X Bölüm. 2ci Cephe

15 2 3
                                    

Eylül ayını iyili kötülü bitirmek üzereydik. Her geçen gün düşen vaka sayısı bizi ne kadar sevindirsede yetkililerin verdiği kış yaklaştıkca durumun daha da kritikleşe bileceği ihtimali bizi bir o kadar geriyordu. Eylül ayının 26sı. Gece 12 civarlarında herkes evine çekilip uyumaya başlarken ben her zamanki gibi biraz daha oturuyordum. Gece bir anda nereden aklıma geldiyse internetten savaş videoları ve filmlerinden sahneleri izledim. Gece yaklaşık 2 saat gözümü bu videolardan ayıramadım. Saatin farkına varınca artık uyumam gerektiğini düşünüp telefonu yanımdaki masaya bırakıp uyudum. Belkide hissetmişimdir. Sabah uyandığımda saatin daha 9 olduğunu gördüm. Normalde bu kadar erken uyanmazdım. Her zaman yaptığım gibi telefonu elime alıp hemen sosyal medyaya girdim. Yeniledikce hiçbir şey açılmıyordu. O an babam girdi içeri. Telefonu elimde görüp "sende mi hiçbir şeye giremiyorsun?" diye sordu. Evet anlamına gelecek şekilde kafamı salladım. Onaylayarak dışarı çıkacağı anda "Birşey mi oldu?" diye sordum. İnternetde oluşan bir sorundur diye düşünmüştüm ama verdiyi cevap beni bir süre şaşkın şekilde bakmama mecbur etti. "Galiba savaş başladı" dedi. Kendime gelir gelmez hemen odamdan dışarı çıkıp televizyonun önüne gittim. Tüm ailemiz cepheden gelecek haberi bekliyordu. Gece ben uyuduktan yaklaşık 3 saat sonra şiddetli şekilde ateşkesi bozmuş düşmanlarımız. Yaklaşık 1 saat süresince gezmediğim kanal kalmadı. Her yanda haber arıyordum. Ama sonuç yoktu. Yaklaşık 1 saat sonra Savunma Bakanımızın sözcüsü canlı yayına bağlandı. Ordumuzun karşı atağa geçtiğini ve 2 şehrimizde ait toplam 7 köyümüzün kurtarıldığını açıkladı. O an sadece sevincimden Haykırdığımı hatırlıyorum. Ben bir Karabağlıydım bunun ne kadar coşkulu birşey olduğunu tüm Türk ulusu anlaya bilirdi ama biz daha iyi anlardık bunu. Resmi bir şekilde savaşın başladığı daha açıklanmamıştı. Ama 30 yıl içerisinde daha şiddetli bir çatışma olmamıştı. Açıklamadan yaklaşık 2 saat sonra Cumhurbaşkanımızın yardımcısı canlı yayına bağlandı ve savaşın başladığını resmi bir şekilde açıkladı. Uzun zaman geçmediki pencerelere, balkonlara, arabalara bayraklar asıldı. Azerbaycan bayrağıyla birlikte Türkiye ve Pakistan bayraklarıda dalgalanıyordu rüzgarlar şehrinde. Her savaşta olduğu gibi bize desteyini sonuna kadar gösterdi kardeşlerimiz. Kardeşlik buydu işte. Düşerken elinden tutmak, yükselirken destek olmak.

Tüm ülke coşkuluydu. Biz 30 yılın hasretini biriktirmiştik. 30 yıl bu anı bekledik. Türküz biz ve savaş türkün bayramıdır. Artık kainat bile bizi durduramazdı. Sesimizi duymadıkları için, bize karşı sağır, kör, dilsiz oldukları için sesimizi mecburen duyurmak için çıktık bu yola. Yeni bir hikayeydi bu, daha başlangıçdı ve bu hikaye bir süre daha devam edecekti...

🇦🇿🇹🇷🇵🇰

Çıkmaz YılWhere stories live. Discover now