#8

178 11 36
                                    

Sabah olmuş yine aynı ritüeli yaparak okulun yolunu tutmuştum, dolmuşa bindiğimden beri aklımda sürekli Alara vardı acaba ne konuşuruz, bir salaklık yapıp karizmamı çizdirmeden o zamanı nasıl geçirebilirim diye düşünüyordum. Artık önceki güne göre daha rahattım kendimden daha da emindim ama yine de içimdeki heyecanı bastıramıyordum.

Dolmuş, okul durağına yaklaştığında kapıya doğru hareketlendim tam o sırada benim gibi kapıya yönelen biriyle çarpıştım. Ah pardon! Yüzüne bakmadan söylediğim sözün karşılığını beklerken. 'Bir daha olmasın' gibi bir serzeniş duydum. Bu sesi bir yerden çıkaracaktım , Evet ya! Yeni baş belası ile karşılaşmadan günüm nasıl geçerdi öyle.

Doğru tahmin. O sözler Bilge'ye aitti.

+ Yine mi sen?

- Ne tesadüf bende aynı şeyi senin için düşünüyordum.

+ Geçenki kapı yeterince seni kendine getirememiş anlaşılan.

- Aksine, sayende dengem şaştı.

+ Ne garip ben senin normalde de dengesiz olduğunu düşünmüştüm.

- Üzgünüm, yanılmışsın.

Yanıma yanaştı ve sinsi bir gülüş attı. Adı Bilge ama kendi gerizekalı olan bu şahıs kendini laf yetiştirme konusunda beni geçtiğini sanmıştı heralde, ama beni daha tanıyamadı o. Kendimi tam kaptırmış gidiyorken dengemi alt üst eden bir şey oldu. Yine Bilge ve yine o beni benden alan kokusu geldi burnuma. Nefes alıp verdikçe ciğerlerime kadar giren kokusu ne diyeceğimi şaşırtmıştı. Bir koku insanı bu kadar etkiler mi? Beni etkiliyordu. Kendimi fareli köyün kavalcısındaki kavalcının ardından giden fareler gibi hissettim. Tek fark vardı onlar kavala ben ise kokuya yöneliyordum..

- Noldu ya bu kadar çabuk pes edeceğini düşünmemiştim.

Bu sözler beni kendime getirmişti. Koku hipnozundan kurtulan ben sudan çıkmış balık gibi şaşkındım. Çünkü az önce ne konuşuyorduk hatırlayamadım. Ama bunu fark ettirmeden konuşmaya başladım.

+ Pes etmek bizim kitabımızda yazmaz aslanım.

- Ha ha ha. Az önceki halin öyle söylemiyordu yalnız.

+ Bırak sen şimdi önceyi sonrayı da şimdiye gel. Ne diye geldin bu okula sen?

- Dediler ki bu okulda bir afacan varmış pek bi ukala imiş git ve onu kendine getir.

+ Bak seenn.

- Yaa öyleee.

+ Halbuki ukala deyince direkt sen gelmeliydin akıllarına.

- Onlar benimle baş edemeyince yolladılar beni buraya. Hem bak Fena mı oldu ne güzel iki ukala tek okulda, şimdi bu okul düşünsün.

+ Bu okul ikimize dar aslanım.

- Genişletiriz be koçum.

İstemsizce gülmüştüm. O da benim güldüğümü görünce saldı kendini ve gülmeye başladı. Ne garip bir enerji vardı aramızda. Dolmuştan inerken bir kaşık suda boğmak istiyordum şimdi ise gülüşmeye başlamıştık.

Okula yaklaşmıştık, aklıma birden Alara geldi ve gülmem yerini gerginliğe bırakmıştı. Bunu fark eden Bilge de gülümsemeyi bırakmıştı. Okulun bahçesine girer girmez bana doğru yaklaşan bir cisim görmüştüm. Evet o cisim Alara'dan başkası olamazdı.

Sıradan Adam 🌈Where stories live. Discover now