𝑺𝒉𝒆 𝑰𝒔 𝑵𝒐𝒕 𝑨𝒇𝒓𝒂𝒊𝒅- 𝑭𝒓𝒆𝒅 𝑾𝒆𝒂𝒔𝒍𝒆𝒚

3

Jade aynanın karşısında saçlarını at kuyruğu yapmaya çalışırken Angelina daha cübbesini bile giymemişti. İkisi de çoktan ilk derslerine geç kalmıştı bile!

Çok geçmeden iki kız da hazırlandıklarında beraber ilk dersleri için bahçeye çıktılar. Diğer birinci sınıflar çoktan bahçedeydi ama neyse ki Madam Hooch henüz gelmemişti. İki kız hızlıca diğer öğrencilerin yanına gelip süpürgelerin yanına geçtiler. Onlardan hemen sonra da Madam Hooch geldi.

"İyi günler çocuklar"

"İyi günler Bayan Hooch"

Çocuklar hep bir ağızdan konuşurken Madam Hooch eldivenlerini giymekle uğraşıyordu. Sonunda en başa, yerine geçince öğrencilere döndü ve hepsine gülümsedi.

"İlk uçuş dersinize hoşgeldiniz! Herkes süpürgesinin soluna geçsin ve sağ elini süpürgenin üzerine koyup yukarı desin"

Tüm öğrenciler gibi Jade'de süpürgesinin soluna geçip "yukarı" diye bağırınca süpürge tek seferde havalanıp eline geldi. Jade memnunca gülümsedikten sonra etrafına bakındı. Yanında duran Han hariç hiçbir öğrenci henüz süpürgesini alamamıştı. Tam karşısında duran Fred ve George'a bakınca Fred'in Han'a tuhaf bir şekilde baktığını gördü.

Çok geçmeden tüm öğrenciler süpürgesini alınca Madam Hooch yerinden ayrılıp öğrencilerin arasında dolaşmaya başladı.

"Şimdi herkesin süpürgesinin üzerine binmesini istiyorum. Ama süpürgelerinizi sıkı tutun"

Yerine geçip boynuna iple astığı düdüğünü eline aldı.

"Ben düdük çalınca herkesin ayaklarını yere hafifçe vurmasını istiyorum. Süpürgelerinizi sıkıca tutun ve hafifçe öne eğilip arkasını yere değdirin"

Tüm öğrenciler Madam Hooch'un talimatlarına uyarak ayaklarını yere vurdular lakin yine herkes tek seferde yapamamıştı. Madam Hooch'un havada ilk gördüğü öğrenci Han'dı. Herkes ona gülümseyerek ve hayranlıkla bakarken Fred ona kin dolu gözlerle bakıyordu.

Madam Hooch dersin bittiğini söylediğinde tüm öğrenciler hızla yemek yemek için şatoya koşmuştu. Jade yavaşça süpürgesini bıraktıktan sonra hala bahçede olan Han'ın yanına doğru ilerledi.

"Bu gün çok iyiydin Han, tebrikler"

"Teşekkür ederim sen de çok iyiydin. Aslında biliyor musun? Okula başlamadan önce kuzenim bana uçmayı öğretmişti"

"Cidden mi? Keşke benim de öyle bir imkanım olsaydı. O zaman daha iyi ol-"

"Dalga mı geçiyorsun? Sen zaten harikaydın"

Jade tepeden tırnağa kızardığını hissedebiliyordu.

"T-teşekkürler. Şey, Angelina'yı bulmam lazım. Yemekte ona katılacağıma söz vermiştim"

"Tamam o zaman sonra görüşürüz"

"Görüşürüz"

Jade gülümseyerek Han'ın yanından ayrıldı ve hızla şatoya girdi.

Büyük salonun kapısının önüne geldiğinde masada oturan Fred, George ve Angelina'yı hemen görmüştü. Hızlı adımlarla onların yanına gitti ve kendine biraz uzun gelen cübbesini yukarı toplayarak Angelina'nın yanına oturdu.

"Selam çocuklar"

"Hoşgeldin Jade"

Angelina'nın ona şirince gülümsemesiyle Jade'de gülümseyerek karşılık verdi.