LİNA

BİRİNCİ BÖLÜM (Demir kaptan)

Ben Lina hayatımda terk edilmeye
Alışmış bir genç kız, size hayatımı Anlatmak istiyorum, bence siz de hayatımı dinlemek istiyorsunuzdur,
O halde küçüklüğümün en güzel yerinde başlayayım Anlatmaya.

Bizim bir sahil kenarında küçük, şirin bir evimiz vardı. Babam balıkçıydı, her gün balık tutardı, biraz eve getirir, Annem bir güzel pişirirdi.

Annem öyle güzeldi ki çok güzel de kokardı.

Babam...

Babam ismi gibiydi Demir gibiydi, kimse ona bir şey yapamazdı, çok güçlüydü, Çünkü o benim babamdı, benim ilk Aşkımdı.

"Baba... yaa hadi kalksana... Babacım." Uyandırmaya çalıştığım Demir adam bir türlü uyanmıyordu, yanaklarını ıslatarak öpmeye başladım. "Burada kim varmış kim varmış..." sonunda uyanmıştı, gözlerini neşe ile Açıp kollarımdan tutarak kucağına oturttu. Minicik bedenimi onun kucağında korkusuz hissediyordum. "Neden uyanmıyorsun Demir kaptan." bir balıkçı olmasına rağmen, ben ona Demir kaptan diye sesleniyordum çünkü o benim kaptanımdı. "Güzeler güzelim, minik prensesim babasını mı uyandırırmış.gel buruya bakayım." Kocaman elleri ile beni tutup omzuna oturdu ve Yataktan kalktı, her zaman ki gibi evin içinde koşmaya başladı.

Beni mutlu ediyordu.

Mutfağa yönelip, misler gibi kokan börekleri görünce Babamın omzundan inmeye çalıştım ve sonunda başarmıştım, hemen masaya oturup o böreği yemek istiyordum ki Annem bize yöneldi. "Durun bakalım ellerinizi yıkayıp sora oturun." Diye seslendi. Babam ile koşup ellerimizi yıkadık ve Ardından güzeler güzeli masaya oturduk.

Ilık sütümü yudumlayıp, bakışlarımı Anneme yöneltim. "Annecim" diye tebessüm ederek Anneme baktım. Annem neşe dolu bir kadındı. Gülümseyerek bana baktı."Efendim kızım" Yutkunup, heyecan ile dudaklarımı araladım ki lafımı söylemeden babam gülerek "Dur Lina ben anladım ne diyeceğini, bıkmadın mı kızım yaa bu kaçıncı isteğin" Kocaman Gülümsedim, Annemde o sırada ne olduğunu Anlamadı. "Babacım ben bıkar mıyım böyle bir hikayeden ya defalarca dinlemek istiyorum.Anne hadi Anlat babam ile tanışma hikayenizi lütfen..."

Annem tebessüm ile bardağında ki suyu yudumlayıp, gözlerindeki o anki heyecan ile Anlatmaya başladı. "Baban ile biz kaçarak evlendik. Benim Ailem babanı, Babanın Ailesi de beni istemiyordu, Ailelerimiz birbirine düşmandı. Baban ile ben küçüklüğümüzden beri birbirimizi çok seviyorduk kavuşamayacağımızı bildiğimiz için kaçtık. Ve Evlendik, Ardından sen doğdun..."

Annem her Anlattığında, bir eksiklik olduğunu fark ediyordum. sanki bir şeyi Anlatmıyordu, benden bir şey gizliyorlardı. Dayanamayıp Aklımda ki soruyu sordum "Peki Aileniz sizi hiç sormadı mı?" Annem ve Babam birbirine tedirgince baktılar, Babam yanında ki ekmeği Alıp Ağzıma sıkıştırdı. "kızım her şey sorulmaz. Çabuk kahvaltını yap bakalım." Annem susarken, babam lafı değiştirme çabasına girmişti.

Neden sorduğum soruda tedirgin olmuşlardı ki?

Ben yedi yaşındaydım ama Aklım bazı şeylere eriyordu artık, bunun farkındaydım ve Artık ben de bilmek istiyordum her şeyi. 

Annem ve Babam üzülmesinler diye bende konuyu kapatım. Annem ile sofrayı topladıktan sora üstümü giyip televizyon izleyen babamın yanına gittim. "Ooo güzelliğe bak güzelliğe Aynı babası." Gülerek yanına oturdum. "Babacım ben senin kızın ola bilirim ama güzelliğim Anneme benziyor." Babam kaşlarını çatıp "Öyle mi cimcime hanım. Ben güzel değil miyim yani." Kahkaha Atıp "Demir kaptan bir erkek güzel olamaz, yalnızca yakışıklı olur ve sen de Dünyanın en yakışıklı erkeğisin."

Sözümü bittirdikten sora babamın yanağına bir buse kondurdum. "Lina kızım kaç kere sana kirli elbiselerini kirli sepetine koy diyeceğim." Annem ile didişme konumuz açılmıştı. "Leyla Hanımcım Kaptan beyi bekletmemek için unutmuşum onları." Şiirin olmaya çalışırken, Annem suratını kırıştırıp banyoya yöneldi. "Peri kızı haydi kaçalım biz." Babam ellerini bana uzattı, ellerini tutup kapıya yöneldik, Ayakkabılarımızı giydikten sora babam beni huzur bulduğum yere, omuzlarına oturttu ve ardından yürüdü.

Balıkçı Amcaların yanına geldik. "Ooo Lina nasılsın kızım." Hasan Amca bana seslenirken öteki Amcalarda bakışlarını bana yönetti "İyim Hasan Amca, sen nasılsın." Hasan Amca beni bebekliğimden bu yana bilirdi ve çok severdi. Ben de onu çok severdim. Hasan Amca başını olumlu bir şekilde sallayarak tebessüm eti. 

Babam ile beraber biraz gezindikten sora Beraber hep gittiğimiz yere gittik Sahil kenarına. Kumların üstüne uzandık. Güneş bulutların arkasına gizlenmişti, Denizin dalgaları kıyıya vururken, kuşların sesleri huzur veriyordu. Hafif bir rüzgar esintisi vardı. Etrafta ben ve babamdan hariç uzağımızda iki kişi tek vardı.

Babam gözlerini kapatmış, ellerini başının arkasına dayamıştı. Ben uzandığım yerden kalkıp oturdum ve Babama baktım, içimi kemiren o soruyu tekrardan sormak istedim ve sordum "Baba neden Sizin Ailenizin konusu Açıldığı zaman endişeleniyorsunuz?" Babam gözlerini açıp diki dik bana baktı ve ardından Kalkıp oturdu "Hayır kızım endişelenmiyoruz... Bak kızım Bizim Ailemiz Kan davası yüzünde Düşmanlar" Anlamsızca Babamın gözlerine baktım.

Kan Davası neydi ki?

"Nasıl yani Baba?" Babam sustu ne diyeceğini bilemiyordu "Yani'si... konuyu kapatalım senin bunu öğrenmen için büyümen gerekiyor." Tekrardan geçiştirdi. Beni kucağına alıp hemen yanımızdaki piknik bankına oturttu, kendisi de karşıma oturdu. "Eee küçük hanım" Derin bir nefes Alıp verdikten sora "Eee Büyük bey"  Derince bana baktı, bende ona.
Ve kahkaha atmaya başladık.

Neden biz böyleydik? Bir Baba kız dan öteydik, Arkadaş gibiydik, onu bu yüzden çok seviyordum.

Eve vardığımız zaman kapının aralıklı olduğunu gördük, Babam Anneme seslenirken bir yanıt almamıştı. Babam soluk bir yüz ifadesi ile bana baktı. "Lina sen dışarıda kal gelme. bekle orada." Üç basamaklı merdivenin üstünde oturdum. Babam içeri girdikten sora biraz bekledim, ses çıkmayınca, içeriye girdim.

Kapının arasından Baktım, Salon kan gölüne dönmüştü. Babam Annemin başı yanında çaresiz, kısık bir seste ağlarken, Annem kanlar içinde yerde yatıyordu.

Ne olmuştu benim anneme?
Neden kan vardı yerde?

Kafamı kurcalayan sorular Daha fazla olmuştu. Ama ben O gün Anlamıştım, Kan Davasının ne demek olduğunu.

Büyümeden Anlamıştım.

                          * * *

Bölümün Sonu.

Alta ki yıldızı parlatır mısınız...? :)

Mutlu kalın.🌻