Zoraki Evlilik-2

2.3K 137 97
                                    

Asgard'dan ufak bir gülümseme ile ayrıldığında ve Bifrost'tan geçerek tekrar Vanaheim'e vardığında, tek düşündüğün şey bu duruma nasıl geldiğindi.

Kendini hep özgür ruhlu, kural tanımaz ve kimseye bağlı kalmayan biri olarak tanımlamıştın; ama şimdi, ne özgür ruhun kalmıştı be bağımsızlığın.

Eskiden evliliği hep bir tutsaklık olarak hayal etmiştin, ve şimdi bu tutsaklığın içinde bulmuştun kendini.

Sarayın Asgard'dakinin tam aksine gösterişsiz ve sade kapısından girdiğin an iki sarı kafa ile karşılaştı, derin bir iç çektin ve kendini iki kuzenine bıraktın.

Seni hızla kendi odana çıkardılar ve kapıyı kapatıp seni yatağa bildiğin fıralattılar.

Kafanı kaldırıp seni sorguya çeken kuzenlerime baktın ve "Ne zaman öğrendiniz?" diye sordun.

İki kız sana sırıtarak baktılar ve "Sen gittikten hemen sonra neredeyse tüm sarayın ağzını tarafı ve bu bilgiyi edindi," dediler aynı anda.

Arya -Arla'da olabilirdi- "Anlat bakalım; koskoca Fesatlık Tanrısı nasıl oldu da sana aşık oldu?" diye sordu diye sordu, buradan anladığın şey ise onun sana değilde senin ona kapıldığındı.

Aslında çok detaylara girmeden ve değişik bir hikaye uydurmadan anlatacaktın her şeyi ama böyle söyledikleri zaman akıl da binbir türlü şeytanlılar geçti.

"Aslında," dedin bu durumu anlatmaktan zevk duyar gibi, "İlk önce o bana aşık oldu,"

İkisinden biri "İmkansız," dedi inanmamış bir tavırla, diğeri ise "O Loki, yani bu biraz zor." dedi.

Sen ise ilk Loki'nin aşık olduğun onlara inandırmak için her şeyi yapmaya hazırdın, "Ama ben de Vanaheim Prensesiyim, Fesatlık Tanrısı'nı baştan çıkaramaz mıyım sence?" dedin kıkırdayarak.

İkizler gözlerini fal taşı gibi açtılar, "Ciddi misin?" dedi sağ taraftaki; başını salladın, "Elbette, o ilk bana aşık oldu."

Bu karı duyduğu zaman babanın hayal gücün ile gurur duymasını umdun, sözlerine devam ettin;

"Evet, barış için yapılan yemekkerden birindeyik, Asgard'da. Ben biraz hava almak için dışarı çıkmıştım ve-"

Susup imalı imalı kuzenlerin baktın.

Soldaki ağzı bir karış açık sana bakıyor, sağdaki de inanmayan gözlerle seni süzüyordu.

"Sonra?" hep bir ağızdan konuşmuşlardı.

Gözlerini kırpıştırıp kıkırdadın, "Sonra o da benim peşimden geldi."

"Öptü mü?"

"Evlenme teklifi mi etti?"

"Yavaş!" dedin kaşlarını çatıp iki ge kızdan uzaklaşarak. "Sonrası bize özel, o kadar!"

Burnundan soluyarak kapıya yönelip odadan çıktın, zemine sert bir şekilde basıp yülsek sesler çıkararak en huzurlu hissettiğin yer olan saray bahçesine çıktın.

Vanaheim'in sade görünümlü sarayından çıkıp mermer taşlardan yapılmış, bahçeye uzanan yoldan yürümeye başladın. Yolda ilerlerken mermer zeminin yanında duran çimelikteki ağaçların, senin öfken ile saklandığını duyabiliyordun.

Mermer yolun bitiminde, taşlardan oluşmuş bir duvar vardı. Etrafında kimsenin olmadığına karar verip duvara yaklaştın. Elini uzatıp tam gri taşlara dokunacaktın ki, ayaklarına sürünen bir şey hissettiğinde durdun.

Yere, ayaklarına doğru baktın. Yeşil bir yılan senin etrafında daireler çiziyordu. Eğildin, seyrekleşmiş mermerlerin arasından çıkan otları, elinin bir hareketi ile büyüttün ve yeşil bitkilerin yılanı sarmasını izledin.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Apr 15, 2020 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Loki İle Hayal Et Where stories live. Discover now