BD -8. BÖLÜM: SANA EN ÇOK BEN YAKIŞTIM

Start from the beginning
                                    

"Kucağımı açtım bombayı bekliyorum"

"Tepelerinden balon indi. Bomba buydu ama bazılarımız kırmızı kabloyu kesmeyi başardı" dedim ve koltuktan kalktım. Canım sıkılmıştı. Karşısında bekledikçe de sıkılmaya devam edecekti.

"O kadar da değildir demiştim ama bu Mete aşmış oğlum kendini. Hadi mini konser falan filan anlarım da o balonlar ne öyle? Bu kadar da olmaz demiştim ama kız teklifini kabul etsin diye yapmadığı kalmamış"

"O teklifini kabul etsin diye değil benim odun abicim sevgilisini memnun etmek için. İnsanlar sevdikleri için her şeyi yapabilirler. Para, pul, mal, mülk önemli değildir. Bir insan sevdiği için gerekirse ölüme bile rahat rahat gider ki tarihimiz de bu durumlar fazlası ile mevcut. Eğer bir gün gerçekten insanlara ön yargı ile değil de insan oldukları için bakmayı seçersen o zaman ne demek istediğimi anlarsın. Herkes kötü olacak, herkes yalancı olacak, herkes zengin olacak diye bir şey söz konusu değil. Tanıştığımız insanların içinde elbette yüreği güzel insanlar da var, yeter ki iyi bakmayı bil. Mete iyi bakmış, iyi görmüş Allah mutluluğunu bozmasın, tez vakitte sen de aynı duyguları tadarsın inşaAllah" ben sözlerimi bitirdiğimde Agah abim bana öyle bir bakıyordu ki gören annesine küfür ettim sanırdı.

"Pardon, ne demek istedin güzelim ben anlamadım? Ben para pul hesabı yapan bir insan mıyım? Ben... Ben Agah sağıroğlu insanlara ön yargılı davranacak adam mıyım lan?" Evet sözlerime ilk Agah abime yöneltmiştim lakin sonlara doğru istemeden olsa da Selman' a kayayı fırlatmıştım.

"Agah... Sesini yükseltme kardeşin doğru söylüyor" Aslan babam beni destekleyince açıklamama gerek kalmadı.

"Bu dünya ya bir daha gelirsem kadın olarak geleceğim. Her halükarda haklısın ya" Agah abim surat asarak yerine oturunca ben keyiflenmiştim. Kalkmak istiyordum artık, odama gidip uyumak için can atıyordum adeta. Annem her zaman olduğu gibi hayallerimi baltalamak için o nadide ağzını açtı.

"Aslışah hadi kızım birer kahve yap da içelim" İtiraz edemeden kalktım yerimden.

"Kahvelerinizi nasıl alırsınız?" herkes orta şekerli demişti ama Agah abim olaya limon sıkmaktan geri durmamıştı.

"Ben sade istiyorum"

"Oğlum sen daha küçüksün kahve içersen kararırsın"

"Üvey evlat olduğumu itiraf edin de hepimiz bu vicdan azabından kurtulalım. Bu ne ya hepiniz almışsınız kızınızın kolunuzun altına beni kapının önüne attınız"

"Oğlum 2 çocuktan sonra evlatlık alacak olsam ben seni mi alırım?" Bu defa da babam gelen pası gole çevirmişti. Agah abim artık çıldırmak üzereydi o gayet ortadaydı.

"Öyle ölmem baba vur alnımdan daha kolay ölürüm" Salondan ilk kendim çıkmak istiyordum ama Agah abim benden önce davranmıştı. O kapıdan çıktığı andan sonra içeride ki herkes kahkaha atmıştı. Onu sinirlendirmek o kadar kolaydı ki.

ϾϿ

"Selman bey şuan toplantıda Tuğrul bey... Evet bilgisi var... Toplantı sonrası geri dönüş yapacaklar... Rica ederim iyi günler" Sabah ofise geldiğimde alışkın olmadığımız bir yoğunluk vardı. Herkes bizden önce gelmiş çalışmaya başlamıştı. Her gün yapılan kahvaltı faslı bile üstün körü geçmişti. Öğlen molasından hemen önce çalan telefonu kapattıktan sonra kabloyu bile çekmeyi düşünmüştüm. Aldığım duyumlara göre önümüzde gerek maddi gerek manevi olarak büyük proje vardı ve Selman bey bu işi almak için canını ortaya koyacağını söylüyordu. Öğlen yemeğimi yemek için masamdan kalktığım sırada telefon yeniden çaldı. Bu defa arayan Selman beydi. Odasına gitmemi söyledikten sonra telefonu kapattı. Odaya girdiğimde toplantı masasının üzeri dosyalar, kağıtlar, bilgisayarlar ile doluydu.

AFİLİ ÂŞIKLAR SERİSİ 1-2 (DÜZENLENİYOR)Where stories live. Discover now