Sahtece gülümsemi takınıp ona döndüm.

"O sana özel çünkü."

"Niye?"

"Çünkü senden çok fazla nefret ediyorum."

Elini kalbine koyup göz altlarını sildi.

"Gözlerim doldu."

"Teklifim hala geçerli."

Biz öyle birbirimize nefret dolu bakarken Jungkook Taehyung'un annesi olduğunu düşündüğüm kişiye sarılıyordu.

Anne derse kusardım buraya.

"Merhaba bayan Kim."

Beklediğim olmamıştı ve mutluydum. Babasıyla el sıkıştığımda annesine döndüm. Hayretle bana bakıyordu.

"Sen ne tatlı şeysin öyle."

Aldığım ani iltifat sonucu şaşırmıştım. Ben ona bakarken bana daha çok yaklaşıp incelemeye başlamıştı.
Yüzümün dibine girdiğinde yüzümdeki zoraki gülüşü bozmamak için zor duruyordum.

"Yüzün için ne kullanıyorsun?"

"Eee-Hiçbirşey."

Sonunda uzakkaştığında derin bir nefes almıştım ama rahatlamak için çok erkendi.

"Makyaj yapıyor musun sen?"

Iyice saçmalamaya başlamıştı. Yüzümdeki gülücüğü bozmamak için çok büyük çaba gösteriyordum. Ondan birazcık uzaklaştım. Korkmaya başlamıştım. Tabi Taehyung'un ailesinden ne bekliyorsam?

"Bayan Kim, bunlar nasıl sorular böyle?"

"Anne, çocuğu rahat bırak."

Bayan Kim'in koluna giren Hoseok hyung bana sakince gülümsediğinde rahatlamıştım. Büyücü falan mıydı yoksa?

"Aptal işte. Ne yaparsın?"

Taehyung'a kötü bakışlar atıp Hoseok hyung'un yanına gittim. Hiç onunla uğraşacak enerjim yoktu bu gün. O yüzden boşverdim.

Arabadaki eşyaları taşırken sohbet etmiştik ve söylemeliydim ki, onu sevmiştim. Komik ve neşeliydi. Sonunda hepimiz masaya oturduğumuzda asla dahil olmak istemediğim bir sohbet başladı.

"Ee Jungkook, uğraştığın bir şeyler var mı?"

Tabikide vardı, ben, sinirlerim hayatım ve mutluluğum.

"Henüz yok efendim. Ancak ara sıra dans ediyorum."

Evet ediyordu, duygularımla.

Ah şu yağcı çocuk. Jungkook adam akıllı dans edemezdi, güzel bir fiziği vardı ama dansı iyi değildi. Sırf havalı olmak ve dikkati üzerine çekmek için dans etmeye başlamıştı. Beni gördükten sonra tabiki.

Hosek hyung'un annesi gülümsedi.

"Ne kadar güzel. Hiç videon var mı?"

Vardı ama görmeseniz daha iyi Bayan Kim. Dürüst olayım, berbattı. Düzgün bir kareografi yoktu, duygu yoktu, sadece hareketler vardı. Dans bile değildi. Ben dans ettiğimde tüylerim diken diken olur, akan kanı bütün damarlarımda hissettiren bir heyecana bürünürdüm. Bu yüzden Jungkook'tan iyiydim.

Annem elini omzuma atıp sıktı.

"Jimin de dans ediyor."

Bayan Kim içtenlikle gülümsedi.

"İki kardeş ha?"

Jungkook gülümseyip lafa daldı.

"Evet, ara sıra ona dersler veriyorum. Daha iyi olması için. İdare ediyor işte."

My Brother's BoyfriendWhere stories live. Discover now