Ömer ve Cenk aileleri ile vedalaşıp yola çıkmışlardı bile bu gece saat 8'de Ordu'da olacaklardı bu kadar geç varıyorlardı çünkü bu gün değil yarın bitiyordu izinleri.
Cenk'in bahsettiği trans erkek olan arkadaşı aramıştı Cenk'i Ordu'da sevgilisi ile iş bulduğunu haftada 5 gün bir kafede canlı müzik yapacaklarını söylemiş ve bir gün onları da davet etmişti. Onlar da bir gün erkene alıp bileti bu son günde oraya gitmeye karar vermişti.
Bir haftada bol bol hasret gidermişlerdi Cenk, eşi ve çocukları 1 hafta boyunca eşinin karnındaki çocukları sevmişti Cenk sürekli olarak hiç ailesi olmadığı için fazlasıyla sevmiş ve hemen de bağlanmıştı iki çocuğa henüz doğmamış olsalar bile.
Ömer ise... Oda çok mutlu idi arkadaşı mutlu olduğu için, annesini gördüğü için, kız kardeşini gördüğü için, yakın arkadaşını gördüğü için fakat bir boşluk vardı içinde bir acı gibi çok ilginç geçmeyen birşey hatta bunu yakın arkadaşı olan aleyna bile fark etmişti.
Flashback
Ömer saat gece 2 gibi balkonda oturmuş içindeki sıkıntının geçmesi için deriiin nefesler alırken balkona aleyna daldı birden. (yazar hanım hayallerini yazıyordu alfakodu33330007)
"evvet aşkısı dinliyorum anlat bakalım neler oldu oralarda"
"hiiiiç canım ne olacak gittik geldik işte sonra tekrar gideceğiz falan"
"hııı tabii tabii ben malımı bilmez miyim beğ anlat çabuk neler oldu orda"
"ya bak şimdi...." uzuuuun uzun tüm hikayeyi anlattı Ömer ona. O ne mi yaptı? Tabii ki sen onu istiyorsan alırsın yaa diyip gaz verdi ve o şekilde yolladı askere tekrar arkadaşını.
Asla normal arkadaş olmamışlardı ki Ömer hiç beğenmezdi mesela kendini fakat aleyna hiç de öyle düşünmüyorfu ona göre çoook tatlı bir kardeşi vardı. Hatta civcivi aa bide bu olay var asla kabul etmiyordu ömer civciv olduğunu sürekli HAYIR BEN KUMRALIM diyordu...
Flashback sonu.
"kardeşim gel bak, hele şuradaki kafe herhalde" Cenk'in çağırması ile oraya gitti Ömer vee evet bulmuşlardır kafeyi saat zaten 8:30 olmuştu ve canlı müzük saat 9:00'da başlayacaktı hemen gittiler kafeye ki gittiklerinde Cenk'in arkadaşı Özgür'de orada idi.
Özgür'ü gördüğünde cidden şaşırmıştı çünkü çok değişmişti elbette telefonda falan sürekli görüşüyorlardı fakat yüz yüze görüşmeyeli o kadae uzun zaman olmuştu ki kız arkadaşı ile şehir şehir gezmek istemişlerdi Türkiye'nim dört bir yanına gidiyor ordan oraya geziyorlardı gittikleri yerde bir kaç ay çalışıyor daha sonra ordan sıkılınca da başka şehre gidiyorlardı.
Cenk ve Özgür en son görüştüklerinde ise Özgür sürece henüz yeni başlamıştı ve gördüğü üzre bayağı yok kat etmişti.
Sonunda müzik saati gelince sahneye biri çıktı bu gün canlı müzik harici karaoke de vardı kafede.
Onlar sahneye çıkanları izlerken Ömer'i gözü ileride bir yere takıldı. Yok artık Kerim komutan ve kardeşi Kate burada idi. Bu günü mü bulmuşlardı yani tam da şuraya gelip eğlenmek istedikleri bu günü mü bulmuşlardı. Cenk, Ömerin baktığı yere kafasını çevirip baktığında oda çok şaşırmıştı ama arkadaşını sakinleştirmesi gerekiyordu.
"şşşh boşver be oğlum bizim burda olduğumuzun farkında bile değildir hem bırak onları biz eğlencemize bakalım"
"tamam yaa birşey demiyorum zaten 1-2 şarkı söylesin seninkiler ben kalkarım zaten durmam da burda."
"yaa yapma be doyasıya eğlensek ne olur ki şurda hem zaten bu gün değil yarın bitiyor izin burdan çıkınca da gideriz otele az biraz da orda eğleniriz."
"tamam tamam sus bari seninkiler çıktı şarkıya"
"evet arkadaşlar hoşgeldiniz bu gün ilk günümüz olduğu için istek şarkılar ile başlayacağız bu yüzden sizlere dağıttığımız kağıtlara istediğiniz şarkıyı yazıcaksınız ve aralarından seçeceğiz 10 dakika sonra bekliyoruz.."
Demek ki daha başlamıyorlardı bu sürede Ömer de Cenk'e söyleyerek lavaboya elini yüzünü yıkamaya ilerledi tabii arkasından gelen komutanı fark etmeden...
Tam elini yüzünü yıkayıp kafasını kaldırmıştı ki aynada gördüğü komutan ile duraksadı. Aleyna ile yaptıkları plan doğrultusunda hiç kendinden taviz vermeden arkasını döndü, başını yukarı kaldırdı. "buyur komutan birşey mi diyecektin?"
"ne bu dik dik konuşmalar asker"
"hoop komutan yavaş burası askeriye gibi mi gözüktü ordan bakınca? Yani şahsen ben göremiyorum da?" Kerim komutan bir an neler diyeceğini bilemedi bir andan aklından uçup gitmişti hiç böyle bir tepki beklemiyordu askerden. Aslında ondan etkilendiğinin farkındaydı Kerim fakat yanlıştı böyle birşey yaparsan hem kendi mesleğini hem de Ömer'i askerliğini tehlikeye atardı fakat o karşısında böyle dinlenince fazlası ile etkilemişti onu bu yüzden mantıklı düşünse asla yapamayacağı birşey yaptı ve Ömer'i dudaklarına uzandı. Ömer tam ona karşılık verecekken tuvalete birinin gelmesi ile Kerim ondan ayrılmak zorunda kaldı neyse ki adamın acelesi vardı da onlara bakmadan direk tuvaletlerin birine girdi.
"s-sen ne yaptığını sanıyorsun yaa hem köşe bucak kaç hem de hiç birşey olmamış gibi öpmeye kalk" sessiz konuşuyordu çünkü içeri giren adam onları duymamalıydı. "Hee bide o ibne misin sen lafı vardı hayırdır komutan sende mi ibnesin?"
"ne yapmamı beklerdin asker? Sen benim askerimsin sence böyle birşey duyulsa ne olur? Hiç düşündün mü bunu? Bana hiçbirşey olmaz inan bana fakat sen ne tarz muameleler görürsün biliyor musun?"
"banane peki? Sırf korkup dilediğim gibi yaşamaktan vazgeçmem ben komutan korkmuyorum da hatta hiçbirinden"
Onlar konuşurken içerideki adam çıktı çıkıncaya kadar onları fark etmemişti onları görünce şöyle bir baktı fakat çok da düşünmedi ellerini yıkayıp çıktı hemen ordan ikisi ise o adam çıkana kadar sessizce bekledi adam çıktıktan sonra ise Kerim arkasından gidip kapıyı kilitledi.
"evet şimdi söyle bakalım asker ne istiyorsun sen"
"beeen ne istiyorum öyle mi komutan? Okey... Seni istiyorum" tam Kerim ona cevap verecekken gelen bildirim sesi ile sustu ve mesaja baktı Kate nerde kaldığını soruyordu.
"tamam bunu burdan çıkınca konuşacağız şimdi içeri gitmemiz gerekiyor"
"tabii komutanım gidelim"dedi ve tam elini kapı koluna atmıştı ki bir anda kolu tutuldu Kerim komutan onun sırtını duvara yasladı ve bu sefer kimse bölmeden öptü o çok merak ettiği dudakları tadına vararak." işte şimdi gidebilirsin asker dedi kapıyı açtı ve çıktı.
******
Kerim ve Ömer sürekli bakışıyordu ayyy resmen o nefret ettiği çiftler gibi hülyalı hülyalı bakıyordu Kerim komutana bir an önce kendine gel derdi kendi kendine askeriye ye gittiklerinde de böyle bakarsa 3 güne kalmaz ikisini de öldürürlerdi.
Karoke söylüyorlardı sahneye çıkıp insanlar aklına gelen şarkı ile Ömer de sahneye çıktı(bunun Ömerle alakası yok aw hem sesi o kadar değil hem de Ömer hayatta o kadar kişinin önünde sahneye çıkıp şarkı söylemez).
İleriye gidip istediği şarkıyı açtı ve Kerim'e doğru bakarak söylemeye başladı.
Bana öyle bakma, anlayacaklar
İkimize karşı bu dünya, bizi anlamayacaklar
Bana öyle yaklaşma, bana öyle dokunma
İkimize karşı bu dünya, bizi anlamayacaklar
Bu hayat da bizi böyle yakamızdan tutacaksa
"Hadi böyle yaşa" derken kalbimize sormuş mu?
Bu hayat da bizi böyle yakamızdan tutacaksa
"Hadi böyle yaşa" derken kalbimize sormuş mu?
Benle böyle konuşma, kapıları kapatma
İkimize karşı bu dünya, bizi anlamayacaklar
Beni aşkla aldatma, gerçeklere kapatma
Böyle kırık da bakma, beni daha da ağlatma
Bu hayat da bizi böyle yakamızdan tutacaksa
"Hadi böyle yaşa" derken kalbimize sormuş mu?
Bu hayat da bizi böyle yakamızdan tutacaksa
"Hadi böyle yaşa" derken kalbimize sormuş mu?
Bu hayat da bizi böyle yakamızdan tutacaksa
"Hadi böyle yaşa" derken kalbimize sormuş mu?
Bu hayat da bizi böyle yakamızdan tutacaksa
"Hadi böyle yaşa" derken kalbimize sormuş mu?
Bana öyle bakma, anlayacaklar
İkimize karşı bu dünya, bizi anlamayacaklar
Şarkıyı bitirince büyük bir alkışla sahneden indi sesi gerçekten güzeldi Ömer'in.
"evet arkadaşlar bir beyden istek şarkı var sanatçılarımız onu söylecek şimdi de" dedi bir kadın ve sahneyi Özgür ile kız arkadaşı geldi tekrar şarkıya bakıp daha sonra birbirlerine bakarak gülümsemişlerdi. Daha sonra şarkıyı söylemeye başladılar.
Anne tepkisi, baba korkusu, ağabey yargısı
Mahalle baskısı, komşunun gözü, ebesinin...
Dayım mı görmüş? Halam mı duymuş? Dedem işitmiş
Anneannem küsmüş, babaannem kusmuş içindeki...
Kimseyi takmadan yaşamak varken
Uyuyamaz oldum düşünmekten
Ya bizi böyle yakalarlarsa, kapının ardında sevişirken?
Ya bizi böyle gören olursa, koridorda sessizce öpüşürken?
"Anamız, babamız yok!" deriz
"Evimiz, yurdumuz yok!" deriz
Şarkı boyunca Kerim sürekli Ömer'e bakmıştı, Ömer biliyordu ki bu istek Kerim'den gelmişti kendince Ömer'i şarkısına cevap veriyordu işte.
*****
Saat 11:30'u gösterince sonunda kafede kapanmaya başlamıştı. Kerim Ömer'e gelip Kate'i eve bırakması gerektiğini daha sonra ise gelip onunla konuşacaklarlarını söyleyip gitmişti. Cenk ise arkadaşı ile içmeye karar vermişlerdi Ömer'e de onunla olmalarını teklif etmişti fakat Ömer kabul etmeyip Kerim'i bekleyeceğini söylemişti.
Hepsi de gittikten sonra Ömer ordaki parka gidip salıncakta sallanıyordu ki ileride bir kızın çığlığını duydu ve duyar duymaz da oraya koştu bir kızın yardıma ihtiyacı olabilirdi ki gördükleri ile de şaşırmamıştı adamın biri neredeyse 10-12 yaşlarında bir kızı sıkıştırmıştı oraya doğru ilerlerken yanındaki bahçede duran küçük demir kürek dikkatini çekti onu eline alıp öyle ilerledi oraya.
"şşt birader az bi baksana" diye seslendi ordaki adama adam arkasını dönünce pek de korkmadı aslında çünkü yapı olarak fazlası ile küçük duruyordu Ömer ama tabii ki kimse tanımıyordu onu hele ki söz konusu küçüçük bir çocuksa asla duramazdı.
Elindeki küreği kaldırıp suratının ortasına vurması ile geriye doğru düşmüştü adam küçük çocuk ise olanlarla daha çok korkup bulunduğu duvara iyice sinmiş ağlıyordu. Çocuğun ağlaması ile daha da sinirlendi Ömer o kadar küçük bir çocuğu bu kadar korkuttuğu için daha çok sinirlenmişti bu adama sonunda adamın bayılması ile kendine geldi Ömer ve çocuğun yanına doğru ilerledi.
Çocuk başta çekinse de korkulacak biri olmadığını anlayınca gitmişti ona Ömer sırtındaki ceketi çıkartıp yanındaki çocuğu sarıp sarmaladı.
Huh yeter bu kadar yoruldum 1474 kelime olmuş
Bölüm sonu biraz ucu açık oldu fakat Kerim ile Ömer'i konuşmasını uzun yapmayı düşünüyorum o yüzden bu bölüme eklemedim onu.
Boool bol yorum ve vote istiyorım sizden bebeklerim sizi seviyore 😍😘😘