Guide me

451 52 83
                                    




"Aynada kendine baktığında ne görüyorsun?"Dedi Louis.


Bugün tedaviye başlıyorum. Bu oldukça uzun sürecek bir yolculuk,ama daha iyi olacağımı söylüyorlar. Doktorlara ve anneme göre anoreksiyam var. Yemek yemeyi tamamen bırakmış değilim. Sabahları biraz meyve yerim. Bir şekilde enerjiye ihtiyacım oluyor,aksi takdirde ölürdüm. Bunu çok da umursamıyorum. Ne de olsa ben iğrenç ve kiloluyum.

Louis'nin yüzüne baktım.Dr Tomlinson denmesini tercih ediyor ama bana kendisine daha rahat olabilmemiz için Louis dememe izin vermişti. "Bakmıyorum"dedim.

Not defterine bir şeyler yazdı. Bu nedense beni rahatsız ediyordu. Gizli hikayelerimin her gün kolayca kaybolabilecek bir kağıda yazılmasını tercih ederim. Louis bana her gece masasının kilitlendiğini ve kağıtlardaki harfleri gören gözlerin sadece kendisinin olduğunu söyledi. Her sabah kağıtların orada olup olmadığını kontrol edeceğine söz verdi.

Gözlüğünün arkasından bana baktı. "Bakmıyorsun?" Merak etmişti. Sonra anladı. "Yani aynaya bakmıyorsun?"

"Hayır" dedim. Bu kadar basitti. Aynaya bakmayı reddediyorum. Her şeyi daha da kötüleştiriyor. "Aynam yok hepsini kırıp attım"

Daha çok yazı yazmaya başladı. "Bu ne zaman oldu?" bunu sorarken bana bakmıyordu. Onu hayal kırıklığına uğrattığım için suçlu hissediyordum. "Aynaları ne zaman kırıp attın?"

Bir müddet düşündüm. "Belki 4 ay önce?" diye tahmin ettim. Emin değilim çok zorlu bir geceydi.

Bunu da yazmaya başladı. "Harry bunu yapmak çok sağlıksız.Bunun farkındasın değil mi?" dedi. Bir cevap bekleyip beklemediğinden emin değildim ve devam etti. "Daha iyi olmak için her gün gelişmeni görebilmelisin. Evinizde en az bir ayna olduğundan eminim. Öyle değil mi?"

"Evet"

Üzgünce bana baktı. "Nerede?" Kalemini ne dersem onu yazacağını gösteren bir şekilde tutuyordu.

Dudağımı yumuşakça ısırdım ve kollarımı karnımın etrafına doladım. Üşüyordum. Kalktı ve kabine gitti. "Üşümüş olmalısın,zavallı şey." Battaniyeyi kucağıma koydu. "Şimdi, bu ayna nerede?"

Yorganın altında parmaklarımla oynuyordum. Gözlerim onun gözlerine bakmayı reddediyordu. "Annemin ve kız kardeşimin odasında." dedim

Tekrar yazmaya başladı. Not defterini önümüzdeki masanın üzerine koydu. Yanına da kalemini bıraktı,bunu yaptığında daha rahat olduğumu biliyordu.

Kalkıp yanıma oturdu. "Harry Styles" dedi ve kafamı kaldırdım."Bu sefer benim için ufak bir iyilik yapar mısın?"

Onayladım

"Bu seanstan sonra eve git ve annenin aynasına bak." Yerinden kalktı ve hızlıca odanın öteki tarafına yöneldi. Kalçalarının ne kadar büyük olduğunu fark etmemiş gibi yapıyordum. Ve tabii kalçasını nasıl kıvırdığını da. Bir kitap aldı ve yanıma tekrar oturdu. "Ne gördüğünü ve nasıl hissettiğini yazmanı istiyorum. Tamam mı?"

"Tabii" ama aynaya bakacağımdan şüphe ettim. Uzun süredir bundan kaçınmıştım. Neden şimdi yeniden başlıyorum?

Devam etti "Bu bir günlük ve sana söz veriyorum bunu sadece ben göreceğim." Yavaşça gülümsedi. Gözleriyle dudaklarıma yarım saniyeliğine de olsa baktığından emindim. Gözlüklerini düzeltti. "Hislerini yaz ve utanma Harry, ne zaman istersen yazabilirsin. Anlaştık mı?"

Onayladım "Kural var mı?, günlük için yani." "Yok" dedi. "Buraya uymadığını düşündüğün ne koymak istiyorsun?"

İç çekip pencereden dışarı baktım. Hava kapalı,bulutlu ve yağmurluydu. Tıpkı hislerim gibi. "Küfür edebilir miyim?"

"Anlattığın şeye uygun olduğunu düşünüyorsan." diye cevapladı. Kafamla yavaşça onayladım. "Harry aynaya her gün bakmanı ve bir şeyler yazmanı istiyorum. Herhangi bir şey."

Her gün

Konuşmaya devam ediyordu ve ben sadece sesine odaklanıyordum.Tiz bir sesi vardı. Tatlı.

Dur bir dakika.. Ne?

O senin terapistin Harry kendine gel. Bilinçaltım seni asla istemez diye düşünmemi sağladı. Seni asla istemez koca göt.

"Hatta sana bir ayna satın alıp buraya koymayı teklif edeceğim. Bu odada. Sadece seninle kullanmam için."

Tekrar iç çektim. Battaniyeye daha çok sokuldum. Kaybolmak istiyordum. Bu küçük kanepede çok fazla yer kaplıyordum. Louis sıkışıyor olmalıydı.

Battaniyenin altına uzanıp ellerimi tuttu. Bu normal bir durum için fazla samimi hissettiriyor. "Ne düşünüyorsun?"

Yanağımdan bir damla yaş süzüldüğünü hissettim ve Louis'nin nefesinin kesildiğini duydum. "Lütfen söyle" dedi.

Tamam bunu yapabilirim "Çok fazla yer kaplıyorum .Üzgünüm B-ben istersen kayabilirim."

Louis hızlıca kafasını salladı "Hayır,hayır oldukça iyiyim Harry."

"Gerçekten mi?"

Onayladı. "Gerçekten" Yanıtı oldukça keskin ve hızlıydı. " Neredeyse hiç yer kaplamıyorsun bir tanem"

BİR TANEM?

Bana Yol GösterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin