Bölüm 1

6.9K 279 93
                                    

Güne yine gözlerimi istemeyerek açmıştım.Sabah uykusu benim için  bambaşka bir aşktı.Mecburiyeti olmayan insanların sabahın köründe kalkmasını hiçbir zaman anlamayacaktım.Uyandıktan sonra o sıcacık yatakta keyif yapmaktan daha güzel olan ne olabilirdi ki bu hayatta? Saat 9.00'a geliyordu.Annem büyük ihtimalle mutfakta kahvaltı hazırlamaya başlamıştı bile.Biricik oğlunun bugün izin günüydü ve ona sevdiği şeyleri hazırlardı.Kalkıp banyoya gittim,işlerimi halledip odama geri geldim.Altıma siyah bir sporcu taytı üstüne de sıfır kol bir body giydim.Hasta olacaktım sanırım çünkü göğüslerim hafif şişmişti.Saçımı da tepemde ev topuzu yapıp işlerimi bitirdim.

Tülü aradım ve karşı eve baktım.Yine gelmemişti.Arabası yoktu.Son 1 aydır görmemiştim onu.Kendi evinde kalıyordu çünkü ofisine daha yakındı.Bence tek sebep bu da değildi ama gerisini düşünmek istemiyordum.30 yaşında bekar ve başarılı bir avukattı.Sevgilisinin olup olmadığını hiç duymamıştım bugüne kadar ama arada sırada takıldıgı birilerinin olduğunu biliyordum.Aslında mahalleye ailesinin ve arkadaşlarının yanına da sık sık geliyordu
ama biz hiç denk gelmemiştik.

Özlemiştim..Hem de çok özlemiştim.

İçimde yaşadığım bu aşk bana hem güç veriyor hem de beni sanki günden güne bitiriyordu.Daha fazla böyle depresif devam edemezdim.23 yaşında hukuk fakültesini yeni bitirmiş kendi ayakları üstünde durmak isteyen genç bir kızdım ben.Birkaç yere staj için başvuruda bulunmuştum.1 sene en az 5 yıl avukatlık yapmış birisinin yanında staj yapmam gerekiyordu.Henüz daha geri dönüş alamamıştım.

Selim de çok iyi bir avukattı.İşleri oldukça iyi,kendi camiasında tanınmış,dava kaybetmeyen bir avukattı.Hırslı ve başarılıydı.Annemler "Selim abinin oraya da başvuru yap." demişlerdi.Hatta başvuruya bile gerek yoktu onlara göre.Selim abiye söylememiz yeterliydi.Ama ben kimsenin hakkını girmek istememiştim.Hem de Selim'i her gün görmeye,onunla beraber çalışmaya dayanabilir miydim bilmiyorum.Annemlere tabii ki başvuru yapmadığımı söylememiştim.Onlar yaptım biliyorlardı.Zaten hiç anlaşamıyorduk o da beni yanında istemezdi sanırım.Sert bir yapısı vardı.Mehmet abiye hiç benzemiyordu.Mehmet abi ne kadar sıcaksa Selim o kadar soğuktu.

Tam aşağı inerken annem "Almira!" diye seslendi.Geç bile kalmıştı."Efendim sultanım?" diyerek yanağını öptüm."Hadi gitte fırından sıcak ekmek alda gel." dedi.Hafta sonumuzun vazgeçilmeziydi sıcak ekmek."Tamam."dedim çıktım evden.Havalar iyice ısınmıştı.Bugün kızlarla denize gidecektik.Fırına gelmiş ekmek ve simit almış geri dönüyordum.Yolda Ahmet'i gördüm.Bana her zaman yüzünde olan o sıcacık gülümsemesi ile "günaydın" dedi.Ahmet iyi çocuktu.Mahallenin gençlerinden biriydi.Benden iki yaş büyüktü.Benden hoşlanıyordu biliyordum ama buna yapabileceğim bir şey yoktu.Gönül zaten seveni görmezdi de kendi sevdiğini isterdi."Günaydın Ahmet" dedim.Hâl hatır sorduktan sonra "öğleden sonra kahve içelim mi?" diye sordu."Ah Ahmet şansını boşuna zorluyorsun." diyemedim onun yerine kızlarla denize gideceğiz dedim ve yanından ayrıldım.

Evimizin sokağına geldiğimde onu gördüm.Selim'i..Arabasının bagajından market poşetlerini indiriyordu.Arkadan bile heybetli bir görüntüsü vardı.Uzun boylu,yapılı biriydi.Üzerine polo lacivert bir tişört altına da siyah bir pantolon giymişti.Bagajı kapatırken kol kaslarına takıldı gözlerim.Giydiği tişört dar olduğu için kol kasları iyice kendini belli ediyordu.Derin bir iç çektim..Zaten ben anca iç çekerdim.Güzel adamdı.Siyah saçıyla,esmer teniyle,esmer tenine tezat orman yeşili gözleriyle çok güzel bir adamdı.

Almira (KPSS arası verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin