2.Bölüm "Yeni İnsanlar ve Kötü Sürpriz"

216 26 61
                                    

Bölüm Şarkısı: Bahari - Savage

İyi okumalar~

Violet Moore

Tren hareket edeli sadece on dakika olmuştu. III. Nesil Moore bölgesinden hızla uzaklaşırken Giselle sakinleşmeme yardım etmişti ve gideceğimiz yerler farklı olduğu için ayrılmıştık. Ben banyoya birkaç dakika içinde ulaşmıştım.

Önünde durduğum kapıyı elimi dokunduktan sonra açıp içeri girdiğimde tam önümde dolaplardan bir duvar oluştuğunu gördüm. Burası dış bölüm sayılıyordu. Sağımdaki perdenin arkasına geçip üzerimdeki mor elbiseden kurtuldum. Onu temizlenmesi gereken giysiler için bırakılmış kılıfa yerleştirdikten sonra havluma sarınıp perdenin arkasından çıktım.

Duş aldıktan sonra giyeceğim iç çamaşırlarımı ve sabahlığımı ortak banyodaki dolaplardan birisine yerleştirip iç bölüme doğru yürüdüm. İç bölümde yıkanmamız için sıcak su dolu geniş bir havuz bulunuyordu. Sağ taraftaki duvarda ise yan yana duş kabinleri sıralanmıştı. Hangisini seçmem gerektiğini düşünerek bakışlarımı geniş banyoda gezdirdim.

Gözlerim havuzda takılı kaldığında biraz dinlenmemin ve gevşememin gerektiğine karar vermiştim bile. Sıcak suya girmeden önce vücudumu biraz gevşetmek için bir iki esneme hareketi yaptım. Sonra biraz önce açtığım saçlarımı başımın üzerinde toplayıp havlumu havuzun kenarına koyarak suya girdim. Suyun ısısı mükemmeldi. Yavaşça yürüyerek ilerilere doğru gittim. Vücudumu tatlı bir ürperti sararken burayı bir sürü insan doluşup kirletmeden önce kullandığım için kendimi tebrik ettim.

Tarih kitaplarından okuduğum kadarıyla bundan yüzyıllar önce insanların ortak banyo kültürleri yokmuş ve o zamandan yüzyıllar öncesinde ise varmış. Tarihin bir döneminde Sonsuzluk Çağından hemen önce insanlar teknolojik gelişmelere ayak uyduramayıp yalnızlaşmışlar. Yalnız yaşıyor, yalnız yemek yiyor, aile kurmaktan kaçınıyorlarmış. Yüzerek havuzun kenarına geri dönüp suyun içinde oturmaya başladım. O dönemlerin insanı olmalıydım diye düşündüm. O çağın insanının yalnızlığına ulaşmak için neler vermezdim...

Şimdi teknoloji o zamandan çok daha ilerideydi ve bizim sonsuz imkânımız vardı. Bu bazı önlemler alınmasaydı yalnızlaşmanın çok daha ileri gideceği anlamına geliyordu. O zamanın Dünya Kriz Yönetim Hükümet'i bu senaryonun yaşanmaması için tüm insanlığın yaşam tarzını baştan düzenleyecek bir karar aldı. İnsanlar günlük yaşamının çoğunu ortak kullanım alanlarında geçireceklerdi. Binaların tamamında herkesin birlikte yemek yiyebileceği bir kat bulunurdu. Herhangi bir insanın tek başına yemek yemek zorunda kalması ayıplanırdı.

Hemen hemen dünyanın her yerinde, otellerde ve trenlerde -yabancı insanların bir arada kaldığı yerler- ortak banyolar, kaplıcalar, hamamlar vardı. Bu hamamları yerel halk da azımsanmayacak kadar sık kullanırdı. Günlük yaşamın her alanında insan etkileşimini artıracak uygulamalar getirilmişti. Çalışanlar için özel oda kavramı ise azınlık olan soylu kesim hariç kimsenin sözlüğünde bulunmuyordu.

Birkaç saat sonra soylu ailelerin bu trende bulunan soylu çocukları, yıkanmak için bu ortak banyoyu kullanacak, yemekhanede başlattıkları sohbetleri burada daha da derinleştireceklerdi. İğrenç, diye düşündüm. Ben cidden yalnızlığın ve sessizliğin kölesiydim.

Gözlerimi kapatıp kafamı havuzun kenarındaki mermere yasladım. Enseme değen serin mermer beni ürpertmişti. Tahminlerime göre yarım saat daha kimse gelmeden suda kalabilirdim. Daha sonra burası benim sahte olduğunu düşündüğüm samimiyetle kirletilecekti. Bu düşünce canımı sıktı fakat tam şu anda duyduğum, banyoya doğru gelen ayak sesleri daha da çok canımı sıkmıştı.

Işığın Ölümüजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें