KARA AĞA |Mardin SERİSİ 1,2|...

By onur_rr

3.2M 122K 60.1K

Bir kadını ağlatmak çok zor degildir aslında. Kadınlar her şeye ağlayabilir; bir filme, bir şarkıya, bir yazı... More

𝑷𝑹𝑶𝑳𝑶𝑮 |𝑲𝒂𝒍𝒃𝒊 𝑮𝒊𝒃𝒊 𝑲𝒂𝒓𝒂 𝑨𝒅𝒂𝒎 |
1. |𝔸Ğ𝕀𝕋 |
2.| ℕ𝕀𝕂𝔸ℍ |
3.| 𝔹𝔸𝕊 𝔹𝔼𝕃𝔸𝕊𝕀|
4.|𝕐𝕆𝕃|
5|𝕊𝔼ℕ𝕀 𝕌𝕐𝔸ℝ𝔻𝕀𝔾𝕀𝕄𝕀 ℍ𝔸𝕋𝕀ℝ𝕃𝕀𝕐𝕆ℝ𝕌𝕄|
6 |𝔸ℕ𝕃𝔸𝕋𝔸ℂ𝔸𝕂 𝕄𝕀𝕊𝕀ℕ?|
7 |𝔾𝔼ℂ 𝕐𝔸𝕋𝔸𝔾𝔸|
8 |𝕊𝕀ℤ𝕀|
9 | 𝕄𝕌𝕄 𝕀𝕊𝕀𝔾𝕀𝕐𝕃𝔸 𝔸𝕃𝕃𝔸ℍ'𝔸 𝕐𝔸𝕃𝕍𝔸ℝ𝔸 𝕐𝔸𝕃𝕍𝔸ℝ𝔸|
9 .Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12.Bölüm
13.Bölüm
14.BÖLÜM
15.BÖLÜM
16.BÖLÜM
17.BÖLÜM
18.BÖLÜM
19.BÖLÜM
20.BÖLÜM
21.BÖLÜM
Hangi kapak güzel sizce?
22.BÖLÜM
23.BÖLÜM
24.BÖLÜM
Canlarım
25.Bölüm
26.Bölüm
27.Bölüm
28.Bölüm
29.Bölüm
30.Bölüm
31.Bölüm
32.Bölüm
33.Bölüm
34.Bölüm
35.Bölüm
36. BÖLÜM
37.Bölüm
38.Bölüm
39.Bölüm
40.Bölüm
41.Bölüm
42. Bölüm
44.Bölüm
45.Bölüm
46.Bölüm
47.BÖLÜM
48.Bölüm
49.Bölüm
50.Bölüm
51.Bölüm I.SERİ FİNAL
2.SERININ IZCIK UCUNDAN KESİTLER
Duyuru
52.Bölüm II.SERİ DEVAMKEE𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚"
53.Bölüm 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚"
54.Bölüm 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚"
🤩Yeni Kapak🤩
KARA AĞA'DAN.. ZAMANINDA FAYDA ETMEDİĞİ ZAMANLAR OLUYOR.꧁♡❤♡꧂
55. BÖLÜM "𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚"
56.BÖLÜM𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚"
57.BÖLÜM𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚"
58.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
59.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
60.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
61.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
62.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
63.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
64.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
65.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
66.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
67.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
68.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
69.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
70.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
71.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
72. BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
73.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
74.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚
75.BÖLÜM 𝓑 ꧁♡❤♡꧂𝓚 FİNAL
꧁♡❤♡꧂ÖZEL BÖLÜM꧁♡❤♡꧂
DUYURU
🌬Yeni Yıl ❄
𝕐𝔼ℕ𝕀 𝕐𝕀𝕃 𝐎𝐙𝐄𝐋 𝐁𝐎𝐋𝐔𝐌 𝟚𝟘𝟚𝟛!

43.Bölüm

30.6K 1.3K 131
By onur_rr

Keyifli okumalar canlar ♥️🥰❣

BEYAZ'DAN..

Sabah gözlerimi açınca Kara'nın göğsünde köpek yavrusu gibi kıvrılmış halime gülerek  baktım. Üstüme akşam hiç bir şey giymeden sadece çarşafı sararak yatmıştım. Göğsümden belime kadar düşmüş çarşafı, tekrar göğüslerimi  kapatmak için çekerken Kara'nın uykulu sesiyle kafamı ona çevirdim.

"Görmediğim şeyler sanki ya hemen gizle."

"Günaydın."

Onun dediklerini duymamazlıktan gelmek en iyisiydi. Kızaran yanaklarım ile göğsünden kalkmaya çalışırken birden kendimi Kara'nın altında buldum. Kocaman olmuş gözlerim ile tutkuyla bana bakan Kara'ya baktım.

"Nasıl hissediyorsun kendini?"

"İ..yi."

"Ya o zaman bir tur daha benimle sevişirsin yani."

Bildiğin dümdük bunu yüzüme sormuştu. Ben onun bu alışık olmadığım haline bakarken o çoktan aramızdaki çarşafı çekip kenara koydu.

"Niye öyle bakıyorsun bana?"

"Nasıl  bakıyorum ki?"

"İstemiyorsan bunu söyle, akşamki halinden eser yok."

"Şey isterim, istiyorum. Seninle şey yaparım yani."

"Tamam anladım ben akşam ki olaydan sonra senin devreler yanmış. Tabi böyle yakışıklı, fit kocanla tekrar yakınlaşmak seni-.."

Onun sözlerini bitirmesine fırsat vermeden, onu tekrar yatağa iterek onun en hassas bölgesinin  üstüne çıkıp  oturdum.

"Eee ne diyorsun?"

"Sana ölürüm ben harirem diyorsun."

"Ya öylemi?"

"Bana kendini öve öve bitiremiyorsun gibi geldi."

"Yok canım yapar mıyım ben öyle şey. "

"Gözlerini kapat."

"Neden?"

"Değişik fantaziler deniyelim."

"Hımm, o zaman akşamda ben sana denerim."

"Ta..mam."

Gözlerini kapatmasıyla üstünden kalktım. Odaya doğru yürüdüm omzumun üstünden ona bakınca gözlerini açmış bana bakıyordu.

"Ama senin  gözlerini kapatman lazım."

"Kaçmıyorsun değil mi?"

Onun bu sözlerine gülerek giyinme odasına girdim yemeni olan çekmeceyi açtım. 4 yemeni alarak tekrar odaya girdim.

Yatağın kenarında olan demirlere Kara'nın önce kollarını sonra da ayaklarını bağladım.

"Napıyorsun sen?"

"Fanteziii."

"Yapda görelim bakalım."

En hassas bölgesinin üstüne bastırmadan oturdum. Sadece kadınlığımı sürtüyordum.

Kara'nın yüzüne bakınca bu hareketim onu ne hâle getirdiğini yüzündeki ve vücudundaki kasların gerilmesinden anlamıştım. Dudaklarımı  bağlandığım kollarından küçük küçük öpücükler kondurarak yüzüne geldim. Dudaklarım ezebere biliyordu nereye ait olduklarını.

Kara'nın dudaklarına öperken ellerimde boş durmuyordu.

****************

Elimdeki reçel tabaklarını masaya bırakıp merdivenlerden gelen ayak seslerine kafama çevirdim.

Kara yaptığı duştan sonra üstüne giydiği takım elbise ile bana doğru geldi. Elini bel oyuntuma koyarak beni hafif kendine doğru çekti. Saçlarıma öpücük bırakıp gözlerimin içine baktı. İlk kez onu böyle içimden bir şeylere dokunurcasına  farklı bir şey yaparken şahit olmuştum.

"Harirem."

"Evet benim Kara Adam."

"Ben seni..."

Kelimelerinin devamı gelmedi. Ellerini belimden çekti gözleri, bakışları gene soğuk bir adam oldu.

"Söyle dinliyorum ne diyecektin?"

"Şey Bora aradı şirkette bir kaç sorun çıkmış  ben şirkete geçiyorum. Sen akşama beni bekleme."

Bu haline bozulsamda bozuntuya vermemeye çalıştım.

"Tamam, bende birazdan Konağa gideceğim. Meriç'in dört gün sonra düğünü var hazırlıklara yardım ederim, belki orda kalırım bende."

"Tamam."

Kafasında başka şeyler vardı sanki onu üzen bir şeyi yeni hatırlamış gibiydi.

***********

"Cenk beni konağa götürsene. "

"Tamam yenge hemen götüreyim ,zaten Ağamı mezarlığa bırakınca seni konağa götürmemi oda söyledi. "

Cenk son anda pot kırmış gibi hemen ceketinin önünü ilikleyerek arabayı getirmek için harekete geçti.

"Mezarlığa mı, Kara neden gitti ki oraya?"

Benim soruma omuzlarını yukarı kaldırıp dudaklarını bilmiyorum der gibi büzdü.

Aklımdaki düşünceler ile boğuşmaya devam ettim.

Cenk'in arabayı konağın kapısının önüne çekmesi ile  daldığım düşüncelerden sıyrılıp arabanın arka kapısını açarak bindim.

Kaslarımı çatarak Cenk'e baktım. Karaya sadık bir köpekti. Ben sorsam imkanı yok anlatmazdı. İçimden kendim ile konuşarak araba yolculuğunu tamamladım.

Ah kızım Beyaz gene her şey sana kaldı.

*********

"Anne başka yapılacak bir şey var mı?"

"Yok kızım gelin, oturalım bir yorgunluk kahvesi içelim."

Hepimiz Nizo Aneyin sözlerini kafasıyla onayladı. Mutfağa doğru giden Nizo Aneyden sonra hepimiz kendimizi çardağın bir tarafına attık.

"Kız Beyaz sen bugün pek bi dalgınsın hayırdır?"

Nazende'nin bana seslenmesi ile ona dönerek tebessüm ettim.

"Yok dalgın değilim Nazende niye öyle dedin ki?"

"He Beyaz he. Gün içinde kaç kez sesleniyoruz sana illa yanındaki birinin seni dürtmedi ile bizim sorularımızı cevapladın."

Bugün biraz öyle olmuştu sanki. Eee napıyım aklım Kara'da kalmıştı, birbirimize karşı çok yakın olurken birden her şey eskiye dönüyordu.

Nazendeye baktım, biraz vücudunda  hamilelik sonrası kilosu vardı, yüzünde annelik ışığı, gözlerinde mutluluk vardı.

"Berfin nasıl?"

Soruma içten gülerek cevapladı.

"Kumamı soruyorsun?"

"Kuman mı?"

"Evet."

"Nasıl yani anlamadım, Nazende şunu düzgünce anlatsana?"

"Bizim cadı beni değil babasını daha çok seviyor, akşam hayatımız yok onun yüzünden."

Nazende den böyle bir cevap beklemediğim için son sözlerine gözlerimi açarak güldüm.
Etrafıma bakınca Ela abla ve Burçin'in de benden eksik yanları yoktu.

Güle bakınca eliyle karnına dokunup bir şeyler düşündü galiba benimle göz göze gelince hemen elini karnından çekip ayağa kalkıp yanımızdan gitti.

"Gül iyi misin yengem?"

Ela ablanın Güle seslenmesi ile Gül durup Ela ablanın sorununu yanıtladı.

"Midem bulandı yenge gelirim birazdan."

"Tamam yengem sen dinlen."

Gülün gözden kaybolması ile Ela ablaya döndüm.

"Gül nasıl abla?"

"Bilmiyorum ki, geceleri kontrol ediyoruz kaç  kez ağlarken denk geldim. Bindik bir alamete güdiyoruz kıyamete."

Ela abla'nın sözlerine sırasıyla Burçin ve Nazende de onayladı.

"Evet bende kontrol ederken şahit oldum."

"Şey ben geçenlerde Kartal ile konuştuğuna şahit oldum."

"Nasıl şahit oldun Nazende anlatsana?"

"Ela abla ben Berfini emzirdikten sonra Gül'e bakmak için saat iki gibi odasına doğru gittim."

"Eeee sonra kız hızlı anlatsana şunu."

"Anlatıyom ya Burçin bir bölme dinle beni."

"Dinliyorum."

"İşte  kapıyı açıp içeri girince Gül balkondan içeriye ağlayarak girdi, beni görünce elindeki telefonu bana verdi."

"Eeee sonra."

"İşte sonrası Gül bana telefonu verip Kartala mesaj atmamı istedi."

"Ne mesajı, ne yazdın?"

"Bir sus be Burçin bir sus dinle."

"Ağar vasıta gibi anlatma kızım sende."

Burçin ve Nazende'nin laf dalaşına girişini izledim.

"Ben mi ağır vasıtayım?."

"Evet."

"Kızlar hadiyin bir kahve yapın içelim dedim, hemen lafa dalmışsınız."

Nizo Aneyin bize seslenmesi ile Ela abla ayağa kalkıp gözleriyle bize mutfağa göstererek konuştu.

"Geliyoruz Anne."

***********

"Beyaz senin şu çizdiğin resimleri Annem şuraya koydu evine götüreceğini düşündü."

"Evet Ela abla ya onları giderken götüremedim."

Duvarın kenarında duran resimleri masaya koyarak çizdiğim resimlere tek tek baktım.


"Götürecek misin?"

"Hıhı götüreceğim bir odayı çizdiğim resimler için ayırdım."

"Aslında biriktirme bunları. "

"Neden ki abla?"

"Kızım geçen gün instagram'da denk geldim bir erkek böyle resimler çizip satıyor, sende satsana."

"Satmak mı?"

"He ya satmak valla bir para veriyorlar şöyle adamın çizdiği resimlere baktım senin resimlerin gibi aynı hatta adam isteğe görede sipariş alıyormuş."

"Nasıl isteğe göre sipariş?"

"Kız aynı şey gibi, zamanında bizim ailecek resmimizi çizdin ya, hatta Berfin çok sevmişti o tablonu..."


Ela abla kızını hatırlayınca gözleri oldu, elimdeki resimleri bırakıp ona gidip sarıldım.

"Beyaz...Ölüm acısı şu hayatta ki çok  kötü olan bir şey biliyor musun?..Ama evlat acısı daha beter şey kızım yaa.."

Sırtıma düşen soğukluk ile Ela ablaya daha çok sarıldım.

"Ağlama demiyorum ağla ki rahatla abla.."

*************

Ela abla ile biraz daha sakinleşince onu odasına çıkarıp konağın bahçesine indim.

"Kızım sen daha gitmedin mi?"

Nizo Annenin sesiyle mutfağa doğru döndüm.

"Anne saat daha erken değil mi ?"

"Kızım saatin kaç olduğundan senin haberin var mı?"

Nizo annenin lafiyla kolumdaki saate çaktırmadan  baktım.

"Oooo."

Sesli tepkime hemen çeki düzen verdim.

Saat hangi ara on buçuk olmuştu. Kara yedide evde olurdu. Buraya da gelmemişti.

"Anne hayırlı akşamlar ben gideyim artık."

"Hadi  kızım evli evine, köylü köyüne diye boşa dememiş bizim büyükler haydi."

Anneme tebessüm ederek konaktan çıktım.
Korumalardan biri yanıma hemen başı yerde yanıma geldi.

"Buyur hanım ağam, bir isteğiniz mi var?"

"Eve gideceğim bir araba lazım."

"Tamam hanım ağam hemen."

Yanımdan ayrılan korumadan sonra kapıya doğru yaslanıp arabayı bekledim.

Gece olduğu için kimse şu hareketimi görmezdi.

*************

Arabadan inip hemen konağın kapısını açarak içeri girdim.

Başımı yerden kaldırıp merdivenlere doğru koşacağım sıra sandalyede ayak ayak üstüne atmış elindeki tesbihi sinirli sinirli çeken Kara'ya baktım.

Çatık kaşları ile bana baktı, derince yutkundum.

Ayağa kalkıp bana doğru yürümeye başladı.

"Hoş geldin."

"Hoş buldum."

"Nerdesin sen bu saate kadar?"

"Sabah dedim ya konağa gideceğim diye."

"Bu saatte geleceğini söylemedin. Yanlış hatırlamıyorum değil mi?"

"Evet bu saatte geleceğimi söylemedim doğru hatırlıyorsun ama bu gece orda kalabilirim demiştim sabah."

"Hatırlamıyorum ben."

"Nasıl hatırlamıyorsun sabah dedim ya ama tabi hatırlamaman normal sen sadece beni yatak odasında ihtiyaçlarını giderirken dinliyorsun şaşırmadım."

Kırılmıştım ona, sabahki tavrına birde onlar yetmezmiş gibi karşımda geçmiş bana kızıyordu. Dediğim şeyi hatırlamıyordu bile.
Yanından geçip hızlıca merdivenlere doğru yürüdüm.

Continue Reading

You'll Also Like

127K 2.3K 13
Kalbime söz geçirebilseydim eğer, onu sever miydim sanıyorsunuz? Sevmezdim. Kalbimi yerinden sökerdim, yine de sevmezdim.
422K 31.4K 50
Mahallenin başında ki duvarda yazılıydı o yazı ve yıllar geçse de silinmemişti hiç. Ne yağmurlar yağmıştı o duvarın üzerine kaç kış geçmişti kaç baha...
42K 3.3K 87
TAMAMLANDI Ben İstanbul'da hayat bulmak isterken onun bana verdiği şeyler sonum olmuştu. Kaldıramamıştım, gücüm yetmemişti. Benim hayat hikayem heye...
1.4M 30.5K 27
Bir yanda kadınlardan nefret eden ve cinsellikten başka bir şey düşünmeyen bir adam,diğer yandan kalbi yaralarla dolu ve duygusal bir genç kız...Yağm...