Yanındaki arkadaşına gevşek gevşek sırıtarak verdiği cevap beni kızdırmıştı.

"Kaşımıyorum dedim ama sizi var ya-.."

Çocukların üstüne yürürken birinin belimden tutup çektiğini fark ettim.

Arkama baktığımda o kişinin Eray olduğunu gördüm.

Eray tek koluyla belimden kavramış aradaki boy farkından dolayı beni parmak uçlarımda tutuyordu.

"Ya Eray bırak dalayım şunlara."

Olmaz anlamında kaş göz yaparken ufacık sözlü kavga çıkmıştı.

Savaş gömleğinin kollarını katlayarak içeri geldi.

"Selamün Aleyküm Yakup kolay gelsin öncelikle. Normalde yıkıcı bir adamım ama daha çocuksunuz o yüzden hadi bakın işinize."

Savaş çocukları kenara itip arkalarındaki reyondan kendine çikolata bakmaya başladı. ''Bakın çocuksunuz elimde ölüp kalacaksınız yazık bak.''

Eray çocukların kıyafetlerinin ense kısmından yakalayarak dükkandan çıkardı. "Hadi bir daha görmeyeyim sizi buralarda."

Arkasını dönüp yanıma gelmeye meyillenmişti ki çocuklar rahat durmamıştı.

-"Görsen ne olacak siktiğimin salağı."

Eray büyük bir hidetle geri dönüp attığı tek yumrukla iri yarı olan çocuğu yere sermişti. Devamında sinirlerine hakim olamayıp üstüne çıkmış bir sağ bir soldan yumruk atmaya başlamıştı.

"Bir daha anneme küfretmeyeceksin lan duydun mu!''

Biz onları ayırmaya çalışsak da nafileydi. Çocuğun kaşları patlamış yüzü kan içindeydi.

''Eray yeter kardeşim tamam.'' Savaş Eray'ın kollarının altından tutarak çocuğun üstünden kaldırdı fakat halen daha sakinleşmiş değildi.

En son yüksek bir sesle bağırıp Eray'ın koluna sertçe vurdum.

"Eray ne yapıyorsun sen!?"

Acıdan mı bilmiyorum omzunu tutup sinirle bana döndü. "Ne yapmışım Ece hanımefendi Sümeyye ile size yan bakmış anneme sövmüş aferin abicim mi deseydim?."

-"Bu kadar hırpalamaya gerek yoktu!"

''Ece olay bildiğinden fazla.'' diyerek arkadan olaya karıştı Savaş.

-''Olay ne olabilir ki Savaş? Hadi çok büyük bir olay dahi olsa bu mu çözümü!?''

"Bu iki orospu çocuğu mahalledeki her kıza yavşıyor sözlü taciz felan her şeyi yapıyor."

Bir an etraf sessizliğe bürünmüştü. Eray ile bakışıyorduk. Derin bir nefes alıp verdi.

-"Bağırmak istemezdim ama şu şerefsizler sinirlendirdi beni. Zaten işlerde doğru dürüst gitmiyor."

Az önce aslan kesilen Eray şuan kedi gibi sulu gözlerle kendini affettirmeye çalışıyordu.

"Sorun yok..sadece yaptıklarına takıldım bu şerefsizlerin. Kolun acıyor mu?"

Hayır anlamında kafa salladı.

Etraf yine sessizleşmişti. Ta ki Savaş konuşana kadar.

"Yakup şu çikolatadan aldım iki tane hakkını helal et."

Eray cebinden sigara paketini çıkarmış içinden bir dal sigarayı parmakları arasına alıp yakmaya hazırlanırken Savaş aldığı gofretleri yemiş, çekirdek paketlerinden birini almış çitleyerek bizi izliyordu.

Mahalle Klasiği/Akşam Güneşi Where stories live. Discover now