N|26

10.4K 849 337
                                    

Helllö.

Ansızın bölüm atar aklınızı alırım dndöxndömdödmfmd

Gece ilham perilerim bol oluyor ne yapayım?

~°~

Ben ona şaşkınca bakarken gözleri bana değdi.

Gözüm bileğinde daldığı için bana neye bakıyorsun derce bakması normaldi.

Tokayı sorsam mı acaba?

Yoksa aklımda soru işaretleriyle kalsam mı?

"Bileğindeki bileklik sanırım, güzelmiş. Onu inceliyordum."

Söylediğim sözlerle bileğine baktı.

Güldü.

Tokama mı gülmüştü o?

Allah'ım bu gözler bugün neler gördü neler. Kalp dayanmıyor artık.

"Bileklik değil aslında." diyip arabayı sürmeye başladığında içimden sinsice güldüm.

Acaba bana benden bahseder miydi?

Beklenti dolu gözlerle ona baktım.

O dikkatli bir şekilde yola bakıyordu.

"Anladım." dedim ve arkama yaslandım.

Anlamadım.

Bu nasıl kaçamak bir cevaptı yahu?

Hem de bana benden bahsetmemişti.

Evime yaklaştığımızda trafik bollaşmaya başladı.

Kırmızı ışığı beklerken konuştu.

"Merve artık durup durup senden bahsetmiyor. Sanırım başardık."

Hı oyna rolünü.

Acaba bilmiyor muydu?

"Ne güzel işte. Artık rahat nefes alırız."dediğimde bana döndü.

"Şaşırdım ben, o bu kadar çabuk pes etmezdi. "

Omuzlarını silktim.

"Nupelda Huzur farkı."

Söylediğim şeyle dudağımı ısırdım.

Ego yapmıştım.

Aslında gerçekler ama ona göre ego...

Her neyse.

Bilmiyorsa da şu an bana şaşkınca bakmasından anladığım kadarıyla benim ona yazan kişi olduğumu anlayabilirdi.

"Seni tanıdığım birine çok benzetiyorum."

Söylediklerinin devamı gelecek gibiydi, bu yüzden ben de tedirgin bir şekilde sessiz kaldım ve konuşmasını bekledim.

"Bileğimdeki bu arada toka."

Konuyu değiştirmek için gülüp gevezelik yaptım.

"Niye arada saçını mı topluyorsun?"

Eve gidince kendime saçma sapan bu tavrım yüzünden ceza vermeliydim.

Mesela aynaya bakmama cezası?

Bence büyük bir cezaydı.

Böyle bir güzelliği bir süre de olsa görmemek..

Büyük ceza.

Trafik açıldığında ve eve iyice yaklaştığımızda dediğime cevap verdi.

"Yok saçımı toplamıyorum. Normal bileğime hep taktığım toka işte."

Bunu gülerek söylemişti. Yüksek ihtimal az önce dediğim şeye gülmüştü.

Bu arada o hep mi demişti?

Ben o tokayı sana güçlükle taktırmıştım be.

"Hım" diye mırıldandığımda araba durdu.

Evime gelmiştik.

"İstersen gelebilirsin." diye nezaketen sormuştum.

Tabii ki nezaketten!

"Yok şimdi sen yoruldun ben de yoruldum. Uyuyalım evlere gidip miiis gibi."

Mis derken i harfini uzatmış ve söylerken resmen uykuyu ne kadar çok sevdiğini bana aktarabilmişti.

Biz bununla ileride çocuğu falan nasıl yapacaktık?

Aklımda manyak sorular..

Onu başımla onaylayıp güldüm ve arabadan indim.

Karşılıklı el salladık ve apartmana girdim.

Telefonum çaldığında yine cadının aradığını gördüm.

"Abin yanımdayken beni araman ne kadar doğru acaba?"

Evime girip kendimi koltuğa atarken o hala merakıyla ilgili bir şeyler söylüyordu.

Yorgun olduğumu söyleyip telefonu kapattım.

Bildirim geldiğinde aynı zamanda pencereye doğru ilerledim.

Gitmişti. Araba yoktu.

Falaz: Çok yoruldum. Bittim.

Falaz: Senin beni yormana ya da fesat düşüncelerine gerek kalmadı yani.

Nupelda: Bir kere bana her zaman ihtiyaç var. Onun bir altını çizelim.

Falaz: Hayır hayır ego falan şimdi olmaz. Daha az önce bir tane yapıldı zaten.

Nupelda: Sana benden başka kim bir şeyler yapabilir.

Falaz: Doğru kimse yapamaz galiba.

Falaz: Ya da her ikisi de sensin.

Nupelda: Ne?

Falaz: Hiç.

Hiç mi?

Ortaya bombayı koydu ve gitti.

Falaz çevrimdışı.

~°~

ANAAAAM NELER OLUYOR NELER???

Gözümden uyku akıyor resmen uyku.

Ama şimdi kesin uykum kaçar.

Pü.

Neyse yeni kurguma gelmeyenler de gelsin lütfen.

Yoksa ısırırım.

Muah.

NUPELDA |Yarı Texting|Where stories live. Discover now