Alperin Hikayesinin Sonu

29 4 0
                                    

-Tekrar ara.
Dedi Alperin annesi eşine. Yaklaşık 3 saattir Alpere ulaşmaya çalışıyorlardı. Okuldan kaçtıktan sonra onu gören olmamıştı.
  Gitmiş olabileceği her yere bakmışlardı ama Alperden bir iz yoktu. 3 saat aradıktan sonra tekrardan okula gidip kameralara bakıp bir ip ucu bulmayı ümit etmişlerdi ve okula varmak üzerelerdi.
  Okul kapısında onları müdür karşıladı ve odasına geçtiler. Alperin anne babası, müdürle Alperin nerde olabileceğini konuşuyorlardı. Bir yandan da öğretmenler öğrencilere soruyordu Alperin nerde olabileceğini. Hilal de öğrenmişti Alperin okuldan kaçtığını ve kayıp olduğunu.
  Alperin annesi ve babası müdürle konuşmaya devam ederken kapı çalındı hafif bir biçimde. Müdür :
-Girebilirsin.
Kapı yavaşça açıldı gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuş güzel bir kız girdi. Giren o kız Hilaldi.
Müdür Hilalin o halini görünce telaşla sordu:
-Bu halin ne kızım kötü bir şey mi oldu.
Hilal oldukça bitkin bir biçimde konuşmaya başladı:
-B..ben sanırım A...Alperin yerini biliyorum.
Bu cümlenin ardından Alperin annesi babası ve müdür bir anda ayağa kalktı. Üçü bir ağızdan:
-Nerdee.
Dediler. Hilal biraz korkmuş bir şekilde cevap verdi:
-Tarif edemem ama birlikte gidersek yerini bulabilirim.
Aslında yerini çok iyi biliyordu Alperle buluştukları yerin. Ama Yaptıklarından biraz pişman olmuş ve vicdan azabı çekiyordu. Alpere seni sevmiyorum demişti. SENİ SEVMİYORUM!! Bunu yapmaya hakkı yoktu ve o bunu sonradan anlamıştı. Aslında ona iyilik yapmaya çalışıyordu. Ama çözümü bu değildi. Alper haklıydı birlikte aşabilirlerdi herşeyi. Keşke dedi. Keşke Alpere bunu yapmasaydım.
O bunları düşünürken çoktan Müdürün arabasına binmişti ve yola çıkmışlardı. Hemen arkalarından Alperin babasının arabası geliyordu. Hilal yolu tarif ederek onları piknik alanında götürmeye başladı. Bir yandan da acaba Alper ne haldedir şimdi diye düşünüyordu. Onunla karşılaşınca de diyecekti ona. "Ben vaz geçtim tekrar birlikte olalım mı".
  Kendini berbat hissediyordu. Neyse dedi ne diyeceğim önemli değil Alperin bulalım o bana yeter.
Müdürün sesiyle bir anda düşüncelerinden sıurıldı:
-Burdan ne tarafa dönüyoruz.
Müdürün sorusunu algılayıp cevap vermesi biraz uzun sürdü:
-Sağa hocam.
Müdürü sağa kırdı. Piknik alanına gelmişlerdi. Müdür arabayı park etti. Yanına da Alperin babası park etti.
Alperin annesi endişeyle sordu Hilale:
-Hani kızım Alper nerde.
Hilal cevap verdi:
-Şeyy biraz ilaride. B...biz Alperle hep orada buluşurduk.
Müdür oldukça şüpheli bir bakış attı Hilale. Sanki şu iş bitince Alperlede seninlede konuşucaz der gibiydi.
Hilal müdüre aldırmadan yürümeye başladı. Şu anda umrunda olan tek şey Alperi bulmaktı. O yürümeye başlayınca müdür ve Alperin anne babası onu takip etmeye başladı.

Her zaman oturdukları ağaca doğru ilerliyordu. Alperi orda bulacağından emindi. Piknik alanındaki kamelyaların arasından çıkıp ağaca doğru ilerlemeye devam etti. O önde diğerleri arkasında yürümeye devam ediyorlardı. Yaklaşık 5 metre kala Hilal bir şey duymaya başladı. Müzik sesiydi bu.
İki adım daha attı. Artık şarkının sözleri seçiliyordu.

Kan göz yaşı bile, dansöz başı gibi dönüyor da sonu iyi değil bu yolun.
Hadi sömür onu gözü kömür onun ölü dolu bir mezarın adını da o buluyordur.
Yine geldim ve gezegenin esiriyim kendim dışında kimseyi korumuyorum.
Bu gezegen bok gibi yeter artık lan buradan ne zaman kovuluyorum!
Bu Hidraydı !!
Alper hep onun şarkılarını dinlerdi. Kesinlikle Alper burda olmalıydı.
Hızla ağaca yaklaşıp seslenmeye başladı:
-Alper ordamısınn. Alpeeeerr.
Ses yoktu. Ama şarkı çalmaya devam ediyordu. Ağacın önüne geçip sesin geldiği yere doğru baktı. Alperin telefonu yerde boş bir pro paketinin yanında duruyordu ve şarkı çalmaya devam ediyordu.
Telefonu eline aldığı sırada Alperin anne ve babası yanına geldi. Annesi sordu hemen:
-Hani kızım Alper nerde.
-B..bilmiyorum. Burda olması gerekiyordu. Telefonu da burda zaten.

Annesi seslenmeye başladı:
-Alpeeerrr. Nerdesinn.
Alperin babası ve müdür de seslenmeye başladı. Hilal elinde telefonla ağacın yanında duruyordu. Bir yandan Alper nerede olabilirdi diye düşünürken bir yandanda telefonda şarkı çalmaya devam ediyordu.

Güneşi yarattım gecelerden gelir, elbet bir günde ecel erken.
O zaman kahkaha atarak boşluğa doğru yürüycem gezegenden.

Bir anda beyninde bir şimşek çaktı.
Yapmış olabilirmiydi. Ürkek adımlarla kayalığın ucuna yaklaştı. Kalbi deli gibi atıyordu. İçinden Alper yapmaz öyle şey diye geçiriyordu. Kayalığın ucuna vardığında afifçe başını uzatıp  kayalıktan aşağı baktı.

Hilal bir çığlık atıp kendini yere bıraktığı anda Alperin babası ve müdür yanına geldi. Hilal hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Bir yandan ben böyle olmasını istememiştim diye bağırıyordu.

Alperin annesi ise Hilalin kayalıktan aşağı baktığını görmüştü. Oda kayalığın ucuna gitmeye başladı. Uca yaklaştı ve aşağıya doğru kafasını uzatıp kayalığın dibine baktı.

Ve kayalık ikinci bir çığlıkla yankılandı:
-Alpeeeerrrrr!!!
....

WHİSPERWhere stories live. Discover now