♣️REVENGE BÖLÜM 16♣️

99 4 2
                                    

Hep sabrediyorum, delirmem muhteşem olacak kesin. Ne bileyim insan soruyor; hiç mi bir şey yoluna gitmez diye. Aslında mutlu etmekten çok mutlu olmaya çalışsam hiç bir sorun kalmayacak gibi. Hiç önemi olmayan insanlara fazla anlam yükledim sanırım. Herkesin zayıf bir yanı vardır mesela Batı'nın ki karakter... Allah'tan karakter para etmiyor etse onu da satar.

Pes etmedim. Bazen savaşmak değil kaybetmek yoruyor. Artık gideceklerse teker teker değil komple gitsinler. Ne kalana ne gidene ihtiyacım var artık. Sonuçta iki türlü acı veriyorlar. Fiziksel olarak gülümsüyor olabilirim ama kabul ediyorum ki ruhen çok yıprandım. Konuşsam hatalıyım konuşmasam üstüme geliyorlar. İki arada bir derede yine kendime dert tasa oluyorum işte.

Ben düşerim benim yapım bu lakin şunu bilmeliler ki ben sürünerek daha hızlı giderim. Hayat bağıra bağıra susmayı öğretir insana. Şimdilik hep alttan alıyorum ama gün gelecek hepsini üstlerine yıkacağım...

BİR HAFTA SONRA;

"Rozi sana espiri yapam mı?" Diyen Egemenle kafamı sıradan kaldırıp ona baktım. Afraz eski okuluma geri göndermişti. Daha doğrusu bana eski hayatımı geri verecekti, söz verdi çünkü. Ama onun da bir şartı vardı. Onu sevecektim... Barlas benden gitmişti, artık kendimi düşünüp hayatımı yaşayacaktım. Deneyecektim Afraz'a aşık olmayı ya da tekrar sevmeyi.

Boş gözlerle Egemen'e baktım.

"Aman sakın zaten başım çatlıyor."

"Niye başın cam mı?" Diyen Eymen ile bir an öğürme isteği geldi. Nereye kusuyoruz?

11. Sınıfa geçmiştik. Ve Afraz özel olarak Egemen, Aras, Eymen, Mazhar, Rüzgar, İpek, Kamer ile birlikte aynı sınıfa almıştı. Eylem ise Samsun'a taşınmıştı. Gidişi üzmüştü ama yaz tatilinde gelme sözü vermişti. Yine tatmin olmamıştık ama. Buket diye bir kızla tanışmıştım okulun ikinci gününde. İlk önce İpek ile geziyor diye kıskanıp uyuz olmuştum ama daha sonra sıcakkanlı biri olduğundan alışmıştım. Arkadaşlarımı paylaşmazdım asla ne yapalım huyum kurusun.

Zilin çalmasıyla içeri Aras ve Mazhar'ın hergun ki gibi birbirine bağıra çağıra içeri girmeleri başıma keskin bir ağrı girdi.

"Lan sana dedim bu çocukta bir bokluk var diye." Mazhar bağırdı. Sikerim böyle ağrıyı.

"Ne bileyim çok masum duruyordu pezevenk." Aras Mazhar'ın ses tonuna tezat daha sakin konuştu.

"Her insan masum gözüken şeytan olsaydı Rosa kesin piç olurdu." Mazhar öyle diyince baygın gözlerle ona baktım. Bana sataşıyordu ama hiç halim yoktu cevap vermeye sadece bakmakla yetindim.

"Bu ölüyor lan." Dedi Rüzgar. Aras Rüzgar'ın arkasından ensesine vurarak.

"Tovbe de lan. Kırarım ağzını." Dedi. Aras hep benim koruyucu meleğim olmuştu bu okulda. Tabi Zeyd'in hakkını yiyemem o benim her yaşımdı.

"Minnağım ne oldu?"

"Basım ağrıyor Aras. Böyle sanki beynimde filler çiftleşiyor." Eymen ve Egemen kahkaha atarken Mazhar sıraya götünü yaslamış bir şekilde bize bakıyordu.

"Demek ki Rosa da masum değilmiş." Dedi alayla Mazhar. Ona dil çıkarıp Aras'a döndüm hiç uğraşmazdım onunla.

"Eve götürmemi ister misin?"

REVENGE +18♦Sonsuz Karanlık♦On viuen les histories. Descobreix ara