(m) crazy in love

16.3K 518 726
                                    

söylediğim yerden itibaren medyadaki şarkıyı açarsanız daha güzel olur bence,,,

—————————

Jungkook Jimin'in poliklinikten etrafına bakınarak çıktığını gördüğünde kalbinin hızlandığını hissetti.

Jimin'i ilk defa beyaz önlükle görüyor sayılmazdı. Jimin ayrılmadan önce Busan'daki okulunun hastanesinde arkadaşlarıyla çekildiği fotoğrafları göstermişti ona daha önce ve onların çoğunda da üzerinde beyaz önlüğü duruyordu. Aynı zamanda birlikte kaldıkları günlerde onu sabah okula bırakıyordu ve gitmeden önce önlüğünü giymesini istemişti birkaç kere. (Kimse eline geçen bu altın fırsatı kullandığı için suçlayamazdı onu.) Ama ilk defa onu ait olduğu ortamda, son derece havalı bir şekilde başı ve omuzları dik, beyaz önlüğü üzerinde, hastane kartı boynunda asılı bir şekilde görüyordu ve bunun üzerindeki etkisi tahmin ettiğinden de fazla olmuştu.

Jungkook'un Jimin'i hastanedeyken ziyaret etmesi, sevgilisi Seul'e geçiş yaptığından beri haftada en az bir kere yaptığı şeylerden biri haline gelmişti. Onu görmek bir yana, onu hastanedeyken, önlüklü görmek, bunu bambaşka bir hevesle yapmasına sebep oluyordu.

Daha önce Jimin Kardiyoloji servisinde çalışırken gitmişti yanına bir kere. O gün sevgilisi lacivert scrubslarını giymişti üzerine ve boynunda siyah stetoskopu asılıydı. Elinde bir dosyayla birlikte servisten dışarı çıkmış, etrafına bakmadan hızlıca yürümeye koyulmuştu hastanenin çıkışına doğru. Oturduğu bekleme koltuklarında onu seyretmekte olan Jungkook adını söylediğinde aniden arkasını dönmüş, söyleyenin kim olduğunu görmesiyle göz kamaştırıcı bir gülümseme oluşmuştu yüzünde. Etraftakileri takmadan ona sıkıca sarılmıştı, "Geç kaldığımı sandım," demişti. "Hastalardan birinden anamnez almaya çalışırken vaktin nasıl geçtiğini unutmuşum." O gün Jungkook'un bir daha asla unutmayacağını düşündüğü günlerden biriydi. Belki üzerinde önlüğü yoktu ama tüm tavrıyla Jungkook'u bir kere daha tepetaklak etmeyi başarmıştı, bu da akıllara 'Üzerinde önlük olsa nasıl olurdu?' sorusunu getiriyordu elbette.

Jungkook Jimin gibi son sınıf öğrencisi olduğu için, önceki senelerde olduğu gibi okulunu temsil etmek ve aynı zamanda orada verilen kursa katılmak ve kendi de bir sunum yapmak üzere Jeju'ya davet edilmişti. Jimin okulu yüzünden ona katılamıyordu ve bu da birbirlerinden ayrı geçirdikleri üç haftada özlemden yerle bir olacak hale getirmişti onları. Bu yüzden küçük olan adadan döner dönmez eve gitmiş, eşyalarını bırakarak hızlı bir duş almış ve Jimin'in çıkış saatine yakın bir zamanda hastanede bulmuştu kendini.

Jimin'e mesaj atarak arabada beklediğini söylemek normal bir insanın yapacağı eylem olabilirdi ancak Jungkook normal insanlardan olduğunu düşünmemişti hiçbir zaman. Hastaneyi artık yavaş yavaş tanıdığını hissederek üroloji polikliniğine doğru yola koyulmuştu. Bekleme salonunda oturmuş, sevgilisinin herhangi bir zamanda dışarı çıkmasını bekliyordu sadece. Bazı hastalarla ahbaplık bile kurmuştu hatta, kimisinin sohbeti gerçekten hoştu. Bazıları onun gibi bir delikanlının hastanede neden işi olduğunu sorarken bazıları gençliğini anlatıyor, tek düşüncesi sevgilisini görmek olan Jungkook da onlara saygısızlık etmemek için kuzu kuzu dinliyordu.

Jimin yaklaşık yarım saat önce ona mesaj atmış ve nerede olduğunu sormuştu. Jungkook cevap vermek yerine onu arasa telefonla konuşup konuşmayacağını sorduğunda sevgilisi ona beklemesini, lavaboya gitme bahanesiyle poliklinikten çıkacağını söylemişti. Ve öylece elinde telefonu, gözleri ekrana kilitli bir şekilde kapıdan dışarı çıktığında hızlı adımlarla bekleme salonunu geçip telefonla konuşacağı bir yer ararken görmüştü onu. Göz göze geldiklerinde gözbebekleri olabildiğine büyümüş, pembe dudakları Jungkook'un aklını karıştırır bir şekilde açılmıştı. O an nerede olduklarını hatırlamak Jimin'in herhangi bir uçarı hareket yapmasına engel olurken uzun zamandır görmediği sevgilisine şaşkın bir "Hoş geldin," deyip eliyle işaret ederek onu takip etmesini söylemişti. Cam kapılardan içeri girerek profesörlerin odalarının bulunduğu boş koridorda yürümüşler, koridor sonundan sola dönerek hızla etrafa bakınıp Jimin'in önlüğünün cebinden çıkardığı anahtarla erkek personel tuvaletinin kapısını açarak içeri girmiş ve kapıyı arkalarından kapatmışlardı.

could you turn off your cellphone ; jikook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin