Love Me Wrong | Taegi

By fernwehimben

6.8K 817 1.2K

Çeşitli bahanelerle kavga edip odada ne varsa birbirlerine attıktan sonra akşam çöktüğünde beraber uyuyan, be... More

Giriş
1. Bölüm
2.Bölüm
3. Bölüm
4. Bölüm
5.Bölüm
6.Bölüm
7.Bölüm
8.Bölüm
9.Bölüm
11. Bölüm
12.Bölüm
13.Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16.Bölüm
17. Bölüm
18.Bölüm
19.Bölüm
20.Bölüm
21. Bölüm
22. Bölüm| Final

10.Bölüm

297 38 55
By fernwehimben

Taehyung ve Jungkook dövmeciyi kapattıktan sonra Seokjin'in yanına kafeye gelmişlerdi, Yoongi ve Hoseok da henüz çıkmamıştı zaten bunu da bildiğinden Taehyung yolda Jimin'i aramış onu da çağırmıştı. Sonra Jungkook'un yüz ifadesini görünce pişman olmuştu aslında ama iş işten geçmişti tabii.

Kafede Seokjin'le beraber uzun uzun oturup hep birlikte kahve içmiş ve sohbet etmişlerdi.

Bir süre önce de Seokjin geç olduğu gerekçesiyle onları gönderdiğinden şimdi ağır ağır pek kimsenin kalmadığı sokaklarda yürürlerken Jimin Taehyung'un koluna girmiş tatlıyı fazla yediğinden yakınıyor, Hoseok ve Yoongi farklı bir şey hakkında tartışırken Jungkook da Jiminin tatlı tatlı homurdanmasını dinliyordu sırıtarak.

Jimin Taehyung'un kolundan ayrıldığında Jungkook biraz durmuş yeteri kadar geride kaldığına karar verince mutlu mutlu gülerek koşup Taehyung'un sırtına atlamıştı.

Jungkook'un üzerine aniden yüklenen ağırlığını taşıyamayınca düşecek gibi olsa da Taehyung alışık olduğu için son anda düşmekten kurtulmuşlardı.

"Jungkook," dedi sakin kalmaya çalışarak, Jungkook bacaklarını onun beline kollarını da boynuna sarmış sıkı sıkı tutunuyordu ona "Sana şunu YAPMA diyorum değil mi kardeşim?"

"Çok korkuttun beni şu an," dedi Jungkook gülerek, Hoseok durmuş yargılayıcı bir ifadeyle onlara bakarken Yoongi duruma tamamen alışık olduğundan takılmamıştı, Jungkook bunu kendisine de yapıyordu bazen.

"Sizin şu boğuşma sevdanızı asla anlayamayacağım," diye söylendi Hoseok, bir süre böyle duracaklarını bildiğinden kaldırıma oturdu sonra. "Bir yerinize bir şey olacak o zaman göreceğim sizi."

Jimin kıkır kıkır gülerek onlara bakıyordu. "Beli ağrır Jungkook, insene." dedi gülerek.

"Evet Jungkook belim ağırır dinlesene Jimin'i." dedi Taehyung da ona.

"Duygularıma oynuyorsun," dedi Jungkook dudak büzerek Taehyung'a bakıp, "Ne olmuş sırtına bindiysem? Kırbaçlamıyorum ya koş diye." dediğinde Jimin kendini tutamayarak kahkaha atmıştı.

"Gel otur," dedi Yoongi de gülerek "biraz duracak onlar öyle."

Jimin Yoongi ve Hoseok'un arasına oturup iki koca çocuğu izlemeye buradan devam etti.

Taehyung Jungkook'u üstünden atmaya çalışırken ona küfürler ediyor Jungkook da kahkahalarla gülüyordu.

"İçmeye mi gitsek?" diye sordu Hoseok, Jimin ve Yoongi'ye dönüp.

"Olur aslında ya," dedi Jimin "Soju çok iyi giderdi şimdi."

"Şu iki avanağa da sormak lazım ama," dedi Yoongi "Yani ayrılırlarsa." diye ekledi gülerek.

Hoseok onlara bakıp güldü Taehyung biraz daha zorlarsa Jungkook'u parçalayacak gibi duruyordu.

"İkiniz tamam derseniz gelir onlar da sormaya gerek yok." dedi Hoseok omuz silkip. "Ayrılmalarını bekleyelim ama yine de, gittiğimizi fark etmezler şimdi."

Yoongi göz devirirken Jimin kıkırdadı. "Sürekli böyle didişmeleri çok tatlı aslında," dedi tekrar diğer ikisine bakarak "çocuk gibi eğleniyorlar."

"Namjoon hyung olsa şimdi bunları bir güzel dövüp ayırırdı." dedi Hoseok gülerek.

"Nasıl da hoşuna gidiyor ya," dedi Jimin gülerek "bilmesem sevmiyorsun sanacağım."

"Seviyorum ama gıcık olduğum yönleri de var," dedi Hoseok.

"Gözlemci olmanın yan etkileri bunlar," dedi Yoongi de Hoseok'un omzuna vurarak. "Her şeyi incelersen böyle oluyor, tavsiye etmiyoruz Minnie."

"Hiç dikkat edemem ben zaten, ne gördüysem o kadarını biliyorum." diyerek Jungkook'a baktı Jimin, Taehyung'u uğraştırırken çok eğleniyor gibiydi, güzel görünüyordu gülerken. İç çekti sessizce.

Taehyung en sonunda dayanamayıp Jungkook'un saçlarını çekmeye başlayınca Jungkook "Manyak mısın be?!" diye bağırarak ellerini itmeye çalıştı ama saçlarını sıkı sıkı tuttuğu için sadece kendi canını daha fazla acıtmakla kalmıştı.

"İn yemin ediyorum saçsız bırakırım seni! Öbek öbek koparırım kafanda ne kadar saç varsa İN!" diye karşılık verdi Taehyung da.

Hoseok gülerek "Yiyin birbirinizi!" dedi keyifli keyifli.

Jimin de "Ama acır!" diyerek hemen yanlarına gitti, Taehyung'un ellerini tuttu o da "Tae bıraksana koparacaksın saçlarını!"  diye kızdı Taehyung'a ama Taehyung çok umursamadı, Jungkook da ellerini çekmeyi başaramayınca dişlerini Taehyung'un omzuna geçirdi sertçe.

"HAYVAN!" diye bağırarak canının acısıyla iyice asıldı Taehyung saçlarına.

"Jungkook sen de bırak! Bıraksanıza birbirinizi!"

Çok geçmeden Taehyung Jungkook'un omzunu kopardığı düşüncesiyle kafasından iterek kurtuldu ondan, Jungkook da saçlarının bırakmasıyla onu daha fazla zorlamamıştı zaten.

Taehyung tişörtünü çekip omzuna bakmaya çalışırken Jungkook başını ovuyordu. Jimin ikisine de bakıp öncr hangisini kontrol etmesi gerektiğine karar vermeye çalışırken Yoongi gelip Taehyung'a bakınca Jimin de rahatlayarak Jungkook'a yaklaştı.

"Acıyor mu çok?" diye sordu ellerini uzatıp saçlarını düzelterek.

"Kafam uyuştu." diye yakındı Jungkook, Jimin gülerek parmak uçlarıyla Jungkook'un başına masaj yaptı hafifçe "geçer birazdan hem sen kaşındın." 

"Hemen onu savun zaten," diye homurdandı Jungkook bu sefer, Jimin kıkırdadı.

Taehyung canının acısından biraz da abartarak sızlana sızlana  Yoongi'ye omzunu gösterirken Yoongi Jungkook'un diş izlerine doğru hafifçe üflüyordu. 

"Pisi çok acıyor ya," diye yakındı Taehyung "baksana ne biçim ısırmış."

"Sen benim saçımı çekerken iyiydi ama! Düşman boynuna bağladığın ipi mi çekiyorsun pezevenk?" dediğinde Taehyung hâlâ Yoongi'ye nazlanmakla meşguldü.

"Lan aç köpek, dönüşüm mü geçirdin bu ne?" diyerek ona kızdı Yoongi de Taehyung'un bir şey söylemesine fırsat vermeden "Az daha zorlasan karnın doyacakmış."

Hepsi birden Taehyung'un başında toplandıklarında Yoongi'nin hâlâ üflediği ısırık izine dikkatle baktılar.

"İğrenç," diyerek yüzünü buruşturdu Hoseok.

"Resmen morarmış," dedi Jimin şaşkınlıkla "Sen bu dişlerle öküz etini çiğ yersin Jungkook." diye eklediğinde ensesini kaşıdı Jungkook hafifçe gülerek.

"Öpeyim geçsin mi Taehyung?" diye sordu sonra takılarak, özür dilemeye çalışıyordu aslında.

"Kuduz tedavimi karşılasan yeter." dedi Taehyung da.

Jungkook güldü dediğine "Yaralı olduğun için susuyorum."

"Daha konuşma zaten." dedi Taehyung da gülerek, hâlâ omzuna üfleyip acısını almaya çalışan Yoongi'ye çevirdi yüzünü, Yoongi de ona döndüğünde burunları birbirine sürtmüştü.

Asla sona ermeyen bir anın içinde hapsolmuş gibi hissettiler, bakışları karşılaşırken o sonsuz  birkaç saniyede kalpleri aynı tuhaflıkla attı.

"Bırak istersen," diye mırıldandı Taehyung bakışları yüzünde gezinirken "o kadar da acımıyor şimdi."

Taehyung'un ona hep ilgiyle bakan gözleri birkaç santim ötesinden gözlerine değdiğinde, ufacık bir hareketle dudaklarının tadına bakabileceğinin farkına varmasıyla hemen tişörtü düzeltip geri çekildi,  yine de o an sonsuzdu, zihninde hiçbir zaman geri çekildiği kısmı anımsayamayacaktı.

"İçmeye gidelim diyorduk," dedi Hoseok Yoongi'nin kendine gelmesini beklerken,  bu arada göz ucuyla Taehyung'a da baktı. O hâlâ Yoongi'ye bakmakla meşguldü.

"Olur," dedi Jungkook hemen "Sen gitmek istiyor musun?" diye sordu Jimin'e.

"Evet, çok iyi gelir hem tam saati şu an."

"Sen içmek için saat ayırmıyorsun ki,"dedi Taehyung gülerek.

"Bu doğru," dedi Jimin de "E hadi gidelim artık hadi!" diyerek heyacanlı heyecanlı eklediğinde çoktan ilerlemeye başlamıştı. Hepsi peşine takıldığında Jungkook onun yanından yürümeye başlamıştı Taehyung ise hâlâ Yoongi'yi izlediğinden Jungkook'u fark etmemişti bile.

Biraz yürüdükten sonra gördükleri ilk çadır bara kendilerini atmışlardı, hemen yiyecek bir şeyler ve birkaç şişe soju istediler.

Ağzına bir şeyler tıkıştırırken "Hyungların arası nasıl düzeldi ya?" diye sordu Hoseok.

"Ben de bilmiyorum," dedi Yoongi de Jungkook ve Taehyung'a baktı "en son siz ikiniz yüzünden kavga etmedi mi onlar?"

"Biz bir şey yapmadık ki!" dedi Taehyung "nereden bilelim Seokjin hyungun tartışırken uyuyakaldı diye kızdığını."

Jimin gülerek çubuklarıyla dudağına vurdu hafifçe "uyku arkadaşı olsun diye kocaman bir ayıcık göndermeniz çok manidâr."

"Nereden bilelim ama," diye söylendi Jungkook "Namjoon hyunga sorduk benimle konuşsun da o bana yeter çok özledim, dedi biz de gönderdik."

"Kendinin de haberi yokmuş." diye homurdandı Taehyung "ayrıca neden sadece bizim yüzümüzden olsun, sen de engelini gizlice kaldırmadın mı?" diyerek Hoseok'a çıkıştı.

"Ben konuşmadan anlaşamazlar diye yaptım!" diyerek kendini savundu Hoseok.

"Seokjin hyung dövmeciye gelip Namjoon hyunga bağırınca çok korktum bizi de haşlayacak diye." dedi Jungkook gülerek.

"Ne demişti sahi?" diye sordu Jimin de, defalarca dinlemiş olsa da Jungkook onu çok komik taklit ediyordu.

Bir elini beline koyup işaret parmağını havada salladı "Gelip konuşmaya bile cesaretin yoksa çocuklarını da aramızı düzeltmeleri için gönderme!" diyerek taklit etti hyungunu.

"Yanına yaklaştırmıyorsun ki " diyerek Namjoon'u taklit etmeye başladı Taehyung da, elini uzatıp Jungkook'un elini tuttu. "Gel içeride sakin sakin konuşa-"

Jungkook hemen elini çekti "Sus! Daha ne halt yediğini bilmiyorsun! Al bu ayıyı da sarılıp yatarsın!"

Yoongi taklidin gerçekçiliğine gülerken ağzındaki içkiyi Hoseok'un yüzüne püskürttü yanlışlıkla, Hoseok gözlerini kapatıp dudaklarını birbirine bastırarak durdu.

Yoongi hemen peçeteyle yüzünü silmeye çalıştı ama güldüğü için becerememişti. Jimin gülmekten ağrıyan karnını tutarken geriye doğru düşünce Taehyung da Jungkook da hemen uzansalarda onu tutamayınca daha çok gülmeye başladılar.

İçerideki birkaç kişi de istemsizce gülüyordu onlarla beraber.

Sonunda sakinleşmeyi başardıklarında derin iç çekişler duyuldu masada Hoseok Yoongi'nin yanından biraz uzaklaşıp boşalan bardaklarını doldurdu tek tek. "Bunlar da son olsun," dedi Yoongi.  "Sonra kendimize gelemiyoruz sabah dersim var."

"Çok kasıyorsun sen," diyerek homurdandı Jungkook "kitap okuyorsunuz anca zaten."

"Hayvan herifin tekisin he." dedi Taehyung ona dönüp.

"Daha ödev teslim tarihlerinden haberi olmayan biriyle bölümümü tartışamam," diyerek yanıtladı Yoongi onu.

Yanağını eline yaslayarak Yoongi'ye döndü Taehyung.

" Pes etmek istese de, kaçmak istese de güneş ışığı amaçsızca gösterir kendini, ne büyük kayıp,  Kanın suda dağılışı gibi...
Umut ve ben,
Umut bir müebbettir,
Umut yalnızdır."

"İşin gücün palavra," dedi Hoseok ona gülerek.

"Şiir de mi okumayalım?" dedi Taehyung gülerek doğrulup.

"Çok alakasız zamanlarda okuyorsun," dedi Yoongi de gülerek.

"Dışarıdan gören de hiçbir şeyi umursamıyor zanneder," diyerek Taehyung'un yanağını sevdi Jimin " çok romantik biri aslında."

"Ya," diye mırıldandı Hoseok, Yoongi'ye baktı "Bilirim."

Yoongi masanın altından elini uzatıp bacağından çimdikledi onu, Hoseok hemen bacağını ovuştururken omuz attı ona "Ne yaptım şimdi?"

"İçimden geldi."

"Hadi için de kalkalım," diyerek araya girdi  Taehyung "Pisiciğim zar zor uyuyor zaten. Dinlenmesi lazım."

"Tamam canım yormayız pisiciğini," dedi Jungkook sırıtarak.

"Döverim seni," dedi Yoongi.

"Döver cidden," diyerek katıldı Taehyung "sadece benim pisiciğim o, değil mi pisiciğim?"

"Konuşma."

***

ELLİ DEFA SİLDİM BÖLÜMÜ YETER, yine de hiç hiç hiç ama hiç içime sinmedi ama atıyorum artık napim 😔


Continue Reading

You'll Also Like

14.6K 1.4K 30
Sen bir su damlasıydın, susuzluktan beni çekip kurtaracak. -soft and a little bit angst yoonkook İlk yayımlanma tarihi: 09.08.2018 Bitiş tarihi: 02.1...
103K 6K 43
(Belirsiz bir tarihe kadar ara verilmiştir.) Yıllarını hedeflediği geleceğine yatırım olarak kullanmış ve şimdilerde isteği mevkide olan bir iş adamı...
your time By ً

Fanfiction

7.7K 693 8
jeon jungkook kendi zamanını bulmak isteyen ünlü bir grubun en küçük üyesiydi. s | 20'
12.9K 854 15
"Ne yapıyorsun Taehyung?" Genç adam boynunda soluklanırken boğuk sesiyle konuştu. "Jeon'un kokusunu bir de senin teninden koklamak istedim." Dedik...