boşluk (texting)

By Tardela

10.3K 1.4K 986

Kendini boşlukta hissedip evden çıkmak istemeyen dolu gözlere ithaf edilmiştir. Boşlukta olmak her güzelin ha... More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
29
30
31
32
33 - Final

28

269 42 40
By Tardela

İSMAİL

Siz/ Bugün öğle arası yemek yiyelim

Siz/ İşlerimi hallederim

Siz/ Nereye gitmek istersin

Sadem/ Yaa İsmail skskksjsjs

Sadem/ Gideriz işte bir yere :)

Siz/ KDBDKSKAKSKDK

Siz/ Çok heyecanlandım lan

Sadem/ kddjksksndndkel

Sadem/ Ben hastaneden çıkcam birazdan öğlen gelirim

Siz/ Gitme

Sadem/ Ne

Siz/ Akşam çıkarız birlikte

Siz/ Eve bırakırım seni

Siz/ Biraz daha keyif yap boşver evi

Siz/ Evde işin mi var

Sadem/ Yok aslında tamam

Sadem/ Biraz daha keyif yapıyım ksksks

Siz/ KSBDKWKSKSK

Sadem/ Sen ne yapıyorsun oyalamayım seni

Siz/ İmza işleri sıkıntı yok

Siz/ Birkaç hastamı kontrol edecem

Siz/ Öğle arası olur zaten

Sadem/ Tamam kolay gelsin :)

Siz/ Sağ ol gülüm

Sadem/ Oha

Siz/ OSNDKSLAMSNKW

Telefonu cebime atıp gülerek başımı kaldırdım. Hemşire kızlar birbirini dürterek kıskıs gülüyordu. Biri dosya uzatıp boğazını temizledi.

"Hocam bunu unutmuşum."

Başımı salladım. Dosyaların işlerini hallettikten sonra ordan ayrıldım. Hastaları kontrol edelim bakalım.

...

MÜGE

"Kahve çok güzel olmuş vallahi." deyip bir kere daha höpürdettim. Hizmetli abla gülerek yanıma oturdu.

"Afiyet olsun, canım. Yorgunluğun üzerine iyi gidiyor."

Başımı sallayıp gülümsedim. Gözlerimi kahveme çevirdiğimde telvesine kadar içtiğimi fark ettim. Acıktım galiba.

"Koridorları paspaslayacağım şimdi. Kalkıyorum canım. Sen fincanları bırak, ben hallederim."

Fincanı tezgahın üzerine bırakıp bana döndü. Elimin tersiyle ağzımı silip hafifçe güldüm.

"Kolay gelsin abla sana. O iş bende, hallederim ben."

Şirince gülümseyip yanağımdan makas alarak çıktı personel odasından. Vakit kaybetmeden yerimden kalktım. Hem mutfak hem oda burası. Rahatmış.

Fincanları güzelce köpükleyip yıkadıktan sonra sepete kapadım. Mis mis.

İki yaprak peçete koparttım. Elimi kurularken bir taraftan da odayı inceliyordum. O sırada telefonumdan gelen seslerle duraksadım. İsmail...

İsmail/ Son anda bir hasta çıktı

İsmail/ Ona bakıp geliyorum

İsmail/ Sıkılmadın değil mi

İsmail/ Ne yapıyorsun

Siz/ Tamam ya sen hastana bak

Siz/ Yok keyfim yerinde

Siz/ Az önce kahve höpürdettim

İsmail/ Ne

İsmail/ Sen nerdesin

Siz/ İkinci katta personel odasındayim

Siz/ Çok tatlı bir abla bana kahve yaptı

Siz/ Lafladık biraz

Siz/ Burası harika İsmail

İsmail/ Lan kejebekekmskdkekek

İsmail/ Sen ne ara oraya gittin

İsmail/ Çık yukarı geliyorum

Siz/ Tamam çıkıyorum ya bak hastana sen

Siz/ Karnım acıktı zaten

İsmail/ Tamam hastama bakıp geliyorum yeriz

İsmail/ Görüşürüz

İsmail/ Ben gelene kadar yaramazlık yapma

Siz/ Aşk olsun ne yaramazligimi gördün :(

İsmail/ Asma yüzünü :)

İsmail/ Şaka yaptım şaka

Siz/ Şoko yoptom şoko

İsmail/ KDBDİSMSKSBSKAK

...

İsmail/ Bütün aksilikler bugünü buluyor

İsmail/ Acile hastalar geliyor oraya geçiyorum

İsmail/ Sen karnını doyur ben gecikecem

Siz/ Tamam İsmail dert etme

Siz/ Bir şeyler yemedin değil mi :(

İsmail/ Asma yüzünü

İsmail/ Bütün yeme zevkim kacti zaten

İsmail/ Seninle yeme hayalim vardı

İsmail/ Lan üzüntüden yorgunluğumu bile hissetmiyorum

Siz/ Uff kaçmıyorum ben İsmail

Siz/ İşine bak sen yine görüşmeyi yaparız

İsmail/ Tamam kaçma bi yere

İsmail/ Ye bir şeyler aklım sende kalmasın

Siz/ Batuhancığımla yiyorum şimdi

Siz/ Annesi yemek yapmış gel dedi

İsmail/ Batuhancığın mı

Ağzıma kaşıkla verdiği kısırı yiyip ağzımı sildim. Minik dişlerini göstererek gülümsüyordu bana. Fotoğraf gönderelim.

"Fotoğraf çekilelim mi?"

Başını hızla sallayıp yanıma sokuldu. Dişlerimizi göstererek fotoğraf çekildik. Çok tatlı çıktık. Gönderdim.

Siz/ Sana benziyor tipine bak

İsmail/ KDGEJSMSKLSJDKSKKE

İsmail/ Lan çok tatlısınız

İsmail/ Ağlasam mı gülsem mi bilemedim

Siz/ Gül gül jsjjsjs

İsmail/ KDBDKSKSJSK

Siz/ Sen acile gelmedin mi daha benimle mesajlasiyorsun

İsmail/ Hastalar geldi şimdi

İsmail/ Afiyet olsun size görüşürüz

İsmail/ Seni seviyorum

Siz/ Sende iyice alıştın he :)

İsmail/ KDHDKSLSKDK

...

İsmail/ İşim bitti geliyorum nerdesin

Siz/ Odamdayım nerde olcam

Siz/ Uslu uslu oturuyorum

İsmail/ ELDNSKSKJEJSHRJA

İsmail/ Tamam kapıyı çalmadan giriyorum o zaman

Siz/ skksnskksksjrhhs

Koltuğun üzerindeki saklama kaplarını açtım. Batuhancığımla yerken İsmail'e de ayırdık.

"Yataktan çıkmışsın."

Başımı kaldırdım. Gülen gözleriyle bana bakıyordu. Minicik gülümsedim.

"Hoş geldin. Batuhancığımla ayırdık sana."

Güldü. Yanıma oturduğunda elinde poşet fark ettim. İçinden yiyecekler çıkardı.

"Sensiz boğazımdan geçmedi." dedi gülümseyerek. Buğulanan gözlerimi yemeklere çevirip hafifçe güldüm.

"Bunları yersem patlarım. Teşekkür ederim."

Gözlerimi kırpıştırıp önüne çatal kaşık bıraktım. Başımı kaldırdığımda göz göze geldim. Çok derin bakıyordu bana. İçimi okuyor gibiydi bakışları. Gözlerimi gözlerinden çekemedim. Kalbimin sert atışlarını hissediyorum. Pencereden akan soğuk hava üşütmüyordu beni.

"Doldurma gözlerini hemen." deyip gözlerini kaçırdı. Sertçe yutkundum. Çok sıcakladım.

"Her ne kadar öğle yemeği yiyemesek de akşam yemeği olmuş oldu." deyip hafifçe güldü. Gözlerini yemeklerden ayırmıyordu. Elindeki kaşığı ne yiyeceğinden emin olamamış gibi sallıyordu. Benden farksız olduğundan eminim. Bizi bu hâlimizden kurtarmak istiyordu.

"Batuhan kanser tedavisini başarıyla tamamlamış. Annesi de küçük kutlama yapmak istemiş. Odama giderken dikkatimi çekti balonlar falan. Sonra elimden tutup kutlamaya dâhil etti beni." deyip hafifçe güldüm. Başını kaldırıp gülen gözleriyle bana baktı. Gülümsedim.

"Çok tatlı çocuk." deyip sırıttı. Aklıma bugünkü mesajlaşmamız geldi. Elime poğaça aldım. "Aynı sen." dedikten sonra poğaçadan ısırık aldım. Benim gibi poğaça aldı eline. Sırıtıyordu.

"Tatlıyım yani?"

"Poğaça çok tatlı." dedim gülerek. Gözlerini kıstı. Omuz silktim. Çocuk gibi önüne dönüp karşısına odaklanmış hâlde poğaçasını yemeğe devam etti. Gülmemek için dudaklarımı bastırdım. Alındı mı yani?

"İsmail..." dedim gülerek. "Bak bana."

"Poğaça çok tatlı." dedi bastıra bastıra. Güldüm.

"Ağlarım bak." dedim sırıtarak. Başını bana çevirdi. Birden gülmeye başladık. Temiz delirdik.

Kısırdan bir kaşık aldım. İnatla önümden alıyordu. "İsmail..." dedim uyarır sesle. Sesini incelterek beni taklit etti. Güldüm. Sen gerçek misin?

"Ya tamam en az poğaça kadar tatlısın. Oldu mu?"

Uzunca güldü. Şapşal ya.

"Oldu." dedi gülüşleri arasından. Gözlerimi devirip güldüm.

"Sen de en az benim kadar tatlısın."

"Öyleyim tabii. Harikayım." dedim gülerek. Çok heyecanlandım ama belli etmiyorum. Sırıttı.

"Şımarma hemen. Ye önündekileri."

Yüzümü buruşturup birkaç yudum meyve suyu içtim. Gülüyordu.

Aklıma gelenle gülümsedim. Nasıl başlayacağımı bilemesem de gözlerimi yüzüne çevirdim. Meyve suyunu içiyordu.

"Evlilik görüşmesi yapalım mı?"

Öksürmeye başladı. Ayy ne oluyor?

Hemen ayağa kalktım. Ne yapacağım ben?

"İsmail! İyi misin ayy! Hastaneye gidelim. Dur hastanedeyiz. Biz daha evleneceğiz ölme!"

Sertçe öksürüp gülmeye başladı. Delirdi galiba.

Kalbim korkudan çarparken gözlerim sulandı. Gülmekten yaşaran gözlerini bana çevirdiğinde gülüşü dondu. Burnumu çektim. Ayağa kalktı. Tedirgince gözlerime bakıyordu.

"Müge... İyiyim ben-"

"Aklıma gördüğüm rüya geldi. Ben de iyiyim. Hadi oturalım." dedim beklentiyle ona bakarken. Mutsuz olmak istemiyorum.

"Yanındayım ben Müge. Bir şeyim yok. Birden evlilik görüşmesi deyince heyecanlandım. Ondan oldu. Seninle evlenmeden ölmek istemiyorum." deyip hafifçe güldü. Kaşlarımı hafifçe çattım.

"Ölmek deyip durma, İsmail. Kendimi kötü hissediyorum."

"Elbet öleceğiz, bunu biliyorsun. Ne kadar ömrümüz varsa o kadar yaşayıp gideceğiz. Korkularınla yüzleşmeni istiyorum, Müge."

"Amenna..." dedim buğulanan gözlerimle. "Sanırım zamana ihtiyacım var."

"Evet..." dedi güven veren sesiyle. Gözlerimi kırpıştırıp yüzüne baktım. Kızarmış gözleriyle gülümsüyordu. Yutkundum.

"Duygusal yaptın beni." deyip güldü. Gözlerimi kaçırdım.

"Hadi yemeğimizi yiyelim. Sonra uyursun."

Gözlerimi gözlerine çevirdim. Beklentiyle bana bakıyordu.

"Eve gitmeyecek misin? Hastanede kalmayacaktık."

"Doğru." deyip güldü. "Kafam gitti benim."

Hafifçe güldüm. "Yemek yiyelim o zaman." diyerek yerime oturdum. Yerine geçti. Gözlerinin içi gülüyordu. Meyve suyundan içip heyecanla yerimde kıpırdandım. Gülümsüyorum.

"Sonra evlilik görüşmesi yaparız."
















Continue Reading

You'll Also Like

597K 43.6K 34
"Cehennemine hoşgeldin, katilin kızı!" İtalyan ve Katolik bir adam... Türk ve Müslüman bir kız... İslâmî bir aşk romanı...🦋 →Tıp fakültesinden yeni...
124K 6.1K 24
"Dışarıdan ne kadar güçlü görünüyorsa küçücük kalbine de en az o kadar acı sığdıran bir kadın..." "İstanbul'un karanlık yüzü onun beyaz tenini ele ge...
31.6K 1.8K 10
O kadar yüksek sesle bağırıyordu ki, olaya el atmam gerektiğini hissettim. Bağıran adamın omzunda bulunan üç tane yıldızdan, yüzbaşı olduğunu anlamam...
45.4K 2.8K 37
DÖRDÜZLERİMİZİN 2. KİTABIDIR! Ahu, Lara, Elvan, Vuslat, Onların baş harflerinden oluşan ALEV etraflarında ki herkesi kavurmuş durumda, onlar bütün a...