healer || SunaOsa

By simpforkuroken

3.6K 484 1.5K

Tw! depresyon, tec4vüz, alkolizm More

1
2
3
4
5
6
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
FİNAL

7

155 23 105
By simpforkuroken

Evdeyim

Mesajı gönderdikten sonra ekranı izledi bir süre. Bunu bırakmasından iki dakika sonra mesaj geldiğinde heyecanla almıştı eline telefonunu.

Oh tamam

Ben de mesaj bekliyordum

Sen gitmedin mi daha

Atsumu birkaç şey istedi de markete girdim o yüzden

Birazdan evdeyim

Tamam

O yazmamış, Osamu'dan da bir şey gelmemişti. Duş almak için banyoya ilerlerken tişörtünü üstünden attı. Yorgundu ve başı çok ağrıyordu. İyi bir akşam geçirmişti ama alışık olduğundan farklı olması ters etki yaratmıştı belli ki.

O sırada Osamu da eve girip aldıklarını mutfağa bıraktı ve Atsumu'yu buldu hemen. Çocuğu karşısına oturup çok detaya girmemeye çalışarak da anlatmıştı heyecanla. Atsumu kardeşinin mutlu olmasına sevindi, biraz da heyecanıyla dalga geçti şakasına.

"Yarın da dibimde bitiyorsun herhalde o zaman."

"Dalga geçme be. Gelemem yarın, dersim var."

"Tüh."

"Sus. Takılırsanız damlarım, yoksa sonra hallederiz."

"Tamam. Şimdi kalk mutfağa, kurabiye yapacağız."

"Suna'yla konuşacaktım."

"Hemen halledelim sonra konuş Samu. Canım çok çekti bak yiyemezsem ölürsem görürsün."

"He amına koyayım. Neyse tamam."

Suna duştan çıkınca belindeki havluyla salona ilerledi ve telefonuna baktı bir şey var mı diye ama yoktu. Görüldü de atmamıştı çocuk, belki mesaj geldiğini görmemişti.

O yazsın diye bekleyecek saçma bir gururu yoktu, aynı şey tekrarlanırsa geride dururdu tabii ama şu an buna gerek yoktu. Birkaç saniye yazacak bir şey düşündü, sonra yapmayı unuttukları temel şeyi fark etti.

Osamu

Numaranı atsana

Telefonu da yanında götürüp odasına geçmişti giyinmek için. Ses açık olsa da iki saniyede bir bakıyordu ekrana. Sonunda giyindiğinde Osamu'dan da yanıt gelmişti.

Atsumu'dan alıp direkt yazayım ben sana kaydet

Tamam olur

Osamu yazana kadar mutfağa gidip bir şişe bira açıp koltuğa atmıştı kendini. Vücudu karıncalanıyor gibi hissediyordu ama pek emin değildi.

Atsumu itlik yaptığı için telefonunu anca aldım

Sorun değil

Aa şey

Kurabiye yaptırdı bana

Bayağı da yaptık

Sen de istersen söyleyeyim getirsin

Olur

Sen yapmışsın, bakayım tadına

Tamam o zaman

Söyleyeyim ben Atsumu'ya

Yemeyi sevdiğin kadar pişirmeyi de seviyorsun sanırım

Evet

Elim de yatkın

Şanslıyım o yüzden

İstediğim çoğu şeyi yapıyorum güzel oluyor

Anladım

İyiymiş bayağı

Sen de yapıyorsun değil mi

Tek yaşıyorsun ya, sürekli dışarıdan yemiyorsundur

Hm hm

Yapıyorum tabii

Mükemmel değilim ama tek yiyen benim zaten

Hallediyorum

Konuşma arasında çocuğun profil fotoğrafına bakıp durmasından kaynaklı olduğunu düşündüğü şey yüzünden sinirlenirken telefonu çekip önüne baktı. Sapık gibi hissetmişti kendini. Çocukla sadece konuşuyordu. Bir de aklına karnına temas ettiği an gelmişti o kadar. Bunların sebep olması çok saçmaydı.

Oflayarak alnına vurdu ve olduğu yerde kayarak yatar pozisyona geldi. Yapmak istemiyordu ama sohbete dikkatini veremiyordu şu an. Sesli bir nefes verip parmaklarını klavyede gezdirdi.

Osamu ben sana sonra yazayım mı

Yapmam gereken bir şey varmuş onu hatırladım

Hm hm tamam

Kolay gelsinn

Teşekkür ederim

Telefonu kenara bıraktıktan sonra "Sapık mısın sen amına koyayım!" diye kızdı kendine. Bu olanın yanlış mı normal mi olduğunu bilmiyordu ama rahatsız olmuştu. Sanki, Osamu bile rahatsız olurmuş gibi hissetmişti.

Yine de kıvranmak istemediği için yapacaktı. Elini penisine koyduğunda titrediğini hissetti. Kendine böyle dokunmayalı çok olduğunu bunu yaptığı an fark etmişti. Hiç gerek duymamıştı, hiç yalnız kalmamıştı böyle. Ya da evde dururken yapma gereği duymamıştı. Şimdi garip gelmişti.

Nefes sesleri sessiz evde yankılanırken gelmeye yakın gözlerinin dolduğunu hissetti. Biraz sonra da elindeki peçete sayesinde bir yer kirlenmeden bitirdiğinde üstünü düzeltip doğruldu ve direkt birasına uzandı. Akan birkaç gözyaşının getirdiği acı göğsüne yayılırken yüzünü buruşturdu. İğrenç hissediyordu.

Ellerini yıkaması gerektiği için kalkmıştı hemen. Dudağı, elleri, bacakları, her yeri titriyor; göğsü de hızlı hızlı kalkıp iniyordu. Ellerini soğuk suyla çabucak yıkayıp kuruttuktan sonra odasına ilerledi ve ceketinden sigarasını aldı.

Salona geri geçip oturduğunda titreyen elleriyle sigarasını yakmaya çalışırken çok zorlandığı için sinirlenmesiyle yakmasının ardından çakmağı fırlatıp ağzından bir hıçkırık kaçmasına izin vermişti. Daha doğrusu, artık tutamamıştı.

Elindekini de siktir edip sehpaya bırakmış, sadece şişeyi tutuyordu. Kafasına dikip durmasından dolayı hızlıca bitmesiyle ağlaması daha da şiddetlendi. Bütün sesi duvarlara çarpıp ona geri dönüyordu, rahatsız hissetse de buna odaklanamıyordu bile.

Kendi kendine sayıkladığı acımasız şeyler sanki bir başkası söylüyormuşcasına kalbine batarken nefes almaya çalıştı. Zordu, aldığı nefes boğazından büyük bir yumru gibi geçerken çok zordu.

"Siktir git!" diye mırıldanarak boğazına vurdu çok sert olmadan. Hıçkırıkları bir süre daha devam ettikten sonra azalmıştı biraz. Gözyaşları da aslında durmuştu zaten. Dahasını çıkarmak için farkında olmadan uğraşmıştı bağıra çağıra.

Vücudu sakinleşse de aklı sakinleşmiyordu. Başını elleri arasına alıp gözlerini kapattı birkaç saniye. Nefesini kontrol etmeye çalıştı, yapamıyordu. Başını duvara geçirip bayılmak istiyordu.

Telefonunu eline alıp rehberine girdi ve isimleri kaydırmaya başladı hızla. Her zaman ne yapıyorsa onu yapacaktı, kendi kendine susturamıyordu sesleri.

Kaydettiği çok kişi yoktu zaten. Gözüne kestirdiği iki isim arasından seçmeye çalışırken sertçe yutkundu ve aklındaki düşünceye odaklandı. Osamu'yla flört ediyorlar mıydı? Ediyorlarsa bunu yapamazdı, bu iğrenç olurdu. Ama başka bir yöntem bulamıyordu şu an. Ne yapacağını bilmiyordu.

Parmağı Osamu'nun adını bulduğunda gözlerini kapatıp yapıp yapmamaya karar vermeye çalıştı. Aklı çok bulanıktı, doğru düzgün düşünse asla yapmazdı ama şimdi düşünemediğinden dolayı tıklamıştı bir anda.

İki kez çalmanın ardından çocuğun yumuşak sesini duyduğunda boğazını temizledi konuşabilmek için. "Osamu, selam."

"Suna? Bir şey mi oldu?"

"Benimle sevişmek ister misin?"

Ağzından dökülen cümlenin bir gram farkında değildi Osamu'dan "N-ne?" diye bir mırıltı gelene kadar. Gözlerini kırpıştırırken bir anda ayağa kalkıp sehpaya çarpmasıyla şişenin düşme sesi yükselmişti.

"Düştün mü sen? İyi misin?"

"Ha-hayır. Bir şey yok, özür dilerim." demesinin ardından telefonu çocuğun yüzüne kapatıp kocaman açtığı gözleriyle karşısına bakakalmıştı. Derin bir nefes alıp gözlerini ovuşturdu, hayal olmasını dilese de olmadığını biliyordu.

Durulduğunu hissederken elini tekrar paketine atıp bir dal daha çıkardı masada kendi kendine sönmüş olanı göz ardı ederek. Normalde şu an sakin durmasının pek imkanı yoktu ama aklını bile o kadar şaşırtmıştı ki, sesler kesilmişti biraz. Osamu'ya dediği şeyi bile düşünemeyecek kadar bilinçsizdi. Düşünebilmeye başladığında çok kötü olacaktı gerçi.

Aşağı bakarken başının dönmesiyle ağzındaki dumanı serbest bırakmış ve kıkırdamıştı istemsizce. Onu ölüme yaklaştıran, o tehlikeye sokan her şey bir anlığına güldürüyordu. Nedenini anlayabilmiş değildi ama vereceğine inandığı huzura yoruyordu.

Orada ne kadar oturmuş, kaçıncı dalını içiyordu farkında bile değildi. Gözleri de kapanmıştı bir süre. Uyumamıştı, belki de bayılmaya yakındı. Bunu bölen de zilin çalması olmuştu.

Sesi duyduğunda ayağa kalkarken önce kim olduğunu tahmin edememiş, sonra beyni çalışabilmeye başladığında olduğu yere çivilenmişti. Cidden o gelmiş olamazdı değil mi?

Gözünü deliğe yakınlaştırıp baktığında çocuğu görmesiyle dudağını dişledi. Gelmesini istememişti, neden buradaydı şimdi? Ya da gelmesini istese bile henüz doğru düzgün bir kez konuştuğu birinin yanına bu saatte gelmesi mantıklı mıydı?

Sertçe yutkunduktan sonra kapı kolunu tuttuğu eline biraz güç verip aşağı çekti ve geri çekildi kapının gıcırtısı boş salonda yankılanırken. Gözlerini yerden ayırmak istemedi başta ama Osamu'nun soluk soluğa olduğunu duyunca dayanamadı. Utançtan ölecek de olsa kaldırdı gözlerini, çocuğun kıpkırmızı yanaklarına baktı. Belli ki koşmuştu. Suna kalbinin sıkıştığını hissetti. Ne diyecekti şimdi ona?

Bu bölüm hakkında ne düşündüğünüzü lütfen yazın çünkü ben nasıl olduğu hakkınds hiçbir fikre sahip değilim

Çok mu karışık gitti ya da saçmaladım mı bilmiyorum dengesiz bir profil çizmeye çalışırken alakasız saçma şeyler yazmak istemiyorum:(

Continue Reading

You'll Also Like

24.5K 3.1K 26
İtadori Yuji için, geceleri yapabileceği en güzel şey sahilde Megumi ile buluşup denizi izlemekti. Siyah saçlı çocuk denizi izlerken, Yuji ise gözler...
6.5K 510 14
17.11.2021 # 1 -hisoillu 19.12.2021 # 1 -illumi 24.05.2032 # 1 -hxh Hisoka x İllumi hikâyesidir. ÇEVİRİ VE EDİT TAMAMEN BİZE AİT. LOGODA KOYUYORUM...
7.9K 650 10
Mafya derin bir nefes aldı. Konuşmadan önce kafasını toparlamaya çalışarak dudağının içini kemirdi ve dedektifin gözlerinin içine baktı. Gin, ona bun...
5.9K 815 24
Başınızdan geçen bir olay sonucu komaya girdiğinizi ve hafızanızı kaybetmiş bir şekilde uyandığınızı düşünün. Hiçbir şey bilmiyorsunuz, bu hale nasıl...