PAYEDÂR(TÖRE) /TAMAMLANDI\

By Maysa_58

5.6M 312K 55K

🌹 Genç adam, karşısında melekleri kıskandıracak derece güzel olan karısına doğru adım attı. Tam önünde durdu... More

~Tanıtım~
~1.Bölüm~
~2.Bölüm~
~3.Bölüm~
~4.Bölüm~
~Gelecek bölüm Alıntısı~
~5.Bölüm~
~6.Bölüm~
~7.Bölüm~
~8.Bölüm~
~9.Bölüm~
~10.Bölüm~
~11.Bölüm~
~12.Bölüm~
~13.Bölüm~
~ Şahan & Yağmur ~
~14.Bölüm~
~15.Bölüm~
~16.Bölüm~
~Şahan & Yağmur 2~
~17.Bölüm~
~18.Bölüm~
~19.Bölüm~
~Senem & Barut Karadağlı~
~20.Bölüm~
~21.Böüm~
~22.Bölüm~
~23. Bölüm ~
~24.Bölüm~
~25.Bölüm~
~26.Bölüm~
~27.Bölüm~
~28.Bölüm~
~29. Bölüm ~
~30.Bölüm~
~32.Bölüm~
✨Kesit✨
~33. Bölüm~
~34.Bölüm~
~35.Bölüm~
~36.Bölüm~
🍬 Bayrama özel bölüm 🍬
~37.Bölüm~
~38. Bölüm~
~39.Bölüm~
~40. Bölüm~
~41. Bölüm ~
~42. Bölüm ~
~43.Bölüm~
~44.Bölüm~
~45. Bölüm~
~46.Bölüm~
~47. Bölüm~
~FİNAL BÖLÜMÜ~

~31.Bölüm~

82.5K 5.7K 683
By Maysa_58

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. 🌹

Oturduğu yerden ayağa kalktı Barut. Ayşe'den duyduklarını sindirmesi lazımdı çünkü duyduğu şeyler hiç normal ve akıl alınacak gibi değildi. Kehribar gözlerini kıstı ve karşısında şekilden şekile giren kıza baktı. Yusuf'un kız kardeşiydi... Duymuştu  bir kız kardeşi olduğunu ama hiç görmemişti. Yusuf'u ve ikizleri tanıyordu birtek, şimdi ise tüm aile üyelerini teker teker tanımaya başlamıştı. Derin bir nefes aldı.. Yusuf'un o perişan olmuş halini görmüştü şimdi birde kız kardeşinin başına gelenleri duyarsa daha fena olurdu. Üstelik Mehran Efe'nin durumu tam daha belli olmamıştı. Ona bu konudan uzun süre bahsedemezdi, ama ikizlere söylebilirdi. Evet evet!  en kısa zamanda ikizlere söylemesi lazımdı. Bu böyle olmazdı kendi başlarına bir kararlar almazlardı ve Ayşe'nin ona hala bazı şeyleri eksik anlattığını düşünüyordu.

- Siz Yusuf'a kardeş değil, bildiğiniz  düşmansınız! Biriniz gider babasının katilinin oğluna ihale dosyası verir. Şahan desen geçen ay az kalsın şirketi batırıyordu." diyerek sitemle konuştu gerçekten Yusuf'ta paygamber sabrı vardı.  Geçen ay Şahan yanlış bir imza ile koskoca şirketi  başkasına devrediyordu. Bu durumu Yusuf'a söyleyince, zamanla öğrenecek bu büyük işleri demişti. Söz konusu kardeşleri oldu mu bu adamın hiçbir şey gözü görmüyordu. Hele kardeşlerinin yanlışlarını ve hatalarını  asla. Bu çok büyük bir yanlıştı!

Ayşe gerçeklerin yüzüne bir tokat gibi çarpılmasıyla sertçe yutkundu. Mecbur kalmış vermişti o ihale dosyaysını yoksa o ağabeyine ihanet etmek ister miydi?

- Mecburdum..." dedi sesi titrerken ağlamamak için zor duruyordu. Barut'un ağabeyinin arkadaşı olduğunu öğrendiğine nasıl şok olmuştu. Asla beklemiyordu, Barut ve Ela ismini duymuştu daha önce ama hiç görmemişti. Birtek Senem'i görmüştü onada çocuktu. Hayal mayel hatırlıyordu o anları, tesadüf eseri tanıştığı adamın ağabeyinin arkadaşı olmasını asla beklemiyordu.

- Ayşe çok merak ediyorum, zamanında babana acımayan insanların sana saygı, sevgi göstereceğine nasıl inandın?" en merak ettiği buydu belki Ayşe toydu ama bunu hiç mi akıl edememişti? Ulan babasıydı ölen babası! bir aşk insanın gözünü bu kadar kör edebilir miydi?

- Miran..." dedi ismini söylerken bile midesi bulanıyordu" O benimle öyle güzel oynadı ki, ben inandım ona beni sevdiğine, aşık olduğuna beni gerçekten sevdiğine ama hepsi yalanmış, geç oldu bunu anladığımda." Barut'a tam olarak herşeyi anlatmamıştı anlatmazdı. Ne diyecekti sevişirken video alıp beni tehdit etti mi? Bunu söylemezdi... Herşeyi söyler ama bunu  asla söyleyemezdi.

-Çok mu sevgisiz bıraktılar seni? Bir şerefsizin en ufak sevgisini benimseyecek kadar çok mu sevgisiz kaldın?" Barut'un ses sesini duymasıyla başını iki yana doğru salladı ve gözünden bir damla yaş düştü. Çok sevmişti ailesi onu hele Yusuf ağabeyi babasıydı onun... Ama kanmıştı işte kanmıştı! Küçüktü aklı karışmıştı ne olduğunu anlamamıştı.

- Ben insanım! Ve hatalar yapabilirim ve yaptımda bedelini çok ağır ödedim." diyerek kendisini haklı çıkarmaya çalıştı. Barut başını olumsuz anlamda salladı. Evet insanlar hata yapabilirdi ama yaparken iki kere düşünmek gerekiyordu. Ben bu hatayı yaparsam geri de kalan insanların yüzüne utançla bakar mıyım acaba? diye düşünmesi lazımdı. Ama Ayşe bile isteye o hatalara yürümüş arkada kalanları düşünmememişti. Ve kendisininde dediği gibi bedelini çok ağır ödemişti.

- Peki şimdi ne olacak? Ne yapmayı düşünüyorsun?" diyerek gergin havayı dağıtmaya çalıştı Barut. Geçmişi konuşarak bir yere varamazlardı, şimdi ne yapacakları onu düşünmeleri lazımdı.

- Ben hapise giremem. O şerefsiz yüzünden hapise giremem! Benim yaptığım anlaşılır ise de kan davası yeniden başlar.. Benim yüzümden kan davası  yeniden başlar ağabeylerimin canı tehlikeye girmiş olur hatta Mehran Efe'nin bile..." demişti sesi titrerken Mehran Efe... yeğeni bugün doğmuştu ve görememişti. Yaptığı hatalar yüzünden ailesinin en mutlu günlerinden çok fazla geri kalmıştı. Konuşmanın başında Barut, olanları anlatmasa idi belkide yeğeninin doğduğundan haberi olmayacaktı bile!

- Seni hapise göndermek gibi bir niyetim yok merak etme. Dağ evine giden adamım görmüş Miran'ın ölüsünü bulmuşlar, fazla kan kaybından ölmüş ama kimse seni yokluğunu nasıl fark etmedi?" Demişti merak ettiği şeylerden biride buydu tamam Miran öldü ama o dağ evine tek başına değildi sonuçta kimse bu kız nerede dememiş miydi?

- Miran'ın ailesi beni sevmezdi, büyük ihtimalle kaçtığımı düşünüyorlardır." Dedi aklına gelen ilk buydu. Kimse Miran'ın onun öldürdüğünü bilmiyordu ve bunu tahmin edemezdi zaten.

- Konağa dönsen-"

- Asla! Barut asla! anladın mı asla dönemem! Hapise girerim ama yinede o konağa dönmem. Ben zaten oradan kurtulmak istediğim için bunları yaptım. Geri dönersem Miran öldüğü için beni ağabeyi  Ahmet Ağa ile evlendiriler." Oturduğu yerden ayağa kalktı başka bir çözüm yolu bulmalıydı çok başka bir çözüm! O konağa dönerse Avzem hanım onu kendi konağına göndermez. Ahmet ağaya üçüncü kuma olarak giderdi. Ölürdü! Bu sefer birazdan kendini öldürür o konağa adım atmazdı!

Barut, duyduğu gerçeklerle birkaç saniye boyunca düşündü. Gerçekten kocası öldüğü için kayınbiraderi ile  mi evlendiriyorlardı? Bu nasıl bir mideydi? Şaka mıydı bu? Ulan kayınbiraderi kardeşten farksızdır. Bu nasıl iğrenç bir düşünce idi? Başını olumsuz anlamda salladı.

- Tamam sakin ol, ben başka bir çözüm yolu bulacağım.  Şimdilik Yusuf'a birşey söylemeyeceğim. Adamın zaten derdi başından aşkın birde bunlarla uğraşmasın." Dedi

Ayşe, başını olumlu anlamda salladı resmen herşey üst üste geliyordu şaka gibiydi! Ama şuan Barut haklıydı ve ona uymak zorundaydı. Yardım konusunda Barut'a gerçekten ihtiyacı vardı.

- Nasıl bir çözüm yolu bulacaksın? Benim yokluğum Mardin'de ya duyulursa ne yapacağız?"

Barut Kehribar gözlerini kıstı ve konuştu.

- Herşeyden önce iyi bir avukat ve sağlam bir plana ihtiyacımız var."

~~~~~

Sabahın en erken saatlerinde Payedâr'lar yine  hastaneye gelmişti. Şahin, tepsi tepsi tüm hastaneye çeşit çeşit tatlılar dağıtmıştı. Sadece hastaneye mi? Tüm Mardin'e dağıtılmıştı o tatlılar resmen! Hastaneye gelen aşiret ağaların haddi hesabı yoktu... Tebrik etmek için gelen ağalar ile Şahan ilgilenmişti. Çünkü Yusuf Mirza'nın önemli bir işi vardı. Karısı ile ilgilenmeliydi bundan önemli başka bir iş olur muydu? Asla ! Onun en önemli işi  artık karısı idi. Şahan ise, iflas bayraklarını çekmiş ve ağabeyinin telefonunu en sonunda uçak mooduna almış ve geçip bebek yoğun bakımının oradaki koltuğa oturmuştu. Sabahtan beri ağabeyini bin kişi aramış beş yüz kişide görmeye gelmişti. Hepsi ile ilgilenmekten canı çıkmıştı resmen neyseki bitmişti. Daha fazla gelen olmazdı diye umuyordu İnşallah. Gözü yoğun bakım camında duran ikizi Şahin'e baktı. Sürekli bebeğin çirkin olduğunu iddia ediyordu. Ama çirkin değildi, Doktor Kardelen ile konuşmuşlardı dün gece. Erken doğduğu için öyle gözükmüyormuş, anne karnında gelişimi tam tamamlanmamış. Zamanla normal bebekler gibi olacaktı. Biraz daha oturduktan sonra Şahin'in yanına gitti. Bu kadar dikkatli neyi inceliyordu merak etmişti. Alt tarafı camın ardında bebekler vardı.

- Mehran Efe'nin yüzünü mu ezberlerliyorsun?" Diyerek konuştu, Şahin başını olumsuz anlamda salladı o çirkin bebeğin yüzünü neden ezberlesindi? O içlerinden en tatlı olana bakıyordu ama  yoktu hepsi birbirinden çirkin bebeklerdi. Sadece şu sağ taraftaki birazcık tatlıydı o kadar.

- Şey diyorum Şahan... Şu bebekle Mehran Efe'nin yerini değiştirsek olmaz mı? O biraz tatlı en azından? Zaten hepsi birbirine benziyor kimse anlamaz." Demişti ciddi bir tavırla söylemişti üstelik baya ciddi ciddi de Şahan'dan bir  cevap bekliyordu.

- Ulan gerizekalı! Bebeğe çirkin diyip durma yengem duyarsa çok üzülür." demişti sinirle, şahsen ilerde biri onun çocuğuna çirkin dese  acayip üzülürdü. Hem Şahin abartıyordu Mehran Efe o kadarda çirkin değildi.

Şahin banane derecesinde omzunu sallamıştı. Yalan söylemezdi ki çirkini işte Mehran Efe çirkindi! Hatta tüm bebekler yeni doğunca çirkin oluyordu ama kendi çocukları çok güzel olacaktı. Çünkü onun çocuğu idi asla çirkin doğma ihtimalli olmazdı. Onun gibi mükemmel çocukları olacaktı buna inanıyordu ama bir yandanda harbi yengelerin gülü üzülür mu diye düşünüyordu.

- Sakın Gülhanım'ın yanında böyle konuşmayın." duydukları sesle ikizler arkalarını dönmüştü. Doktor Kardelen ve Yağmur gelmişti. Yağmur elindeki baklava tabağını Şahin'e vermiş ve cama resmen yapışmıştı. Mehran Efe ona göre çok güzeldi çok. Şahan, baklavadan bir dilim almış ve ağzına atıp Şahin'e bakmıştı.

-Annelik psikolojisi, erken doğum psikolojisi, lohusalık psikolojisi, bebeğini kucağına almadığı için kendini eksik görme daha fazla sayayım mı? Eğer bebeğe sürekli çirkin derseniz anne bebeğini kabul etmez bence bunu hiçbirimiz istemeyiz diye düşünüyorum. Az önce aynısını Yusuf beye'de söyledim. Bu konular Gülhanım için çok önemli. Tekrar ediyorum bu konular bir anne için çok hassas şaka niyetli de olsa lütfen söylediklerinize dikkat edin."

Şahin suçluluk ile başını olumlu anlamda salladı. Yengesi üzülmesin diye gider gelir Mehran Efe'yi överdi. Yeter ki yengesi mutlu olsundu.

- Sabahtan beri bende diyorum ama anlamıyor. " diyerek kendini kurtarmıştı Şahan, Şahin ise gözlerini devirmişti.

- Daha önce hiç yeni doğan bebek görmediniz mi?" dedi Kardelen merakla verdikleri tepkiden bunu çıkarmıştı ve yanılmamıştı.

- Görmedik!" aynı anda konuşmuştu ikizler Kardelen gülerken onun gülmesine Yağmur'da katılmıştı. Daha önce bebek görmüşlerdi ama onlar hiç bu kadar küçük değildi ki, ondandı şaşkın olmaları. Uzun uzun konuştular Kardelen'le daha sonra Kardelen hanım yanlarından ayrılmıştı. Şahan ise aklına gelenle Şahine döndü. Mehran Efe'ye altın almış mıydı acaba? ela gözlerini kıstı ve elini Şahin'in omzuna koydu.

- Mehran Efe'ye altın aldın mı?" diye sordu ciddi tavırla çünkü kendisi almamıştı. Evet daha dün doğmuştu belki yeğenleri ama olsun almaları lazımdı. Şahin başını olumlu anlamda salladı.

- Kilosu kadar altın aldım yeğenime." diyerek kendini övdü ama Şahan göz devirdi.

- Bir kilo üç gram altın aldın yani?" dedi emin olmak istercesine Şahin başını olumlu anlamda salladı. Şahan başını olumsuz anlamda sallamıştı çok azdı. Yağmur dikkatli şekil de karşısındaki ikizlere bakıyordu. Konu nereye bağlanacaktı çok merak ediyordu.

-Evet"

- Aramızdaki samimiyete dayanarak ben onu üç kilo altına yuvarlıyorum." dedi Şahan kendiside üç kilo altın alacaktı ve eşit olmak lazımdı. Şahin hiç tereddüt etmeden kabul etmişti.

Yağmur ise gülerek  başını olumsuz anlamda sallamıştı. Bu ikisini bazen gerçekten anlamıyordu. Altın konusu bittikten sonra Şahin, Melek'i alarak hastaneden ayrılmıştı çünkü konağa gelen giden oluyordu onlarla ilgilensinlerdi. Yağmur'da uzun süre Mehran Efe'nin yanında durduktan sonra Gülhanım'ın odasına doğru yol almıştı ki Şahan'ın sesini duymasıyla olduğu yerde kaldı.

- Yağmur?"

Derin bir nefes aldı ve arkasını döndü. Günlerce Mardin'de idi ama tek kelime konuşmamışlardı. Kalbinin hızlanmasını yok saydı ve ne var derecesinde başını salladı.

-İyi misin? Bir eksiğin var mı?" diye sordu Şahan merakla,

Gülümsedi Yağmur, tek eksik sensin demek istedi ama sustu. Dolmaya çalışan gözlerini sakladı ve

- İyim Şahan, çok şükür hiçbir eksiğim yok!" demiş ve hızlı adımlarla oradan ayrılmıştı. Arkasından ne olduğunu anlamayan bir Şahan bırakmıştı. Ama yok Yağmur kararlı idi! Nasıl Şahan onu görmezden geliyor konuşmuyor ise oda ona aynısını yapacaktı ve bu konuda çok ciddiydi! Onun hissettiklerini birazda Şahan ağa hissetsindi! Kendini toparladı ve Gülhanım'ın odasının önüne gelince kapıyı çaldı ve içeri girdi gördüğü manzara ile şok olmuştu.

Yusuf ağa, Zelal kadına kendi elleri ile baklava yediriyordu! İçeri girdi ve kaynanasına ne  oluyor derecesinde başını salladı.

- Dâye'm biraz fazla konuştu. Yusuf Mirza'da Allah aşkına sus! diyip baklava verdi ağzına." diyip gülmüştü Yağmur'da tebessüm etmişti ve yatakta yorgunca duran eltisini görünce içi acımıştı. Onlar olduğu için rahat rahat yatamıyordu. Kaynanasının kulağına eğilmiş ve bu durumdan bahsetmişti. Ezma hanım başını olumlu anlamda salladı ve kalkmaya karar verdiler zaten bu arada olmaları gelini için tehlikeliydi dikişleri mikrop kapabilirdi.Ama ilk torun olunca insan ister istemez gelmek istiyordu hatta burada kalamak istiyordu. Ama Gülhanım'ın onun yanında rahat olmayacağını bildiği için teklif dahi etmemişti. Evin hanımın kalması en doğruydu. Hep birlikte kalkmışlardı ve konağa doğru yola çıkmışlardı.

Evin hanımda kızı biraz uyusun diye kendi odasına geçmişti. Gülhanım'ın çok uykusu vardı ama uyumak istemiyordu oğlunu görmek istiyordu. Yusuf Mirza'nın elinde tarak ile geldiğini görünce tebbesüm etti. Sabah Yağmur onun için bir çanta getirmişti temiz kıyafet, tarak ve tülbent, yazma  en çok ihtiyacı olan şeylerdi.

- Yusuf Mirza" dedi oturduğu yerde çok azıcık dikleşmişti canı yanıyordu ama kocasına belli etmek istemiyordu.

- Efendim, canımın içi." dedi elindeki tarağı karısının saçlarına hafifçe bastırıken saçının teline zarar gelse onun canı yanardı. Dikkat etmesi lazımdı o yüzden saçlarını tararken.

- Mehran Efe'yi görmeye gidelim mi? Ne olur lütfen?" Dedi sesi titremişti bu derken, insan hiç evladını görmek için izin ister miydi? Gülhanım istiyordu çünkü doktorları hareket etmemesi gerektiğini söylemişti. Yusuf Mirza karısının saçlarının üzerine öpücük kondurdu. Kıyamıyordu karısına hele o titreyen sesine asla kıyamıyordu!

- Biraz uyu güzelim. Doktor ile konuşup gideriz ama lütfen şimdi biraz uyu." Nahif bir şekilde konuşmuştu karısına, hassasiyet göstermesi lazımdı karısına. Onu anlaması lazımdı.

Gülhanım ise ağlamamak için zor durmuştu. Oğlunu görmek istiyordu her dakika Şahan ona fotoğraf atıyordu ama yetmiyordu. Kucağına almak koklamak istiyordu. Göğüsleri süt dolmuş taşmıştı, emzirmek istiyordu oğlunu. Yusuf Mirza, karısının bu halini görünce dayanamadı ve alnına öpücük kondurdu.

- Söz veriyorum gülüm, sen biraz yat uyu dinlen  gideceğiz görmeye." Dedi

Gülhanım el mecbur başını olumlu anlamda salladı. Kocası nazikçe saçını taradı daha sonra birlikte göğüslerini dolduran sütünü almış oldukları süt sağma makinası ile sağıp hemşireye vermişlerdi. Daha fazla dayanamadı ve uyudu Gülhanım, Yusuf Mirza uyuyan karısının yanağına öpücük kondurdu bu sefer daha sonra odada bulunan banyodan güzelce abdest almış ve kayınvalidesinin yedek  secdesini kıbleye doğru sermişti.

Namaz kılıyordu... Şükür namazı...

Yüce Allah ona karısı ve oğlunu bağışlamıştı. Gördüğü o kabusun gerçek olmadığı için göz yaşları dökmüştü secde başında. Kaç rekat kılmıştı bilmiyordu. Ellerini açmış bol bol dua etmişti. Secde başından  kalktığında kara gözlerinin içi kıpkırmızıydı. Yatakta uyuyan karısını görünce onun yanına gitti küçük elini ellerinin arasına aldı ve diğer eliyle saçlarını okşadı karısının.

- Kıyamet kopsun, saçının teli kopmasın gülüm."


Bölüm sonu....

Yusuf Mirza! Yusuf Mirza gerçek olmaman beni çok üzüyor.🥺🤍

Bölümlerin geç gelmesi, kitabı baştan okuyorum.🤭 Beş bölüm içinde zaman atlaması olacak ve zaman atlamasından sonra aklınızda sorun işareti kalmasın diye. Olayları toparlamaya çalışıyorum. 🤍

Instagram; Maysa_58_

Twitter; Maysa_58_  

Hesaplarımı takip etmeyene küsüyorum.(!)

Continue Reading

You'll Also Like

2.2M 67.4K 63
Serseri#1 Sen ki; maviliğinden arınıp siyaha bulanmışsın. Tüm bekleyişlerin arkasındaki bir tükeniş. Ve sen ki; haramına bulaşıp kaybolmak istediğim...
YOSMA By siyahbirkiz

Teen Fiction

249K 9.4K 52
Her şey beyazın masumluğuna aldanmakla başladı. Uyuşturucu kliniğinde uyuşturucu kullanmayan bir adamın ne işi olabilir? Ahsen, geçmişi ile yüzleşir...
2.4M 142K 61
Wattpad de bu isim ile yayımlanan ilk ve tek hikayedir. Çalınma durumunda yasal yollara başvurulacaktır. Gökçe tacize uğradığı gecenin sabahında sev...
870K 36.8K 26
Abimin arkadaşı akımını abimin arkadaşına uyguladım. Yaparken aklımdan geçen tek şey sürekli okuduğum kitaplardaki gibi olacak değil ya; Ayrıca tek b...