TK--8

68 5 1
                                    

"Ben senin hizmetçin değil sekreterinim ."dedim benden az şekerli çay isteyen Umut'a. Tamam çayı ben değil , çalışan geyiriyordu ama , o da çayı isteyebikirdi. Onun da önünde telefon vardı.

"Senem Hanım , benimle düzgün konuşun ilk günden bozuşmayalım. Ayrıca , çayı siz getirmeyeceksiniz ki."dedi Umut ve önündeki dosyanın ilk sayfasını açtı.

Mesainin bitmesine bir buçuk saat vardı. İlk günüm , bitiyordu. Derken telefonum çaldı. Babam arıyordu.

"Güzel kızım bu akşa seni evine ben götürmek iserdim ama şu an yoldayım , Bursa'ya gidiyorum. Acil bir karar alındı , haber veremdim."dedi babam.
Sonra biraz konuştuktan sonra kapattık.


Ben de masamdaki telefondan çay getirmelerini istedim , pardon az şekerli çaydı (!)
Üzerinden bir beş dakika geçti ve çaycı çayı benim masama koydu. Adama ters ters baktıktan sonra "Bana değil müdürüme götüreceksiniz." Dedim ve işaret parmağımı sallayarak çayı gösterdim.

Sanki insanlar beni sinir etmek için doğdu. En azından aldığım cevap bunu gösterir."Müdürüm demiyon mu , sen götürcen." İçimden edebildiğim kadar küfr ettikten sonra adamın odadan çıkmasını bekledim.

Adam da omuz silkti ve odadan çıktı. Sesli bir şekilde nefesimi dışarı üfledim ve çayı elime alıp Umut'un odasının kapısını tıklattım. İçeriden 'Gir' sesi geldikten sonra boş elimle kapıyı açtım.

"A, çayım , teşekküler Senem Hanım. Masama koyabilirsiniz."dedi ve yüzüne yalancı bir tebessüm yerleştirdi.

"Masana mı , gel al be." dedim ve sonra Umut'un komşum değil de patronum olduğumu hatırlayınca yüzümü eğdim. Masaya doğru yaklaştım ve sonra düşündüm.'Neden olmasın' diye. Ve düşünmekle kalmayıp gerçekleştirdim. Çayı masasına döktüm.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun. Dosyalar gitti.Bunları yarın teslim etmem gerek. Ve bunu yazmam tam bir haftamı aldı. Ne yaptığının farkındasın ve hala özür de dilemiyorsun." Evet , bildiğin kükredi.

"Eğer konuşmama izin verseydiniz , özür dilerdim Umut Bey." dedim bnde ses tonumu değiştirmeden. Masasının yanındaki komidinden peçete aldım ve çayı silmeye başladım. O da yardımcı olmak için dosyaları kaldırdı.

"Şimdi oturup bunları en başından mı yazacağım?" dedim dudağımı bükerek. Kaşları hala çatıktı.

"Hayır. Sanırım seninki ilk gün şansı. Dosyaların kopyası bilgisayarımda var." dedi. 

Sevgili şans , hayatımda ilk defa bana güldüğün için sana minnetarım. Bunu nasıl yaptın inan anlayabilmiş değilim. Ama olsun hala minnetarım. Başarılarının devamını kocaman dilerim.Sevgiler ; Senem.

Umut rahat hareketlerle masasına ilerledi , bilgisayarı açtı , birkaç düğmeye bastıktan sonra fotokopi makinesinden sesler gelmeye başladı. Yaklaşık 30 sayfa çıkartıktan sonra , dikkatli harekele onları dosyaya yerleştirmeye başladı. Sonra sekreter olduğumu hatırlayıp ona yardıma gittim.

---

Kusura bakmayın , uzun zamandır yazamıyorum. Bu bölüm de kısa oldu. Vote bekliyorum arkadaşlar. Sizi kocamaaan seviyorum. Bana kendimi çook iyi hissettiren okuyucularım var. Onlara teşekküre  ederim. Yorumlarınızı ve oylarınız bekliyoruuum

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 17, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

The KomşuWhere stories live. Discover now