Afrâ

De AuthorSparklingMoon

122K 1.3K 179

(+18) Bir anlık zevk, sonrası pişmanlık... Babamla yaptığım basit bir anlaşma var. Üniversite diplomamı alab... Mai multe

Tanıtım
Babasının Prensesi
Kara Şövalye
Cevapsız Sorular
Çakma Shrek
Kaderin Oyunu
Sugar Daddy
En Uzun Gece - I
En Uzun Gece - II (+18)
En Uzun Gece - III (+18)
En Uzun Gece - IV (+18)
Onu Bulmalıyım
Tenimde İzin Var
İşkence
Seni Yanlışlıkla S*ktim
Yasak İlişki (+18)
Koz
Davetsiz Misafir
Sinirli ve Seksi
Seni İstiyorum (+18)
Hayal Kırıklığı
Bikini İzi
Tehlikeli Oyun
Yakınlaşma
Yine Yeni Yeniden (+18)
Günahlar (+18)
Hesaplaşma
Bize Ne Olacak?
Özgürlük
Özlem
Kavuşma - I (+18)
Kavuşma - II (+18)
Kavuşma - III (+18)
Sessiz Çığlık
Kucak Dansı
Yolun Sonu
Her Şey Bitti (mi?)
Yeni Başlangıçlar
Aşkın Peşinde
Sensiz Nefes Alamıyorum
İnandığım Yalanlar
Kırmızı Bir İz
Bloody Mary
Bir İyilik
Son Kez...
Yanılsama
Her Şeyden Uzak
Onsuz Geçen Zaman
365 Gün
Düğün Töreni
Yalnızca Sen ve Ben (+18)
Affedilmesi Zor Hatalar
Gelecekte Bir Gün
Yeni Fırsatlar
Geçmişten Bir His
13,454 KM
Sonun Başlangıcı
İnce Çizgi
Bunun Adı Aşk
Karşı Konulmaz Çekim (+18)
Baş Belası
Komşu Komşunun
Ceza (+18)
Büyük Sürpriz
Dilek Feneri
Soğuk Duş (+18)
Mucize

Kavuşma - IV (+18)

1.9K 14 0
De AuthorSparklingMoon

"Ayağa kalk." Sesim biraz sert çıkmıştı. Az önce itiraf ettiğim duygulardan sonra kendimi farklı hissediyordum.

Dediğimi yapıp ayağa kalktı. Onu hemen arkasındaki camın önüne doğru yürümeye zorladım. "Arkanı dön ve kollarını kaldır." Onu cama tamamen yasladım. Üzerindeki dar bluzu çıkartıp yere attım. Yine sütyen giymemişti. Benimleyken sütyen giymemesini çok seviyordum. İki bacağının arasına kendi bacağımı koyup iki yana aralamasını sağladım. Eteğini ve iç çamaşırını kalçalarından aşağı indirdim. Kendi pantolonumu da aşağıya indirdikten sonra kalçalarını kendime doğru çekip belini aşağıya doğru bastırdım.

"Sıkı dur. Yemek soğumadan bitirmemiz gerek. Anlaşıldı mı?" Az önce parmaklarım onun içindeyken fark ettiğim kadarıyla oldukça ıslaktı.

"Evet." Mırıldanarak cevap verdi.

"Aferin." İçine kayarak girdim ve o da inlemeye başladı. Ellerimi göğüslerine koyup sertçe sıktım. Patlamaya hazır bir bomba gibiydim. Hiç bir kadını Afra'yı istediğim kadar istememiştim. O benim için mükemmeldi. Çıplak sırtından dökülen koyu renk saçları, avucumun içindeki kocaman göğüsleri, önümde duran kıvrımlı kalçaları, karşımızdaki ışıl ışıl İstanbul manzarası... Kalçalarını sıkıca tutup onu kendime sertçe çekip geri bıraktım. İkimiz de orgazm çığlıkları attıktan sonra içinden çıkıp onu doğrulttum. Kendime çevirip dudaklarını yumuşak bir şekilde öptüm.

"Lütfen bana doğum kontrol hapı kullanmaya başladığını söyle." Kaşlarını yukarı kaldırıp kafasını iki yana salladı. Bunu bu şekilde yapmaya devam edemezdik. Kendime prezervatif kullanmadığım için çok sinirlenmiştim. Her seferinde ertesi gün içtiği hapların onu istenmeyen bir bebekten koruyor olması için dua etmeye başladım.

"Yarın kadın doğum uzmanına gidip söylediğin gibi hap içmeye başlayacağım." Yanağına bir öpücük kondurup kafamdaki düşünceleri uzaklaştırmaya çalıştım.

"Yemeğe geçelim mi?" Gülümseyerek kafasını salladı. Üzerini giyinmesine yardım ettikten sonra masaya geçtik.

Yemekten sonra salondaki koltuklara oturup ilk buluşmamızın tadını çıkartmaya devam ettik. Onun için küçük bir hediye almıştım. Kutuyu sakladığım yerden çıkartıp ona verdim.

"Bu ne?"

"Senin için. Küçük bir hediye."

"Bana hediye mi aldın?" Gözleri hediye aldığı için sevinen küçük çocuklar gibi parlıyordu.

"Hadi açmayacak mısın?"

Turkuaz mavisi kutunun kurdelesini çözüp açtı. Karşısına çıkan pırtlanta taşlarla süslü anahtar şekilde klasik Tiffany&co kolyeye baktı.

"Onur, bu harika bir şey." Kutunun içindeki kolyeyi çıkartıp o saçlarını tutarken ben de boynuna taktım. Uzun boynundan aşağıya sarkan pırlanta taşlarla süslü kolye o güzel göğsünün üzerinde hayal ettiğim gibi çok güzel görünüyordu.

"Çok teşekkür ederim." Yanağıma masum bir öpücük kondurdu.

"Bu akşam burada kalacak mısın?"

"Hayır. Eve dönmem gerek. Evdekiler yokluğumu anlayıp babama haber verebilirler." Alt dudağını sarkıtıp cevap verdi.

"Ama dün gece benim varlığımı anlamamışlardı. Belki bu gece de senin yokluğunu anlamazlar." Parmak uçlarımı teninde gezdirmeye başladım.

"Arzu abla sayesinde. Ama her seferinde onu suistimal edemem. Eğer fark edilirse kadın işinden olur." Başkalarını düşünmesi çok tatlıydı. Onun bu bencil olmayan tarafını çok seviyordum.

Önemli bir iş telefonu gelebilme ihtimaline karşı telefonumun sesini kapatmamıştım. Artarda gelen bildirimler ikimizin de dikkatini çekti. Telefonu elime alıp ekrana düşen bildirimlere baktığımda Hakan'dan gelen Instagram mesajları olduğunu farkettim.

"Önemli bir şey mi?"

"Yok, Hakan Instagram'dan bir şeyler yolluyor." Daha fazla soru sormamasını umdum. Çünkü Hakan bana genelde Instagramdan kadın profilleri gönderiyordu. Altına yazdığı mesajlar da bir kadının okumasını istediğim türden mesajlar değildi.

"Senin Instagramın var mı? Aktif mi kullanıyorsun?" Neyseki Hakan'ın ne yazdığından çok benim bir Instagramım olması ilgini çekmişti. Bu devirde kimin Instagramı yoktu ki? Ama onun profiline bakmak tanıştığımızdan beri bir kere bile aklıma gelmemişti. Acaba profilinde nasıl fotoğraflar vardı?

"Evet var. Senin yok mu?"

"Var ama çok aktif değilim. Hadi takipleşelim." Birbirimize profil isimlerimizi verdikten sonra telefonlarımızda birbirimizin profillerini incelemeye başladık. Çok ilginç bir şekilde yalnızca 2 tane fotoğrafı vardı ve ikisinde de kendisi yoktu. Biri büyük bir ağacın üzerindeki sincap fotoğrafıydı. Diğeri de deniz kıyısında pembe bir gökyüzü fotoğrafıydı.

"Ne kadar çok fotoğrafın var." Aslında 30 tane falan fotoğrafım vardı. Ama 2'nin yanında 30 fazla görünüyordu.

Benim profilim her açıdan ondan farklıydı. Hayat tarzımı yansıtan fotoğraflarım vardı. En son fotoğrafım yurtdışında bir otelin restaurantında çekilmişti. Aşağılara indikçe arada çektiğim fotoğraflar, arkadaşlarımla çektiklerim ve tek başıma vücudumu sergilediğim fotoğraflarla karşılaştı.

"Birileri kendini göstermeyi seviyor."

"Kıskandın mı?" Afra özgüvenli bir kadındı ve benim için kesinlikle bir rakibi yoktu. Ama biraz kıskançlık fena olmazdı.

"Seni kimler takip ediyor?" Kafasını telefonundan kaldırmadan konuşmaya devam etti.

"Arkadaşlarım. Yani çoğu arkadaşım."

"Diğerleri de tek gecelik ilişkilerin mi? Takip ettiklerini açsam ne kadarı ile yatmışsındır?"

"Bence bu hesaba girmeyelim." Parmaklarının arasından yavaşça telefonunu alıp ekranı kapatma tuşuna bastım.

"Daha bakıyordum."

"Bence burada işimiz bitti. Madem gece kalmayacaksın kalan süremizin tadını çıkartalım." İtiraz etmesine izin vermeden dudaklarını öpmeye başladım.

Kucağıma alıp onu yatak odama çıkarttım. Bu gece ilk kez birbirimize seni seviyorum demiştik. İlk seni seviyorum'dan sonra aslında onunla şefkat dolu bir sevişme hayal etmiştim. Ama olaylar çok hızlı gelişmişti. Ona hak ettiği şefkati ve sıcaklığı vermek için bu sefer yavaş olmak zorundaydım.

Yatak odasına geldiğimizde saniyeler içinde ikimiz de çırılçıplaktık. Ereksiyonum şiddetli şekilde onun içine bir an önce girmemi işaret ediyordu. Afra yavaşça dizlerinin üzerine çöktü ve diliyle akıl almaz hareketler yapmaya başladı. Kafasını tutup daha fazlasını ağzının içine alması için onu çok hafif zorladım. Yapmaya çalıştığım şeyi anlayıp uyguladı. Buna biraz daha devam ederse ağzına boşalmaktan başka şansım olmayacaktı. Onu kaldırıp sırt üstü yatağa yatırdım. Üzerine eğilip kulağına fısıldadım. "Seni seviyorum Afra."

Ben ellerimi onun vücudunda gezdirirken o da inliyordu. Komodinden prezervatif alıp üzerime geçirdim. "Bu sefer prezervatifle yapmak zorundayız. Çok fazla risk aldık."

"Tamam." Mutsuz bir ses tonuya onayladı. Onu memnun etmek için içine girmeden önce dilimle istediğini vermeye karar verdim. Islak vajinasına dilimi dayadığımda ismimi haykırmaya başladı.

"Ah-Onur-Ah." Çok geçmeden orgazm olduktan sonra geri çekilip kendime istediğimi vermek için içine girdim.

Önce yavaş sonra hızlanarak kalçamı ileri geri hareket ettirirken bir yandan göğüslerini avucumun içinde sıkıyordum. Ben de kısa süre sonra orgazm oldum. İçinden çıkıp yanına uzandım. Kollarını ve bacaklarını çıplak bedenime doladı. Ben de ona sarılarak dudaklarımı başına yasladım. Bir süre orada sessizce yattık.

Sessizliği Afra bozdu. "Bu arada Instagramda daha aktif olmaya karar verdim. Bilgin olması için söylüyorum."

"Tamam aşkım ne istiyorsan öyle olsun." O an çok mutluydum, çok rahatlamıştım. O ne isterse kabul etmeye hazırdım.

Saat 10 olmuştu. Yataktan kalkıp gitmek için giyinmeye başladı.

"Seni bırakmamı ister misin?"

"Arabamla geldim. Kendim gidebilirim." Ondan ayrılmak istemiyordum. Bu gece benimle uyuması için her şeyi verebilirdim ama her seferinde kal teklifime hayır demişti.

Giyindikten sonra birlikte onu kapıya geçirdim. "Eve gidince beni ara tamam mı?"

"Tamam. İyi geceler." Dudaklarıma yumuşak bir öpücük kondurdu.

"Afra... Seni seviyorum." Onu sevdiğimi tekrar söyledim. Hatta daha tekrar tekrar söylemek istiyordum.

"Ben de seni seviyorum Onur." Asansörün tuşuna bastı. O gelmesini beklerken yanında durdum. Geldiğinde kollarımın arasından ayrılıp asansörün içine girdi. Doyamadığım yeşil gözlerine bakıp el sallayarak asansörün kapılarının kapanmasını izledim.

Continuă lectura

O să-ți placă și

155K 10.7K 8
Hiç kapanmamak üzere açılan yaralar, kanamaz. İz bırakır. Ve o iz sonsuza dek geçmez, Yanı başında kalır.
334K 19.3K 6
Nisa'nın bir iş çıkışı durakta otobüs beklerken eski eşini kanlar içinde görmesi ile hikayeleri tekrardan başlar... Yanlışlıkla olan "tesadüfler" baz...
Atlas De m

Dragoste

58.2K 4.8K 20
Bir mantık evliliği hikayesi.
67.4K 2.6K 21
UYARI: Kitap içerisinde nude gönderme gibi olaylar var, etik kurallarınıza uymuyorsa okumanızı tavsiye etmem. Şahsıma edilen en ufak hakarette engell...