"Çok düşünmeden iç hadi."
Taehyung'un gülüşüne karşılık kalem uçlu bardağı kavradım ve içeceğin tadına baktım.
"Çok güzel" dedim gülümseyerek ve hemen ardından hepsini tek seferde içip bardağı masaya bıraktım. O sırada Taehyung'un aldığı şişeyi masaya bırakan adam bana tuhaf tuhaf bakıyordu.
"Kokteylinizi yenilememi ister misiniz?" diye şaşkınlıkla sorduğunda Taehyung'un önündeki şişeyi işaret ederek "gerek yok, ondan içeriz" diye yanıt verdim. Taehyung ise anında bana karşı çıktı.
"Siz birkaç bardak daha alkolsüz çilekli kokteyl getirin lütfen" derken adam bir-kac saniye duraksadı.
"Birkaç bardak mı?"
"Evet, beş tane" diyerek parmaklarımla gösterdim ve adamın not aldıktan sonra yanımızdan uzaklaşmasını izledim.
"O parmakları ısıracağım haberin olsun" diyerek kahkaha atan Taehyung'a şaşkın bakışlarımı yolladığımda hâlâ yüzünden eksilmeyen gülüşü ile çatal ve bıçağını eline aldı ve önündeki eti kesip ağzına götürdü.
Onu taklit ederek ben de bir parça aldığımda tadını sevdiğimi fark ettim. Yine de bir hamburger değildi!
"Taehyung, buradan çıkıp eve gideceğiz ya..."
"Evet?"
"O zaman birden çok tane hamburger de alır mıyız?"
"Alırız tabii."
"Peki sahilde sadece ikimiz oturup hamburgerleri yesek olur mu?"
"Burayı sevmedin galiba" diyen Taehyung'u onayladım. Beni tanımayan insanların söylediğim her şeyi tuhaf karşılamasından hoşlanmıyordum. Rahat edemiyordum bir kere!
"Hadi kalk o zaman" diyerek ayaklanan Taehyung'a şaşkınlıkla baktığımda elimden tutup beni çıkışa doğru yönlendirdi. Hesabı ödedikten sonra çıkarken "Hadi başbaşa hamburger yiyelim" dediğinde kocaman gülümsedim.
"En sevdiğim."
.....
Taehyung'un ceketine sıkı sıkı sarılırken üzerindeki gömleğin onu ne kadar sıcak tuttuğuna dair endişelerim vardı. Hava soğuktu ve o sadece ona sarılmamın yeteceğini söylemişti.
Başımı yasladığım göğsüne iyice sığırken o saçlarımı okşuyor, arada bir saçlarıma öpücükler konduruyordu. Ve ben dünyanın en şanslı yarı insanı olarak hissediyordum. Gerçi dünyadaki tek yarı insan bendim değil mi? Kalan son iki solungaç yarığım da kaybolunca tamamen karaya ait olacaktım.
Gülümseyerek bakışlarımı sağ tarafa doğru yönelttiğimde bir çift gördüm. Gelinliği ile oldukça güzel görünen kızdan bakışlarımı alamıyordum. Bir an orada Taehyung ile kendimi hayal ettim. Elinden tuttuğumuz minik bir bebek ile birlikte.
Taehyung sessizliğimi ve bakmakta olduğum yeri fark etmiş olacak ki elini çeneme götürüp başımı bir miktar yukarı kaldırmama sebep oldu. Bakışlarımız buluşunca gözlerinin ışıl ışıl baktığını fark ederek gülümsedim.
"Ne düşünüyorsun?" diye sorduğunda bakışlarımla sağ taraftaki çifti işaret ettim.
"İkimizi" dedim usulca. "Tahminen ne zaman böyle bir şey giyebilirim. Yanımda sen varken?"
Taehyung gülümseyerek bakışlarını benden alıp etrafına göz gezdirdikten sonra beni nazikçe kendinden uzaklaştırıp ayaklandı.
"Biraz bekle burada" dediğinde merakla onu izlemeye başladım. Sağ taraftaki çiftin yanına ilerleyen Taehyung çifte bir şeyler söyledikten sonra tüm bakışlar beni buldu ve hemen ardından Taehyung ağır adımlarla bakışları ellerindeyken yanıma ulaşıp elini bana doğru uzattı.
"Ayağa kalkanı rica edebilir miyim?" dediğinde elini tutup ayağa kalktım. Taehyung elimi bırakmadan dizleri üzerine çöktüğünde şaşkınlıkla ona bakıyordum.
Beni kaldırmıştı fakat o yere çöküyordu.
Biraz tuhaf değil miydi?
Kısa süren düşüncelerimin ardından Taehyung çiçekten yaptığı yüzüğü, gözlerimin içine bakarak bana doğru kaldırdı.
O an aklıma Jimin'in nasıl evlenme teklifi edildiğine dair beni bilgilendirdiği an geldi ve gözlerim kısılana kadar gülümsedim.
"Hayatıma mutluluk getirdiğin bu yerde sonsuza kadar yanımda olacağına dair söz verir misin? Benimle evlenir misin Ella?"
"Evet!"
Yüksek bir nidayla sevinçle verdiğim yanıt üzerine Taehyung dizlerinin üzerinden yükseldi ve çiçekten yaptığı yüzüğü dikkatli bir şekilde parmağıma geçirdi. Bir süre bakışlarım beyaz çiçekten oluşan yüzüğümde takılı kaldı ve mutluluktan akan gözyaşlarım eşliğinde elleri belimi bulan Taehyung'a baktım.
"Seni çok seviyorum balığım."
Bir yanıt vermemi beklemeden dudaklarımızı birleştiren Taehyung'a büyük bir arzuyla karşılık vermeye başladım. Soluk alamayacak hâle gelene kadar devam eden öpüşmemiz Taehyung'un alt dudağıma dişlerini hafifçe geçirmesi ile birlikte son buldu. Alnını alnıma dayayıp birkaç minik öpücüğü de burnumun ucuna ve dudağımın kıyısına kondurdu.
"Bu gecenin sonunu daha anlamlı kılmaya ne dersin?"
Fısıltı şeklinde çıkan sesine karşılık ne demek istediğini anlamak adına bir süre düşündüm.
"Diyorum ki minik Ella'lar yapmak için çalışmamız gerekecek."
Heyecanla Taehyung'un boynuna sarıldım ve boynuna derin bir öpücük kondurdum.
"Taehyung'lar da yapalım" dedim usulca ve bununla birlikte kendimi Taehyung'un kucağında buldum. Okyanustan daha derin bakışlarına bir ömür boyu maruz kalacağımın mutluluğu ile.
Final bölümü ile geldim ♡
Bir tane de özel bölüm yazmak istiyorum. Siz özel bölümde neler görmek istediğinizi buraya bırakırsanız benim için daha kolay olur yazmak ♡
Blue Side benim için çok özel bir kurguydu. Ella yazmayı en çok sevdiğim karakterlerden biri ♡ Umarım siz de çok sevmişsinizdir.
Kurguyu destekleyen herkese çokça teşekkür ederek burada sonlandırıyorum.
Vee çokça öpüyorum sizleri ♡
Final Bölümü
En başından başla
