1. Bölüm: "Yeni Mahkûm"

En başından başla
                                    

Karagöz bir cehennemse, Akif müdürde cehennemin sebebi olan şeytandı.

Ellerini masasının üstünde birbirine kavuşturdu ve gözlerini tam gözlerimin içine dikti. "Ben emrim altında çalışan herkese karşı oldukça hakkaniyetliyimdir doktor hanım. Ve sizede hakettiğiniz kadarını veriyorum, nankörlük yapmayın lütfen." Yüzünde ki ciddi ifadeye karşın resmen benimle dalga geçiyordu. Buradan aldığım maaş üniversite okumayan bir insanın herhangi bir işe girip aldığı maaş kadardı, ve bana o maaşın bile yarısını hak ediyorsun diyecek kadar kafayı sıyırmıştı.

Sinirden yüzüm kıpkırmızı olunca dudaklarımı olasası kelimeler söylememek için birbirine bastırdım ve resmen bana alayla bakan gözlerine öylece sinirden kudurmuş bir şekilde baktım. Daha önce gördüğüm bazı şeylere dayanamayıp istifa etmek istediğimde 'buradan ben istemediğim sürece gidemezsin doktor hanım' diyerek beni tehdit etmişti. Kendi canım için zerre korkmasamda ailem herşeyimdi ve bu yüzden sesimi çıkaramıyordum.

Onun bana alaylı, benimde ona karşı yenilgiye uğrayan bakışlarımızı bölen şey kapının tıklanmasıydı. "Gir,"

Kapı açıldı ve içeriye bir gardiyan girdi. Akif müdüre karşı eğilerek selam verdi. "Müdürüm yeni mahkum geldi."

"Alın içeriye," diye talimat verdi müdür. Tam o sırada daha fazla dayanamayarak arkamı döndüm odadan çıkmak için. "Doktor hanım lütfen sizde kalın, daha sonra mahkumu tedaviye götüreceksiniz nede olsa." Gülerek söylediği sözlere karşın önlüğümün cebinde bulunan iki elimde yumruk oldu ve mecburen odanın onun masasına en uzak köşesine çekildim. Az önce müdürünün talimatı ile çıkan gardiyan içeriye elleri önden kelepçeli bir mahkumla girince onlara doğru baktım. Bakışlarım mahkuma çarptı.

Gözlerim gözlerine ilk değdiğinde, bakışlarının etkisi kalbimin teklemesine neden olmuştu. Nedenini bilmediğim bir dalga bedenimde vurduğunda, beynimde şimşekler çaktı. Gördüğüm mavi gözler kalbimin göğüs kafesime vuruş ritmini bozarken sertçe yutkundum.

Aniden gözlerime dokunan gözler beni afallatmıştı.

Bana bakan mahkumun kaşları usulca çatıldı ama mavi gözleri gözlerimden kopmadı. Sertçe yutkunarak gözlerimden kalbime vuran ani hisle bakışlarımı ondan kopardım ve kirli beyaz duvarlara baktım. Lakin bende tuhaf bir etki bırakan o gözleri hala üzerimde hissediyordum.

Kapı kapandı ve yeni gelen mahkumun yanında iki gardiyan dikilerek tam masasında oturan müdürün karşısına geçtiler. Elimde olmadan gözlerim tekrar tam karşımda yan profili ile dikilen mahkuma kaydı. Bu taraftan sadece sol gözünün mavi hareleri görünüyordu. Az önce beni esir eden sinir bedenimi terk etmiş yerini içimi gıdıklayan farklı bir hisse bırakmıştı. Kaşlarım çatıldı ve gözlerim benden bağımsız yeni mahkumun üzerinde dolandı.

Saçları üç numaraya vurulmuştu. Kısa saçları olsada, saçlarının siyah olduğu belliydi. Üzerinde eski siyah bir tişört vardı ama kollarında ve boynunda bulunan dövmeler göz önündeydi. İri bir yapısı olmasada ona baktığınızda gözünüze gelen kaslı bir yapısı vardı. Ayrıca boyu oldukça uzundu. Ama onda en çok dikkat çeken şey çakmak çakmak parlayan mavi harelerinin yanı sıra, sol gözünün altında bir gözyaşı dövmesinin olduğuydu. Dıştan onu yargılayacak olsaydınız kesinlikle bu adamın pek tekin bir adam olmadığını anlardınız.

Ki Karagöze düştüğüne göre tekin biri değildi zaten.

Akif müdür bir elini çenesine koydu ve bir süre yeni mahkuma baktı, ardından mahkumun tam arka yanında bulunan gardiyanlara boşta kalan eliyle ufak bir işaret verdi.

Kapı tarafında ki gardiyan aldığı komutla beraber kafasını sallayarak elindeki dosyaya baktı.

"Mahkum; Talha Barbaros. Yaş 28 Suç; hırsızlık. Yaklaşık yurtiçi ve dışı 100'den fazla soygun. Barbaros adı ile bilinen çetenin lideri ve kaçak uzun süredir aranıyordu. Cezası 30 yıl 8 ay 11 gün."

Akif müdür gariyanın söylediklerini oldukça yavaş bir şekilde başını sallayarak onayladı. Gözlerini mahkuma çevirdi ve alaylı bir şekilde ona baktı. "Karagöze hiç hoşgelmedin yeni mahkum. Hiçte hoş karşılanmayacaksın."

Gözlerim yeni mahkuma kaydı ve yeni mahkumun, sanki karşısında ki masada kimse oturmuyormuş gibi boş bir ifade ile Akif müdüre doğru baktığını gördüm. Herhangi bir tepki alamayan müdür alayla kalkan kaşlarını çatarak bir süre karşısında ona boş bir ifade ile bakan mahkuma baktı.

"Derhal ağzında ki sakızı çıkar." Akif müdürün uzun süren sessizliğin ardından çıkan sinir dolu sesi benimde kaşlarımın çatılmasına neden oldu. Anlamsız gözlerim mahkuma çevrildi ve o an mahkumun neredeyse hiç fark edilmeyecek bir yavaşlıkta sakız çiğnediğini gördüm. Ona dikkatli bakmadığınız sürece sakız çiğnediğini anlamazdınız.

Müdürün emrine karşın aynı boş ve ruhsuz tavrını bozmayan mahkum aynı şekilde ağzında ki sakızı çiğnemeye devam etti. Bu tavrı Akif müdürün dahada sinirlenmesine neden oldu. Ama yeni gelen mahkum bunu pek umursuyor gibi değildi. O an onun için üzüldüm, çünkü emirlere karşı çıkmak demek emirlere uyana kadar işkence görmek demekti.

Akif müdür oturduğu yerden aniden ayaklandı ve tek eliyle masaya sertçe vurdu. Ani tepkisi beni yerimden sıçratmıştı. "Sana diyorum ulan! Burayı yaşadığın o çöplük mü sandın?! Burası Karagöz! Burada ben ne dersem o olur!"

Odada ki gerginlik seviyesi yeni mahkumun sakin ve ruhsuz tavrı karşısında dahada gerilirken nefesimi tutmuş olanları izliyordum. O an tek istediğim derhal bu odayı terk etmekti. Korkuyla yutkundum ve yeni mahkuma baktım. Neydi? Talhaydı sanırım adı...

Talha aynı yavaşlıkla bir iki kez daha çiğnedi ağzında ki sakızı, ardından oldukça sakin bir tavırla ağzında ki sakızı Akif müdürün suratına çarpmasına sebep olacak şekilde dudaklarından fırlattı. "Ben kimsenin sözüne boyun eğmem. Boynumu eğdirmek isteyeninde, boynunu kırarım."

🕯️

*Birinin tıp okuyup ardından doktor olupta iş bulmaması neredeyse imkansız. Ben kitabı yazarken bu ayrıntıyı hiç düşünmedim. Bu konuda kitapta bir mantık hatası var. Rica ediyorum siz okurken başroldeki kız karakteri doktor olarak değilde, hemşire olarak düşünün. Kitabı tamamladıktan sonra düzenlemeye alacağım ve o zaman bu konuyu düzelteceğim.


MAHKUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin