4.EŞİTLİK

2.6K 137 207
                                    

İrtihal sessizliği , ürkütücüydü ve bir parça pişmanlıkla harmanlanmış karşı konulamaz geçici arzular ekleniyordu bu sükunete ve daha dayanılmaz bastırılmış vaveylaların eşiğine sürüklüyordu bu ürkütücülük . Arya bu sessizliğin içinde, karanlığın ortasında tüm işi gücü bırakıp, olmaması gereken zaafın duygusal yakınlığını muhakeme ederken yatak odasından gelen bir sesle irkildi. Bu irkiliş yalnızlığın kudretiyle tüm vücudunda dalgalanırken, çekmecesindeki silahına sarıldı. Adım adım odaya yürürken, kalp atışının hızını kulakları ölçebiliyordu. Dakikada bir bebeğinki kadar ve belki de daha hızlı kalp çarpıntısı olan Arya, kapıya yaklaştığında suretini okşayan hafif esinti ile silahının horozunu kaldırıp, aralık olan kapıyı itekleyerek, silahı odanın her tarafında gezdirdi. Görünüşe göre kimse yoktu, yalnızca pencereyi açık unutmuştu Arya ve duvar ile temasa geçen açık pencere istenmeyen sesler yankılanmasına sebep olmuştu. Bir anda gevşeyip, silahı beline koyan Arya, pencereyi kapayıp, kilidinin sağlamlığını kontrol ettiğinde kendini daha güvende hissetti. Lakin varlığını saran erinç hissiyatı bordo örtü ile süslenmiş yatağının üzerindeki, karanlıkta bile gözle güçlü bir temas kurmayı başaran kağıt parçası ile son buldu. Kağıda erişmeden önce sıkı sıkı kapattığı pencereye yapışıp, parmaklarını camın soğukluğunu tenine hapsedecek kuvvetle bastırarak boş sokağı gözden geçirdi. Tek bir varlığın devinimine rastlamayan Arya, usulca yatağa doğru ilerledi. Kağıdı alıp, ışığı yaktıktan sonra dizginleyemediği, sanki kilometrelerce yol katetmiş gibi hızla alıp verdiği nefeslerle kağıdı katını açtı.

"Zaaflar, Bayan Arya, zaafları aşmak çok meşakkatli bir tutum gerektirir. Umarım yürüdüğünüz yolun dipsiz zaaf kuyusunda çürümezsiniz. Sevgilerimle Henna..." Arya bilgisayar çıktısı yazıları defalarca, her harfi ezberlemek istercesine okurken, titreyen elleriyle telefona sarıldı. Kısa süre içinde başta Serkut olmak üzere tüm ekip, olay yeri inceleme dahil evindeydi. Herkes etrafta, not haricinde bir delil ararken, Serkut, evin içindeki telaşı seyreden Arya'nın yamacına yaklaştı.

"Arya, iyi misin?"

"Evet, daha iyiyim." Serkut, Arya ile yakından ilgilenirken ekibin yeni elemanı ve merak konusunda Sinan'ın tahtını kapacak olan Efsa'nın gözünden bu yakın ilgi kaçmadı. Yanında duran Sinan'a yönelttiği sualle aklındaki soru işaretlerini çözümlemek istemişti.

"Sevgililer mi?" Fakat dolaysız olarak sorduğu soruya cevap alamadığı gibi keskin bir uyarı aldı.

"Bunu Serkut komiserim duymasın Efsa, Tuğsal komiserim hiç duymasın, ikisi de dedikodudan pek haz etmez. Canın sıkılsın istemem, uyarmadı deme." İkaz tınısıyla duyumsadığı kelimelere pek aldırış ettiği söylenemezdi Efsa'nın, onları daha yakın incelemeye almış gibiydi. Serkut ise bu esnada Arya'ya, onu rahatsız etmemeye gayret göstererek sorular yönlendiriyordu.

"Pencereyi açık mı bırakmıştın?"

"Öyle düşünmüştüm, o an bunu sorgulayamadım ama sonra odaya eve girdiğimden beri adım atmadığım geldi aklıma."

"Kilitli pencereyi hiç zorlamadan nasıl açmış olabilir?"

"Zaten pencereden girdiğini düşünmüyorum."

"Nasıl yani?"

"O zaten evdeydi, buna eminim. Siz buradayken de evdeydi."

"Yazdığı sözlerden dolayı böyle bir düşünceye kapılmışsın Arya, öyle olsa hissederdin, hissederdik." Arya derin bir iç çekti, her söz ona lafügüzaf geliyordu. Onun uzun zamandır evde olduğuna emindi. Zaten eve ilk girdiğinde burnuna dolan o farklı kokuyla Serkut'un deyimiyle hissetmişti, huzursuzluk hissetmişti. Ve bu huzursuzluğun kaynağı da ondan başka hiçbir şey olamazdı.

SERİ TUTKU +18 (KİTAP OLDU)Where stories live. Discover now