Öğrenci Değişimi

By ssct97

5.4M 198K 40.6K

Birbiriyle sürekli rekabet içinde olan iki okul arasında 1 aylığına öğrenci değişimi olursa ne olur ? Değişen... More

Neden Ben ?
Kahrolası İsmim
Kurallar
Ellerin Buz Gibi
Sapık Cüsse
4'lü Tatil
Seni Mi Kıskanıcam ?
Masum Bir Öpücük
Basit Kız
Sarhoştum Hatırlamıyorum
Tecavüz
Sütyen
İtiraflar
Çaycı Kız
Kaza
Twister
Hayal Kırıklığı
Eyvah!
Seçim
Dişsiz Kız
Ceset
İntikam
Maskeli Balo
Gerçekler
Ped
Yüzleşme
Yeni Ev
X
Öp Beni
Hayvan Gibi Şii Yapıyosun
Kura
Depo
Hastane
Siyahlı Şahıs
Çaresizlik
Mahkeme
Düşünceler

Gerdek

157K 4.8K 910
By ssct97

Zaten her şey şu okul değişikliğinden sonra başladı.1 ay öncesine kadar her şey gayet normaldi.Neyse sakin ol Eren çarşamba günü son gün. Belki de bünyem bile böyle bir yaşama ait olmadığımı ve geriye dönmemi istiyor.Anlaşılan ruhum bile fakir.

Kendi düşüncelerime dalıp gitmişken gözümü alan araba farları ile gözümü kıstım.

"Eren sen salak mısın!" kapıyı sertçe kapatıp yanıma doğru hızlı adımlarla yürümeye başladı Yeşim

"Aklını mı kaçırdın sen gecenin bir yarısı tek başına çıkıp gitmek nedir!"

Ayağa kalktım
"Evet aklımı kaçırdım görmüyor musun!"
Ellerimle omuzlarına tutundum
"Olmayan şeyler görüyorum sanki o hep benim arkamdaymış gibi sanki hep kötülüğümü istermiş gibi korkuyorum Yeşim çok korkuyorum neden halimden kimse anlamıyor"
uzun zamandır içimdekilerin birikmesiyle sesim bir hayli üzüntülü ve acınası çıkmıştı.

Yeşim ellerimi çözüp bana sıkıca sarıldı ve saçlarımı okşamaya başladı

"Ne olursa olsun senin hep yanındayım biliyorsun değil mi"

"Biliyorum" deyip hafifçe sırıttım

Barış boğazını temizledi
"Afedersiniz bayanlar ama halletmemiz gereken küçük bir Aras problemi var"

Yeşimle birbirimizden ayrıldık
"Aras nerede" diye sordum Barış'a bakarak

"Seni bulamayınca bir bara gidip tüm gün içmeye karar verdi"

Hemen arabaya yöneldim
"Hadi gidelim"

Arabanın kapısını açamayınca Barış'a döndüm

"Hadi açsana"

"Niye az önce bana inanmayan biriyle muhattap olmak istemiyorum diyen sen değil miydin" deyip bana imalı bakışlar attı

Derin bir nefes aldım
"Bak gidip özür dileyeceğim tamam mı ağzımdan bir anda çıktı"

Barış Yeşim'e baktı ve daha sonrasında
"Görücez bakalım" deyip arabaya doğru ilerledi

Arabayı açınca hemen bindim ve Barış'ı beklemeye başladım. Deminden beri Yeşimle bir şeyler konuşuyorlardı

"Yeşim gir içeri"

"Ya iki dakika hava alsam nolur"

"Ben gelince alırsın Yeşimcim hadi"

"Aman iyi be" deyip sonunda içeri girdi.

Barış arabaya bindi ve emniyet kemerlerimizi takıp yola çıktık.

Oldukça lüks gözüken bir barın önünde durduk.

"Sen gelmiyor musun" dedim kemerimi açarken

"Hayır zaten Arastan başka kimse yok ben sizi bekliyorum"

"Peki" deyip arabadan indim.İşte şimdi başlıyoruz.

Barın girişindeki korumaları bir şekilde ikna ettikten sonra içeri girdim.

Geniş upuzun mekanın sonunda sandalyeleri ve boş masaları geçerek barmen tezgahının önünde sırtı bana dönük oturan Aras'ı bulmuştum nihayet. Yavaşça yanına yaklaştım ve elini omzuna koydum
"Aras" dedim hafifçe

Ne oldu tam bilmiyorum ama elini omzuna koyduğum gibi Aras bir hışım uzattığım kolu tutup döndürerek diğer eliyle boğazıma yapıştı

"Aras..nefes..alamıyorum..." Sıktığı boğazımdan zar zor konuşmayı başarabilmiştim. Beni görünce hemen ellerini çözdü ve beni kendisine döndürdü

"Neden geldin"

İyi misin, bir şeyin var mı ,canın acıdı mı demesi gereken yerde neden geldin diyor Allah'ım deliricem ya.

Bileğime baktığımda kırmızı rengine dönüştüğünü gördüm ve bileğime bakarak konuşmaya başladım

"Özür dilemeye geldim sana söylediklerimden dolayı" sonlara doğru sesim azalmıştı

"O zaman yüzüme bak" dediğinde hala yüzüne bakacak cesareti kendimde bulamamıştım. Elleriyle yüzümü sertçe çevirip ona bakmamı sağladı ve otoriter sesiyle konuşmaya başladı

"Şimdi söyle" dedi soğuk sesiyle

Normalde çok sık ağlayan bir kız değildim ama son zamanlarda her şeyin üst üste gelmesinden dolayı kendime hakim olamıyordum. Gözümden akan yaşla birlikte yanağımı tuttuğu ellerinin üstüne ellerimi yerleştirdim ve ağlamaklı ses tonuyla konuşmaya başladım

"Özür dilerim.Sana söylediklerimden dolayı. İnan bana çok kötü haldeyim.Gerçekten de delirdiğimi düşünüyorum" burnumu çektim

"Ne yaparsam yapayım o okula gitmemek için ailemi asla ikna edemem ama sana söz veriyorum asla onunla karşılaşmayacağım"

"Biliyorum düşünmeden hareket ettim her zamanki gibi ama bunların nedeni sadece sana bağlanmamdan.Aras ben seni çok seviyorum..Hem de çok"

Kafası güzel olduğu belli olan edasıyla derin bir nefes alıp alnını alnıma yasladı,elleri hala yanaklarımdaydı,benimkiler de ellerinin üstünde.

Gözlerini kapattıktan sonra yutkundu ve her bir kelimenin üstüne basa basa vurguladı

"Dileme..Git..Bağlanma...ve sevme.."

Ellerimi elinden çektim ve yüzünü yüzümden uzaklaştırmaya çalıştım ama alnını alnıma sabitledi ve gözlerini açmadan konuşmaya başladı

"Birbirimize zarardan başka bir şey veremeyiz biz. Benim sana yaptıklarımın yanında ben senden özür dilememişken benden özür dileme..
Okuluna git, birbirimizi tanımıyormuş gibi yapalım,asla tanışmamış gibi..
Bana bağlanma,ben yokken nasılsan aynı hayatı tekrardan sürdürmeni istiyorum.. Ve beni sevme,çünkü ben seni sevmekten çoktan vazgeçtim.

Tam konuşacakken sözümü kesti
"Git..Şimdi.." Deyip ellerini çözdüğünde gömleğinden tutup bana bakmasını sağladım

"Ben senin için bu kadar kolay mıydım"
Kafamı iki yana salladım

"Gitmiyorum duydun mu gitmiyorum!"

"Eren daha fazla zorlaştırma lütfen seni hayatımdan çıkarmak istiyorum"

Kendi kendime konuştun
"Hayır istemiyorum"
Sonra ona döndüm
"İstemiyorum Aras neden böyle yapıyorsun"

Demin evdeyken çarşamba günü tüm bu hayattan kurtulmak isterken şimdi Aras bana git demesin diye yalvarıyordum.

"Bir şey yaptığım yok sadece ikimiz için de bu en iyisi"

"Gerçekten beni sevmiyor musun"
Diye sordum son kalan gücümü toparlayıp

Suratıma bir süre donuk bir şekilde baktı ve zorla söyletilmiş bir tavırla
"Seviyordum" dedi. Güldüm

"Seviyordun demek,şimdi unuttun yani" dediğimde yüzündeki mimikleri değişmeden hafifçe kafasıyla onayladı.

Ama ben bunu kabul etmeyecektim. Bana soğuk bakan bu bakışların sadece bir maske olduğunu biliyordum.

Bir anda ona doğru yürüdüm ve iki elimle ensesinden çekerek onu öpmeye başladım. Karşılık vermesini bekliyordum ama karşılık vermiyordu.Lanet olsun neden vermiyordu? Kendi kendime onu öpmeye çabaladıktan sonra dudaklarımı dudaklarından ayırdım,ellerim hala ensesindeydi

Son bir umut dedim kendi kendime,son bir umut. Aynı onun bana yaptığı gibi alnımı alnına dayadım ve gözlerimi kapadım,sesim kısık ve güçsüz çıkıyordu

"Lütfen.. özür dile..gitme de..bana bağlan de..ve beni sev de..."

Cevap vermek yerine sadece yutkunmayı seçmişti.
Elimi ensesinden çektim ve son bir kez gözlerine bakarak arkamı dönüp bir şey söylemeden barın çıkışına doğru ilerledim.

Tam kapıdan çıkacakken Aras kolumdan tutup kendisine çevirerek dudaklarıma yapıştı. Onun yaptığına karşılık olarak ellerimi ensesine götürdüm ve sanki daha fazla yaklaşabilme ihtimalimiz varmış gibi onu kendime daha da çektim.

Öpüşmemiz biraz daha derinleşmişken Aras beni kapının kenarındaki duvara yasladı ve bir elini duvara koymuşken diğer eliyle belimden tutup kendine çekerek vücudumuzun alt kısımlarının birbirine değişine neden oldu.

Dudaklarımdan boynuma indiğinde ve elini belimin hizalarında yavaşça oynatmaya başladığında ne yapmak istediğini az çok tahmin etmiştim. Şimdi mi ? Bir barda ? Ya ben zaten hazır değildim bari evde falan olsaydı diye düşünürken Aras'ın eli kalçalarımda oynamaya başlayınca huzursuzlanmıştım.

"Aras" dedim kısık sesimle. Boynumun aşağılarına giden dudakları susmam için dudaklarımı bulmuştu.

Öpüşmemiz kesintisiz bir şekilde devam ederken art arda çalınan korna sesleriyle Aras durdu ve alnıma ufak bir öpücük kondurdu

"Ben senden nasıl ayrılıcam" dediğinde

"Ayrılmayacaksın zaten" deyip karşılık verdim.

"Hadi gidelim Barış beklemesin" deyip elimden tuttu ve kapıya yöneldi

Arabaya vardığımızda
"Barış olduğunu nerden bildin" dedim
Ve gülerek

"Bilemiyorum Yeşim'in ehliyeti olmadığına göre ve son paranı da taksiye verdiğini düşünürsek geriye bir tek o kalıyor"

Ona gülümseyerek 'hıı öylemiş mi' ifadesini takınıp arabaya bindim.

Eve vardığımızda Yeşim bizi elinde sigarasıyla karşıladı. Barış kapıyı sertçe kapatarak Yeşim'e doğru yürüdü

"Ulan dışarı çıkma derim çıkarsın tamam peki ama neden o elinde sigara var"

Normalde bi kız olsa tamam özür dilerim deyip sigarayı söndürür ama bizimkinin susmak hiç tarzı değil bilirsiniz.

"Erkekler istediği yerde içebiliyor biz kızlar içince mi sorun oluyor"

Barış derin bir nefes aldı
"İç Yeşim iç ama evde kimse yokken dışarı çıkıp içme"

"Öf yicekler mi beni"

"Yerler Yeşim"

Yeşim sigarasını söndürdü ama bittiği için.

"Oldu mu" deyip kapıya yöneldiğinde

"Biten sigarayı söndürmek oldu sayılmaz" deyip Yeşim'e imalı bakışlar attı Barış.

"Bir Allah'ın günü de Allah aşkına kavga etmeyelim Allah için"

"Ramazan geliyo diye mi böylesin üç lafından biri Allah" diyip gülünce Barış , Yeşim gözlerini devirdi

"Ee hep sen mi kötü espri yapçaksın çirkin" deyip gülerek içeri girdi Aras

Ben de
"Hiç bana bakma birbiriniz için yaratılmışsınız" deyip aralarından sıvışarak içeri girdim.

Yeşim'in Ağzından

"Espri anlayışına hastayım gerçekten"

"Ee senin yolundan yürüyoruz canım" deyip hafifçe sırıttı. Ay ben senin sırıtışını yirim şapşik.

"Neyse ben odaya çıkıyorum o zaman yatıyım"

"Benim odama çıkıyosun dimi" deyip piçimsi bir sırıtış kondurdu yüzüne

"Maalesef evet" diyip hemen içeri girdim.

Merdivenlerden yukarı çıkarken salonda oturun kumrulara "herkese iyi akşamlarr" diyerek Barış'ın odasına girdim.

Yatağa koşup kendimi buz gibi çarşafın üstüne atınca kendi kendime mal mal sırıtmaya başladım.

"Ne o ben yanında değilim diye mi seviniyordun" dedi Barış kapıyı aniden açında,baş parmağımı ağzıma götürdüm

"Ödümü patlattın"

"Patlatmayı severim" demesin diye dua ediyordum

"Özür dilerim hanımefendi yanınıza gelebilir miyim"
Oh demedi

"Hmm bilemedim eh hadi gel madem"

Yanıma uzandı ve bana döndü

"Senin yüzünden yeni evlenmiş biri gibi geziniyorum ortalıklarda"

Ben de ona döndüm
"Ne alaka ya"

"Kız gördüğümde bakmaz oldum"

"Bakmayacaksın zaten karınım ben senin" deyip sırıttığımda

Üstüme çıktı ve bir elini saçıma götürüp kulağımın arkasına yerleştirdi.

"Hmm demek karımsın ha"

"İleride belki olur"

"Ben evlenmeyi düşünmüyorum" deyip hafifçe sırıttı

"Neden jigolo falan mı olucaksın" dediğimde sırıttı ve dudağıma bir öpücük bıraktı

"Her şeyi de bil" diyip bir daha öptü

Öpmeye devam ederken
"Bir dakika" deyip üstümden ayrıldı ve kapıyı kilitleyerek tekrar yatağa geldi

"Neden kilitledin"

Üstüme tekrar çıkıp kulağıma eğildi
"E madem karı kocayız o zaman şu gerdek gecesini yapalım diyorum"

"Barış ya"

"Ne Barış napsın artık seni beklemekten ölcek Barış"

Güldüm ve cevap vermedim
"Gülme" dedi bana sert sert bakarak,o sert sert bakmaya çalıştıkça ben daha çok gülüyordum.

"Ne zaman hazır olucaksın"

"Bilmiyorum ama henüz değil"

"Öf kızım sonra Ramazan geldi diceksin gene olmucak"
Dediğinde gene gülmeye başladım.

"Anlaşıldı" deyip tam üstünden kalkacakken kollarından tuttum

"Gitme"

"Gitmiyorum yanına yatıcam" dediğinde şimdi cesaret edemezsen bir daha asla edemezsin deyip kendime çekerek Barış'ı öptüm.

Yavaş yavaş yatakta uzanırken elleri saçımda ve ardından belimden kalçama doğru uzandı.

Öpüşmemizi kesip tişörtünü çıkardı ve kemerini çözdü. Daha sonra benim üstümdeki tişörtü çıkardı ve direk boynuma yöneldi. Boynumun her yerini öptükten emin olduktan sonra sütyenimden taşan yerleri emmeye başladı,istemeden kafamı geriye doğru attım ve vücudumu yay gibi gerdim. Sütyenimin kopçasını açıp göğüslerime yöneldiğinde her ne kadar istemesem de tahrik olduğumu belli eden sesler çıkarmaya başlamıştım. Barış bana bakarak göğüslerimden aşağıya doğru yavaş yavaş öperek pantolonumun hizasına kadar geldi ve oraya vardığında yatakta doğrulup pantolonunu çıkardı ve sonra benim pantolonuma yöneldi. Bana bir bakış attı , bir şey söylememi bekler gibi ama hiç ses çıkarmadım.

"Bir şey söyle kendimi zorla yapıyormuş gibi hissediyorum" dediğinde gözümü o şişkinliğin olduğu yerden ayırıp ona baktım.

"Seni seviyorum" dedim vücudunun her yerine , özellikle kaslarına bakarak.
Bunu söylememin üzerine üzerime çıktı ve beni öpmeye başladı.Ellerimi saçlarının arasında gezdirdim ve kendime doğru bastırdım. Yaptığım şey hoşuna gitmiş olacak ki dudağımı ısırmaya başladı. Dudağımı ısırdığında inlememle daha da hoşnut olmuş olacak ki eli iç çamaşırımın etrafında gezinmeye başladı. Öpüşmeye devam ederken Barış bir eliyle komidinin çekmecesini açıp bir şeyler aramaya başladı. Dudakları hala dudaklarımda olduğu için ne aradığını soramıyordum. Barış dudaklarını benden ayırıp elindeki jelatinli şeyi ağzına götürüp açtı,şey dediğim şeyin prezervatif olduğunu görünce çok utanmıştım.
Barış üzerimden kalktı ve yatakta oturarak boxerini çıkardı. Yatakta bana doğru döndüğünde gözlerimi kocaman açarak prezervatifi taktığı yere baktım

"Fazla mı büyük geldi" deyip sırıttığında hemen ellerimle gözlerimi kapadım
"Ya çok utandım" dediğimde ellerimi açıp dudaklarıma yöneldi.
Öpmeye devam ederken iki eliyle hafifçe iç çamaşırımı aşağıya indirdi. Dudaklarımdan inip boynuma yöneldi ve göğüslerime kadar öpmeye devam etti,göğüslerime gelince etrafında öperek tur attı ve karnıma doğru öpücükler bıraka bıraka indi. Bikini bölgesine geldiğinde oraya küçük bir öpücük kondurmasıyla kasıklarımın kasıldığını hissettim ve bacaklarımı birbirine kenetledim. Beni rahatlaşmaya çalışarak bacaklarımı hafifçe öpmeye başladı ve tekrardan o bölgeye geldiğinde diğerlerine nazaran daha hafif ve nazik bir öpücük kondurdu. Gene kasılmıştım ama bu sefer belli etmemeye çalıştım. Tam aşağıya inicekken

"Barış direk şey yapsak olmaz mı" dedim utanarak

"Bir kız için en zevkli kısımlardan biri burası ama sen bilirsin" deyip son bir kez daha oraya öpücük bırakıp yukarı yöneldi.

Gözlerini gözlerime sabitleyip
"İlk seferde biraz acıyabilir" dedi

"Çok iyi moral veriyorsun sağol" dediğimde gülerek boynumdan öptü ve aniden erkekliğini içime ittirince hemen bağırarak sırtına tırnaklarımı geçirdim.Tırnaklarımı batırdığımda inledi ve

"Sakin ol daha bir şey yapmadım" dediğinde

"Ne yani girmedi mi" dedim ona bakmayarak,yarın sabah Barış'ın yüzüne bakabilecek miyim ondan bile emin değilim gerçi.

"Hayır girmesi için denedim sadece ama olmadı"

Demekki girdiğimde canım çok acıyacak diye düşünüyordum ve Barış bana tercüme oldu

"İlkinde çok acır ama sonrasında zevke dönüşecek emin ol" dediğinde iki elimle de sırtına tutundum

"Hazır mısın" dediğinde

"Evet" diye fısıldadığımda beni öpmeye başladı ve yine hiç beklemediğim anda tekrardan ittirince Barış'ın dudağını çok sert bir şekilde ısırdım. Yine olmadığını anlamıştım,bana acıdığı için zorlamadığı belliydi.

"Başka yoldan deneyelim" dediğinde aşağıya inip tahrik etmeye çalışacağını anladım ve hemen ensesinden çekerek
"Böyle deneyelim" deyip dudaklarına yöneldim. Öpüşmeye başladığımda ağzıma sıvı bir şey gelmişti,tattıktan sonra bunun kan olduğunu anlamıştım.

"Barış dudağın kanıyor" dediğimde

"Yatakta bile vahşisin" dedi ve tekrar dudaklarıma yöneldi.Öpüşürken erkekliğinin bana değdiğini hissediyorum ve sertleşmiş olacak ki her zorladığında canım daha da yanıyordu. Barış tekrardan "hazır mısın" dediğinde ona tam cevap vericektim ki, biri odanın kapısını yıkacakmış gibi tıklatmaya başlayınca "Dur biri geldi" dedim ama

"Çalar çalar gider" deyip boynumu emmeye başladı

"Barış saçmalama belki önemli bir şey" dediğimde Barış derin bir nefes alarak üzerimden kalktı ve giyinmeye başladı.

"Yok, ne zaman bir şey yapmaya çalışsak bir engel çıkıyor anasını satayım böyle işin" deyip söylenmeyi de ihmal etmedi.

Ben de çabucak giyindim ve saçlarımı düzelterek kapıyı açtım

"Eren nold.." Dememe gerek kalmadan
Eren Barış'a tokat attı ve

"Senin de Allah belanı versin" deyip kolumdan tutarak beni aşağıya indirdi.

"Eren noldu" diye bağırdığımda bana cevap vermeyerek merdivenlerden hızlı hızlı indi. Aras merdivenlerin başında dikilmişti, ne olduğunu bilmiyorum ama yüzü çok üzgün görünüyordu

"Eren dinle lütfen" demesine rağmen onu dinlemeyerek beni de çekiştirerek evden çıktık.

Sokakta hızlı hızlı ilerliyorduk. En sonunda kolumu elinden çektim

"Eren napıyorsun" dediğimde bana döndü ve bağırarak

"Bitti her şey bitti buraya kadar!"
Deyip elini alnına götürdü

"Eren nolduğunu söyle" dedim telaşla

Söylediği şeyi duyunca kalbime şiddetli bir ağrı girmişti ve annemin ölümünden sonra yaşadığım olayların üzerine bir tanesi daha eklenmişti

"Bize tecavüz etmeye çalışan çocukları Araslar tutmuş"

Continue Reading

You'll Also Like

296K 25.1K 8
Boş kalan son sayfa dolmadan, kibritler yere saçılmadan, yanan son mum sönmeden, bu yabancı duman her yanımızı sarmadan ve onlar beni bulmadan bul be...
2.9M 183K 56
Adelya: Kötü çocuklar iyi kızlara aşık olur Adelya: ama bir problem var Adelya: benim iyi hiçbir tarafım yok amk ebu cehilin premium üyesiyim
165K 10.8K 46
Mahir, eski sevgilisiyle komşu olduğu için sinirli değildi. Sinirli olduğu nokta, adamın karısıyla birlikte karşı apartmanına taşınmasıydı.
416K 35.1K 53
Texting ağırlıklıdır. (galiba) Dershanenin homof*bik serserisi Mete ve kalbi güzel sert oğlanımız Dorukhan arasında geçen pek de hoş olmayan mevzular.