Ep 15| Dogs & Rabbits

Start from the beginning
                                    

Bu, gencin birden istemsizce kötü hissetmesine sebep olmuştu. Normalde insanları takan bir tip olmamasına rağmen, onun bunca zaman sıcak ilgisine ne de çabuk alıştığını düşünürken, şimdi aklına bir de o engelini kaldırmasına rağmen günlerdir mesaj atmayan gizemli şahıs düşmüş ve Jeon birden kendine kızarken bulmuştu benliğini.

Ne diye mesaj bekliyordu ki öyle bir adamdan?

Böyle aptalca beklentilere girip aklını sanal bir kullanıcı ile meşgul etmesi, hiç hayra alamet değildi.

Bıkkın bir nefes verip, Jimin'i üstünkörü cevapladığı an yürümeye devam etmişti bozuntuya vermek istemeyip.

"Sadece bir tanıdık işte."

Duyduğu basit ifade ile kaşları merakla havalanan Jimin tam bir şeyler daha ekleyecekken konuyu tamamen değiştirip kestirip atan arkadaşına uymaktan başka çaresi kalmamış gibiydi...

"Nerede kaldı bu barınak cidden??"

...

Oldukça büyük bir bahçe içerisinde yaşamlarını sürdüren hayvanları uzaktan seyretmeye devam eden Jeon, içeride Jimin'in kedisinin kontrollerini yapan doktorun işini bitirmesini bekliyordu.

"Ahh!... Bak şu ilerideki çitlerin orada tavşanlar var! Hadi gel."

Birdenbire yanında biten sarışın onu kolundan tuttuğu gibi o tarafa doğru çekiştirirken sessizliğini koruyan Jeon, halen o ilgisiz tavırlarına devam ediyordu.

"Şuradaki nasıl?"

Jimin'in hevesle işaret ettiği yere bakan Jeongguk yerinde durmadan zıplayan beyaz bir tüy yumağı ile karşılaştığında bir an için gözleri dalmıştı o sevimli şeye.

"Bence harika!... Onu senin için almak istiyorum, kabul edeceksin değil mi? Hı?"

Yanında aynı yavru kedi gibi gözlerinin içine bakan bir varlıkla göz göze kalması sonucu bir an afallayan Jeongguk ona hayır diyemezken, başıyla onaylamıştı. Bu onayı kendisinden beklemiyordu bile.

"Süper!... Hadi gel, kayıt işlemleri için bilgilerini vermen gerekiyor."

Jimin'in yerinde duramayan yapısına ayak uydurmakta oldukça zorlanan Jungkook yine bir çekiştirmenin ardından bu seferde kendini girişteki bölmenin orada bulduğunda,

Jimin elindeki belgelerle ilgilenen kadına, "Tekrardan merhaba Bayan Lee, arkadaşım için bir tavşan sahipleneceğiz ona yardımcı olur musunuz?" demiş ve ardındansa Jeon'a dönmüştü.

"Benim Doktor Min'in yanına uğramam gerekiyor, sonrasını halledebilirsin değil mi?"

Jungkook yavaşça gişe gibi görenen kadının ardında bulunduğu yere yaklaşarak, "Tamam." demişti kısaca sarışana hitaben.

"İşim çok sürmeyecek, kar topunu da alıp geleceğim bekle beni!"

Soldaki uzun koridorda kaybolan Jimin ile birlikte, önüne doldurması gereken bir kağıt çıkarıp koyan kadınla eline bir kalem alan Jungkook şimdiden pişman olmuş gibiydi.

Zoraki olarak doldurmaya başladığı boşluklarla birlikte biraz yanındaki kutulara elindeki kağıtları dolduran kadın dikkatsizliği sonucu onları hemen Jeon'un önünde düşürdüğünde,

"Ah!... Kusura bakmayın lütfen." diyerek bulunduğu yerden çıkıp hemen onun yanına geldiği gibi yere eğilmiş ve kağıtları toplamaya başlamıştı aceleyle.

"Bugün oldukça yoğunuz, gece sahipler toplantısı var da... Elim ayağıma dolaştı şunları düzenleyeceğim derken."

Konuşmaya devam eden kadına bir tepki vermeden yere eğilip ona yardımcı olmaya başlayan Jeon, topladıklarına ek olarak tam ayağının dibindekilere elini uzatıyordu ki, altta kalmış ve yarısı görünen sayfada bir isim dikkatini çekmişti.

El Negro...

Hızla gözlerini açıp kapatan Jeon sertçe yutkunurken önce kafayı yediğini düşünse de hala değişmeyen sonuç ile eli tereddüt etti önce, lakin hemen sonra parmakları arasına aldıklarından alttakini yavaşça ayırmaya başlamıştı korka korka.

Görüş açısına giren ve bu isme sahip sahiplerden olan bir fotoğraf karesinin yavaş yavaş açtığı sayfayla beraber gördüğü çehrenin yarısı ile neredeyse nefesini dahi tutan Jeon göreceği şeye hazırlıklı değilken,

"Teşekkür ederim." diyerek elini uzatan kadın da, saniyeler içerisinde gerçekleşen bu durumda gencin yaşadığı şok anının farkında bile değildi.

Ancak hemen sonra açılan arkadaki giriş kapısının zili kulakları doldurduğunda görevli hemen o tarafa doğru dönerek,

"Ohh... Hoş geldiniz Bayım. Davetli listesinde isminiz var mıydı?" diye karşılanmıştı bu barınaktan bir köpeği sahiplenen adamı.

O an'a dek elindeki kağıtlara bakıyordu hala Jungkook donmuş bir şekilde...

Ve Bayan Lee dışında henüz yeni bir ses duyulmamışken,

"Ah evet sizi hatırladım... Bay?..." diyerek tekrardan arkasına dönen kadın öylece bıraktığı yerde bekleyen Jeon'un elindeki kağıtları kaptığı gibi,

"İşte burada... Bay El Negro öyle değil mi? Buyrun Efendim, şöyle geçebilirsiniz."  demişti bir çırpıda.

Jeongguk, ayakları yere mıhlanmış gibi hissettiği o noktada neredeyse soğuk soğuk terlemeye başlamışken, zihninde bunun mümkün olup olamayacağını tartışan kalabalık bir yığın ile olduğu yerde donup kalmıştı öylece.

Hala arkasında olan adam henüz hiçbir şey söylemediği için sesini duymasına ramak kalmışken, kahveli de ne ileri gidebilmiş ne de ardına dönebilmişti.

Kalp atışları gereksiz bir şekilde depara geçen Jeongguk, ardından bir de havlama sesi duyduktan hemen sonra ayaklarının dibine varan köpeğe doğru gerilimli bir yavaşlıkla indirdiği bakışlarıyla beraber işte şimdi sertçe yutkunmuştu.

"Yeontan bekle güzelim!"

Duyduğu kalın sesin tınısını adeta karnına yediği bir darbe olarak hissederken, asıl şok darbesi ise omzunun hemen yanından neredeyse dokunacak kadar sıyırıp geçen adamın Jeon'un ayakları dibindeki köpeğini kucağına alarak, onun yüzüne dahi bakmadan öylece davet kısmına geçip gitmesiydi.

Neye uğradığını şaşıran çocuk, bir adım geriye doğru sendelemişti kesilen nefesiyle.

Esmer ise ardında adeta bu devasa görmezden gelişle dolu ilk karşılaşmayı henüz sindirememiş olan minik bir tavşan bırakmıştı...

***

***

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

yorum ve votelemeyi unutmayalım 💜

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

yorum ve votelemeyi unutmayalım 💜

MindFuck を Where stories live. Discover now