🍷-Sezon 1¬°🍾-You're really crazy!'🥂'MAFYA JJK¬🍸

🍷Mr. Jeon My First Punishment🍷

MH: WOAH CİDDEN? Gerçekten de acımadı!? En son yaptırdığımda resim defterine çevirmişlerdi oysaki...

JM: R-Resim defteri derken?

EUN: Yani her tarafı renk renk morluklarla dolmuş. Kansızlığın var mı Kang? Tüplere yavaş geliyor.

MH: Evet olduğunu söylemişlerdi. Ama ilaç verilmedi onda da.

EUN: Tamam. Onada bakarız. Gerekirse veririz. Oldu mu?

MH: Peki.

Cidden çok tatlı bir doktor. Çok nazik. Jungkook gibi değil. Her zaman tehdit savuran biri değil yani... Canımı da yakmıyor. Fazla yakışıklı da denebilir?! Jungkookun telefonu çaldı.

JK: Ne var?
...
JK: Tamam kapat.

Al işte çok kaba demiştim. No vor!? Tomom kopot! Öküze benziyor. Pislik herif.

JK: Jimin acilen gitmemiz lazım. Eunwoo Min Hae ile işiniz bitince odasına götür. Al bununlada kapıyı kilitle.

Anahtarı eunwooya fırlattı. Eunwoo kafasını sallayarak onayladı. Jimin ve Jungkook koştura koştura gittiler...

MH: Her şeyi anlıyorum da şu kapı kilitlemeyi anlamıyorum!? N'için!?

EUN: Çok basit. Kaçmaman için.

MH: Ama ben kaçmam ki? Yani bulmuşum böyle güzel iş. Bide kaçıcak mıyım? Pes yani...

Bacaklarımı üst üste attım. Bir an mutlu oldum. Bişey dicem... Seo ve abim... Acaba ne yapıyolar? Bak anında aklıma geldiler. Şimdi geldiler ya! Ben kaç gündür neden onları düşünmedim!? Telefonumda evde kaldı!

MH: EUNWOO EUNWOO!

Kaşlarını çattı.

MH: Yani doktor bey. Ihmm şey... Abim ve arkadaşımı araya bilir miyi-

EUN: Hayır.

MH: YA NEDEN!?

EUN: Bir kere daha bağırırsan kötü olur.

MH: Ne olur? Ne olur? Söylesene!? Senden sadece telofonunu istedim. Bana böyle davranamazsın!

Uzun uzun baktı. Kaşlarını kaldırmış sırıtıyordu. Dudaklarını yalayıp yanıma geldi. Eğildi. Çünkü boyum herkesten kısa... Alıştım artık canım. Bana baktı. Bakmaya devam ediyor.

MH: N-Ne oldu?

Gülüp beni kucağına aldı.

MH: Ahhh! Ne yapıyorsun!?

EUN: Susar mısın?

Beni odama çıkardı. Kenardaki sandalyeyi getirip odanın ortasına koydu. Sandalyeye bağladı beni. Ben çığlık çığlığa ne yaptığını soruyordum.

MH: BIRAK BENİ BIRAK!

EUN: Dua et cezanı ben vermiyorum. Ben sadece doktor değil, o gördüğün 7 mafyanın en büyük sağ koluyum. Beni ciddiye al ufaklık.

Beni bağlayıp gitti. Kapıyıda kilitledi. Bana ufaklık da diyemez! Of... Sikm hayatımı tamam mı!? Cidden ya...

Nasıl yapıyorlardı ya açıyolardı bu elindeki halatları? Elimi çözmeye çalıştım. Peh bi bok olmadı tabikide... Abi gel kurtar beni burdan. Gözlerimi kapattım. 15 dakika sonra kapı açıldı. İçeri Jungkook girdi. Bana baktı.

JK: Yaramazlık yapmışsın Min Hae?

Sırıtıyordu. Elindeki anahtarı bi yere fırlatıp yanıma geldi.

JK: Ne yaptın? Söyle bakalım.

MH: Bişey yapmadım ki.

JK: Sana herkese saygılı olunucak demiştim ama?

MH: Özür dilerim. Bir daha olmayacak söz. Hem bi anlık sinirlendim. O kadarcık. Ceza vericek misin?

Korkarak söylemiştim. Jungkook uflayıp gardroba gitti. Kıyafetini değiştiriyordı.

MH: Jungkook?

JK: Ne var?

MH: Bazen senden çok şey istiyor muşum gibi olabilir ama... Beni annemle babama götürür müsün? O-onları hiç ziyaret etmedim. Cidden çok kötü bir evladım.

JK: Evet öylesin.

MH: Götürürsün dimi? Çünkü buranın neresi olduğunu bilmiyorum.

JK: Bu hakkı kazanmak için kaybetmek gerekir.

MH: E-efendim? Nasıl yani?

JK: Düşün.

MH: Peki tamam. İşten çıksam?

JK: Burdan çıkış yok.

MH: N-ne?! Nasıl!?

JK: Sen hala bağırıyor musun?! Ceza vermiyeceğim dediğim an İSTİYORUM diyorsun resmen. İyi sen bilirsin.

Çıtım bile çıkmadı. Çıkaramadım. Korkmuştum. Hemde çok. Jungkook da mal değilse bunu anlamıştır zaten. Ne yapıcaktı bana?!

Ellerimi çözdü. Kucağına alıp yatağa fırlattı. Kolum acıdı biraz. Yanıma geldi. İyice bana yaklaştı. Cidden bunu istemiyordum.

MH: J-Jungk-

Dudağımdan Ö-Öptü...!?

~ ^^ ♡