Flippy/Fliqpy ve Sen (Happy Tree Friends)

Tanışmanız

Siz tatil için bir kasabaya gitmeye karar verdiniz ama hâla aklınızda sorular vardı. Bu yaz hangi kasabaya gidecektiniz? Çoğu yeri gezmiştiniz bu zamana kadar ama artık bir yer seçmeliydiniz çünkü zamanınızı seviyordunuz.

Birkaç saat içinde karar verdiniz;

"Happy Tree Friends.."

Hemen bavullarınızı topladınız ama sanki bir şey unutmuştunuz! Birden gözünüz panonuzdaki daha önce gezdiğiniz kasaba fotoğraflarını gördünüz ve "A-ha! Fotoğraf makinesi!" dediniz ve hemen çekmecenizin üstünden fotoğraf makinenizi alıp çıktınız. Önce bir bilet aldınız ve hemen ilk otobüse bindiniz.

Otobüste giderken yolları izliyordunuz ama birden uyuyakalmıştınız.

Birkaç saat sonra..

Sizi sarsan biri vardı ve gözlerinizi aralıklayarak ona baktınız ve bu otobüs şöförüydü;

"Hey! Uyanın! İnmeniz gereken yere geldik!"

Siz kafanızı pencereye çevirdiniz ve işte! Hayal ettiğiniz yere gelmiştiniz! Hemen ayaklandınız ve bavullarınızı alıp çıktınız! Kasaba çok güzele benziyordu! Doğası güzeldi ve evler çok şirindi.

Birden yeşil saçlı ve gözlü birini gördünüz, size birden gülümseyerek el salladı. Siz tuhaf bir şekilde gülümseyerek el salladınız ve onun yanına gittiniz.

Yakından daha da yakışıklı gözüküyordu ve kendinizi onun yeşil gözlerinden alamıyordunuz. Size elini uzatarak "Selam! Ben Flippy!"dedi ve siz "Eee... me-merhaba!" dediniz ama içinizden "Afferin S/A! Herşeyi mahvediyorsun!"

Flippy bu sessizliği bozarak "Yeni misin?" diye sordu ve siz "E-Evet, aslında tatil için gelmiştim." dediniz ve o "Mhh! Bir turist! Normalde pek gelmezler de... şey yüzünde- neyse.. kalıcak bir yerin yoksa benim evimde kalabilirsin" dedi. Bir yabancının evinde mi kalacaktın!? Kim bilir sana ne yapar?!

Siz kibarca bu teklifi geri çevirdiniz ve o omuz silkerek "Kendin bilirsin.. en azından evimde bir şeyler içmeye ne dersin? Daha yeni portakal/limon suyu sıkmıştım." dedi ve siz çok susamıştınız.

Birkaç dakika sonra kapının önüne geldiniz ama Flippy endişeli gibi görünüyordu. Birden pencerenin önüne geldi ve evin içine baktı ve size üzgün bir şekilde bakarak "Ehehe! Anahtarı evde unutmu-" dedi ama birden gözü saçınızda olan bir şeye takıldı.

Size yaklaştı ve eliyle saçınızdaki tel tokayı alarak "Bunu şimdilik alıyorum!" dedi ve alıp kapıya yöneldi.

Birkaç dakika sonra içeri girmeye başardınız ve Flippy ilk olarak mutfağa giderek iki bardak portakal suyu/limonata getirdi. Siz ikiniz koltuklara oturdunuz ve içeceklerinizin keyfini çıkardınız o sırada o;

"Bana hiç adını söylemedin.. öğrenebilir miyim?"

Siz gülümseyerek "Pardon! Unutmuşum! Adım S/A"

"Çok güzel bir isim S/A"

Siz sanki biraz utanmıştınız ama teşekkür etmeyi başarmıştınız.

Birkaç saat sonra yine yollara düştünüz ve ilk olarak çantanızdaki parayı saymakla başladınız. Ellerinizle çantanızı eşelemiştiniz ama yoktu! Paranızı unutmuştunuz! Biraz aklınızı çalıştırdınız ve paranızın evdeki hırkaya koyduğunuzu hatırladınız. Yarın giyerim diye koymuştunuz paraları ona ama şimdi unutmuştunuz.

Telefonunuzla en yakın arkadaşınızı arayacaktınız ama telefonunuzun şarjı bitmişti. Hava kararıyordu ve siz bir banka oturdunuz. Şuan ne yapmanız gerektiğini düşünüyordunuz ama ne yapabilirsiniz ki? Kalacak hiçbir yeriniz yoktu. Birden size doğru yaklaşan adım sesleri duymuştunuz ve bu Flippy'di. Size gülümseyerek ve bir yandan elindeki tokanızı uzatarak "Ben... Ben şey için gelmiştim... tokan bende kalmıştı, vermeyi unuttum!" dedi ve siz tokayı aldınız.  Flippy yanınıza oturdu ve "İstersen benim yanımda kalabilirsin S/A!" dedi ve siz "Peki" diyerek bu sefer kabul ettiniz.

Birlikte yürüyerek onun evine gittiniz.

Eeeee.... Nasıldı?!!

Bence güzeldi..

Bu arada medya müq!