0yuna Başla 2°Bölüm

155 28 20
                                    

25.03.2020

Oyun Başlasın

Bölüm 2

“Oyunun içindeyiz!”



“Neredeyiz biz?” Sudem’in sesiydi bu. Gözlerim ne zamandan beri kapalıydı benim. Gözlerimi ovuşturarak açtığımda farklı bir manzara ile karşılaştım. Burasıda neresiydi. Bulunduğumuz yer ormanın içi gibiydi ve karanlıktı. Ön tarafımda bir ışık zerresi vardı. Işığın geldiği yöne doğru yürüyen Anılı takip etmeye başladım. Omzumun üstünden arkaya baktığımda Sudem ve Mazhar’ın da bize ayak uydurduğunu gördüm.


Her yer ışıl ışıldı. Küçük tatlı köşkler, bir sürü dükkanlar, ilginç şeylerle dolu tezgahlar ve bir sürü değişik kıyafetli insanlar vardı. “Burası? Biz... Yoksa!-“ Mazhar’ın konuşmasını kesen Anıldı.


“Oyunun içindeyiz-“


-Ding-
‘Karakterini seç’


Önümüzde beliren şeffaf mor oyun ekranı ile kalbim yerimden çıkacakmış gibi atmaya başladı. Gerçekten oyunun içindeyiz. Bu nasıl mümkün olabilirdi. Oyun 1975 de var olan bir oyundu bunun mümkün olmasına imkanı yok. Olamaz...


“Ahhh!” Sudem’ in çığlığı ile ona döndüm. Gözlerindeki korku çok belliydi. Sadece elleri değil bütün vücudu titriyordu. Hemen yanına gittim ve kolundan tutup ona destek oldum. Onu bu halde görmek gözlerimin dolmasına sebep olmuştu.


“Belli ki oyun 1975'lere ait bir oyun değil. Ayrıca korkudan titremenin sırası değil oyundan çıkmak için bir yol düşünmeliyiz kendinize gelin!” Anıl başını aşağı yukarı sallayarak Mazhar’a katıldığını belirtti. “Büyük bir ihtimalle oyundan çıkmanın tek yolu oyunu tamamlamak. Başta yazan açıklama ve kurallar kısmında oyun tamamlanmadan yada canlarınız tükenmeden oyunu terk edemezsiniz diye açıkça yazıyordu.” Anıl bize doğru döndü.


“Mazhar kesinlikle haklı. Ölmeyi deneyebiliriz ama bu oyundan ne şekilde çıkacağımız konusunda bilgimiz yok. Kendi dünyamızda hayatta olacak mıyız olamayacak mıyız... Her iki seçenekte varken bu durumda canımızı tehlikeye atamayız. Hayatta kalıp oyunun üç aşamasını da tamamlarsak oyundan çıkabilecek miyiz onu da bilemiyorum ama en güvenli tercihimiz bu. Oyun toplam 5 karaktere sahipti ve her iki şekilde de 5 karaktere de sahip olacağız.”


“Ama yine de herkes kendi özelliklerine yatkın karakteri seçmeli böylece hayatta kalma oranımız da artacaktır” diyerek araya girdim. Sudem titremeyi bırakmış göz yaşlarını tutmuş bir şekilde bana baktı ve başını salladı. Buruk bir şekilde gülümsedim.


“Kesinlikle Çisil’in de dediği gibi yapmalıyız. Şimdi hepimiz aynı anda karakterleri açalım.” Anılın dediğini yapıp hepimiz aynı anda şeffaf mor ekrandaki karakterini seç yazınının altındaki karakterleri aç butonuna bastık.


-Ding-
CATHERİNE (Köylü)
Yetenek: Okçuluk
Yaş: 22
Seviye : 01
Güç:18 
İyileşme: 10 
Büyü: 16
Ekstra gizli özelliği bulunmaktadır. Gizliği özelliği kullanmak için 10. Seviyeye ulaşın. Görev tamamladıkça ve seviye atladıkça bir çok özelliğiniz artacaktır.

FAYLİNN (Elf)
Yetenek: Büyücü
Yaş : 20
Seviye:03
Güç: 07
İyileşme: 25
Büyü: 34
Ekstra özellik bulunmamaktadır. Görev tamamladıkça ve seviye atladıkça bir çok özelliğiniz artacaktır.

LAURA (Haberci)
Yetenek: kılıç kullanmak
Yaş: 25
Seviye: 00
Güç: 10
İyileşme: 06
Büyü :05
Ekstra özelliği at binmektir. Görev tamamladıkça ve seviye atladıkça bir çok özelliğiniz artacaktır.

ALVİN (Şövalye)
Yetenek: Kılıç kullanmak
Yaş: 24
Seviye: 04
Güç: 21
İyileşme: 09
Büyü :08
Ekstra özellik sadece asillerin girebileceği yerlere girebilmek. Görev tamamladıkça ve seviye atladıkça bir çok özelliğiniz artacaktır.

AXEL (Şifacı)
Yetenek: iksir yapmak
Yaş: 26
Seviye: 10
Güç: 09
İyileşme: 28
Büyü: 12
Ekstra özellik bulunmamaktadır. Görev tamamladıkça ve seviye atladıkça bir çok özelliğiniz artacaktır.



“Ben Catherine'yi seçeceğim.” Herkes gözlerini bana dikmişken Catherine’nin üzerine tıkladım. Bir anda ayaklarımdan başıma doğru bir mor ışık yayıldı. Kalbim çok hızlı atıyordu. İçimde büyük bir endişe ve korku vardı. Ama güçlü durmak zorundaydım bu yüzden gözlerimi kapalı tuttum. Gözlerimi tekrar açtığımda hepsi şaşkınlıkla bana bakıyordu.  Üzerimde yeşil bir elbise, siyah bir çizme varken, oklarım ve yayım sırtımda takılıydı. Turuncu saçlarım ise at kuyruğu şeklinde toplanmıştı.


“Bende Faylinn’i seçiyorum.” Hepimiz merakla Sudem’e döndük. Aynı bendeki gibi onda da aşağıdan yukarı bir ışık yayıldı. Üzerinde mor bir mini elbise ve siyah çizmeleri vardı. Onda bende farklı olan iki şey vardı kısa sarı çaları uzamış ve kalça hizasında durmuştu, aynı zamanda kulakları sivrileşmişti. Elf kulaklarını sahip olmuştu. Aklıma önceleri Sudem’e hep sende elf tipi var dediğim zamanlar geldi. Şimdi sırası olmayabilirdi ama bu gerçekten inanılmazdı.


“Axel’i seçiyorum. “Anılın üstü soluk asker yeşili, pantolonu krem, pelerini ise yeşil di. Gözünde ise yuvarlak çerçeveli gözlükler belirmişti Açık kahverengi saçları dağınıklaşmıştı. Sanırım oyun bir doktorun yoğunluğuna saçları ile vurgu yapmak istemiş. Ve hepimizin gözleri son kişi olan Mazhar’a döndü. Mazhar sırıttı.


“Alvin tabii ki de!”  Sesi bu durumdan zevk alıyormuş gibi çıkmıştı onu anlayabiliyordum korkuyordum ama içten içe zevkte aldığımın farkındayım. Sonuçta hayatımızda kaç sefer böyle bir şey deneyimleyebiliriz ki. Beni düşüncelerim den kurtaran şey parlak mor ışık olmuştu. Mazharın klasik şövalye üniformasıydı. Kırmız üstü ile siyah pantolonu, siyah pelerini ve pelerinin kenarları kırmızı işlemeli, siyah ayakkabı ve siyah kılıftaki kılıcı vardı. Bir anda duyulan sesle irkildik ve aynı anda çıktığımız yere ormanın içine baktık. Oradan el sallayarak yüzünde kocaman bir gülümseme ile koşan kız Laura idi.



“Merhaba sevgili oyuncular ben oyunun kendisiyim. Sizi görevleriniz hakkında bilgilendirmek için buradayım. O zaman hepiniz karakterleriniz seçtiğinize göre devam edelim mi?”


“Bir dakika! Öncelikle bazı sorularım olacak.” Araya giren Anıldı. “Oyun bitince güvenli bir şekilde kendi dünyamıza dönebilecek miyiz? Bütün canlarımız bitince bize ne olacak peki? Bizden önce ki oynayanlara ne oldu? Nasıl oluyor da 1975 deki oyun şimdimize bile değil daha ileri geleceğe hitap edebiliyor? ” Laura yani oyun gözlerini kısarak gülümsedi.


“Her iki durumda da oyun bitmiş olacak. Diğer oyuncular hakkında konuşulamaz ancak oyun tamamlandıktan sonra bilgi sahibi olabilirsiniz. Bu sadece bir oyun bu kadar takılmayın ve keyfini çıkarın. ”  Kaşlarımı çattım. İçimdeki küçük zevk kırıntısı yok olmuştu yerini büyük bir öfke almıştı. Bu sinir bozucu yanıtta neyin nesiydi. Bize ne olacağını bilmediğimiz için endişeli olduğumuzu anlayamıyor muydu?


“Hey! Bu ne biçim bir ceva-“ Mazhar’ın lafını kesen Laura’ydı.


“Öyleyse oyuna başlayalım. İlk göreviniz tanzanit taşını bulmaktır. Üç gün içerisinde bulmalısınız yoksa özellikleriniz artmadan bir sonraki seviye geçersiniz.” Laura’nın arkasın da koyu mor bir yarık açıldı ve Laura yarığa doğru çekilerek bir anda yarıkla beraber yok oldular. Bir anda tekrar geçit açıldı ve bir el geçitten eflatun renginde bir şapka bıraktı.”Elf kulaklarını görmelerini istemezsin”  Laura’ya aitti bu ses.


“Bu ne biçim bir - “ Sudem ’in lafını kesen bendim.


“Oyun!”



Bölüm Sonu

2 bölümde bitti çok şükür. Bu bölüm çok kısaydı dimi ama . Ben uzun yazmayı sevmiyorum ya. Kendim uzun okuyamadığımdan herhalde . Nasıl gidiyor. Bol bol yorum atın düşüncelerinizi merak ediyorum. Neler olacak çok heyecanlıyım. Öylesine yazmaya devam o zaman...

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere...

OYUNA BAŞLA (DÜZENLENİYOR) Where stories live. Discover now