Betrayer

By nazlersun

2.9K 489 359

Vatanı için savaşan bir komutan... düşmanı olan bir çocuğa kaptırmıştı gönlünü. En acımasız şekilde üstelik... More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
12
13
14
15
16
17
18
19
20 (Final)

11

147 25 18
By nazlersun

Ağrıyan bileklerimi rahatlatmak adına bileklerimin bağlı olduğu başımın hemen üstündeki demir boruya ellerimi yaslarken bakışlarım yanımdaki bedeni bulmuştu. Ben kollarımı dinlendirebilecek kadar rahattım fakat Jimin'in hali gerçekten içler acısıydı. Boyu demir boruya yetmediği için iplerini uzatmışlardı bile fakat o hâlâ parmak uçlarında duruyor hatta ani hareketlerinde ayakları yerden kesiliyordu. Bilekleri şimdiden kıpkırmızı olmuştu. Bileklerini geçtim kendi de ayakta duramayacak haldeydi. Ben yanlarına varmadan önce dayısı tarafından vücuduna atılan tekme, tokat ve yumrukların izleri yüzünde ve çıplak kollarında gözle görülür haldeyken ben kolları ve yüzü böyleyken tekmelerin asıl hedefi olan karnının ve göğüsünün halini merak eder olmuş, onun için endişelenirken bulmuştum kendimi.

" Götünü verecek birini bulmuşsun bakıyorumda."

Saatlerdir Jimin'e hakaret eden adam tekrardan konuşmaya başlayarak sinirimi tepeme çıkardığında ise bakışlarımı öylece yeri izleyerek ağzını dahi açmayan gençten çekerek ona çevirmiştim. Karşımda bir insan değil yer yüzüne sürülmüş, işlediği günahların çirkinliği kalbinden taşarak yüzüne vurmuş bir iblisti sanki. İçimdeki öfke ise... o öfke yaşadığı cehennemi dahada yakacak, bir iblisin bile sakınacağı alevlerle çevrelenmesini sağlayacak kadar güçlüydü ona karşı...

" Buradan çıkarsam ilk seni sikeceğim. Bunu biliyorsun değil mi?"

Söylediğim şey ile orta yaşlı,kalıplı adam gülmeden edemezken ben daha da sinirlendiğimi hissediyordum. Öfkemin neden bu denli şiddetli olduğunu bilmiyordum fakat kendimi engelleyemiyordum işte. Yanımdaki gence yapılan bu acımasızlığa sessiz kalacak bir kalbim yoktu artık. Belkide bu yüzdendi ölüm getirecek olan bu öfkem.

" Çok cesursun komutan. Nasıl onun gibi bir korkağın arkasından gelecek kadar aptallaştın ki?"

" Jimin bütün  haber bültenlerinin ana haberi oluvermiş patron. İdam edilecekmiş. Komutan onu üslerine teslim ettiğinde ödüllendirilecek olmalı."

Duyduğum şey ile beynimden vurulmuşa dönerken şaşkın bakışlarım tekrardan yanımdaki bedeni bulmuştu. O yine sessizdi ve hâlâ yeri izliyordu fakat...fakat gözlerinden süzülerek yanaklarını ıslatan yaşlar apaçık çarpıyordu gözüme. Onu neye sürüklediğimden emin değildim bunca zaman fakat ben...ben gerçekten onu ölüme götürüyordum. Ben masum bir gencin ölümü olacaktım. Bana sığınan masum birinin ölümü...

" Ağlıyor musun şimdide? Annenin cesedini yakarlarkende ağladın mı böyle?"

" Ağladım...Fakat ağlamam ne onu haklı kıldı nede geri gelmesini sağladı dayı. O hakkettiğini buld-"

Yanımdaki genç karnına yediği yumruk ile geri savrulurken dayısı olacak olan adam onu pantolonunun kemerinden tutarak kendine geri çekmiş ve dokunuşları altında tirtir titreyen gencin karnına elindeki kalın bıçağı yaslamıştı. Orta yaşlı adam öfkeyle solusada yüzündeki sinsi gülümsemeyi koruyor, bunu yaparak benide delirtecek kadar öfkelendiriyordu

" En son sikime geçirdiğin tekme yüzünden hâlâ sızlıyor biliyor musun Jimin? Seni böyle tutup..."

Jimin iyice dibine giren dayısının karnına yaslandığı bıçağın ucunu usulca karnına sokmasıyla acıyla kasılırken gözlerim irice açılmış, nefes alamaz olmuştum. O ölecekti...ölmek istemediği adamların elinde verecekti son nefesini ve ben bir kez daha verdiğim sözlerden birini tutamayacak, ölüp giden bir canı daha omuzumdaki cesetlerle dolu tabuta atacaktım. Bir kez daha onlarla birlikte ölecektim belkide...

" Bıçağımın altında bu denli titreyişlerini görmeyi o kadar özlemişim ki..."

Sıkıca tutunduğum demir ile kendimi hafifçe yukarı kaldırıp postalımın ucunu yanımdaki genci perişan eden piçin yüzüne geçirmiş, attığım sert tekme sonucu yana savrularak yere serilen adamı farkettiğimde ise sinirden sıklaşan nefesimi gözardı etmeye çalışarak gülmeye başlamıştım.

" O elindekini buradan kurtulduğum anda götüne sokacağım orospu çocuğu."

" Seni var ya!"

Bir tekme daha...

Bu sefer postalımın sert tabanı yüzünün tam ortasını bulmuş, karşıma geçerek mal gibi üstüme atıldığı için daha deminkinden daha sert bir darbe alarak bir süre kalkamamak koşuluyla tekrardan yeri boylamıştı. Patlayan dudağındaki kanı görüpte dehşete düştüğünde ise daha da gülmeme sebebiyet vermişti, insanlığını çoktan kaybetmiş olan orta yaşlı adam.

" Aklını başına getirin şu piçin. Yanındakinide ellemeyin. İzlesin kaltak."

Patronunu yerden kaldıran adam kendine gelmeye çalışan patronuyla beraber bulunduğumuz depoyu terkederken ben dört bir yana saçılarak sopalarına sarılan adamları farkederek derin bir iç çekmiş ve yanımdaki, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlayan gence dönerek başka bir yere bakmasını söylemiştim. Daha da ağlamıştı bu lafım üzerine. Ağlamış ve yalvarmaya başlamıştı.

" Ne-Ne isterseniz yaparım...onun bir suçu yok. Lütfen...lütfen dokunmayın ona."

" Hm, bence güzel bir teklif. Sizce çocuklar?"

" Patronun dokunamadığı şeye ondan önce sen el sürecek olursan seni sikerek öldürür. Söylemedi deme Rang."

Jimin'in teklifini beğenen adam oflaya oflaya yanıma yaklaştığında onun haline gülmeden edememiş, önümdeki öfkeli kalabalığı bu tavrımla daha da sinirlendirerek bir anda üstüme çullanmalarına sebebiyet vermiştim. Vücuduma aldığım her darbe nefesimi kessede beni kendimden geçirmeye yetmezdi. Bu yüzden onları çıldırtmak istercesine bir kaçının testislerine tekme geçirmiş, pes ettiğim yerlerde ise sinek ısırığı gibi inen darbelerle alay etmiştim. Fakat bu yaptığım onları sadece dahada kışkırtmış, en sonunda ise kafama geçirilen metal sopa yüzünden derin bir karanlığa gömülmeme sebebiyet vermişti...O an bedenime inen bütün darbeler durulmuş, bana küfürler eden adamlar susmuş ve yanımdaki gencin hıçkırıkları arasından yükselen feryadı duyulmuştu.

Gerisi... gerisi sadece karanlıktı.

Düşlerle dolu...seninle dolu koca bir karanlıktı sevgilim...

-

Ensemden başıma, başımdan ise gözlerimin arkasına kadar hissettiğim ağrı ile gözlerimi tekrardan araladığımda beni karşılayan şey bileklerimden boruya zincirlendiğim o depo değil de durmadan yanıp sönen bir floresanın aydınlattığı rutubetli tavan olmuştu. Bakışlarımı etrafıma çevirmek için kafamı sola çevirdiğimde ise beynime saplanan keskin ağrı yüzünden ağzımdan sessiz bir inilti kaçmış, bulunduğum yatağın hemen yanına çökmüş olan gencin daldığı uykusundan telaşla uyanmasına sebebiyet vermiştim.

" Komutan?"

Zincirlerle, başlığı olmayan yatağın hizasında yani başımın üstünden duvara zincirlenmiş bileklerime ve yatağa kalın deri kemerlerle bağlanmış ayaklarıma bakarak sinirle gülmüş ve bana seslenip duran genci anın verdiği şok ile görmemezlikten gelerek bileklerimi çekiştirmeye başlamıştım.

" Komutan?"

Çekiştirdiğim bileklerimi tutan sargılı elleri görmem ile bakışlarımı pes etmiş bir şekilde yanımdaki ayaklanan gence çevirmiştim. Çevirmiş ve gördüğüm şeyle nefes alamaz olmuştum. Jimin... Jimin üstündeki toz ve kana bulanmış olan gömleği sargılı elleriyle korkmuş bir çocuk edasıyla sıkıca sararken ben ilk önce ellerine, sonra pembeleşmiş sargılarla dolu çıplak bacaklarına ve beyaz boynundaki parmak izlerine bakmıştım. En son ise...en son yara bere ile kaplı olan yüzüne ve aynı şekilde ruhundaki yaraları ve bereleri yansıtan gözlerine çıkarmıştım gözlerimi. Yaşlı gözleri gülümsediği için kısıldıkça kısılmış, boncuk gözlerinde biriken yaşlar böylelikle morluklarla dolu yanaklarına taşmıştı. Ona uzanmak istemiştim. Belki gözünden düşen yaşları yakalamak belkide boynuma yapışarak ağlaya ağlaya gülen küçük bedenine sarılmak içindi bu çabam. Fakat ne ona sarılabilmiş nede durmadan akan göz yaşlarını yakalayabilmiştim. O üstümden çekilene kadar şaşkın şaşkın, yüreğimi ezen hıçkırıklarını dinleye dinleye izlemiştim boşluğu. İnanmamıştım. Onu bu hale sokan insanların insafsızlığına inanamamıştım dostlarım...

" Be-Ben denedim...ama olmadı."

Daha demin çekiştirdiğim zincirleri kastederek benden sıyrılan gencin son kelimesini söyleyipte baktığı ellerine dikmiştim gözlerimi. Ağlamak istemiştim o an. Fakat yedirmemiştim kendime...Yedirememiştim içimde kopan fırtınaya kapılmış olabileceğim gerçeğini. Yedirememiştim onun halini gördükçe sarsılıp yıkılılan bütün duvarlarımı...Yedirememiştim çünkü o duvarlar yıkılıyor ve benim herkesten sakındığım o adama ulaşıyordu duvarlarımı yıkan çocuğun ışığı. Ona ulaşıyor ve bütün karanlığımı kendi ışığıyla aydınlatarak körelmeye yüz tutmuş duygularımı açığa çıkarıyordu...Nefret ediyordum bundan...Nefret ediyordum vicdanımdan...Nefret ediyordum konuşmaya çalıştıkça boğazımda büyüyen o yumrudan...Nefret ediyordum gözlerime doluşan yaşlardan... En çokta... en çokta kendimden nefret ediyordum... Gittiğim her yere acı ve ölüm götürmekten...Nefret ediyordum.

" Sana...ne yaptılar?"

Boğazıma oturan yumruyu yutkunarak gidermeye çalışırken ciğerlerime çekebileceğim son nefes zerresiyle sormuştum cevabından deli gibi korktuğum o soruyu. Bir süre gözlerime bakmıştı genç çocuk. Sorma der gibiydi bakışları. Ne olduğunu sorma komutan...

" Jimin-"

" Sizin geçen gece bana söylediğiniz gibi kendimi korumaya çalıştım...ama..."

Kelimelerin tükendiği yerdeydik. Gözlerime akın eden yaşları çaresizce akıtacak kadar acınası olduğum ve seninle beraber ele ele durduğumuz uçurumun en uç noktasındaki o yerdeydik sevgilim. Sen düşersen ben...ben düşersem sen gelecektin ardımdan. Gelecek ve ışığının yok olduğu o uçurumun dibindeki karanlığa beraber gömülecektik. Kısacası ölecektik. Hem bedenen hemde ruhen ölecektik sevgilim... yine ve yine...Seni bulduğum, kalbini bulduğum her seferde...

Continue Reading

You'll Also Like

1.3M 57.8K 104
Maddison Sloan starts her residency at Seattle Grace Hospital and runs into old faces and new friends. "Ugh, men are idiots." OC x OC
286K 8.5K 93
Daphne Bridgerton might have been the 1813 debutant diamond, but she wasn't the only miss to stand out that season. Behind her was a close second, he...
638K 32.3K 60
A Story of a cute naughty prince who called himself Mr Taetae got Married to a Handsome yet Cold King Jeon Jungkook. The Union of Two totally differe...
774K 28.7K 103
The story is about the little girl who has 7 older brothers, honestly, 7 overprotective brothers!! It's a series by the way!!! 😂💜 my first fanfic...