22-Gerçekler

1.9K 163 3
                                    

ASYA

'Sarp!'

Bu kadar zaman sonra ismini kendi sesimden duymak oldukça garip gelmişti bana. Adını söylemiş olsam da hala beynimde bir yer görüntünün gerçekliğini sorguluyordu. Neyse ki uzun sürmeden konuşmaya başlayarak karşımdakinin o olduğuna inandırdı.

'Zayıflamışsın.'

Gözlerinde onu son gördüğümdeki öfkeyi aradım ama bakışlarında öfke yoktu. Beni nasıl ve neden bulduğunu sorgulamak henüz aklıma gelmemişti.

'Şey.. Ben biraz evet...'

Konuşamıyordum. Kelimelerim beni terk etmişti. Hem ne diyeceğimi de bilmiyordum. Hala kapıda dikiliyorduk.

'Biraz konuşabilir miyiz? Sahile geçelim istersen.'

'Olur.' Neyse ki kısa da olsa cevap verebilmiştim. Peşinden bende sahile doğru yürümeye başladım. Sahile varınca denize yakın bir yerde kumsalın üzerine yan yana oturduk. Gözleriyle denize doğru bakıyordu, ilk konuşan olmaya korkuyordum.
Sonra lafa girdi.

'Tatile yalnız gelmişsin. Sevgilin seni nasıl tek başına bıraktı?'

'Ben... Şey... İşi olmasa gelecekti de.'

Sarp sevgilin diyerek Utku'yu kastediyordu.

'Nasıl gidiyor ilişkiniz? Mutlu musun bari?'

Sarp'ın bana bunları sormasına pek anlam veremiyordum. Aradan aylar geçmişti, kötü ayrılmıştık ve bu kadar süre içerisinde hiç iletişim kurmamıştık. Şimdi bu kadar zaman sonra herkesten kaçtığım bir yerde gelip bana bunları sorması nedendi. Beni nasıl bulmuştu? Ben kafamda kendimle tartışma halindeyken anlamış gibi gözlerini bana çevirip gülmeye başladı.

'Asya ben her şeyi öğrendim. Utku ile sevgili olmadığınızı biliyorum. Kendinle kavga etmene gerek yok.'

Beni oldukça iyi tanıyordu.

'Nereden öğrendiysen yanlış bilgi vermişler. Utku benim sevgilim ve gayet mutluyuz.'

'Ah Asya, o kadar zaman kaybettik şu inadın yüzünden. Ben her şeyi Utku' dan öğrendim. Yani inkar edemeyeceğin bir kaynaktan. Üstelik daha bilmediğim neler varmış, bana nasıl anlatmazsın?

'Sarp ben çok üzgünüm.'

'Benim yüzümden neler yaşamışsın. Ben bilseydim engel olurdum. Keşke haberim olsaydı ya da davranışlarının garipliğini sorgulasaydım. Benimde suçum var. Her şeyle tek başına savaşmak zorunda kalmışsın.'

'Ben senin ve ailemin zarar görmenizi istemedim. Elimden gelen buydu.'

'Merak etme ben her şeyi çözeceğim.'

'Sarp, baban beni aileme maddi olarak zarar vermekle tehdit etti. Şimdi seni yine yanımda görürse... Ben inan ki kendim için korkmuyorum. Tek derdim annemin ve babamın zarar görmesi ihtimali.'

Ben telaşlı bir şekilde kötü ihtimalleri sıralarken elini yanağıma koydu ve gözlerini gözlerime kilitledi. Yanağımdaki ellerinin sıcaklığı telaşımı alıp götürmüştü. O an tüm endişeler gitmişti, sadece özlem kalmıştı geriye. Hayatımda ilk kez aşık olduğum adama duyduğum, hiç aşina olmadığım...

'Sana söz veriyorum ailen asla zarar görmeyecek. Bir planım var bu işi halledeceğim. Buseye gelince bir daha yüz metre yakınına bile yaklaşamayacak, emin olabilirsin.'

Sarp'a güveniyordum bundan o an iyice emin olmuştum. Şimdi asıl merak ettiğim Utku ile Sarp'ın ne zaman ve nasıl konuştuğuydu, kafamda tahminler yürütmeye çalışıyordum.

'Utku'nun da alacağı olsun, beni tek kelime etmeden gönderdi buraya. İnsan azıcık bir çıtlatır.'

'Konuşacağını söylese engel olurdun. Utku da bunu bildiği için sana hiç bir şey söylemedi. Seni buraya göndermesini ben istedim seninle rahatça konuşabilmek için.'

'Siz ne ara böyle işbirliği yapacak duruma geldiniz?'

'Geçen hafta Utku beni aradı ve görüşmek istediğini söyledi. Normalde onunla asla görüşmezdim ama söz konusu senin iyiliğin olunca dayanamadım, gidip görüştüm.'

'Senle Utku ile sarılırken karşılaştığımız o günden sonra ben bir süre pek iyi değildim. Utku sürekli ebeveynim gibi tepemdeydi, bana çok destek oldu.'

'O gün babamın seni gelip tehdit ettiği günmüş. O da senin kötü haline destek olmak için yani ben çok özür dilerim Asya. Seni dinlemedim bile, ilkel mağara adamı gibiydim. İnsanlar sürekli Utku'nun sana bir ilgisi olduğunu söylüyordu. O sahne ile birleşince ben aranızda bir şey olduğunu düşünüp sana bir sürü kötü şey söyledim. Çok çok özür dilerim. Ama sende inkar etmemiştin.'

'Seni kendimden uzak tutabilmek için iyi bir çözüm gibi gelmişti o an. Sonra korkunç bir fikir olduğunu anladığımda ise çoktan gitmiştin hayatımdan.'

'Bir daha ne olursa olsun oldukça açık ve net bir biçimde konuşacağız. Ne olursa olsun bana söz ver.'

'Bir daha asla senden bir şey saklamayacağım, söz veriyorum.'

Ellerime uzandı, kalbimin atışı hızlanmıştı. Onun yanındayken başka türlüsü mümkün değildi zaten, hele ki ona aşık olduğumu anlamışken.

'Aylar önce sana bir soru sorup cevabını alamamıştım galiba artık alabilirim. Asya ben seni hala çok seviyorum ve artık sevgilim olarak yanımda olmanı istiyorum. Babam, Buse kimse umurumda değil. Sadece sende istersen... Beni dünyanın en mutlu adamı yaparsın. Artık düşün sonra söylersin demeyeceğim. Cevabını hemen istiyorum, sabredemem. Sensiz kabus gibi bir üç ay geçirdim. '

' O zaman bende sana cevap verememiştim. Çünkü ben aşık olup olmadığımı bilmiyordum. Aşk ne demek bilmiyordum bana oldum olası hep saçma gelmiştir aşık olma fikri. Yani ben hiç aşık olmadım. Of ya açıklama yapmak ne kadar zor. '

Ben saçmalarken Sarp o güzel gözlerini üzerime dikmiş hevesle cevabımı bekliyordu. Hiç aşık olmadım demenin sırası değildi ama kendimi anlatmak isterken kelimelerimi toparlayamamıştım. Devam ettim. Şimdiye kadar kimseye böyle bir itirafta bulunmadığımdan benim için çok zordu. Yine de cesaretimi topladım, ellerini sımsıkı kavradım ve bir nefeste her şeyi söyledim.

' Bu aylar için ne demek istediğini anlıyorum. Anlamam biraz zaman aldı ama Sarp bende seni seviyormuşum. Bende sana aşık oldum.'

Önce herhalde ne dediğimi tam anlayamadığından bir kaç saniye bomboş yüzüme baktı sonra sevinçle ayağa fırladı.

'Sen sana aşığım dedin değil mi? Ben doğru anladım.'

Ayağa kalkıp karşısına geçip daha yüksek sesle söyledim.

'Seni seviyorum doğru duydun.'

Bunu söylememle birlikte belimden sımsıkı kavrayıp beni döndürmeye başladı.

'Sarp kusacağım. İndir beni lütfen.'

'Affedersin. Ben sevinçten saçmalıyorum.'

Beni yere indirince ayrılmadık, sımsıkı birbirimize sarıldık. Başımı onun omzuna yaslamıştım, denize karşı oturmaya devam ettik. Uzunca bir süreden beri ilk kez üzerimden büyük bir yük kalkmış gibi hissediyordum.

' Siz şimdi Utku ile kanka mı oldunuz?'

'Yeni ilişkimizi öyle tanımlamak istemem ama galiba öyle. Bana her şeyi anlatıp yardım ederek çok büyük iyilik yapmış oldu.'

'Utku ilk tanıştığımız günden beri bana her konuda çok destek oldu Sarp. Ama gerçekten bambaşka bir hikaye var arkasında.'

'Bana her şeyi anlattı derken onu da kastediyorum. Öykü'yü ve ona olan benzerliğini de biliyorum. Seni kardeşi gibi koruyup kolladığını da. Asya ben şu an çok mutluyum ve bunu ona borçluyuz. '

' Zaten ne yapsam hakkını ödeyemeyeceğim. Bir de kavuşmamızı sağladı.'

Bir süre daha sahilde sarmaş dolaş sohbet ettik. Utku' dan, olanlardan, Sarp'ın ailesinden, ayrıyken neler yaptığımızdan. Konuşacak ne çok şey birikmişti. Sarp benim dilimin tüm kilitlerini çözüyordu.

Yol Arkadaşım (Tamamlandı)Where stories live. Discover now