episode: 20

1.4K 136 27
                                    


Bölüm 20✘

"O kim?"

Jiu olabildiğince ciddi bir şekilde konuştuğunda, artık kaçmamaya karar verdim. Gizli saklı bir şeylerimiz olmaması için önce ben adım atacaktım ve bu belki de onların arasını da düzeltebilirdi.

"Jungkook arıyor. Bir hastanın dosyaları kayıptı. Dosyaları bulursa beni aramasını söylemiştim."

"Oh~ anladım." dedi tedirgin bir şekilde. "Sen git konuş öyleyse."

Yavaşça omzuna patpatlayarak odasından hızlı bir şekilde çıktım. Müsait olan ve Jiu'nun bizi duyamayacağı bir yere geldiğimde, telefonu çoktan kapatan Jungkook'a ulaşmak için onu aradım.

Fakat o, açmadı.

Çaresizce Jiu'nun yanına döndüğümde banyo yapmak için hazırlık yaptığını gördüm.

"Şey, ılık bir duş iyi gelir diye düşündüm." dedi burukça gülümseyerek. Onu onaylayıp içeri gittiğimde, telefonumu elime aldım ve tekrar aramayı denedim. Ulaşamayacağımı farkettiğimde çabalamayı kesip telefonu kurcalamaya başladım.

Fakat ne olursa olsun merakımın önüne geçemiyor ve sürekli ona ulaşma isteği duyuyordum.

Ya bir şey olduysa?

En sonunda telefonum Jungkook tarafından çaldırıldığında derin bir nefes almış ve telefonu açmıştım.

"Alo? Neredesin sen? Ne zamandır seni arıyorum farkında mısın?" dediğimde nefes nefese cevaplamıştı.

"Söyleyeceklerimi iyi dinle. Aksi takdirde, başınız belaya girecek."

Ne olduğuna dair en ufak bir fikrim bile olmadığından kaşlarımı çatmıştım.

"Söylediklerimi duyduktan hemen sonra Yoongi Hyung'u ara. Ona ihtiyacımız olacak."

Bir şey söylememe fırsat vermeden konuşmaya başladığında duyduğum her bir kelimenin verdiği o tuhaf his tüm vücudumu sarmıştı.

"Üniversitedeki bir kaçık, onu benden almak istiyor. Bu sebeple de, elinden geleni yapacak."

"Jiu'yu mu? Ama nasıl?"

Şaşkınlığımı belli edercesine konuştuğumda derin bir nefes aldı ve konuşmasına devam etti.

"Şimdilik işini bitirdim gibi görünüyor fakat, Yoongi Hyung'a ihtiyacım var. Ona yarın hastanenin arkasındaki depo önünde buluşmamız gerektiğini söyle."

Söylediklerinden hemen sonra telefonu kapattı.

Dediğini yapıp Yoongi'yi aradım. Çalan bir kaç dakika sonrasında nihayet telefonu açtı.

"Alo? Güzelim beni mi özlemiş?"

"Yoongi, cilve yapmanın sırası olduğunu sanmıyorum. Müsait misin? Seninle bir şey konuşacağım."

"Neler oluyor?"

"Jungkook'un sana ihtiyacı var, onu ara. Çabuk!"

"Neden? Bir sorun mu var?"

"Sadece ara. O sana her şeyi açıklayacak."

"Peki öyleyse tamam."

Telefonu kapatıp beklemeye koyuldum. Jiu'nun duştan çıktığını duyduğumda, hiç bir şey çaktırmamak için yüzümü düzelttim ve farklı bir yüz ifadesi takındım.

Strese girmesini istemiyordum.

Jungkook

"Söyle bana! Bizden ne istediğini söyle!"

Yerde yatan gözü morarmış olan GeunSuk alayla gülmeye devam ederken konuştu.

"Onu istiyorum. Ve sen de bana onu vereceksin Jungkook."

Yüzüne indirdiğim hızlı bir yumrukla tekrar acıyla inledi. Aldığım hızlı ve derin nefeslerle göğüs kafesim patlayacak kadar çok şişerken alnımdan süzülen ter damlası. Hızlı ve bir o kadar da ani bir şekilde yere düştüğünde saçlarımı geri attım.

"Benim olanı ellerimle sana mı vereceğim? Hayal dünyan ne kadar da geniş!"

"Senin olan mı? Hah! Sen onu terk ederek çoktan kaybettin!"

Histerik bir şekilde güldüm. Sinirlerimin bozulmasına izin vermeyecektim.

"Öyleyse bana da tek bir seçenek kalıyor Geun. Bu senin seçimindi."

Yumruk yaptığım elimi GeunSuk'un suratına hızlı ve sert bir darbe indirdiğimde, o çoktan bayılmıştı.

Kanlar içindeki suratına baktım. Bir zamanlar en yakın arkadaşı olan kıza sulanan bir şerefsizden daha fazlası olmadığına kanaat getirerek yanından ayrıldığımda telefonumun çalmasıyla durakladım.

Bilinmeyen Numara arıyor...

Kaşlarımı çattım ve bekletmeden açtım. Sert bir sesle konuştum.

"Alo?"

"Alo Jungkook? Ben Yoongi Hyung'un. Seni aramam gerekiyormuş. Sorun ne?"

Tanıdık bir ses geldiğinden kaşlarımı serbest bıraktım ve vakit kaybetmeden konuştum.

"Bana bir nikah memuru bulman gerekiyor hyung. Acilen." dedim. "Eğer Jiu'yu tamamen benim yapabilirsem, onu sonsuza kadar koruyabilirim."

Yazma yetilerim kaybettiğimin açıkça farkında olduğunuz bu bölümde yaklaşık 10 gündür buluşmamızın heyecanını iliklerimde hissediyorum.

Nasılsınız bakalım? İyi misiniz?

Ben iyiyim çok şükür.

Sizi çok özledim😻

İyi okumalar diyeyim ben o zaman, umarım beğendiğiniz bir bölüm olur🙃

Wrong¹ Marriages | myg.Where stories live. Discover now