27

255 45 49
                                    

İSMAİL

Gözlerimi araladığımda elim başıma gitti. Yattığım koltukta doğrulurken duyduğum sesle duraksadım.

"Hocam yorucu bir gece geçirmiş olmalısınız." dedi asistanlardan biri. Elimin içiyle gözümü ovuşturup başımı salladım. Müge?

Yerimden kalkıp arkama döndüğümde kapı açıldı. Gülşah elindeki dosyalarla içeri geçti.

"Günaydın hocam. Kahve içer misiniz?" dedi gülümseyerek. Elindeki dosyalara küçük bir bakış atıp konuştum.

"Yok, sağ ol. Müge nasıl? Uyandı mı?"

"Uyanalı çok oldu hocam. Hatta buraya geldi, sizin uyuduğunuzu görünce odasına geri döndü."

Kaşlarımı çattım. "Buraya mı geldi?"

Başımı arkaya çevirip odada göz gezdirdim. Asistanlar kendi hâllerindeydi. Gülşah'ın sesiyle önüme döndüm.

"Evet. Hastaneye çabucak ayak uydurdu." deyip güldü. Ona bakmayı sürdürdüğümde boğazını temizleyip devam etti. "Odasında yani hocam."

Başımı sallayıp üzerimi çeki düzen verdikten sonra saçımı birkaç harekette düzelttim. Gözlerimi Gülşah'a çevirdiğimde düşünceli hâlde bana bakıyordu.

"Çok dağınık mı duruyorum?"

"Yok hocam. İyisiniz." dedi gülerek. Gülümsedim.

"Sevmek güzel şey... Neyse ben gidiyorum, Gülşah. Kolay gelsin."

"Sağ olun hocam. Çok sevindim sizin adınıza." dedi heyecanla. Başımı sallayıp gülümsedim. Odadan çıktım.

Birkaç imza işinden sonra nihayet odasının önüne gelebildim. Derin nefes alıp verdim. Kapıyı tıklatacağım vakit içerden gelen seslere duraksadım. Birden fazla kişi vardı içerde. Kapıyı tıklattığımda içeriden gelen komutla kapıyı araladım.

"Yok canım, o oğlandan sana hayır gelmez. Her çiçek alanı kabul etseydik botanik bahçemiz olurdu."

Asistandan hemşireye kadar nerden baksam on kişi odaya doluşmuş. Beni fark ettiklerinde yerlerinden kalktılar. Gözlerimi Müge'ye çevirdiğimde şaşkın gözlerle bana bakıyordu. Sonra gülerek üzerine örtüyü çekip kızlara döndü.

"Ayy Doktor Bey gelmiş. Sonra devam ederiz kızlar."

Kızlar memnun hâlde sesler çıkartırken kapıyı sonuna kadar açıp kenarda durdum. Kimisi bana bir şeyler söyleyip çıkarken kimisi baş selamı verip çıkıyordu sırasıyla. Bayağı ortam oluşmuş burda.

Kızlar çıktıktan sonra kapıyı kapatıp başımı ona çevirdim. Parıldayan gözleriyle bana bakıyordu. Pembeleşmiş yanaklarını fark ettiğimde gülümsedim. Yaramazlık yapmış gibi bakıyordu bana. Gülesim geliyor lan.

"Ah ne iyi oldu da geldin. Uykunu alabildin mi?" deyip gözlerini odada gezdirir gibi yaptı. Güldüm.

"İsmail canım sıkıldı, ben de öyle kızlarla lafladım işte. Kızlara kızma sakın, çok şekerler ya."

Yanındaki sandalyeyi çekip oturdum. Beklentiyle bana bakıyordu.

"Bir şey dediğim yok. Sadece böyle bir ortam beklemiyordum."

Ağzını kapatıp güldü. "Ayy ben de beklemiyordum." dedi heyecanla. Güldüm. Çok şirinsin Sadem.

"İsmail..."

Gülen gözleriyle bana bakıyordu. Kalp atışlarımı hissediyorum. Hep böyle kalsam.

"Ben ne zaman gideceğim? Yani iyileştim. Hem sana da ayak bağı olmak istemiyorum."

boşluk (texting)Where stories live. Discover now