27. Bölüm: "Kendi Gölgesine Razı Bir Fesleğen"

657K 27.4K 142K
                                    

Gif için güzel bebeğime çok teşekkürler, @mitolojikbiri 🤎

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gif için güzel bebeğime çok teşekkürler, @mitolojikbiri 🤎

Gif için güzel bebeğime çok teşekkürler, @mitolojikbiri 🤎

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

27. Bölüm: "Kendi Gölgesine Razı Bir Fesleğen"

Last Light, Tired Hands

Kaldık Böyle, İşgal

April Rain, Exploring Yourself With a Knife

Bir çocukluğu ateşe verdiğinde, kaç yaşına gelirsen gel, ruhun yanar dururdu.

Mutlu sonların yalnızca filmlerde olduğunu henüz çok küçük bir çocukken de biliyordum. Çünkü içinde olduğum hayatta ölüm vardı ve ölümün olduğu yerde sonlar sadece gözyaşlarıyla yazılırdı.

Kalbinde zerre kadar iyilik olmayan kimsenin cennete giremeyeceği gibi, kalbinde bir kum tanesi kadar iyilik taşıyanın da yerinin cehennem olmayacağını babamdan öğrenmiştim. Günlerin ne getireceğini bilmesem de, bir gün birilerini benden götüreceğini biliyordum. Bunu da bana babam öğretmişti.

Beni hayatla tanıştırırken biraz acımasızdı ama bunu beni çok sevdiği için yaptığını biliyordum. Tahayyül etmeye aklımın ve mantığımın bile yetmeyeceği acılar her yerdeydi ve insanlar saatin kadranına saplı akrep ve yelkovan arkalarında atlılar koşturuyormuş gibi hareket ederlerken, her gün bu acıların binlercesiyle savaşıyorlardı.

Bunu fark ettiğimde çok küçüktüm.

Ne kadar dik dursam da, biri bana dokunduğu anda ağlayabilecek kadar dolu hissettiğim anlar oldu. Dimdik duruyordum, ayakta kalmayı başarmış bir harabe gibiydim ama insanlar hâlâ ayakta olduğumu görüyordu; bana baktıklarında gördükleri bir harabe değildi. Bunu da babamdan öğrenmiştim. Dimdik durmayı. Ölürken bile dimdik durabilmeyi.

Ellerimin arasında tuttuğum kâğıtta yazan kelimeler zihnime akarak, zihnimdeki ırmakta yüzmeye başladıklarında, artık şiiri düşüncelerimden oluşan sandallara tutunan boğulmanın eşiğindeki bedenler gibiydi. Bir çiçeği koparır gibi gözlerimi kâğıttan ayırdığımda hisler her yerdeydi; ruhumu kasıp kavuruyor, kalbimi tekletiyor, gözlerimden taşıyordu.

VAVEYLAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin