bir yük gibi taşıyacaktım keşkelerimi.

Cihan duraksadığında Asuman söze girdi.

-Hasta olduğum için beni affetmeni istemedim.O ameliyata girerken de sana bir mektup yazmıştım.Ablama teslim etmiştim,bana bir şey olsaydı sana ulaştıracaktı.

-Ben bunları senin ağzından duymak isterdim  Asuman,yazdığın mektuptan değil.Yani o mektup benim içimi rahatlatmazdı.Şimdiki gibi gözlerine bakarak anlatmak isterdim sana kırıldıklarımı.Sen o hakkı benim elimden alacaktın.Seni son bir kez bile göremeyecektim Asuman.Bu kadar mı kırdım seni ,son kez beni görmek istemeyecek kadar mı kırıldın?

Asuman gözyaşları içinde kafasını "hayır" anlamında salladı.

-Asıl ben seni son kez görmeyi hak etmediğimi düşündüm.Bencillik yaparak terk ettiğim birinden ilgi ve şefkat görmek bana acı çektirecekti.Her türlü kalbinde yara olacaktım ama böylesi daha kolay olacaktı inan bana.Gözünün önünde eriyecektim,buradaki hayatın sekteye uğrayacaktı.Acı çekmemi izleyecektin sürekli?Sana bunu yapmak istemedim Cihan,bu bencilliği yapmak istemedim.Beni de anla.

Cihan sıkıntıyla elini tekrardan saçlarının arasından geçirdi.Asuman sıkıntılı olduğunu biliyordu,bu yüzden her ne  kadar istemese de konuyu kapatmak istedi.

-Sen dediklerimi bir düşün Cihan.Tekrardan bu konuyu konuşuruz.Ablam gelince sen de git istersen,uykusuz gözüküyorsun.

-Abla'nın işi çıktı,akşamı bulacakmış gelmesi.Zaten refakatçin benim,işi uzarsa gelmeyebilir.

Asuman'ın onun refakatçi olmasına şaşırsa da bir şey demedi.Cihan yerinden kalkıp refakatçi koltuğuna uzandı.Tavana bakarken konuştu.

-Az önce sesimi yükselttim,özür dilerim.

Asuman acıyla gülümsedi.

-Ben bu kadarını hak etmiyorum Cihan o yüzden özür dilemene gerek yok.

Cihan bu cümleye sessiz kalmayı tercih etmişti.Bir müddet sessiz kalsalar da Cihan duyduğundan beri aklını kurcalayan o soruyu sordu.

-Ablan seni götürmek istiyor Asuman,gidecek misin onunla?Eğer mutlu olacaksan...

Asuman lafın sonunu bekleyemedi.

-Ben bulunduğum yerde mutluyum.Dünya neredeyse,gökyüzü orada.

Cihan duyduğu cümleyle gülümsemişti.Asuman'ın gitmeyecek olması onu sevindirmişti,ilişkiyi düzeltmek için çaba gösterdiğinin farkındaydı.Cihan zamanında bu çabanın kırıntısına muhtaçtı,şimdi ise beklemediği zamanda gelen bu çaba ile ne yapacağını bilemiyordu.

Cihan çalan telefonunu cebinden çıkarıp kimin aradığına baktı.Annesinin aradığını görünce hemen cevapladı.

-Efendim anne?

-Oğlum,Asu'yu aldılar mı normal odaya?

-Sabah aldılar anne,yarım saat önce de Asuman uyandı.Doktor iyi olduğunu söyledi,bir sıkıntı yokmuş.

-Ay oğlum nasıl sevindim şuan!Biz Bahar ve Sarp ile geliriz bir kaç saat sonra,bir isteğiniz var mı?

-Asuman ile bana bir kaç parça kıyafet getirebilir misiniz?

-Getiririz oğlum,ben hazırlarım hemen küçük bir çanta.

-Sağol annem,görüşürüz gelince.

Cihan telefonu kapatıp tekrar cebine koydu.Annesi gelene kadar biraz dinlenmeliydi,Asuman'a da bir faydası olmazdı.Kafasını yana çevirip Asuman'a baktı.

-Ben biraz kestireceğim,sen de yat uyu.Bir şey olursa çekinmeden seslen,uykum hafif biliyorsun.

Asuman "tamam" anlamında kafasını salladığında Cihan gözlerini kapatmıştı.

Cihan bir mezarlığın girişinde olduğunu fark etti.Neden burada olduğunu bilmiyordu,bacakları ondan izinsiz ileri doğru ilerlemeye başladı.Karanlık bir yerdi,hiç buraya gelmemesine rağmen yolu biliyormuş gibi yürüyordu.Bir mezarın yakınına geldiğinde cenaze merasimi yapıldığını gördü.İnsanlar'ın arkası dönüktü,kim olduklarını göremiyordu.Mezara iyice yaklaştığında tüm yüzler ona doğru döndü.Hepsini tanıyordu,bütün  mahalle buradaydı.Annesi mezar taşının önündeydi,ona doğru gelip sarılırken mezar taşındaki ismi görebildi.

Asuman Yalçın (12 Aralık 1998-12 Aralık 2021)

Cihan mezar taşında gördüğü isimle istemsizce bir iki adım geriye attı.Kafasını sağa sola sallarken bugün'ün tarihini hatırlamaya çalıştı.26 Eylül 2021 olduğunu hatırlayınca dehşete düştü.Asuman mahalleye hiç dönmemişti,o ameliyattan sağ çıkamamıştı.Doğduğu gün ölmüştü Asuman,ölürken yanında olamamıştı. 

Cihan sıçrayarak yerinde doğrulurken Asuman ile burun buruna gelmişti.Asuman endişe ile ona bakarken Cihan hala rüyanın etkisindeydi.Kafası Asuman'ın omzuna düştü,derin derin nefes alırken Asuman sırtını sıvazlıyordu.

-Ben buradayım Cihan,sakinleş biraz.

Cihan nefesini düzene koyduğunda kafasını kaldırdı.Asuman'ın gözlerinin içine bakarak konuştu.

-Yanımdasın,iyisin.

Asuman elini Cihan'ın yanağına koydu.

-İyiyim Cihan,sen de iyisin.

Asuman'ın gözlerine bakarken tek düşündüğü onu kaybetmek istemediğiydi.Onu kaybederse karanlıkta kalırdı.Gökyüzü giderse dünya bir daha nasıl nefes alacaktı?



Continue Reading

You'll Also Like

635K 42.3K 107
[22.12.2020 - 05.04.2021] Bir kadın düşünün kendi halinde mesleğini yapan doktor...●■ Bir adam düşünün nişanlısını kaybettikten sonra ,nişanlısının...
EVLENELİM BARİ By 🪐

General Fiction

1.3K 213 20
Bizi bir araya getiren şeylerin içinde duygular yoktu. Biz kendi çıkarlarımız uğruna evlenmiştik. O bürosunu büyütecek kendini kanıtlayacaktı, ben de...
4.9K 881 30
Rabia Hakkın yanında durmuş hakkını aramak için baka şehire gitmişti ama bilmediği bir şey vardı bu yabancı yerde kaderin onun için hazırladığı başka...
503K 22.6K 62
AŞKIN YAŞI YOKTUR DERLER PEKİ YA DİLİ?